ASAYİŞ - 14 Ağustos 2021 Cumartesi 09:59

Ölümlü kazalar için emsâl karar

A
A
A
Ölümlü kazalar için emsâl karar

Yargıtay 17. Hukuk Dâiresi, ölümlü kazalardan kaynaklanan tazminat davalarında ceza zaman aşımının 15 sene olduğuna hükmetti. Babalarını kaybeden davacılar, kazadan tam 15 sene sonra tazminat kazandı.

Meydana gelen tek taraflı kazada hayatını kaybeden otomobil sürücüsünün çocukları, Asliye Hukuk Mahkemesi’nde kazadan yıllar sonra işveren aleyhine tazminat davası açtı.

Davacılar, babalarının trafik sigortalı aracın sürücüsü iken gerçekleşen kazada öldüğünü, kazanın aynı zamanda iş kazası olup iş verenin de kusurunun bulunduğunu açıklayıp, fazlaya dair hakları saklı kalması kaydıyla 99 bin 500 liranın tahsil edilmesini talep etti. Davalı işveren ise davanın öncelikle zaman aşımı sebebiyle ile esastan diğer sebepler ile reddini savundu. Mahkeme, kazada sürücünün kusurlu olduğu, davacıların ise desteğin kusurundan faydalanamayacakları gerekçesi ile davanın reddine karar verdi. Karara karşı her iki taraf da istinaf yoluna başvurdu. Bölge Adliye Mahkemesi, davacıların istinaf başvurusunun esastan reddine, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılarak, davanın zaman aşımı sebebiyle reddine verildi. Bölge Adliye Mahkemesi, kararı davacılar tarafından temyiz edildi.

Devreye giren Yargıtay 17. Hukuk Dâiresi, emsâl bir karara imza attı.

Tek taraflı trafik kazalarında tazminat davalarında zaman aşımının 15 sene olduğuna hükmedilen kararda şöyle denildi:

“Kaza tarihinde yürürlükte bulunan 5237 sayılı TCK'nın 85/1 ve 66/1-d maddelerinde öngörülen ceza zaman aşımı süresi 15 yıl olup, bu zaman aşımı süresi dikkate alındığında dava tarihinde zaman aşımı süresinin dolmadığı anlaşılmaktadır. Açıklanan sebeplerle, eldeki davada zaman aşımı süresinin dolmadığı dikkate alınmak suretiyle işin esasına girilmeliydi. Davacıların ölenin sırf mirasçısı sıfatıyla değil, destekten yoksun kalan üçüncü kişi sıfatıyla dava açtığı, ölüm sebebiyle doğrudan davacılar üzerinde doğan destekten yoksunluk zararının oluşumundaki kusurun davacılara yansıtılamayacağı ortadadır. Dolayısıyla araç sürücüsünün tam kusurlu olması hâlinde, desteğinden yoksun kalan davacıları etkilemeyeceği anlaşılmaktadır. Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dâiresi’nin kararının bozulmasına oy birliği ile karar verilmiştir.”

Süleyman Aydın
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Adana İşitme engelli genci takip edip acımasızca darbettiler Adana’da işitme engelli genç, trafikte yol vermediği iddiasıyla önü kesilen dolmuş şoförü tarafından darbedildi. Darp anında işitme engelli olduğunu anlatmaya çalışan gence, dolmuş şoförünün yanındaki bir şahsın ’işine gelince işitme engelli oluyorsun’ demesi pes dedirtti. Gözaltına alınan şoför, ifadesinin ardından serbest kaldı. Olay, geçtiğimiz cumartesi akşam merkez Seyhan ilçesine bağlı Turhan Cemal Beriker Bulvarı’nda meydana geldi. İddiaya göre, işitme engelli Ömer A. (26), trafikte yol vermediği iddiasıyla 01 M 0118 plakalı dolmuş sürücüsü İ.T.(46) tarafından yaklaşık 5 kilometre takip edildi. Bir süre sonra ışıklarda işitme engelli gencin aracının önünü kesen dolmuş sürücüsü ve yanındaki ismi öğrenilemeyen şahıs araçtan inip, ‘bizim hastamız var sen böyle zikzak yaptın’ diyerek tartışma başlattı. ’Engelliyim’ dedi, yumruk yedi Bu sırada kulağındaki cihazı gösterip ‘ben işitme engelliyim’ diyen Ömer A.’ya şoför İ.T. yumruk atarken, yanındaki şahıs ise ‘işine gelince işitme engelli oluyorsun, sen nasıl yapıyorsun’ diyerek hakaret etti. Darp sonucu Ömer A.’nın kulağındaki 200 bin liralık işitme cihazı kırılırken çevredekilerin araya girmesiyle saldırganlar sakinleştirildi. Ömer A. da aracıyla bölgeden uzaklaştı. Tüm bu anlar ise cep telefonu kamerasıyla saniye saniye görüntülendi. Kendisini korumak için yumruk atmış Ömer A., darp raporu alıp şoförden şikayetçi olurken polis ekipleri şoför İ.T.’yi kısa sürede gözaltına aldı.Poliste işlemleri yapılan şoför, ardından serbest bırakılırken ifadesinde ise, "Yol vermeme yüzünden takip ettim. Işıklarda inip konuşmaya gittik. El, kol hareketleri yapıyordu, bana saldıracağını düşündüm. Kendimi korumak için yumruk attım" dediği öğrenildi. Ömer A. ise akrabası avukat Nazan Akça aracılığıyla dolmuş sürücüsünden şikayetçi oldu. Yaşadıklarını İhlas Haber Ajansı’na anlatan Ömer A., "Beni takip edip darbettiler. Kulaklığıma zarar verdiler. Devletimin bu kişilere gerekli cezayı vermesini talep ediyorum" dedi. "Trafik magandalarını görün artık" Ömer A.’nın babası Ercan A. da, "Benim işitme engelli oğlumu 5 kilometre takip edip, trafik ışıklarında yakalayıp darbettiler. Benim çocuğum işitme engelliyim demesine rağmen, ‘işinize gelmeyince engelli olursunuz’ deyip darbediyorlar. Bu adamlar araçlarında yolcu taşıyan insanlar. Bu insanlara devletimizin gerekli cezayı vermesini bekliyorum. Bugün bana, yarın başka bir engelliye bunu yapabilirler. Engellileri ötelersek ileride başka durumlar olabilir. Bu kişiler alkollü. Gerekli cezanın verilmesini istiyoruz, trafik magandalarını görün artık. Benim çocuğumun cihazı kırıldı, o cihazı kim karşılayacak" ifadelerini kulandı. "200 bin lira değerindeki cihaz kırılıyor" Avukat Nazan Akça ise şikayetçi olduklarını ve soruşturmanın başladığını belirterek, "Şahıslar trafikte kuzenimin işitme engelli oğlunu takip ediyor ve ışıklarda önüne kırıyorlar. Kuzenimin oğlu ‘ben işitme engelliyim’ demesine rağmen darbediliyor. Kulağındaki 200 bin lira değerinde olan cihazı da kırılıyor. Ömer, darp raporu alıp şikayetçi oluyor ancak dolmuş sürücüsü ifadesinin ardından serbest bırakılırken yanındaki şahıs ise hiç gözaltına dahi alınmıyor. İşitme engelli, kendisini savunamayacak bir insanı darbediyor ama serbest bırakılıyor. Şu an soruşturma başladı. Bu tarz trafik magandalarının aramızda gezmemesi lazım. Yanındaki adamın ismini dahi vermemiş. Belki yanındaki adam muhtemelen infazı olan veya firar birisi olabilir. Trafik magandalarıyla ilgili gerekli düzenlemelerin yapılmasını istiyoruz" diye konuştu.
Mersin Geri dönüşümle hazırlanan yeni yıl süslemeleri Mersin’i renklendirdi Mersin Büyükşehir Belediyesi, yeni yıl öncesinde kentin ana arterleri ve kavşaklarında gerçekleştirdiği süsleme ve ışıklandırma çalışmalarıyla Mersin’i yeni yıla hazırladı. Park ve Bahçeler Dairesi Başkanlığı tarafından refüjlerde yapılan peyzaj düzenlemeleriyle kentte yeni yıl atmosferi oluşturuldu. Yeni yıl konulu süslemelerde çam ağaçları, geyik figürleri ve hediye paketleri gibi çeşitli objeler kullanıldı. Park ve Bahçeler Dairesi Başkanlığı Proje Şube Müdürlüğünde peyzaj mimarı olarak görev yapan Görkem Arkan, her yıl olduğu gibi bu yıl da Mersin’in yeni yıla rengarenk hazırlandığını söyledi. Arkan, yeni yıl konulu süsleme objelerinin Park ve Bahçeler Dairesi Başkanlığına bağlı atölyelerde, belediyenin kendi ustaları tarafından üretildiğini belirtti. Kullanılan malzemelerin büyük bölümünün geri dönüşüm kapsamında değerlendirildiğine dikkat çeken Arkan, "Yeni yıl konulu süsleme objeleri, daha önce farklı amaçlarla kullanılan ve ekonomik ömrünü tamamlamış ürünlerden oluşuyor. Bu malzemeleri marangoz ve kaynak atölyelerimizde yeniden değerlendirerek boyuyor, yeni bir görünüme kavuşturuyoruz" dedi. Yapılan çalışmalarla yeni yılın coşkusunu kentin dört bir yanına taşımayı amaçladıklarını ifade eden Arkan, "Mersin Büyükşehir Belediyesi olarak yeni yılın neşesini tüm kente yaymaya devam ediyoruz" diye konuştu. 2026 yılı hedeflerine de değinen Arkan, Mersin’i peyzaj mimarlığı ve kentsel tasarım alanında yalnızca Türkiye’de değil, dünyada da örnek gösterilen kentler arasına taşımayı hedeflediklerini belirterek, "Çalışmalarımızı sevgiyle, özveriyle sürdürüyoruz. Tüm vatandaşlarımıza mutlu yıllar diliyoruz" ifadelerini kullandı.
Antalya 7. kez intihar girişiminde bulundu Antalya’nın Manavgat ilçesinde boynunda ip ve elinde bıçakla köprüye çıkan şahıs polis tarafından ikna edildi. 7’nci kez intihar girişiminde bulunduğu belirlenen şahsın 2020 yılında yine Manavgat’ta ipi boynuna bağlayarak çevreyolu köprüsüne çıktığı öğrenildi. Manavgat ilçesi Örnek Mahallesi Şükrü Sözen Köprüsü’nde korkuluk demirlerinin dışında bir şahsın elinde bıçakla intihar girişiminde bulunduğu ihbarı Antalya Büyükşehir Belediyesi İtfaiyesi, 112 sağlık ve Manavgat Emniyet Müdürlüğü ekiplerini harekete geçirdi. Ekipler kısa sürede olay yerine gelirken, meraklı vatandaşlar köprü çevresinde büyük bir kalabalık oluşturdu. Boynunda ip, elinde bıçak bulunan ve hayatına son vereceğini söyleyen Osman B. isimli şahıs Manavgat Emniyet Müdürlüğü Asayiş Büro Amiri Sinan Karaman’ın çabaları sonucunda eyleminden vazgeçerek alkışlar arasında bulunduğu yerden güvenli bölgeye alındı. İsminin Osman B. (55) olduğu öğrenilen 3 çocuk babası şahıs, polis aracına alınarak kontrol amaçlı Manavgat Devlet Hastanesi’ne götürüldü. 5 yıl önce de aynı şekilde köprüye çıkmış Öte yandan, Osman B.’nin bugüne kadar 7 kez intihar girişiminde bulunduğu öğrenildi. Osman B., 1 Temmuz 2020 tarihinde Manavgat Çevreyolu köprüsünün korkuluk demirlerine bağladığı ipi boynuna dolamış, zaman zaman titreyip kalbini tutarak korku dolu anların yaşanmasına neden olmuş, tesadüfen köprüden geçmekte olan merkez jandarma karakolu ekibi tarafından ’en kısa sürede sana iş bulacağız’ sözü verilerek intihardan vazgeçirilmişti.