EKONOMİ - 15 Mayıs 2010 Cumartesi 14:53

"Özel sektör yatırımlarla büyüyecek"

A
A
A
"Özel sektör yatırımlarla büyüyecek"

Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, Türkiye'nin özel sektörün yapacağı yatırımlarla, açılacak yeni iş yerleriyle büyüyeceğini söyledi.

NURHAN İÇMEZ - DERYA YETİM
TOKAT 

Bakan Nihat Ergün, bugünkü Tokat programına DİMES ile Has Özgen Tekstil Fabrikalarını gezerek başladı. Daha sonra Bakan Ergün, OSB'de ALKE Tokat Üretim Kampüsü Temel Atma Töreni'ne katıldı. 16 bin metrekare alan üzerinde 10 milyon dolar yatırım maliyetiyle 3 ana üretim ünitesi ve 2 yardımcı binadan oluşacak olan tesiste hayvancılık sektörüne girdi sağlayan veteriner ilaç sanayi fabrikası faaliyete geçecek. 

Bakan Ergün, törende yaptığı konuşmad, tesisin temelinin atılmasındaki heyecan, makinelerin çalışması ve koşuşturmaya tanık olmaktan son derece mutlu olduğunu vurguladı. Temeli atılan ALKE İlaç Fabrikası'nın en kısa süre içerisinde tamamlanmasını ve üretime geçmesini temenni eden Bakan Ergün, "İnşallah kısa sürede açılışında birlikte yapma imkanı buluruz. Küresel kriz sonrasında dönemde erken yapılacak yatırımların öne çıkacağı böyle bir dönemde 16 milyon TL'lik büyük bir yatırım yapılması takdiri fazlası
ile hak etmektedir. Bu fabrika üretime, ihracata kalkınmaya büyük hizmet verecek. 80 arkadaşımıza da iş ve aş kapısı olacak. Bu tür tesisler belki çok fazla istihdam getiren tesisler değildir ama çok yüksek katma değerli ürünler üretmemize imkan veren tesislerdir. Teknoloji geliştirmemize, Ar-Ge araştırma gücümüzü ve ülkenin rekabet gücünün artmasına çok ciddi katkı sağlayan tesislerdir. Tokat'ta veteriner ilaç üretiminde Türkiye'nin en büyük tesisine sahip olmuş olacaktır. Fabrikasının özelliklerini incelediğimiz zaman bizim özel sektörümüzden beklediğimiz doğruların burada hayata geçirileceğini memnuniyetle görüyoruz" dedi. 

Teşvik programlarıyla yatırımcılara çok büyük kolaylıklar sağladıklarını ifade eden Bakan Ergün, "Bütün bu gayretlerimiz sayesinde Türkiye'de özel sektör ciddi atılım gerçekleştirdi ve yatırımlar önemli oranda arttı. Şimdi bir kısmının temelini atıyoruz, bir kısmının açılışını gerçekleştiriyoruz. 2002 yılında özel sektör yatırımları sadece Türkiye'de 58 milyar civarındayken, 2009 yılında özel sektörümüz tarafından 60 milyar dolarlık yatırım gerçekleşti. 

2002 yılında 30 bin şirket açılırken, 2009 yılında küresel krize rağmen Türkiye'de 44 bin yeni şirket açıldı. Türkiye özel sektör eli ile büyümesi gereken, özel sektörün yapacağı yatırımlarla açılacak yeni iş yerleri ile büyüyecek bir ülkedir. Ülkemizin başında gelen sorunlardan işsizliği azaltmak için yeni üretim tesisler ve fabrikalara ihtiyacımız vardır" diye konuştu. 

Vali Şerif Yılmaz ise, Tokat OSB'de veteriner ilaçları ile ilgili bir tesis yatırımının ilk olduğunu kaydetti. Vali Yılmaz, 1 ve 2. ünitenin inşası tamamlanarak bugün 3. ünitenin temelinin atıldığını, tesisin kısa sürede üretime geçerek, Tokat'ta iş ve istihdam sağlaması açısından büyük bir yatırımın kazanılmış olacağını söyledi. 

ALKE İlaç Firması Genel Müdürü Sinan Keskin de, ALKE'nin 1995 yılında iki yabancı ilaç firmasının distribütörlüğünü alarak veteriner ilaç pazarına adım attığını ifade ederek, "2000 yılında İstanbul'da Ar-Ge ve üretim tesislerinin yatırımını planlamış ve 2001 yılında üretime başlamıştır. Halen İstanbul'da üretime devam etmekle beraber son dönemde dış pazarlardan gelen taleplere cevap vermek ve veteriner ilaçları üretiminde küresel üslerden birisi olmak için yatırım kararı almıştır. GMP (iyi üretim uygulamaları) ve GLP (iyi laboratuar uygulamaları) standartlarında projelendirilen yeni üretim tesisimiz, başta ülkemiz olmak üzere küresel ihtiyaçları gözeterek inşa edilmekte olup, üretime başladığında yılda 2 milyon 750 bin litre üretim yapacak kapasiteye sahip olacaktır" dedi. 

Keskin, ALKE ilaç firmasının Tokat fabrikasında üretim tesislerinde proje bazında Özatak inşaat firması ile iş birliği yaptıklarını ifade ederek, "Gerçekten son derce kaliteli, bildirilen standartlarda istenilen bir tesisi şu ana kadar gerçekleştirdik. Bu noktada Rahim Abağa'ya teşekkür ediyorum" dedi. 

Özatak İnşaat Firması Genel Müdürü Rahim Abağa ise ALKE ilacı 2005 yılından beri tanıdıklarını ifade ederek, "Biz inşaat firması olarak asıl İstanbul firmasıyız. Kocaeli bölgesi ve Gebze'de ağırlıklı sanayi bölgesinde lojistik depolar yapmaktayız. Şuana kadar yaptığımız yapılar 1 milyon metrekareyi geçmiş durumda. Bu Tokat'ta ilk işimiz. 3 etaplı bir tesisimizin iki etabını yaptık. 3'ncüsünün temelini attık. İstanbul firması olmamız Anadolu'daki yapılarla ilgili şantiye ve inşaat kalitesi çok farklı olduğu için ALKE ilaç bizi tercih etti. Şuanda İstanbul'da çok ciddi lojistik üzerine projemiz var" diye konuştu. 

Bakan Ergün'ün törenin ardından Tokat OSB'de makine fabrikasının da temelini attıktan sonra programını değiştirerek özel uçakla Tokat Havaalanı'ndan İzmir'e hareket etti.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Muğla Marmaris Kordon Caddesi taksicilerinden belediyeye tepki Muğla’nın Marmaris ilçesi Tepe Mahallesi’nde bulunan Kordon Caddesi’nde Marmaris Belediyesi tarafından hayata geçirilmesi planlanan yürüyüş yolu ve meydan düzenlemesi projesine, cadde üzerinde hizmet veren üç taksi durağı basın açıklamasıyla tepki gösterdi. Taksi duraklarında görev yapan taksiciler, Marmaris Atatürk Meydanı’nda bulunan Atatürk Anıtı önünde bir araya gelerek kamuoyuna çağrıda bulundu. Yaklaşık 50 yıldır Kordon Caddesi’nde kesintisiz hizmet verdiklerini belirten taksi esnafı, söz konusu projenin ulaşım bilimine, şehir planlama esaslarına ve kamu yararı ilkesine aykırı olduğunu savundu. Açıklamada, "Bugün tartışılan mesele bir meydan meselesi değil; akıl mı rant mı, bilim mi keyfilik mi meselesidir" ifadelerine yer verildi. Taksiciler, Kordon Caddesi’nin kaymakamlık, emniyet birimleri, bankalar, liman, tur tekneleri, eczaneler ve taksi duraklarıyla Marmaris’in en kritik kamusal ulaşım akslarından biri olduğuna dikkat çekerek, bu hattın araç trafiğine kapatılmasının şehir içi ulaşımı olumsuz etkileyeceğini dile getirdi. Yapılan açıklamada, tek giriş-çıkışlı bölgelerde yayalaştırmanın alternatif ulaşım koridorları oluşturulmadan uygulanmasının trafik kilitlenmesine ve acil hizmetlere erişimde aksamalara yol açacağı vurgulandı. Marmaris’in bir metropol olmadığına işaret edilen açıklamada, ilçenin mevsimsel turizm ekonomisiyle ayakta durduğu, bu nedenle taksi duraklarının bilinçli bir planlamayla üç ayrı noktada konumlandırıldığı ifade edildi. Kordon Caddesi’nde Es Taksi’nin 38, Çınar Taksi’nin 23, Özlem Taksi’nin ise 26 araçla hizmet verdiği belirtilerek, bu dağılımın yıllara dayanan saha tecrübesinin sonucu olduğu kaydedildi. Durak sayısının bire düşürülmesinin yaklaşık bin kişinin geçimini doğrudan ya da dolaylı olarak etkileyeceğini savunan taksiciler, böyle bir durumda Marmaris ulaşım sisteminin ciddi zarar göreceğini öne sürdü. Açıklamada, projenin hayata geçirilmesi halinde yalnızca taksicilerin değil, vatandaşların, esnafın, turistlerin, yaşlı ve engellilerin de mağdur olacağı belirtildi. "Henüz yazılı bir açıklama almadık" Basın açıklamasının ardından meydanda konuşan Marmaris Şoförler Odası Başkanı Bülent Kalaycı Marmaris Belediye Başkanı Acar Ünlü ile görüşme gerçekleştirdiklerini ve taleplerini ilettiklerini ancak şu ana kadar kendilerine yazılı bir açıklama ulaşmadığını söyledi. Kalaycı, "Biz Marmaris’in yararına yapılan tüm projelerin yanındayız, önce bunu belirtelim. Konu ile ilgili Belediye başkanımızla görüştük, tüm taleplerimizi kendisine ilettik. Ancak elimizde henüz yazılı bir belge yok. Burada 90 taksinin tek durakta toplanması yüzlerce taksi şoförünü ve taksici esnafını doğrudan etkiler" ifadelerini kullandı. Taksi esnafı, belediyenin projeye ilişkin işlemlerinin denetlenmesi, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın sürece müdahil olması ve kamu zararına yol açtığı iddia edilen uygulamalar için müfettiş görevlendirilmesi talep ederek, tazminatlarının verilmesini istediler. Açıklamanın sonunda, taleplerin karşılanmaması halinde konunun yargıya taşınacağı belirtilerek, "Marmaris masa başında değil, yaşayanlarıyla yönetilmelidir" ifadeleriyle kamuoyuna çağrıda bulunuldu.
İzmir Hükümlülerin el emeği göz nuru ürünleri görücüye çıktı Ödemiş T ve M Tipi Ceza İnfaz Kurumlarındaki hükümlülerin el emeği göz nuru eserleri, tarihi Çakırağa Konağı’nda düzenlenen anlamlı bir sergiyle ziyarete açıldı. Satıştan elde edilen gelirlerin doğrudan hükümlülerin hesaplarına yatırılacağı bu özel sergi, 21 Aralık tarihine kadar ziyaretçilerini bekliyor. Ödemiş Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde, Ödemiş T Tipi ve M Tipi Ceza İnfaz Kurumlarında barındırılan hükümlü ve tutukluların topluma kazandırılması çalışmaları kapsamında anlamlı bir etkinlik gerçekleştirildi. Sosyal ve kültürel faaliyetler çerçevesinde üretilen yağlı boya resimler ve el sanatı ürünleri, Birgi Çakırağa Konağı önünde düzenlenen törenle sergilenmeye başlandı. Protokolden yoğun katılım Cumhuriyet Savcısı Fatih İbiş’in koordinesinde titizlikle hazırlanan serginin açılışına; Ödemiş Kaymakamı Hakan Yavuz Erdoğan, Ödemiş Cumhuriyet Başsavcısı Mehmet Karabulut, Ödemiş Belediye Başkanı Mustafa Turan, hakim ve savcılar, cezaevi müdürleri, denetimli serbestlik personeli ve çok sayıda vatandaş katıldı. Protokol üyeleri açılış kurdelesini kestikten sonra sergiyi gezerek ürünleri inceledi. Geliri hükümlülere umut olacak Serginin açılış konuşmasını yapan Ödemiş Cumhuriyet Başsavcısı Mehmet Karabulut, ceza infaz sisteminin sadece bir yaptırım değil, aynı zamanda bireyi topluma kazandırma süreci olduğunu vurguladı. Karabulut, "Burada sergilenen her bir ürün sabır, emek ve umutla üretilmiştir. Ürünlerin satış fiyatları bizzat hükümlüler tarafından belirlenmiş olup, elde edilen gelirler doğrudan kendilerinin veya ailelerinin hesaplarına yatırılacaktır. Bu sayede maddi durumu iyi olmayan bireylerin hayata tutunmalarına destek olunmaktadır" dedi. Tarihi mekanda sanat köprüsü Başsavcı Karabulut, serginin toplum ile ceza infaz kurumları arasında bir gönül köprüsü kurduğuna dikkat çekerek emeği geçen personele ve tüm kurumlara teşekkür etti. Tarihi Çakırağa Konağı’nın atmosferinde sergilenen özgün yağlı boya tablolar ve el sanatları ürünleri, katılımcılardan tam not aldı. Ziyaretçilerini bekliyor 18 Aralık’ta protokolün katılımıyla kapılarını açan sergi; 19, 20 ve 21 Aralık 2025 tarihlerinde de halkın ziyaretine açık kalacak. Vatandaşlar, hem sanata destek olup hem de hükümlülerin topluma yeniden kazandırılması sürecine katkı sağlayabilecek.