GÜNDEM - 10 Haziran 2022 Cuma 18:00

Meta Sustainability Summit etkinliği Facebook İstasyon’da gerçekleştirildi

A
A
A
Meta Sustainability Summit etkinliği Facebook İstasyon’da gerçekleştirildi

Facebook İstasyon’da gerçekleştirilen Meta Sustainability Summit’te sürdürülebilirlik ve iklim krizi konuları masaya yatırıldı. Etkinlikte ayrıca KOBİ'ler için Guide to Green projesinin Türkiye ayağının hayata geçirileceğini duyuruldu.

Meta'nın, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ve Habitat Derneği iş birliği ile organize ettiği Sürdürülebilirlik Zirvesi, Facebook İstasyon'da gerçekleştirildi. Hem fiziksel hem de çevrimiçi olarak düzenlenen etkinlikte, sürdürülebilirlik ve iklim krizi konularında Türkiye'de yapılan çalışmalar ve güncel gelişmeler ele alındı.

Guide to Green Türkçe olarak kullanıma sunulacak

Meta, Türkiye'de sürdürülebilirlik alanında kendini geliştirmek ve dönüştürmek isteyen KOBİ'ler için Guide to Green projesinin Türkiye ayağının hayata geçirileceğini de bugünkü etkinlikte duyurdu. Bu doğrultuda, Guide to Green yerelleştirilerek konu ile ilgili pek çok yazılı ve görsel kaynak Türkçe olarak ilgililere sunulacak. KOBİ’lerin sürdürülebilir bir çalışma şeklini benimsemelerine yönelik ipuçları içeren kaynak, aynı zamanda karbon ayak izinin neden önemli olduğuna ve hangi yöntemlerle azaltılabileceğine de ışık tutuyor. Proje, Türkiye'de sürdürülebilirlik alanında farklı sektörlerde faaliyet gösteren başarılı KOBİ'lerin hikayelerine de yer vererek ekosistem hakkında bilgi alışverişine destek olmayı hedefliyor. Yılın ikinci yarısından itibaren, Türkçeleştirilen kaynaklar, eğitim ve atölye çalışmaları şeklinde Meta Kamu Politikaları ekiplerinin yerel paydaşları ile ortaklaşa düzenlediği birçok ekonomik fayda programının içerisinde de yer alacak.

İklim değişikliğine karşı alınması gereken aksiyonlar ve Meta tarafından geliştirilen programın önemi hakkında bilgiler veren Meta Türkiye ve Azerbaycan Kamu Politikaları Müdürü Sezen Yeşil, “İklim değişikliği hepimizin karşı karşıya olduğu en büyük tehdit ve harekete geçme ihtiyacı her geçen gün daha acil hale geliyor. Meta olarak iklim değişikliğinin ciddiyetinin farkındayız ve çevremizi korumakta kararlıyız. Her ay 3 milyardan fazla insanı birbirine bağlayan küresel bir işletme olarak, kayda değer bir fark oluşturma fırsatımız ve sorumluluğumuz var. Bu nedenle, Guide to Green projesini Türkiye’de de hayata geçirmekten gurur duyuyoruz. Her zaman KOBİ’lerin ekonomilerin atan kalbi olduğunu dile getiriyoruz. Eğer birlikte çalışırsak, onların da daha sürdürülebilir bir geleceğin parçası olmalarına yardımcı olabileceğimize inanıyoruz” dedi.

Sürdürülebilirlik ve yeşil dönüşüm konusunda sanayinin önemini anlatan TOBB Sektörler ve Girişimcilik Daire Başkanı A. Saygın Baban yeşil dönüşümün kaçınılmaz olduğunu, sanayinin bakış açısının artık harekete geçmek yönünde olduğunu anlattı. İklim Kanunu ve Emisyon Ticaret Sistemi’nin geliştirilmesi gibi konularda özel sektörün talep ve beklentilerinin yansıtılmasının kritik öneme sahip olduğunu vurgulayan Baban sözlerine şöyle devam etti:

"Türkiye'nin yeşil dönüşüm serüveninde sektörlerin önünü açacak, sektörlere rehberlik edecek uygulamalarını birlikte planlamalıyız. İşte TOBB olarak bütün çalışmalarımız sektörlere rehberlik etmek üzere planlanıyor. Artık karbon ayak izi, su ayak izi, geri dönüşüm kavramları sürdürülebilir bir üretim sürecinin kaçınılmaz parçası haline geldi."

Sivil toplum kuruluşlarının çevre ve sürdürülebilirlik alanında bilgi ve strateji üretmesinin önemine değinen Habitat Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Sezai Hazır, “Buradan hareketle, toplumsal ve çevresel alanı etkileyen ya da etkileme potansiyeli olan konularda Habitat Derneği olarak özel sektörle birlikte düşünüyor ve ortaklıklar yapıyoruz. Sivil toplumun ürettiği bilgi ve tecrübeyi özel sektör için görünür kılıyor, sürdürülebilirlik ve sivil toplum alanının kavramlarının, boşlukların, ihtiyaçların, risklerin ve fırsatların özel sektörün gündemine taşınmasına katkıda bulunmak üzere çalışıyoruz. Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri doğrultusunda çalışan Habitat Derneği projelerini özel sektörden ortakları ile birlikte yürütmeye devam edecek” şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kocaeli "Sizi umreye götüreceğiz" yalanıyla vatandaşları 10 milyon TL dolandırdıkları iddia edilen şüpheliler: "Asıl mağdur biziz" Umre ziyaretine gitmek isteyen 412 kişiyi 10 milyon TL dolandırdığı iddia edilen turizm acentesi sahibi ve aracı şahıs tutuklandı. İlk ifadesi ortaya çıkan acente sahibi, "Vatandaşların uçuşlarının ertelenmesinden kaynaklı bütün ekip arkadaşlarımız ve bize güvenen insanlar mağdur olmuşlardır. Uçuş firması yetkilileri yerine biz gözaltına alındık" dedi. Romanlar Konfederasyonu Başkanı Ahmet Çokyaşar’ın (53) sahibi olduğu turizm acentesinin Kocaeli, İstanbul, Bursa, Sakarya, Balıkesir, Düzce gibi illerde umre ziyaretine gitmek isteyen yaklaşık 412 kişiyi yaklaşık 10 milyon TL dolandırdığı iddia edildi. Umreye gitme tarihinin geçmesi üzerine vatandaşlar şüphelilerle irtibata geçerek polis şikayette bulundu. Sakarya’da camide müşteriler ile yapılan toplantı sırasında Çokyaşar ve 4 şüpheli Sakarya’da gözaltına alındı. İfadesi alınan 5 şüpheli savcılık tarafından serbest bırakılmasına karar verildi. Ancak Bursa’da da yapılan şikayetler üzerine Bursa Cumhuriyet Savcılığı’nın talimatıyla Ahmet Çokyaşar ve aracı olduğu iddia edilen Ersoy Y. (50) serbest bırakılmadan gözaltı süreçleri devam etti. Diğer 3 şüpheli ise serbest bırakıldı. "Asıl mağdur olan biziz" Sakarya’dan SEGBİS aracılığıyla Bursa 2. Sulh Ceza Hakimliği’ne bağlanan şüpheliler, "Dini inanç ve duyguların istismarı suretiyle dolandırıcılık" suçundan ifade verdi. Suçlamaları kabul etmeyen Ahmet Çokyaşar, "Asıl mağdur olan taraf biziz, firma iki kere uçuşlarımızı iptal etti. Bilgiyi aldığımız an itibari ile emniyete suç duyurusu yaptık. Uçakları ertelenen yolcularımız ile görüşmek için Sakarya’ya gittik. Aynı suçtan dün Sakarya’da serbest bırakılmıştık ancak Bursa’daki vatandaşların yine suç duyurusunda bulunması üzerine 3 gündür gözaltına olduğumuz için müşterilerimizle irtibata geçemedik. Uçuş firması yerine bizler bugün buradayız. Vatandaşların uçuşlarının ertelenmesinden kaynaklı bütün ekip arkadaşlarımız ve bize güvenen insanlar mağdur olmuşlardır. Bu mağduriyetin ortadan kaldırılması için serbest kalmamız gerekmektedir. Uçuş firması yetkililerinin acil olarak gözaltına alınmasını talep etmekteyiz. Asıl bizler dolandırıldık. Bu olaydan dolayı çok üzgünüm, sizlerden yardım talep ediyoruz, biz bu sorunu çok kısa zamanda çözecek pozisyondayız. Öncelikle serbest bırakılmayı talep ederim” diye konuştu. "Biz tüm ücretleri uçuş firmasına yatırmıştık" Çokyaşar’ın savunmasına katılan müdafisi Av. Nurcan Özlen, "Müvekkilimiz uçuşların iptal edildiğini 30 Nisan tarihinde öğrenmiştir, bu haberi alır almaz firma hakkında şikayetçi olduk. Firma sahibi hem Sakarya’da yürütülen soruşturmada hem de Kocaeli’de yürütülen dosyada şüpheli konumundadır. Biz tüm ücretleri uçuş firmasına yatırmıştık. Müvekkilimin dolandırıcılık kasti söz konusu değildir. Aksine biz mağduruz” şeklinde konuştu. "Umreyi iyi bildiğim için insanlar benimle gelmek istedi" 29 senedir kamu personeli olarak görev yaptığını söyleyen Ersoy Y., "Ben de umreye gidecektim, orayı iyi bildiğim için insanlar benimle gelmek istedi. İnsanlar umreye gideceğimi duyunca beni arayarak, ‘Birlikte gidelim’ dediler. 12 kişi bana para verdi, ben de parayı yatırdım fakat Umre’ye gitmemize 2 gün kala uçuş firması uçuşun iptal olduğunu bildirdi. İtibarımdan dolayı bu 12 kişinin parasını hemen ödemek istiyorum yeter ki serbest kalayım. Öncelikle serbest bırakılmayı talep ederim, hakimliğiniz aksi kanaatte ise adli kontrol hükümlerinin uygulanarak serbest bırakılmamı talep ederim” ifadelerini kullandı. "Ersoy umreye gitmek istemeyenlerin paralarını geri iade etmiştir" Ersoy Y. müdafisi Av. Gizem Dirbisoğlu ise "Müvekkilim daha önce de bu turizm firması ile umreye gitmiştir. Ersoy umreye gitmek istemeyenlerin paralarını da geri iade etmiştir. Müvekkil mağdur durumdadır, tutuklanması ağır bir tedbir olacaktır. Fazla şikayetçi olduğu için herkes para verdiğini iddia etmiştir ancak müştekinin gerçeğe aykırı beyanları ile müvekkilin tutuklanması hakkaniyete aykırı bir durum olacaktır. Turizm firmasının yetkilisini müvekkilim vatandaşlara bildirmiştir, kendisi sadece aracıdır. Ersoy Y., bir kuruş dahi kar sağlamadan vatandaşların parasını turizm firmasına yatırmıştır. Maddi menfaat yoktur” dedi. İfadelerinin ardından 2 şüpheli, "Dini inanç ve duyguların istismarı suretiyle dolandırıcılık" suçundan tutuklanarak cezaevine gönderildi.