SAĞLIK - 30 Mart 2018 Cuma 14:40

Obezite, meme, rahim ve yumurtalık kanseri yapıyor

A
A
A
Obezite, meme, rahim ve yumurtalık kanseri yapıyor

Yanlış beslenme ve kilo adım adım kansere neden olurken obezitenin, meme, rahim ve yumurtalık kanserinde başrol oynadığı ortaya çıktı.

İstanbul Aydın Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim görevlileri Prof. Dr. Ayhan Bilir ve Prof. Dr. Yakup Tuna ise “Obezite”nin kanserdeki rolüne dikkat çekti. 

Tıp Fakültesi Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Ayhan Bilir, obezitenin başlı başına bir kanser sebebi olduğuna dikkat çekerken, devletin hazır gıdaların tüketimine karşı katı tedbirler alması görüşünü savunuyor. Prof. Dr. Yakup Tuna ise obezitede Avrupa ile yarışır duruma gelindiğinin altını çizerek, yanlış beslenmenin adım adım kansere yaklaştırdığını ifade etti. 

“Gerek Dünya Sağlık örgütü gerekse Amerika kanser topluluğu, obezite ile kanser arasında doğru bir oran bulmuştur” diyen, Bilir, sanayinin gelişmesi ve hazır gıdaya yönelimin artmasıyla kanser vakalarında da ciddi bir artışın olduğuna dikkat çekti. Bilir, “Bunun, hazır gıda tüketmemize bağlı olarak, insan vücudunun yağ depolama kitlesinin artmasına bağlı olduğu artık kabul ediliyor. Yağ dokusu çeşitli hormonlar salgılıyor. Bunların başında insülin, leptin gibi önemli hormonlar var, iştahı ve vücut ağırlığını dengeleyen. Yağ dokusu arttıkça bu hormonların miktarı da artıyor. İnsülin (büyüme faktörü) gibi, büyüme hormonları kanserleşmeye sebep olan genlerin başında geliyor. Sitokin dediğimiz yağ dokusu içinde salgılanan, hücrenin çoğalmasını, hayatta kalmasını ve daha çok yağ üretmesini sağlayan hormonlar üretiliyor ve yağ dokusu artıkça bunların miktarı da artıyor. Öyle bir nokta geliyor ki beyin artık yağ kitlesini, iştahı baskılama durumunu kontrol edemiyor ve obezite durumu ortaya çıkıyor. Obezite de hücre çoğalmasını sağlayan genlerde, mutasyon dediğimiz DNA bozulmalarını meydana getirdiği için kanserleşmeye doğru götürüyor” dedi.
Prof. Dr. Bilir, devletin hazır gıdalar konusunda belirlenmiş katı kurallar koyması gerektiğine vurgu yaptı “Devletin gıda kurumları üzerinde de yaptırım uygulaması lazım. Yağ kitlesini artırmak da bizim elimizde, beslenme kalitemizi ayarlayabilirsek, vücut yağ kitle endeksini düzeltebilir ve vücudumuzdaki çeşitli hormonların salgılanmasını kontrol edebiliriz. Bu kontrol şu demek başlı başına, kansere sebep olan genlerin aktivasyonunu dışardan davranışlarımızla azaltabiliriz” ifadelerini kullandı. 

“Obezler muhakkak kanser taraması yapmalı" 

Obez hastalarının, yaşa bakılmaksızın kanser riski açısından değerlendirilmesi gerektiğini söyleyen, Prof. Dr. Bilir, “Çünkü obez hastalarında hücre çoğalma faktörünü, hızını, yağ dokusu zaten artırıyor. Bir de genetik yatkınlık varsa çifte uyarıcı sistem devreye girmiş demektir. Kesinlikle bu durum hekim kontrolünü gerektirir” şeklinde konuştu. 

Prof. Dr. Tuna ise “İngiltere’de 4’te 1 oranında obez varken Türkiye’de de bu orana yaklaşılmakta. Obezite konusunda Avrupalılaştık diyebiliriz. Kadınlarda meme kanseri konusunda medeni ülkelerde oran yüksekti ve Türkiye çok geriden takip ediyordu ama şimdi Avrupa’yı yakalamış durumdayız. Her 10 kadından 4’ü meme ile ilgili sorun yaşıyor ve bu oran içinde obez olanların kanser olma riski oldukça yaygın” dedi. 

Daha önce şişmanlığın kanserojen olduğu konusunda net sonuçlar olmadığını söyleyen Prof. Dr. Tuna, “Son yıllarda obezitenin (yağ artışının), kadınlarda meme, rahim ve yumurtalık kanseri konusunda ön planda olan faktörlerden biri olduğu artık kesin. Erkeklerde ise, prostat, böbrek ve kolon kanseri nedenleri arasında obezite önemli bir etken” ifadelerini kullandı. 

Sigara tüm kanserlerde başrol oynuyor 

Prof. Dr. Tuna, “Eskiden sigara özellikle Akciğer konusunda örnek gösterilirdi ama şimdi sigaranın, diğer kanser türlerinde de başrol oynadığı kesinleşti. Bunun yanında, ikinci sırada da artık obezite karşımıza çıkmakta. Çünkü yağ dokusu kanseri besleyen, kanserin sevdiği bir doku, o yüzden yağ dokusu ne kadar artarsa kansere yakalanma riski de o denli artıyor diyebiliriz” şeklinde konuştu. 

Obezitenin kanserde önemli bir faktör olduğunu söyleyen Prof. Dr. Tuna, tükettiğimiz gıdaların da bir diğer faktör olduğuna dikkat çekerek, “Doğru beslenme kanserden uzaklaştırır, yanlış beslenme ise kansere yaklaştırır. Bu nedenle beslenmeye çok dikkat etmek gerekir. Prensip olarak yapacağımız tek şey yaktığımızdan fazla gıda almamak. Özellikle yağ dokusunun gelişmemesi için, bir insanın, ihtiyaç duyduğu enerjinin yüzde 30’dan fazlasını yağdan almaması gerekir. Yağ olarak doymamış yağlara yönelmeliyiz, zeytinyağı ve tereyağı gibi. Konserve gıdalardan, sindirim sistemini (bağırsak sistemi) etkilediği için uzak durulması gerekir. Lifli gıdalar mutlaka tüketilmeli” dedi. 

Beslenme şekli kişiye özeldir 

Basında sağlıklı beslenmeye ilişkin çok sayıda önerinin yer aldığına dikkat çeken Prof. Dr. Tuna, “Her kişinin beslenme modeli farklıdır. Hastalık yoktur hasta vardır kuralı kişinin beslenmesi ile ilgili bir kuraldır da aynı zamanda. Birine iyi gelen bir gıda bir başkasına iyi gelmeyebilir. Eskiden, mide ülseri, mide kanaması olan hastaya bir saat anti ülser ilaç verilirdi, bir saat de süt verilirdi ve bu periyodik olarak yenilenirdi. Son zamanlarda ise bazı insanlarda ters etki yaptığı görüldü ve herkeste aynı modelin kullanılmaması gerektiği sonucuna varıldı. O yüzden kişiye özel beslenme modeli konusu da artık gündemimize giriyor” şeklinde konuştu. 

Zaman sosyal medya da konuşulan ve halk arasında yayılan ‘kanserin tedavisi bulundu ama saklanıyor” şeklindeki iddiaya da yanıt veren Prof. Dr. Tuna, “Ben ona inanmıyorum. Onu bulan kişi bir defa Nobel Ödülü alır, bu yüzden de gizlenmez. Ben o spekülasyona inanmıyorum. Kanserin tedavisi henüz kesin olarak bulunmadı diyebiliriz. Bazı kanser türlerinde kesine yakın tedavi uygulanıyor zaten. Her kanser türünün tedavisi farklıdır zaten. Lenfoma kanseri eskiden korkulan bir hastalıktı ama şimdi öyle değil, meme kanseri çözümü yüzde yüze yakın olarak kabul edilir ama mide, kemik, pankreas kanseri için aynı şeyi söyleyemeyiz” dedi. 

Obezitenin kansere neden olduğu konusunun artık tartışmadan uzak bir netlik kazandığına vurgu yapan Prof. Dr. Yakup Tuna şöyle konuştu, “O zaman yapılacak şey bunun önlenmesi yani insanları doğru beslenmeye yöneltmek. Kanserle mücadele etmektense, kişinin kansere yakalanmasını önlemek çok daha sağlıklı ve ekonomik olur. Öncelikle koruyucu önlem alıp obeziteye engel olmak lazım. Obezler, birinci aşamada oldukları kiloda kalmalı, ikinci aşamada fazla kilolarını vermeli ve üçüncü aşamada da verdiği kiloyu geri almamalı. Üç aşamalı bir sistemle zayıflama sürecini biran önce başlatmaları gerekir. Fiziksel aktivitelere hemen başlamalılar, en basiti yürüyüş yapmalılar, suya ilaç gibi bakmalılar ve bol su tüketmeliler. Su tüketimi bizim toplumumuzda az tüketiliyor.”  

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Samsun Samsun’da uyuşturucu operasyonunda 5 kişi tutuklandı Samsun’da narkotik polisi tarafından özel harekat polislerinin de desteği ile düzenlenen uyuşturucu operasyonunda gözaltına alınan 5 kişi tutuklanırken, 2 kişi ise mahkemece adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Edinilen bilgiye göre, Samsun Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde uyuşturucu ile mücadele kapsamında çalışma yapan Samsun Emniyet Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, özel harekat polislerinin de desteğiyle önceki sabah saat 06.00 sıralarında önceden tespit edilen adreslere eş zamanlı operasyon düzenledi. "Uyuşturucu madde ticareti" yaptıkları tespit edilen 10 şüpheli gözaltına alındı. Gözaltına alınan şahısların ikametinde yapılan aramalarda 477,43 gram eroin, 402,40 gram metamfetamin, 402 adet sentetik ecza, 25,99 gram sentetik kannabinoid, 12,55 gram esrar, 1 adet esrarlı sigara, 1 adet hassas terazi, 15 adet uyuşturucu kullanma aparatı, suçtan elde edildiği değerlendirilen 228 bin 300 TL para, 3 adet tüfek, 59 adet tüfek kartuşu ve 111 adet tabanca mermisi ele geçirildi. Polisteki sorgusu tamamlanan 1 kişi serbest bırakılırken, S.Ç. ve H.Ç. dün Samsun Adliyesine sevk edildi. S.Ç. çıkarıldığı mahkemece tutuklanırken, H.Ç. ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Narkotik Şube Müdürlüğündeki sorguları tamamlanan H.K., E.K., E.Ö., E.K., H.S., A.C.K. ve E.C.K. de bugün Samsun Adliyesine sevk edildi. Nöbetçi mahkemeye ifade veren H.K., E.K., E.Ö., E.K. ve H.S. tutuklanarak Samsun T Tipi Kapalı Cezaevine gönderilirken, A.C.K. ve E.C.K. ise mahkemece adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
Kırıkkale Kuraklık riski artıyor, ekinler kuruyor: Köylüler yağmur duasına çıktı Kırıkkale’de ekili tarım arazilerinde yaşanan kuraklıktan yakınan köylüler, yağmur duası yaptı. Kırıkkale’de kuraklık tehlikesi çiftçileri endişelendiriyor. Yağışların önceki yıllara göre az olması sebebiyle ekili tarım arazileri, kuraklık tehlikesiyle karşı karşıya. Bölgede yağış miktarındaki azalma, ekili tarım arazilerinin birçoğunun kurumasına sebep oldu. Geçimini çiftçilikten sağlayan köylüler ise kuraklıktan dolayı zor duruma düştü. Köylüler, yağmur yağmaması halinde hasadı kaybedeceklerini belirterek, yağmur duasına çıktı. Tilkili köyünde muhtarlık tarafından organize edilen yağmur duasına, çevre köylerden de katılım oldu. Kur’an-ı Kerim tilavetinin ardından dualar edildi, namaz kılındı. Yağmur duasına, Çelebi Kaymakamı Mehmet Melih Dalan ve Çelebi Belediye Başkanı Yaşar Erdemir de katıldı. Duanın ardından katılımcılara yemek ikram edildi. Tilkili köyü muhtarı Osman Ilıcan, İHA muhabirine, mevsimsel değişiklikten dolayı bölgede kuraklık yaşandığını belirterek, köylülerle birleşerek yağmur duası yaptıklarını söyledi. "İnşallah dualarımız kabul olur" Bölgede kuraklığın olduğunu anlatan Ilıcan, "Bölgemizde mevsimlerin değişmesinden dolayı kuraklık yaşanıyor. Bizde tarım ülkesi olduğumuz için üretmeye mecburuz. Bölgemizde su sıkıntısı var. İklimlerin değişmesi yağışların kaymasından dolayı Nisan yağmurlarını alamadık. Buda bölgemizde ciddi bir kuraklığa sebep oldu. Bizde Müslümanlar olarak diğer köylülerimiz ile birlikte birleştik dua ettik. İnşallah yağmurumuz yağar. Dua ettik inşallah bundan sonrada şükür duası yaparız. İnşallah dualarımız kabul olur" dedi. Kaldırım köyü muhtarı Faruk Yıldırım ise ekinlerinin yüzde Ekinlerimizin yüzde 70’inin kuramaya başladığını ifade ederek, bu sebeple de yağmur duasına çıktıklarını aktardı.
Manisa Kuşadası-Manisa etabını Van den Broek kazandı 59. Cumhurbaşkanlığı Türkiye Bisiklet Turu’nda Kuşadası-Manisa etabını DSM-Firmenich takımında yarışan Hollandalı sporcu Van den Broek kazandı. Etap sonunda dereceye giren sporcular Manisa Valisi Enver Ünlü ile beraber katılımcı ve sporculara Manisa Mesir Macunu saçarak kutlama yaptı. 59. Cumhurbaşkanlığı Türkiye Bisiklet Turu 6. Etabı, Aydın’ın Kuşadası ilçesinden başlayarak 160 kilometrelik zorlu bir etabın ardından Manisa Spil Dağı Milli Parkında sona erdi. Saat 11.56’da Kuşadası Marina bölgesinden 153 sporcunun pedal basmasıyla başlayan etapta Bora Hansgrohe takımından Danny van Poppel ile Novo Nordisk sporcusu Matyas Kopecky imza atmayınca yarış dışı kaldı. Başlangıçtan hemen sonra iki Astana sporcusu kaçtı. Önce 20, sonra 25 saniye arayı açtılar. 5 kilometre bile gidemeden peloton yakaladı. 21. kilometrede yine Astana’dan aynı sporcular Davide Ballerini ve Nicolas Vinokurov atak teşebbüsünde bulundu, peloton yine yakaladı. Etapta 25. kilometre geçildi ve sprint prim kapısına doğru bisikletçiler gelmeye başladı. Kraliçe etabını DSM-Firmenich takımından Frank van Den Broek 4 saat 09 dakika 59 saniye ile kazanırken, Genel Ferdi Klasmanda birinciliğe yükselip Turkuaz Mayo’yu da kaptı. Manisa Valisi Enver Ünlü, Broek’e hediyesini ve madalyasını takdim etti. Genel klasman liderine verilen Spor Toto sponsorluğundaki Turkuaz Mayo’yu DSM-Firmenich takımından Frank van den Broek elde etti. Belçikalı sporcuya mayosunu Türkiye Bisiklet Federasyonu Başkanı Emin Müftüoğlu giydirdi. Puan klasmanı liderine verilen Mosso sponsorluğundaki Yeşil Mayo’yu Polti Kometa takımından Giovanni Lonardi elde etti. Sporcuya mayosunu Manisa Gençlik ve Spor İl Müdürü Yunus Öztürk giydirdi. Dağların Kralı klasmanı liderine verilen Turkish Airlines Kırmızı Mayo’yu Bike Aid takımından Vinzent Dorn kazandı. Sporcuya mayosunu Manisa İl Jandarma Alay Komutanı Tuğgeneral Zafer Tombul takdim etti. Türkiye Güzellikleri klasmanı liderine verilen goturkiye.com sponsorluğundaki Beyaz Mayoyu Bike Aid takımından Vinzent Dorn elde etti. Sporcuya mayosunu Manisa Kaymakamı Fatih Genel giydirdi. Hediye ve madalya takdimlerinin ardından dereceye giren sporcular Manisa protokolüyle beraber geleneksel yöntemlerle hazırlanan ve her yıl Manisa Sultan Camii kubbe ve minarelerinden saçılan Manisa Mesir Macunlarını sporculara ve katılımcılara saçtı. 59. Cumhurbaşkanlığı Türkiye Bisiklet Turu’nda yarın yedinci gün etabı olarak 125.4 kilometrelik İzmir (Çeşme) - İzmir etabı koşulacak.