GÜNDEM - 18 Kasım 2017 Cumartesi 14:59

Son dakika: Naim Süleymanoğlu hayatını kaybetti | Naim Süleymanoğlu kimdir?

A
A
A
Son dakika: Naim Süleymanoğlu hayatını kaybetti | Naim Süleymanoğlu kimdir?

Eski milli halterci Naim Süleymanoğlu (50) bir süredir tedavi gördüğü hastanede çoklu organ yetmezliğine bağlı olarak hayatını kaybetti.

Süleymanoğlu'nun hayatını kaybetmesi üzerine tedavi gördüğü hastaneden yazılı açıklama yapıldı.

Açıklamada, "Yıllardır kronik karaciğer yetmezliği ile mücadele eden Olimpiyat ve Dünya Şampiyonu Milli Halterci Naim Süleymanoğlu yaşam mücadelesini kaybetti. İlk olarak 23 Eylül günü rahatsızlanarak komaya giren Süleymanoğlu, 6 Ekim 2017 tarihinde Memorial Ataşehir Hastanesinde karaciğer nakli ameliyatı olmuştu. 11 Kasım Cumartesi günü de beyindeki kanama odakları nedeniyle bir operasyon geçiren Süleymanoğlu, çoklu organ yetmezliğine bağlı olarak yaşamını yitirdi. Değerli sporcumuza Allah’tan rahmet, milletimize baş sağlığı diliyoruz" denildi.

Naim Süleymanoğlu kimdir?

Naim Süleymanoğlu, 23 Ocak 1967'de Bulgaristan'da doğdu. Haltere 1977 yılında başladı.

15 yaşında iken Brezilya'da düzenlenen dünya gençler halter şampiyonasında 52 kiloda iki altın madalya alarak şampiyon oldu. Aynı dönemde silkme kategorisinde vücut ağırlığının üç katını kaldıran ikinci halterci olarak tarihe geçmiştir. On altı yaşında rekor kırarak yine şampiyon oldu. Böylece halter tarihinde en genç dünya rekortmeni ünvanını aldı.

1983 yılında Viyana'da yapılan turnuvada, 56 kiloda dünya rekorlarını sırası ile koparmada 130.5, silkmede 165 ve toplamda da 295 kilo olarak kırdı. Daha sonra bu rekorlarını yine kendisi kırdı. 1986 yılında dünya şampiyonasında 60 kilo kategorisinden katıldı ve toplamdaki rekorunu 335 kiloya çıkararak dünya şampiyonu oldu. 1988 Seul Olimpiyatları'da ise yine 60 kilo kategorisinde muhteşem rekorlar kırdı. (Toplam: 342,5 kg) Naim Süleymanoğlu'nun Seul'daki muhteşem başarısı ile Türkiye'ye olimpiyatlarda güreş dışında ilk altın madalya kazandıran sporcu oldu.

1984, 1985 ve 1986'da dünyada, yılın haltercisi seçildi. 1984 Los Angles Olimpiyatları'na, Bulgaristan'ın da Sovyetler Birliği'nin yanında boykota katılması nedeniyle katılamayan Süleymanoğlu, ülkesindeki baskılardan kurtulmak için, 1986 senesinde, Melbourne, Avustralya'da düzenlenen Dünya Halter Şampiyonası'nda bir süre ortadan kaybolan ve daha sonra 11 Aralık'ta ortaya çıktığında, Türk Büyükelçiliği'ne sığınarak, Türkiye'de yaşama, ve Türk Milli Takımı adına karşılaşmalara çıkma telebinde bulunan sporcu, talebinin kabul edilmesinin ardından, Naim Süleymanoğlu adını aldı.

1992 Barcelona Olimpiyatları'nda, rakiplerine karşı ezici üstünlük sağlayarak, yurda altın madalyayla dönen Naim Süleymanoğlu, yine o sene, Uluslararası Halter Basın Komisyonu tarafından "Dünyanın En İyi Sporcusu" seçildi. 1993 Dünya Şampiyonasında, 3 altın madalya kazanmasının yanı sıra, 2 de dünya rekoru kıran halterci, 1994'te Bulgaristan'da yapılan, Avrupa Halter Şampiyonası'nda da, sadece üç kaldırış yaparak, üç dünya rekoru kırdı.

Çin'de yapılan dünya şampiyonasında sakatlığı devam ediyordu ve 3 altın madalya kazandı. Naim Süleymanoğlu, Uluslararası Halter Federasyonu'nun Aralık 2000'de Atina'da toplanan kongresinde asbaşkanlığa seçildi.

NAİM SÜLEYMANOĞLU'NUN BAŞARILARI!

İlk dünya rekorunu kırdığında sadece 15 yaşındaydı.
1984, 1985 ve 1986 yıllarında dünyada 'yılın haltercisi' seçildi.
1988 Seul, 1992 Barcelona ve 1996 Atlanta Olimpiyatları olmak üzere üç kez olimpiyat şampiyonu oldu.
8 Kez dünya şampiyonu oldu, 46 dünya rekoru kırdı.
Kendi kilosunun üç katından fazla kaldırarak, 'efsane' oldu.
Spor otoritelerine göre 'tüm zamanların en iyi haltercisi.
1988 yılında Time dergisine kapak oldu.
60 kg'de koparmada 200 kg kaldırarak dünya rekoru kırdı.
1988 yılında Seul olimpiyatlarında 9 dünya 6 Olimpiyat rekoru kırarak büyük bir zafer kazanmıştır.
Türkiyeye Olimpiyatlarda güreş dışında ilk altın madalyasını kazandıran sporcudur.
1992 yılında Uluslararası Halter Basın Komisyonu tarafından "Dünyanın En İyi Sporcusu" seçildi.

NAİM SÜLEYMANOĞLU'NUN TÜM ŞAMPİYONLUKLARI!

1)OLİMPİYAT OYUNLARINDAKİ ŞAMPİYONLUKLARI

1988 yılında Seul'da düzenlenen olimpiya'ta Türkiye adına katıldı ve Türk Hükümeti gerekli izini alabilmek için Bulgaristan'a 1 milyon doar ödedi. Bu olimpiyatlarda Süleymanoğlu 60 kg koparmada sırasıyla 145 kg, 150.5 kg, 152.5 kg, silkmede 175 kg, 188,5 kg, 190 kg, toplamda da 320 kg, 339 kg, 342.5 kg kaldırarak 6 dünya 9 olimpiyat rekoru kırdı. Süleymanoğlu böylece Türkiye'ye güreş dışında olimpiyatlar tarihinde ilk altın madalya kazandıran sporcu oldu.

1992 Barselona Olimpiyatları'nda rakiplerini çok rahat geçerek altın madalyayı kazandı. Aynı sene Uluslararası Halter Basın Komisyonu tarafından "Dünyanın En İyi Sporcusu" seçildi.

2)DÜNYA HALTER ŞAMPİYONASI'NDAKİ ŞAMPİYONLUKLARI

1993 yılında Melbourne'de düzenlenen Dünya Şampiyonasında ise 3 altın madalya kazandır ve 2 de dünya rekoru kırmayı başardı.

1994 yılında İstanbul'da yapılan şampiyonada ilk defa Türk seyircisinin karşısına çıktı. Süleymanoğlu bu şampiyonada sakat olmasına rağmen 3 dünya rekoru kırmayı başarmış bu başarı sayesinde 3 altın madalya kazanmıştır.

1995'de Çin'de düzenlenen dünya şampiyonasında sakatlığı devam etmesine rağmen 3 altın madalya kazanmayı başarmıştır.

3)AVRUPA HALTER ŞAMPİYONASI'NDAKİ ŞAMPİYONLUKLARI

1988 yılında Cardiff'de düzenlenen Avrupa Halter Şampiyonası'nda Türkiye'yi temsil eden Süleymanoğlu, 3 altın madalya kazanmıştır.

1994 senesinde Varşova'da düzenlenen şampiyonada sadece üç kaldırış gerçekleştirdi ve burada 3 dünya rekoru kırmıştır. 1995 yılında Avrupa Halter Şampiyonası'nda sakat olmasına rağmen 1 altın ve 2 gümüş madalya kazanmıştır.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bingöl KKKA hastalığı hakkında uyarılarda bulunan Halk Sağlığı Uzmanı Doktor Nilay İçkilli, “Kulak arkası, koltuk altı, diz arkası, kasık bölgeleri sıklıkla kontrol edilmeli” Hava sıcaklıklarının artmasıyla birlikte Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) vakalarına karşı vatandaşları uyaran Halk Sağlığı Uzmanı Doktor Nilay İçkilli, bahçe veya piknik alanlarına gidildikten sonra vücudun kontrol edilmesi gerektiğini belirtti. İçkilli, “Kulak arkası, koltuk altı, diz arkası, kasık bölgelerinde kene gizlenebildiği için bu yerlere tekrar tekrar önemle bakılması gereklidir” dedi. Hava sıcaklıklarının artmasıyla birlikte KKKA vakaları da görülmeye başlandı. Bingöl’de geçtiğimiz yıl 32 kişiye KKKA tanısı konmuş ve bunlardan biri hayatını kaybetmişti. Ülkemizde de son günlerde karşılaşılan vakaların ardından, Bingöl İl Sağlık Müdürlüğü’ne bağlı Toplum Sağlığı Merkezi’nde görevli Halk Sağlığı Uzmanı Doktor Nilay İçkilli, vatandaşları uyardı. Halk Sağlığı Uzmanı Doktor Nilay İçkilli, “KKKA karşımıza çoğunlukla enfekte olan kenelerin sağlıklı kişileri ısırmasıyla bulaşır. Nadiren de olsa enfekte olan kenelerin elle ezilmesi veya enfekte olan hayvanların yada insanların vücut sıvılarının direkt temas yoluyla da kişiye bulaşmasıyla karşımıza çıkabilir. KKKA hastalığı isminden de anlaşıldığı gibi yüksek ateş ve vücudun çeşitli yerlerinde olan kanamalarla karakterizedir. Kuduz hastalığıyla benzer olarak her kedi köpek ısırığının kuduz hastalığına yol açmadığı gibi her kene ısırığı da KKKA hastalığına yol açmaz. Bu hastalığa yol açması için kenenin o hastalığa yol açan virüsün enfekte olması gerekir. Eğer kene bu virüsle enfekte değilse kene ısırığı tıpkı bir sinek ısırığı gibi minik bir rezyon oluşturarak iyileşir. Fakat kene bu virüsle enfekte ise kene ısırmasıyla kişiye bu hastalığı bulaştırabilir. Bu nedenle virüs ile enfekte olan kenelerin coğrafyası hastalık açısından çok kıymetlidir. Ülkemizde daha çok İç Anadolu Bölgesi, Orta Karadeniz, Batı Karadeniz’in bir kısmı, Doğu Anadolu’nun kuzey bölgelerinde sıklıkla bu virüsle enfekte olan keneyi görüyoruz. Bu nedenle özellikle bu bölgelerde olan kene temasının önlenmesi ve temas sonrasında müdahale konusunda toplum eğitimi çok kıymetlidir” diye konuştu. “Açık renk kıyafetler giyilmeli, çocuklar sık sık kontrol edilmeli” Bahçe ve piknik alanlarına gidilirken açık renk kıyafetlerin tercih edilmesi gerektiğini belirten İçkilli, “Bağ, bahçe, orman, piknik alanlarına gidildiği zaman kenenin görülebilmesi için açık renk kıyafet giyilmesi, yine kenenin vücuda temasını engellemek için pantolon paçalarının çorapların içine konulması ve bu etkinliklerden sonra özellikle çocuklarda kene teması açısından tüm vücut kontrollerinin sağlanması çok önemlidir. Özellikle kulak arkası, koltuk altı, diz arkası, kasık bölgelerinde kene gizlenebildiği için bu yerlere tekrar tekrar önemle bakılması gereklidir. Bu kontroller sırasında herhangi bir kene ısırığı görüldüğü zaman kenenin üzerine kesinlikle kolonya, antiseptik, tentirdiyot, alkol gibi hiçbir şey sıkmadan kesinlikle keneye çıplak elle dokunmadan, cımbızla veya iple keneyi patlatmadan iğnesi içeride kalmayacak şekilde keneyi vücuttan ayırabiliyorsak çok kıymetli. Keneyi vücuttan ne kadar hızlı bir şekilde ayırırsak kişiye hastalığın bulaşmasını da o derece engellemiş oluyoruz. Bu nedenle mümkünse temas fark edildiğinde kenenin vücuttan uzaklaştırılması gerekmektedir. Keneyi çıkaramadıysak tekrarlayan durumlarda keneyi patlatmamak için hızlıca bir sağlık kuruluşuna başvurmalıyız. Sağlık kuruluşlarında kene profesyonel aletlerle vücuttan ayrılır ve kene ısırması olan kişiye daha sonraki takiplerinde bize yardımcı olması için kan tahlili yapılır. Ve kişi 10 gün boyunca ateş ve kanama takibine alınır” şeklinde konuştu. "Bingöl’de 2023 yılında 32 vaka görüldü" Bingöl’de geçtiğimiz yıl 32 vakanın görüldüğünü ve bir kişinin hayatını kaybettiğini aktaran İçkilli, “Bingöl’de 2023 yılında kayıtlara göre 32 kişi KKKA hastalığı tanısı almış ve bu kişilerden ne yazık ki bir kişi hayatını kaybetmiştir. 2024 yılının nisan ayında olmamıza rağmen şuan da bir kişi KKKA hastalığı tanısı almıştır, iki de şüpheli pozitif var” dedi.
Kayseri Talas Sporcu Fabrikası göğüs kabartıyor Talas Belediye Başkanı Mustafa Yalçın’ın önemli projelerinden Sporcu Fabrikası’nın bir parçası olan Talasgücü Belediyespor altyapı takımları, elde ettikleri başarılarla göğüsleri kabartmaya devam ediyor. Talasgücü Belediyespor’un U14 takımı Türkiye Şampiyonu olarak büyük bir başarıya imza atarken 3 altyapı takımı Kayseri şampiyonu, 2 takımı ise grup birincisi olarak başarılı bir sezon geçirdi. Geçen yıl A takımı tarihinde ilk kez Bölgesel Amatör Lig’den TFF 3. Lige çıkarak büyük bir başarıya imza atan Talasgücü Belediyespor’da alt yaş kategorilerinde de şampiyonlukların arkası kesilmiyor. Başkan Yalçın’ın özel olarak ilgilendiği sporcu fabrikası projesi yeni başarılarla devam ederken, sarı lacivertli ekibin U14, U16 ve U18 takımları Kayseri şampiyonu olarak zirveye çıktı. U15 ve U17 takımları da grup birinciliği elde etti. U14 Türkiye Şampiyonu U14 takımı geçtiğimiz günlerde Bolu’da oynan dörtlü finalin ardından İstanbul Kartalspor’u 3-1 yenerek Türkiye şampiyonu olmuş, Başkan Yalçın şampiyon takımı gece yarısı karşılayarak tebrik etmişti. U16 takımı ise grubunu birinci tamamlayarak Kayseri şampiyonluğunu kazanırken, U18 takımı da geçen yılın U17 Türkiye şampiyonu olan Elazığ İl Özel İdarespor’u 1-0 mağlup ederek Sivas grubunda finale kaldı. Her kademede adından söz ettiren Talasgücü’nün U11, U12 ve U13 takımları da önümüzdeki hafta oynanacak ilk kademe maçlarına hazırlanırken, gruplarını birincilikle tamamlayan U15 ile U17 takımları ise Kayseri şampiyonluğu için gelecek hafta oynanacak maçları bekliyor. Başkan Yalçın’dan kutlama Konuyla ilgili değerlendirmede bulunan Talas Belediye Başkanı ve Talasgücü Belediyespor Kulübü Onursal Başkanı Mustafa Yalçın, “Gençlere yapmış olduğumuz yatırımın karşılığını toplamaya devam ediyoruz. Yüz ağartan projelerimiz arasında Sporcu Fabrikası vardı. Bunun bir parçası olan Talasgücü Belediyesporumuzun altyapısı adeta Şampiyonluk Fabrikası oldu. A takımımız Bölgesel Amatör Lig’de şampiyon olarak 3. Lig’e yükselme başarısını elde ederek gençlerimize örnek oldu. U14 takımımız Türkiye şampiyonu oldu. Diğer yaş gruplarında da hem il hem bölge şampiyonluklarımız arka arkaya geliyor. Her kademedeki şampiyonluklarda emeği olan hem sporcu kardeşlerimize hem de teknik heyetimize teşekkür ediyor, gözlerinden ve gönüllerinden öpüyorum” diye konuştu.
İstanbul 1.5 ton alüminyum atıkla ortaya çıkarılan “Uçmak Her Çocuğun Hayalidir” eseri İGA İstanbul Havalimanı’nda İGA İstanbul Havalimanı, çocuklara ithaf edilen bir esere ev sahipliği yapıyor. Sanatçı Mert Ege Köse’nin İGA İstanbul Havalimanı’ndaki 1.5 ton alüminyum atığı yeniden dönüştürerek yaptığı ve çocukların uçma hayalinden esinlendiği “Uçmak Her Çocuğun Hayalidir" isimli eseri havalimanının metro plaza katında yerini aldı. İGA İstanbul Havalimanı, sanatçı Mert Ege Köse tarafından yapılan “Uçmak Her Çocuğun Hayalidir” (Every Child has a Dream of Flying) isimli eserine ev sahipliği yapıyor. Bugüne kadar yaptığı kamusal alan ve metal heykelleriyle adından söz ettiren sanatçı Mert Ege Köse, tüm çocukların sahip olduğu “Uçmak” hayaline bir atıf olarak inşa ettiği eserinde, İGA İstanbul Havalimanı’ndaki 1.5 ton atık alüminyum parçalarını tek tek titizlikle şekillendirerek yüzlerce kağıt uçak şekline dönüştürdü. Yerleştirilen her bir uçağın günlük yaşamın sıradan kısıtlamalarının üzerine yükselmeyi ve çocukluğa duyulan evrensel özlemi simgelediği eser, sürdürülebilirlik için bir eylem çağrısında bulunuyor. Havalimanı tarafından toplanan alüminyum atıkların yeniden değerlendirildiği eser, çevre bilincinin önemini ve atıkların hayal gücüyle yoğurularak sanata dönüştürülmesinin mümkün olabileceğini de simgeliyor. Sanatçı Mert Ege Köse eserini şöyle tanımlıyor. “Hayal gücü ve sürdürülebilirlik bilincini bir araya getiren eser, hem herkesin çocukluk hayallerinin bir kutlaması hem de dünyayı korumaya yönelik kolektif sorumluluğun bir hatırlatıcısı olarak hizmet ediyor. Form olarak aşağıdan yukarıya doğru sivrilerek yükselen yapı, hayallerin ancak sağlam temeller üzerine inşa edildiğinde gerçekleşebileceğini anlatan bir metafor sunuyor. Eserin göğe yükselen sivri ucu ise uçmanın verdiği heyecanı temsil ediyor.” Öte yandan Mert Ege Köse’nin eseri, İGA İstanbul Havalimanı’nın metro plaza katında ziyaret edilebilecek.