POLİTİKA - 23 Ekim 2018 Salı 05:30

Bürokrasiye son... Artık otomatik olacak!

A
A
A
Bürokrasiye son... Artık otomatik olacak!

Eşini kaybeden kadın ile çocuklarının aylık durumlarında bürokratik işlemler bitiyor, otomatik dönem başlıyor...

Hayatını kaybeden sigortalının geride bıraktığı eş ve çocuklarına bağlanan ölüm aylığında yeni dönem başlıyor. Gereği halinde hak sahibi çocukların aylıklarının diğer hak sahibine geçişini sağlayacak düzenleme işlemlerindeki bürokratik işlemler de sona eriyor. Bazı Sosyal Güvenlik Kurumu il müdürlüklerince, hisse işlemlerinin düzeltilmesi için yazılı taleplerde bulunulmasını istemesi, bunun da ekstra yük oluşturması sebebiyle, böyle bir düzenlemenin hayata geçirilmesine neden oldu. Emekli Hizmetleri Genel Müdürlüğü, 81 ilin müdürlüklerine bir yazı göndererek işlemlerin otomatik yapılmasını istedi.

YAZILI TALEP YOK
Düzenlemenin hayat geçirilmesindeki en büyük sebep bürokrasinin azaltılması ve yersiz ödemelerin önüne geçilmesi olarak ifade ediliyor. Bu doğrultuda ölüm aylığı alan hak sahipleri açısından, evlenme ödeneği süresinin sona ermesi, mezun olan ve yaşını dolduran hak sahibi çocukların aylıklarının kesilmesi sonucunda, diğer hak sahibinin hisselerinin düzeltilme işlemi artık yazılı talepte bulunmadan sonuçlandırılacak. Elektronik ortamda kayıtlar incelenerek gerekli işlemler, ilgili ödeme dönemi içerisinde hızlıca yapılacak. Ölüm aylığı bağlama sürecinde başvuru sahibinin yaptığı işlemler sonucunda takibinin ve ödeme işleminin iş yükü oluşturması, gereksiz ödemelhere yol açması, gecikmelere sebep olarak mağduriyet oluşturduğu ortaya çıktı. Ayrıca Sayıştay tarafından incelenen SGK işlemlerinin ve mevzuata aykırılık teşkil ettiği raporlanan bulguların, önemli bir bölümünde yersiz ödemelerden kaynaklandığı ifade ediliyor.

KIZLARIN DURUMU
Baba veya annesini kaybeden bir kız çocuğu, evlenene kadar ve sigortalı bir işe girene kadar yaşı ne olursa olsun ömür boyu yetim aylığı alabiliyor. Evlenirse ya da bir işe girerse aylığı kesiliyor. Fakat boşandığında ya da işinden ayrıldığında annesine geçen hissesi, tekrar kendisine bağlanıyor. Ölüm aylığı bağlanması için sigortalının en az 5 yıldır sigortalı bulunup toplam 900 gün malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi bildirmiş olması aranıyor. Ayrıca malullük veya emekli aylığına hak kazanmış olması da şart.

Ölüm aylığı kime ne kadar bağlanıyor?
∂ Hayatını kaybeden sigortalının geride bıraktıklarına ödenecek olan ölüm aylığı miktarları;
¥ Dul eşe maaşın yüzde 50’si
¥ Çocuğu olmayan, çalışmayan dul eşe maaşın yüzde 75’i
¥ Çocuğu olmayan, çalışan dul eşe maaşın yüzde 50’si
¥ Dul eş ve çalışmayan bir çocuk var ise maaşın yüzde 60’ı eşe, yüzde 30’u çocuğa
¥ Dul eş ve çalışmayan iki çocuk var ise maaşın yüzde 50’si eşe, yüzde 25 her bir çocuk için
¥ Yaş ayrımı gözetmeksizin bekar, evlenip boşanan veya dul kalan kızları için her birine maaşın yüzde 25’i
¥ Tek kız çocuğa yüzde 50
¥ Anne ve babaya bağlanan ölüm aylığı ise 65 yaş üstü olmaları, aylık bağlanmamış olması ve çalışmıyor olmaları halinde maaşın yüzde 25’i bağlanıyor.

Türkiye Gazetesi

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara SGDD-ASAM’dan 5. Geleneksel 23 Nisan Çocuk Şenliği Ankara’da Sosyal Gelişim ve Dayanışma Derneği (SGDD-ASAM), UNICEF ve Çankaya Belediyesi iş birliğiyle 3 bin 500 çocuğun katılımıyla 23 Nisan Çocuk Şenliği düzenlendi. Sosyal Gelişim ve Dayanışma Derneği, UNICEF VE Çankaya Belediyesi iş birliğiyle bugün Ahlatlıbel Atatürk Parkı’nda 23 Nisan Çocuk Şenliği gerçekleştirildi. Etkinliğe Altındağ, Keçiören ve Mamak ilçelerindeki 13 okuldan çeşitli uyruklara mensup 3 bin 500 çocuk ve öğretmenleri katıldı. Etkinliğin açılış konuşmasını yapan SGDD-ASAM Genel Müdürü İbrahim Vurgun Kavlak, “Cumhuriyetimizin 100. yılı içerisinde dünyada çocuklara adanan bayramı kutlamanın yegane mutluluğunu yaşıyoruz. 23 Nisan, Türkiye’nin ilk milli bayramıdır. Bugün burada bu alanda Ankara’nın çeşitli bölgelerinden gelen 3 bin 500’ü aşkın çocuk var. Bu vesile ile Ankara Valimize, İl ve İlçe Milli Eğitim Müdürlerine, okul müdürlerimize ve fedakar öğretmenlerimize, değerli SGDD-ASAM çalışanlarına ve bugünü anlamlandıran geleceğin yetişkinlerine yani çocuklara çok teşekkür ediyoruz. Bugün bizim yanımızda olanlara sonsuz teşekkürlerimizi sunuyoruz” dedi. 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı SGDD-ASAM olarak kutladıklarını ifade eden SGDD-ASAM Genel Müdür Yardımcısı Buket Bahar Dıvrak da, "Bizim için gelenekselleşmiş bir etkinlik. Ankara’da Altındağ ve Mamak’ta bulunan 13 okulumuzdan öğrencileri buraya davet ettik. Yaklaşık 3 bin 500 çocuğumuz bizimle beraber. Bayramın coşkusunu bütün çocuklar burada beraber yaşıyorlar. Çok coşkulu ve güzel bir gün bizim için. Çocukların gönüllerince eğlendiği, çocuk olmanın zevkini ve tadını çıkardığı bu ulusal bayramı kutlamalarına vesile oluyoruz” ifadelerini kullandı. Burada olmanın kendilerine çok mutluluk verdiğini ifade eden çocuklar, çeşitli etkinliklerle gün boyu güzel bir gün geçirdiklerini söyledi. Açılış konuşmalarının ardından SGDD-ASAM Al Farah Çocuk Korosu sahne aldı. Konserin ardından alanda gün boyu canlı müzik etkinlikleri düzenlendi.
Antalya Antalya’da "sineksiz yaz" için ekipler hem sahada hem eğitimde Antalya Büyükşehir Belediyesi, yıl boyu bin 600 personelle haşere ve sinekle mücadele çalışmalarını aralıksız yürütürken, uygulamaların daha verimli olması için 19 ilçede vektörel mücadele eden personele yönelik eğitimler veriyor. Eğitimde konuşan Prof. Dr. Hüseyin Çetin, iklim değişikliğinin etkisiyle daha önce Türkiye’de bulunmayan yeni ve istilacı sinek türlerinin görülmeye başlandığını söyledi. Antalya Büyükşehir Belediyesi halkın sineksiz bir yaz geçirmesi, vektörel mücadele çalışmalarını yaz-kış demeden aralıksız sürdürüyor. Bin 600 personel, 195 araç ve yüzlerce ekipmanla yılın 12 ayı aralıksız hizmet veriliyor. Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanlığı Çevre Sağlığı Şube Müdürlüğü tarafından halk sağlığını ve çevre sağlığını korumak adına gerçekleştirilen ilaçlama çalışmalarında görev alan uygulayıcı personele yönelik düzenli olarak vektörle mücadele eğitimleri düzenleniyor. Bu kapsamda Akdeniz Üniversitesi (AÜ) Fen Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hüseyin Çetin tarafından Manavgat, Serik, Akseki ve İbradı’da görev yapan 400 personele vektörlerin larva ve erginleri ile mücadele yöntemleri, güncel teknolojik yenilikler ve oluşan uygulama yöntemleri ile biyosidal ürünler hakkında bilgi aktarıldı. En büyük ekip Antalya’da Büyükşehir Belediyesi Çevre Sağlığı Şube Müdürü Mesut Çınar, vatandaşların rahat bir yaz geçirmesi için bin 600 kişilik mücadele ordusu ile karada ve suda gece-gündüz çalışma yaptıklarını belirterek şunları söyledi: “Bin 600 personel, 195 araç ve yüzlerce ekipmanla yılın 12 ayı aralıksız mücadele ediyoruz. Belediyeler arasında nüfusumuza göre en büyük ekibe sahibiz. Ekiplerimizin uygulamalarını daha verimli ve bilinçli yapabilmeleri için bilimsel ve akademik eğitimlerimize düzenli olarak devam ediyoruz. Eğitimde ekiplere kullandıkları ilaçları, nerelere uygulama yapmaları gerektiğini, mücadele yöntemleri ve güncellenen uygulamaları anlatıyoruz. Vatandaşlarımızım içi rahat olsun. Huzurlu ve sağlıklı bir yaz için aralıksız çalışmalarımız sürüyor.” "İstilacı sinek türleri ülkemizde" Manavgat Atatürk Kültür Merkezi’nde gerçekleşen eğitimde son yıllarda Türkiye’de iklim değişikliğinin etkisini bariz bir şekilde görüldüğünü ifade eden Prof. Dr. Hüseyin Çetin, yağış rejiminde aşırı bir bozukluk olduğunu kaydetti. Çetin, “Son 90 yılın en sıcak Mart ve Nisan ayını yaşıyoruz. Bunun sonucu haşereler için üreme sebebi oluyor. Vektör kaynaklı hastalıklar ve farklı böcek türleri çıkmaya başladı. Ülkemizde de istilacı sivrisinek türlerini görüyoruz. Bu sineklerin de bölgemizde görülmemesi ve yayılmaması için yoğun bir çalışma yürütüyoruz” dedi. Yağış ve sıcaklık Türkiye’de 65 farklı sinek, Antalya’da da yaklaşık 20 farklı sinek türünün olduğunu kaydeden Çetin, “Değişen yağış rejimi ve sıcakların artmasıyla Türkiye’de görülmeyen türler ülkemize sıçradı. İzmir, Trakya ve Marmara gibi bölgelerde görülmeye başlayıp Muğla’ya kadar ulaştı. Buna tedbir olarak Büyükşehir Belediyesi ve Akdeniz Üniversite tarafından düzenli taramalar yapılıyor ve kullanılan ilaçların düzenli testleri yapılıyor” ifadelerini kullandı. "Çevrede su birikintisi bırakılmamalı" Sivrisinek, karasinek gibi haşerelerle mücadelede özellikle konut ve bahçelerin etrafında su birikebilecek kapların düzenli olarak boşaltılması gerektiğini söyleyen Prof. Dr. Çetin, ‘Vatandaşlarımızın koymuş oldukları boş kaplara dolan yağmur suyuyla beraber sivrisinek ve haşereler buralara yumurtluyor. Sonrasında kontrolsüz uçkun meydana geliyor. Ayrıca sahipsiz hayvanlara aşırı yem dökülmemeli, çünkü çevredeki fare ve sıçan gibi kemirgenler bunlardan besleniyor” ifadelerine yer verdi.