GÜNDEM - 09 Eylül 2016 Cuma 11:14

Osmanlı revakları yeniden Kabe’ye konuluyor

A
A
A
Osmanlı revakları yeniden Kabe’ye konuluyor

Suudi Arabistan hükümetinin 4 yıl önce başlattığı Kabe'yi genişletme projesi kapsamında söktüğü Osmanlı revaklarını yerlerine takılıyor. 1 buçuk yıl önce başlayan montaj çalışmalarında yüzde 70’lik kısım tamamlandı.

Osmanlı Sultanları 2. Selim ve 1. Mahmut Han döneminde 1573 ile 1577 yılları arasında inşa edilen kesme taş ve mermer blok sütunlardan oluşan revakların sökülmesi başta Türkiye olmak üzere İslam dünyasının tepkisini toplamıştı. O dönem Başbakanlık görevini yürüten Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, konuyla ilgili Suudi yetkililerle görüşmüş ve Osmanlı emaneti revakların tekrar Kabe'ye yerleştirilmesinin sözünü almıştı. Kabe’nin etrafındaki Osmanlı revaklarının yıkılıp yıkılmayacağı uzun süre İslam aleminin tartışma konusu oldu. Kabe’yi Genişletme Projesini üstlenen Bin Ladin Grubu, revaklarının yenilenmesi için Türkiye’den tarihi eser restorasyonu konusundaki büyük şirketlerden birisi ile anlaştı.

2 bin 754 parça tek tek numaralandı
Türkiye’den Mekke-i Mükerreme’ye giden bir ekip revakları özel olarak numaralandırıp söktü. Sandıklar içerisine konulan 496 sütun, 881 kaide 152 kubbe, 232 küçük kubbe ve 993 parapetten oluşan toplam 2 bin 754 parça Müzdelife’de Türk şirketine tahsis edilen şantiye de tek tek elden geçirilip temizlendi. Revakların incelenmesi esnasında Suudi ve Türk uzmanlar, kubbelerin inşa ediliş şekliyle ilgili 450 yıldır bilinmeyen bir farklılıkla karşılaştı. Bu benzersiz kubbelerin inşa ediliş şekli daha önce hiçbir İslami mimaride bulunmayan bir teknikle yapılmıştı. Bitme safhasına gelen, tavaf alanının genişletilmesi projesinde, revakların seviyesi, tavaf alanı ile aynı seviyeye indirilip, 27 metre kadar içeri taşınacak. Böylece hem tavaf alanı genişleyecek hem de tavaf alanında seviye farkı ortadan kalkacak. Aynı zamanda tavaf edenlerin Kâbe ile göz teması rahat olacak. Bu çalışmalar sonrasında tavaf alanı kapasitesinin yaklaşık 3 katına çıkacak. Daha önce 50 bin kişi olan tavaf kapasitesi, metrekare başına 3 kişi hesaplandığında 150 bin kişiyi barındırabilecek. Rahat tarzda tavafta 115 bin kişi metaf alanında olabilecek.

Revakları yarısı orijinal yarısı muhdes
Şirket, orijinal revaklarda kullanılan taşların gelmiş olduğu Şemasi Dağı’ndan taşlar kesip, bunları yeniden inşa edilecek revaklarda kullanıyor. Tavaf alanıyla aynı hizada olacak olan sütunların eski mermer sütunların konulması dikkat çekiyor. Böylece yeni revaklar alt sütunları 5 asırlık orijinal Marmara Mermeri olarak devam ederken, üst kısımlardaki sarı taşların çoğu yeni malzemeden yapıldı. Ancak yenilenen revaklar da Osmanlı’nın yaptığının aynı görünümünde oluyor. Tavaf alanını genişletme çalışmaları sırasında yeni yapılan devasa dış duvarlar muhdes (sonradan yapma) revaklarla Kabe’nin eski görünümü korunmuş oldu. Devasa beton yapıların soğuk görünüşü de yumuşatıldı. Yüzde 70’i tamamlanan Osmanlı revakları orijinali gibi montajına hac yoğunluğu sebebiyle ara verildi. Osmanlı revaklarını yeniden kurma çalışmaların önümüzdeki yıl tamamlanacak genişletme inşaatı ile aynı zamanda neticelendirilmesi bekleniyor. Mayıs ayından bu tarafa yürütülen montajda Türk firması önemli bir yol aldı. Hac döneminden sonra 45 gün dışarıdan umre için ziyaretçi alınmaması sebebiyle önümüzdeki 2 ay çalışmalar daha da hızlanacak. Böylece gelecek hac döneminde revaklar eski ihtişamı ile Kabe-i Muazzama’yı çevreleyecek.

Suudi Kral Salman Bin Abdülaziz’in ‘Kabe’nin kolyesi gibi olmuş’ dediği tasarımı 500 yıl önce Mimar Sinan yapmıştı. Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez de Osmanlı’nın kadim revaklarının tavafın huşu içerisinde yapılmasına imkan sağladığını belirtmişti. Yeni revaklar eski yerlerinden 20 metre daha Kabe’den dışarıya doğru çıkartıldığı için birebir orijinal haliyle monte edilmesine de fizikken imkan bulunmuyordu. Yeni kesilen taşlarla, modern malzemeler olan alçıpan ve diğer modern unsurların birleştirilmesi ile bazı yerlerde ilginç görüntülerde ortaya çıktı. Kral Abdülaziz kapısından girişte hemen sağ tarafta klima ünitelerinin depolandığı yerde alçak tavanlı bir namaz kılma yeri ortaya çıktı. Bu mekan şu anda kullanılmaya başlandı.

İRFAN ALTIKARDEŞ 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Beşiktaş, Tayyip Talha Sanuç ile 3 genç futbolcusunun sözleşmesini yeniledi Beşiktaş, savunma oyuncusu Tayyip Talha Sanuç’un sözleşmesini 2026-2027 sezonu sonuna kadar sözleşme uzattı. Siyah-beyazlılar ayrıca Beşiktaş Futbol Akademisi’nden yetişen Serkan Emrecan Terzi, Göktuğ Baytekin ve Yakup Arda Kılıç’ın da sözleşmesini yeniledi. Yeni sezon planlaması kapsamında Beşiktaş ilk olarak iç transfere yöneldi. Siyah-beyazlılar bu kapsamda savunma oyuncusu Tayyip Talha Sanuç’un sözleşmesinin 2026-2027 sezonu sonuna kadar uzatıldığını açıkladı. Siyah-beyazlıların resmi internet sitesinden konuyla ilgili yapılan açıklamada, "Kulübümüz, 2022-2023 sezonundan bu yana Futbol A Takımımızın kadrosunda bulunan profesyonel futbolcumuz Tayyip Talha Sanuç’la 2026-2027 sezonu sonuna kadar sözleşme uzattı. BJK Nevzat Demir Tesisleri’nde Futbol Takımları Genel Koordinatörümüz Samet Aybaba ile bir araya gelen futbolcumuz Tayyip Talha Sanuç, yeni sözleşmeyi imzaladı. Samet Aybaba, yeni dönemde Kulübümüze önemli hizmetlerde bulunacağına inandığımız Tayyip Talha Sanuç’a başarılar diledi" ifadeleri kullanıldı. Serdar Topraktepe ile yeniden forma şansı bulmaya başladı 2022-2023 sezonu başında Adana Demirspor’dan transfer olan Tayyip Talha Sanuç, siyah-beyazlı forma ile oynadığı 2 sezonda 27 maçta görev aldı ve 2 gol kaydetti. Tayyip Talha, yaşadığı uzun süreli sakatlığın ardından Teknik Sorumlu Serdar Topraktepe ile birlikte yeniden forma şansı bulmaya başladı. Genç futbolcuların da sözleşmeleri yenilendi Beşiktaş, Futbol Akademisi’nden yetişen genç futbolcuların sözleşmelerini de yeniledi. Siyah-beyazlılar, Serkan Emrecan Terzi ve Göktuğ Baytekin ile 2026-2027 sezon sonuna, Yakup Arda Kılıç ile de 2027-2028 sezonu sonuna kadar sözleşme imzaladı. BJK Nevzat Demir Tesisleri’nde düzenlenen imza törenine Beşiktaş Futbol Takımları Genel Koordinatörü Samet Aybaba katıldı.
İstanbul Sarıyer’de öğretmeni yumruklayan velinin ifadesi ortaya çıktı: ‘’Çocuğumun da yanımda ağlamasından dolayı bir anlık ebeveynlik duygusuyla vurdum’’ Sarıyer’deki bir ortaokulda oğlunun okul davranışlarıyla ilgili olarak görüşmeye davet ettiği öğretmenini, yüzüne yumruk atmak suretiyle darp eden ve tutuklanarak cezaevine gönderilen şüpheli velinin ifadesine ulaşıldı. İfadesinde, okul yönetiminden ve veliden olaydan 1 ay önce şikayetçi olduğunu belirten şüpheli, ‘’Bir anda istem dışı, çocuğumun da yanımda ağlamasından dolayı bir anlık kızgınlık ve ebeveynlik duygusuyla hocaya vurdum’’ dediği öğrenildi. Sarıyer’deki bir ortaokulda 25 Nisan 2024’de iddiaya göre Türkçe öğretmeni olarak görev yapan Necla Ö., öğrencisi E.S.Ç.’nin okul davranışlarıyla ilgili olarak velisi olan şüpheli Ali Ç.’yi (51) görüşmeye davet etmiş, okula gelen şüpheli veli Ali Ç. ise müşteki öğretmeni okul koridorunda görerek herhangi bir diyaloğa girmeden öğretmenin yüzüne yumruk atmıştı. Olayın ardından gözaltına alınan şüpheli, emniyetteki işlemlerinin tamamlanmasının ardından adliyeye sevk edildi. Şüpheli veli Ali Ç., Savcılık işlemlerinin ardından çıkarıldığı nöbetçi hakimlikçe ‘kişinin yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle kasten yaralama’ suçundan tutuklanarak cezaevine gönderildi. ‘’Oğlum ‘baba çabuk gel, beni bir odaya kapattılar kaçtım, bana bir şeyler imzalatmaya çalışıyorlar’ dedi’’ Öte yandan şüphelinin ifadesine ulaşıldı. Kimlik tespitinde İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) İSBAK A.Ş.’de dijital arşiv personeli olarak çalıştığını söyleyen şüpheli Ali Ç. ifadesinde, "Okul yönetimi ve sınıf öğretmeni Necla Ö.’den 26 Mart 2024’de Sarıyer Çocuk Büro Amirliği’nde ’kötü muamele’ konusundan adli olarak şikayetçi olmuştuk. 25 Nisan günü Kaymakamlık müfettişleri ile konuyla ilgili görüşmedeydim. Bu sırada eşim Neslihan Ç. beni aradı, kendisini okulun bir hizmetlisinin aradığını ve oğlumuzla ilgili bir sıkıntının olduğunu söyledi. Ardından eşimden hizmetlinin numarasını alarak durumun ne olduğunu sordum. Bana oğlumun atak geçirdiğini, öğretmenlerin yukarı almaya çalıştığını ancak oğlumun çıkmak istemediğini söyledi. Oğlumu telefona isteyince, ‘baba çabuk gel, beni bir odaya kapattılar kaçtım, bana bir şeyler imzalatmaya çalışıyorlar’ dedi. Sonrasında hizmetli ‘müdür bey geliyor’ diyerek telefonu yüzüme kapattı’’ dedi. ‘’Dalga geçer gibi ‘beni şikayet etmenin bedelini ödeyeceksin’ dedi, bir anlık sinir harbi ile vurdum’’ İfadesinin devamında, okula gittiğinde hizmetliye çocuğunun nerede olduğunu sorduğunu söyleyen şüpheli, ‘’Hizmetli bana, müdür beyin oğlumu yukarı çıkardığını söyledi. Ben de müdürün odasına çıktım. Bu sırada oğlum yanıma panik halinde ağlayarak geldi. Bana ‘baba buradan çabuk çıkalım, eve gidelim’ dedi. Korkusundan sürekli aynı şeyleri tekrarlıyordu. Müdür beyi odasına doğru yürürken Necla hocanın elinde çay bardağı ile gülerek bize doğru geldiğini gördüm. Dalga geçer gibi ‘beni şikayet etmenin bedelini ödeyeceksin’ dedi. Ben de o anda istem dışı çocuğumun da yanımda ağlamasından dolayı bir anlık kızgınlık ve ebeveynlik duygusuyla hocaya vurdum. Sonra okulun dışına çıktım, çok pişmanım. Bir anlık sinir harbi ile vurdum, bu sinir harbini ise hem şahsın tahrik edici eylemlerinden hem de babalık içgüdüsünden dolayı yaşadım’’ şeklinde konuştu.
Sakarya Kaldırımda yürüdüğü esnada otomobilin çarptığı adliye personeline acı tören Sakarya’nın Karasu ilçesinde kaldırımda yürüdüğü esnada otomobilin çarpması neticesinde hayatını kaybeden Karasu Adliyesi personeli Zahide Saatçi (58) için adliye önünde tören düzenlendi. Saatçi’nin ayakta durmakta zorluk çeken yakınları Türk bayrağına sarılı tabutuna sarılarak gözyaşı döktü. Kaza, sabah saat 08.49’da Kocaali-Karasu D-010 duble yolu Aşağı Aziziye Mahallesi mevkiinde meydana geldi. Yolun kenarında bulunan kaldırımda yürüyen ve adliye personeli olduğu öğrenilen 58 yaşındaki Zahide Saatçi’ye, yolda hızla ilerlediği esnada lastiği patlayarak kontrolden çıkan E.E. idaresindeki 54 AGG 236 plakalı Tofaş marka otomobil çarptı. Çarpmanın etkisi ile metrelerce savrulan talihsiz kadın, olay yerinde hayatını kaybetti. Taklalar atarak durabilen ve hurdaya dönen otomobilin sürücüsü de kazada yaralandı. Adliyede düzenlenen törende gözyaşları sel oldu: Cenazesi Sinop’a gönderildi Hayatını kaybeden talihsiz kadın için Karasu Adliyesi’nde bir tören düzenlendi. Törene; Sakarya Cumhuriyet Başsavcısı Osman Köse, Karasu Cumhuriyet Başsavcısı Eba Nevfel Uçar, hakimler, savcılar ve adliye personeli ile Saatçi’nin yakınları katıldı. Saatçi’nin yakınları, Türk bayrağına sarılı tabuta sarılarak gözyaşı döktü. Karasu Cumhuriyet Başsavcısı Eba Nevfel Uçar, törende yaptığı konuşmada, “Kıymetli mesai arkadaşımız Zahide Saatçi’ye Allah’tan rahmet, kederli ailesine, Karasu Adliyemize ve tüm yargı camiasına başsağlığı diliyorum” ifadelerini kullandı. Zahide Saatçi’nin cenazesi, yapılan duaların ardından toprağa verilmek üzere memleketi olan Sinop’a gönderildi. Şehit edilen kardeşinin ardından adliyede göreve başlamış Zahide Saatçi’nin, kardeşi Cevdet Özdemir’in teröristlerce şehit edilmesinin ardından 2015 yılında İstanbul Adliyesi’nde göreve başladığı ve 2022 yılından itibaren de Karasu Adliyesi’ne atanarak görevine devam ettiği öğrenildi. Öte yandan, feci kazanın araç içi kamerası görüntüleri de ortaya çıkmıştı. Görüntüde, kontrolden çıkarak savrulan otomobilin kadına çarparak takla attığı anlar yer aldı.