EĞİTİM - 19 Kasım 2016 Cumartesi 12:09

Milli Eğitim Bakanı Yılmaz: Herkesin eğitim ve öğretime eşit şartlar altında erişmesini istiyoruz

A
A
A
Milli Eğitim Bakanı Yılmaz: Herkesin eğitim ve öğretime eşit şartlar altında erişmesini istiyoruz

Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, "Milli Eğitim Bakanlığı olarak herkesin eğitim ve öğretme eşit şartlarda ulaşmasını, fırsat eşitliğini sağlamak istiyoruz. Herkesin eğitim ve öğretime eşit şartlar altında erişmesini istiyoruz. Bugüne kadar yapılan çalışmalarla gerçekten çok mesafe aldık. Eğitimin kalitesini artırmak daimi hedefimiz olacaktır" dedi.

Bakan Yılmaz, Bahçeşehir Eğitim Kurumları 4 Eylül Sivas Kampüsü açılışında İsmet Yılmaz Konferans Salonu’nda yaptığı konuşmada, Bahçeşehir eğitim kurumlarının ülkenin her köşesinde kaliteli eğitimler verdiğini söyledi. Türkiye’yi yüksek insani gelişmişlik seviyesine çıkarmak, zengin güçlü ve mutlu insanların yurdu yapmak istediklerini belirten Yılmaz, bunu yapabilmenin de şartının kaliteli ve nitelikli eğitimden geçtiğini aktardı. Yılmaz, öğrencilere yeteneklerine uygun eğitim vermeyi amaçladıklarını dile getirerek, "Eğitimi uzun vadeli bir bakış açısıyla ele alıyor geleceğe yapılacak en büyük yatırım olarak görüyoruz" dedi.
Eğitimdeki alt yapı sorunlarını büyük oranda çözdüklerini anlatan Yılmaz, "Milli Eğitim Bakanlığı olarak herkesin eğitim ve öğretme eşit şartlarda ulaşmasını, fırsat eşitliğini sağlamak istiyoruz. Herkesin eğitim ve öğretime eşit şartlar altında erişmesini istiyoruz. Bugüne kadar yapılan çalışmalarla gerçekten çok mesafe aldık. Eğitimin kalitesini artırmak daimi hedefimiz olacaktır" diye konuştu.

"Özel sektöre teşvik ediyor ve destek veriyoruz"
Eğitimde dünyadaki gelişmeleri de takip etmeyi önemsediklerini vurgulayan Yılmaz, şunları kaydetti:
"Eğitimin amacı milletimizi zengin kılmaktır. Türkiye eğitimde dünya sıralamasında ilk 20’dedir. Bu yıl 122 milyar lirayı eğitime ayırdık. Bu toplam bütçemizin yüzde 20’si. Bu ana kadar Türkiye’de hiçbir dönemde bütçenin yüzde 20’si eğitime ayrılmadı. Buradan da anlaşılıyor ki bu hükümetin önceliği, bu hükümet milletten topladığını yine eğitim yoluyla millete aktarıyor. İyi bir yoldayız. Her alanda, her kademede okullaşma oranı arttı. Eğitimde özel sektörün payını artırıyoruz. Özel eğitimler devletin yükünü alıyor, devletin daha iyi eğitim vermesine yol açıyor. Bu bakımdan da özel sektöre teşvik ediyor ve destek veriyoruz. ’Eğitimde özelleştirme’ falan diyorlar, sadece ideolojik bakış açısında bakıyorlar, ne eğitimin gerçeğini bilen ne de Türkiye’nin gerçeğini bilenlerin kullanabileceği bir sözdür. 2016-2017 eğitim öğretim yılında özel okullara giden öğrencilere de Milli Eğitim Bakanlığı olarak da destek veriyoruz. 316 bin öğrenciye eğitim ve öğretim desteği veriyoruz. Bu eğitim öğretim yılında bin 73 yeni okul faaliyete başladı. Bu okulları da özel sektör yaptı. Bu bize de çok büyük bir destek."

Bakan Yılmaz, öğretmen atamalarına da değinerek, "Bu yıl içerisinde 50 bin öğretmen atadık. Ülkeyi uçurumun kenarına getirenlerin yanında durduğu bilinenleri eğitim kurumlarından ayırmak zorunda kalıyorsunuz, eğitiminiz aksamasın diye 60 bin kişi mülakata alıyorsunuz ve onları da tekrar okul öğretim yılı başladığında öğrencilerle buluşturuyorsunuz. Böyle bir sürat cumhuriyet tarihinde görülmedi" şeklinde konuştu.

"15 Temmuz" müfredata konulacak
Öğretmenlerin mali ve sosyal haklarında da iyileştirme yaptıklarını belirten Bakan Yılmaz, "Organize sanayi bölgelerinde açılan özel okullara destek veriyoruz. Bu gerçekten başarılı oldu. Organize sanayi bölgesi dışında da açılan meslek okullarına bu yıl destek vermeye başladı. Müfredatı sadeleştirmeyi amaçlıyoruz. Öğrencilerimize değerler eğitimin verilmesini sağlayacağız. Yöreye uygun seçimlik derslerin de mutlaka katılması lazım. Toplumun dertlerinden uzaklaşırsanız kendinizi izole ederseniz. Toplumun değerleri bizim baş tacımız. Biz onları gururla benimseyeceğiz ve evrensel değerleri de taşıyacağız. Yerel değerleri alacağız evrensel değerlere de açık olacağız. 15 Temmuz’da bu milletin iradesine çok büyük bir saldırı oldu. Türkiye’yi uçurumun kenarından itmek isteyen oldu. İşte onlara karşı verilen ve bu milletin hakkına, hukukuna, evlatlarına geleceğine sahip çıkma iradesini mutlaka ama mutlaka biz müfredatlara koyacağız. İlkokulda, ortaokulda, lisede ama mutlaka her okulda da bunun yeni gençlere aktarılması lazım. İşte bu aktarılacak irade, kararlılık, nefes, destan ilelebet bu vatanda bu toprakları bize vatan yapacaktır. 79 milyon bir ve kardeş olursak inşallah Türkiye’nin geleceği bugünkünden daha parlak olacaktır" dedi.
Bakan Yılmaz, daha sonra Bahçeşehir Uğur Eğitim Kurumları Yönetim Kurulu Başkanı Enver Yücel ile okulu gezerek öğrencilerle sohbet etti.

9 Kasım’da Hakkari’nin Yüksekova ilçesi Hisar Dağı bölgesinde PKK’lı teröristlerin havanlı saldırısında ağır yaralanan ve kaldırıldığı hastanede şehit olan deniz Piyade Sözleşmeli Er Nurullah Çakır’ın ailesine taziye ziyaretinde bulunan Bakan Yılmaz ve beraberindekiler ardından Bankalar Caddesi’ndeki Ziraat Katılım Bankası açılışına katıldı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Beylikdüzü E-5 yan yoldaki feci kazada faciadan dönüldü: Taksi refüje savruldu, diğeri simit tezgahına çarpmadan durabildi Beylikdüzü’nde E-5 yan yol Avcılar istikametinde bekleyen ticari taksi, arkadan başka bir aracın çarpması sonucu refüje savruldu. Kazaya karışan araçlardan biri üst geçidin altındaki simit tezgahına çarpmaya ramak kala durabildi. Kazada 2 kişi hafif yaralandı. Yaralılar sağlık ekiplerince hastaneye kaldırıldı. Olay, sabah saat 06.30 sıralarında Beylikdüzü Yakuplu Mahallesi Haramidere mevkii E-5 yan yol Avcılar istikametinde meydana geldi. İddiaya göre, yol kenarında bekleyen Fatih S. kontrolündeki 34 TKH 23 plakalı ticari taksiye, Sezer G. kontrolündeki 34 RB 6959 plakalı araç arkadan çarptı. Ticari taksi çarpmanın etkisiyle savrularak yolun karşısındaki refüje çıktı. Sezer G. kontrolündeki otomobil yan yol üzerindeki üst geçidin altında bulunan simit tezgahına çarpmaya ramak kala durabildi. Yaşanan kazada her iki sürücüde hafif yaralandı. İhbar üzerine kaza yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Yaralanan sürücüler sağlık ekiplerinin ilk müdahalesinin ardından hastaneye kaldırıldı. Kaza nedeniyle Beylikdüzü E-5 yan yol üzerinde yoğun trafik oluştu. Polisin kontrolüyle trafik akışı sağlanırken kazaya karışan araçlar çekici ile kaldırıldı. Yaşanan kazaya şahit olan bölgedeki esnaflardan biri olayla ilgili olarak, “ Burada devamlı kaza oluyor. Bir değil iki değil. Yol kaygan zemin kaygan. Artı olarak durağın girişine bakın hiçbir önlem yok. Burası yokuş aşağı, araçlar kayıyor. Haberlere bakarsanız birçok kaza yaşandı burada ama Allah’tan kimseye bir şey olmadı. Aniden bir gürültü oldu. Arkama bile bakmadan kaçtım. Taksi duruyordu burada. Arkadan çarptılar” dedi
Mersin Mersin’de açık alanda kayısı hasadı başladı Mersin’in Mut ilçesinde sofralık kayısı hasadı başlarken, bu yıl 150 bin ton kayısı rekoltesi ve 80 bin ton ihracat bekleniyor. Türkiye’de sofralık kayısı üretiminin yüzde 90 ile 95’inin üretildiği, coğrafi işaretli sofralık Mut kayısısının açık alanda hasadı başladı. Mikro klima özelliğine sahip, dünya üzerinde tartışılmaz rengiyle, kokusuyla, görüntüsüyle rakip tanımayan Mut sofralık turfanda kayısısı Rusya, Orta Doğu, Hindistan ve Avrupa’ya ihraç ediliyor. 712 bin dekar tarım arazisi olan Mut ilçesinde, 77 bin 800 dekar alanda üretim yapılan kayısıda bu yıl rekoltenin 150 bin ton ve ihracatın ise 80 bin ton olacağı tahmin ediliyor. Kilosu 80 ile 120 liradan alıcı bulan kayısının fiyatlarından memnun olan üreticiler, eriğin altın yılını yaşadığını, kayısıdan da umutlu olduklarını söylediler. Kayısı hasadı dolaysıyla İlçe Kaymakamı İhsan Ayrancı, beraberinde Ziraat Odası Başkanı Muharrem Yılmaz ve Mersin Büyükşehir Belediyesi Mut Toptancı Hali Sebze Meyve Komisyoncular Derneği Başkanı Zeki Cüce ile birlikte hasat toplanan kayısı bahçelerini yerinde inceledi. Kaymakam Ayrancı, işçilerle birlikte kayısı topladı, kayısı toplamın zevkli olduğunu söyledi. Ayrancı, Mut’ta bu hafta itibarıyla kayısı hasadının başladığı bilgisini vererek, "Biz de bugün hasat yapan emekçi kardeşlerimizle, arazi sahiplerimizle beraber bahçeleri geziyoruz. Kayısı, ilçemizde gerçekten çok stratejik bir ürün. İlçemizdeki çiftçilerimizin elde ettiği tarımsal gelirde de önemli bir paya sahip. 150 bin ton civarında bir rekolte beklentimiz var bu sene. İnşallah bereketli bir sezon olur. Çiftçimizin iyi gelir ettiği bir sezon olur. Ben bütün ilçemize, bütün çiftçilerimize hayırlı bereketli bir hasat dönemi diliyorum" dedi. Mut Ziraat Odası Başkanı Muharrem Yılmaz ise, "Mut ilçemizde 77 bin 800 dekar alanda kayısı üretimi yapmaktayız. Ürettiğimiz kayısıların hemen hemen yüzde 90-95’i sofralıktır. Türkiye’de Mut tekdir. İlçemizin bulunduğu coğrafi konumundan dolayı erkenci kayısı, Mut’ta başlamaktadır. Mut ilçemizde kayısı nisan sonu başlar haziran sonu sona erer" diye konuştu. Kayısı hasadına başlayan üreticilerden Selami Bulut, yaklaşık 10 yıldır kayısı üreticiliği yaptığını dile getirerek, "Ortalama 250 dönüm kayısı bahçem var. Tabi farklı çeşitlerimiz var. Erkenci kayısılarımız matador, kolarodo, medisin. Şu an itibarıyla 80 ile 120 lira arasında gitmekte. Tabi bu da bizim için mutluluk verici. İnşallah bu şekilde devam eder. Bütün çiftçilerimize bereketli hasatlar diliyorum. 300 tonun üzerinde bu bahçede meyvemiz oluyor. Tabi giderek de üretimimiz artıyor" ifadelerini kullandı.
Amasya Amasya’nın tescilli tatlısı ‘Unutma beni’ Amasya’nın coğrafi işaretle tescil edilen lezzetlerinden ‘unutma beni tatlısı’ meslek lisesi öğrencisi kızların elinde yeniden hayat buldu. Yapımında kullanılan malzemelerin çok ekonomik olduğu bu tatlı, damaklarda unutulmayacak izler bırakıyor. Coğrafi işaretle tescillendi Amasya Valiliği ve Ziyaret Belediyesi’nin girişimiyle coğrafi işaret alan ‘unutma beni tatlısı’ İlduş Hatun Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’ndeki öğretmen ile öğrencilerin elinde yeniden şekillendi. Tatlının yapımın köy ekmeği, üzüm pekmezi ve ceviz kullanıldığını belirten Yiyecek İçecek Hizmetleri Öğretmeni Bilsen Bodur, “Tatlımızın tadı çok güzel. Yiyen kişi tadını bir daha tadını unutmuyor” dedi. Tatlıyı çocukluk döneminde annesinin de yaptığını hatırlatan Bodur, “Köylerde yapılıyordu. Şehir merkezlerinde çok yapılmıyordu. Şimdi biz bu tatlımızı öğrencilerimize de öğreterek sofraları tatlandırmasını sağlayacağız” diye konuştu. “Ekonomik, besleyici ve kültürel değeri olan bir tatlı” Tescilli tatlı türüyle yarışmalara da katılmaya başladıklarına değinen İlduş Hatun Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Müdürü Zübeyde Komaç da “Gayet ekonomik, besleyici ve kültürel değeri olan bir tatlıyı yapıp sunmak bizim için gurur verici oldu” şeklinde konuştu. Öğrencilerden Seda Koçak ise “Unutma beni tatlısını unutturmayacağız. Bu lezzeti herkese tattıracağız” ifadelerini kullandı.