SPOR - 29 Temmuz 2015 Çarşamba 01:47

Pereira: 'Çok zor bir ikinci maç bizi bekliyor'

A
A
A
Pereira: 'Çok zor bir ikinci maç bizi bekliyor'

Fenerbahçe Teknik Direktörü Vitor Pereira, golsüz eşitlikle sona eren Shakhtar Donetsk maçıyla alakalı, 'Çok zor bir ikinci maç bizi bekliyor ama daha yolun başındayız, göz göze bakacağız ve cesur bir şekilde sahaya çıkacağız' dedi.

Şampiyonlar Ligi 3. Ön eleme ilk maçında bu akşam Fenerbahçe, Shakhtar Donetsk ile 0-0 berabere kaldı. Maçın ardından düzenlenen basın toplantısında sarı-lacivertli takımın Portekizli çalıştırıcısı müsabakayı değerlendirdi.

Vitor Pereira, “Bu akşam mutlu olmam için çok şey var elimde. Ben böyle bakıyorum bu maça. Yüksek seviyede oynanan kaliteli bir maçtı. Beklediğim gibi oldu. Tam da Şampiyonlar Ligi maçıydı, tam olarak böyle bekliyordum. Güçlü kozları olan takıma karşı oynadık. Uzun yıllardır aynı takımla oynayan ve aynı teknik direktörle oynayan bir takım vardı karşımızda. Biz cesur bir oyun oynadık. Kendi kozlarımızı sahada gösterdik. İki takım da kazanmak istiyordu. Oyuncularımın performansından memnunum. Beni mutlu eden bir nokta daha var, taraftarlarımızın bu kulübe duyduğu aşkı gördüm. Onların desteğiyle çok güçlü bir takım, çok büyük bir aile olacağız. Onları sezon sonunda mutlu edeceğime söz veriyorum” ifadelerini kullandı.

“HASAN ALİ’YE TEŞEKKÜR EDERİM”

Gökhan Gönül’ün oynamaması ile alakalı gelen bir soru üzerine Portekizli çalıştırıcı, “Bende Gökhan’ın oynamasını bekliyordum. Hasan Ali’ye teşekkür ederim. Gerçekten o cesaretini gösterdi, kişiliğini gösterdi. Ben onunla maçtan önce konuşmuştum. 'Biliyorum senin için zor olacak ama takım için fedakarlık yapman gerek’ dedim. Ona saygı duyuyordum ama bugün bir kere daha, hatta daha da fazla saygı duyuyorum. Gökhan ve Şener gibi sağ bek oyuncularımız var. Onlar olsaydı o koridoru daha iyi oynardık ama gerçekten Hasan Ali’ye çok teşekkür ediyorum. Onun performansından dolayı çok mutlu olduğumu söyleyebilirim. Gökhan maçtan önceki son antrenmanda sakatlandı. Elimizde başka alternatif yoktu. Şener cezalıydı ve biz de Hasan Ali’yi tercih ettik. En iyisini verdi. Taraftarımızda kulübümüzde Hasan Ali’ye teşekkür etmeli” diye konuştu.

“FUTBOLDA FANTEZİLER VAR…”

Maç içerisinde Diego’ya verdiği kağıtla ilgili Pereira şöyle konuştu:

“Ben Arabistan’da teknik direktörlük yaparken bir gün maç içerisinde taktik değişikliği yapmak istedim. Bütün oyuncuları kenara çağıramazdım takımdan Brezilyalı bir oyuncumuzu çağırmıştım. Ona verdim kağıdı çünkü takım istediğim gibi oynamıyordu. Ertesi gün gazetelerde, ‘Bu oyuncuyu mahvet, diğer oyuncuyu öldür’ yazdığım gazetelerde çıktı. Basın bunu yazdı. Bugün de ben oyunun iyi gitmediğini gördüm ve bunu hissedince de zeki bir oyuncumu çağırdım, Diego zeki biri ve bu işi en iyi o yapabilirdi. Değişikliğin sahaya hızlı yansıması için onu çağırdım, o kağıdı verdim. Bu sıradan bir metoddur. Futbolda fanteziler var bunları da isteyen yapabilir.”

“TRANSFER GÖRÜŞMELERİMİZ SÜRÜYOR”

Takımın oyunuyla ilgili de konuşan Portekizli çalıştırıcı, ihtiyacı olan şeyin zaman olduğunu ifade ederek, “Daha iyi organize olabilmek için, oyun istediğim hızda oynamak için gerçekten zamana ihtiyacımız var. Ben buraya gelmeden önce birçok seçenek vardı önümde. Şükürler olsun bana güçlü bir takım verebilmek için her şeyi yapan bir kulübe geldim. Transfer görüşmelerimiz sürüyor. Bunları ilerleyen zamanlarda göreceğim ama ben takımımın içerisinde bulunduğu durumdan memnunum. Giuliano Terraneo ve başkanım ellerinden geleni yaptı ve benim elime güçlü bir takım verdiler. Aşırı güçlü bir takım olup taraftarımıza mutlu yıllar yaşatacağımıza söz veriyorum” yorumunu yaptı.

“ÇOK ZOR BİR İKİNCİ MAÇ BİZİ BEKLİYOR”

3-4 hafta çalışma sürecini geride bıraktıklarını sözlerine ekleyen Pereira, “Yeni oyunculardan kurulu yeni bir takımız. Farklı ülkelerden farklı liglerden gelen, farklı dilleri konuşan oyunculardan kurulu bir takımız. 3 haftalık bir hazırlanma sürecinin ardından böyle zorlu bir takımla mücadele etmeyi başardık. Bu çok önemliydi. Karşımızdaki takım oldukça güçlü çünkü. Ligleri de başlamış durumda. Onların maç ritmi bizde yok ama onlarla da aynı seviyede değiliz. Bu mücadele benim için gurur kaynağı. Ben galibiyet sözü veremem sonuçta sihirbaz değilim. Benim sözüm bu yapmaya çalıştığımız iş bu turda bitmeyecek olur. Organize olarak, kişiliğimizi, karakterimizi ve ruhumuzu her şekilde sahaya koyacağız. Bizim için bu iş burada bitmedi. Benim emin olduğum nokta, birkaç güne cesur, organize olmuş bir takım olacak olmamız. Çok zor bir ikinci maç bizi bekliyor ama daha yolun başındayız, göz göze bakacağız ve cesur bir şekilde sahaya çıkacağız” dedi.

Öte yandan Brezilya Milli Takımı’nda oynayan Shakhtar Donetskli futbolcu Fred’in yapılan doping testlerinin ilk sonucunun pozitif çıkmasına rağmen bugün sahaya çıkması tartışma konusu olmuştu. Fenerbahçe cephesinden bu durum hakkında UEFA’ya bir başvuru yapılacağı bilgisi verildi.

DOĞAN GÜNDOĞDU - KAAN ÜLKER 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aydın Öğrencilerin bilim projeleri sergilendi Aydın’ın Nazilli ilçesinde Nazilli Anadolu Lisesi Bilim Fuarı’nda 13 projeyi sergiledi. Nazilli’de 2023-2024 eğitim öğretim sezonunun ilk Bilim Fuarı Nazilli Anadolu Lisesi’nde açıldı. Okul karşısındaki kapalı pazar yerinde Okul Müdürü Zakir Tali’nin ev sahipliğinde gerçekleştirilen fuarın açılış törenine Nazilli Kaymakamı Sedat Sırrı Arısoy, İl Milli Eğitim Müdür Yardımcısı Mehmet Atay, İlçe Milli Eğitim Müdürü İsmail Şimşek, okul müdürleri, veliler ve öğrenciler katıldı. 13 proje sergilendi Nazilli Anadolu Lisesi danışman öğretmen ve öğrenciler tarafından bu yılın teması olan; Kültürel Miras, Çevre ve Çevreyi Koruma ve Sürdürülebilir Şehirler ve Toplumlar konuları içeren 5’i tasarım ve 3 tanesi inceleme olmak üzere toplam 13 proje yer aldı. Proje koordinatörlüğünü İngilizce Öğretmeni Aydın İmrak’ın yaptığı bilim fuarında 13 öğretmen ve 45 öğrenci görev aldı. Ziyaretçilere projeler anlatıldı Açılışta konuşan Okul Müdürü Zakir Tali, fuarda emeği geçen öğretmen ve öğrencilere ve açılışta kendilerini yalnız bırakmayan protokol üyelerine teşekkür etti. Açılış kurdelesi kesimi öncesi de Kaymakam Sedat Sırrı Arısoy, bilim fuarlarının çok önemli olduğuna dikkat çekerek hayırlı olması dilekleriyle kurdeleyi kesti. Ardından stantları gezen Kaymakam Arısoy ve beraberindekiler sorumlu öğretmenler ve öğrencilerden bilgi aldılar. Fuarda sergilenen halk oyunları ve yakın döğüş tekniklerinin sergilendiği gösteriler ise heyecanla izlendi.
Ankara ANKA-III Test pilotu İbrahim Bayram: “Testlerine devam ediyoruz, başarılı gidiyor” ANKA-III’ün test pilotu İbrahim Bayram, testlerin başarılı olduğunu belirterek, "Yakın zamanda inşallah hem Türkiye’deki silahlı kuvvetlerimize hem yurt dışına büyük oranda satacağımızı düşünüyoruz” dedi. Türkiye’nin savunma sanayii alanında önemli projelerinden birisi olan ANKA-III’ün test pilotu İbrahim Bayram, 26 Nisan Dünya Pilotlar Günü’nde İhlas Haber Ajansı (İHA) muhabirine özel açıklamalarda bulundu. İnsansız hava aracı pilotluğunun detaylarını anlatan Bayram, adeta ANKA-III’ün içindeymiş gibi uçtuklarını dile getirdi. “Testlerine devam ediyoruz, başarılı gidiyor” Pilot İbrahim Bayram, “ANKA-III aslında TUSAŞ’ın uzun yıllardır üzerinde çalıştığı ANKA, daha sonrasında Aksungur ve takibinde de ANKA-III olarak ortaya çıkardığı yeni bir ürün. Bütün diğer ürünlerde kazandığı tecrübenin üzerine katarak koyduğu son gelişmiş ürünümüz ve semalarda yerini almaya hazırlanıyor. Testlerine devam ediyoruz, başarılı gidiyor testler. Yakın zamanda inşallah hem Türkiye’deki silahlı kuvvetlerimize hem yurt dışına büyük oranda satacağımızı düşünüyoruz” dedi. “ANKA, Aksungur ve ANKA-III her üçü de sadece tek pilotla uçuşa müsait durumda” ANKA-III’ün ilk uçuşunda güvenlik önlemlerinin hat safhada olduğuna dikkati çeken Bayram, “Normal şartlar altında uçaklarımız ANKA, Aksungur ve ANKA-III her üçü de sadece tek pilotla uçuşa müsait durumda. Ancak biz buradaki test uçuşlarını da emniyet gerekçelerinden dolayı genelde iki test pilotuyla birlikte yapıyoruz. ANKA-III’ün ilk uçuşunda ise yine emniyeti arttırmak amaçlı ve çeşitli görevlerden dolayı da 4 tane test pilotuyla birlikte yaptık. İlk uçuşu olduğu için, çok önem verdiğimiz bir uçuş olduğu için 4 test pilotuyla birlikte yaptık. Hedefimiz şöyle; test uçuşlarında yavaş yavaş zarf açarak gidiyoruz. Dolayısıyla daha işin çok başındayız. Ama hızlı bir şekilde ilerleyerek kısa sürede ülkemizin güvenliğine katkı sağlayacak şekilde, semalarımızda görecek şekilde testlerimize devam ediyoruz” ifadelerini kullandı. “Uçağın içindeymişiz gibi uçağı kullanıyoruz” Adeta yerde uçtuklarını söyleyen Bayram, “Biz İHA pilotu olarak buradaki test pilotlarımızın tamamı insanlı uçaklarda da görev almış pilotlarız. Dolayısıyla hem insanlı hem de insansız uçaklarda tecrübemiz var. İnsansız hava aracı pilotunu da şöyle tarif edebilirim; aslında uçağın içindeymişiz gibi uçağı kullanıyoruz ama içinde değiliz. Sadece kokpitimiz yerde. Uçuşun fiziksel koşullarını yaşamıyoruz. Bunun dışındaki her şey hemen hemen normal pilotlukla aynı” diye konuştu. “Bütün pilotlarımızın Dünya Pilotlar Günü’nü kutlarım” Pilotlar Günü dolayısıyla bir mesaj da veren Bayram, “Bütün Türkiye’de ve dünyada havacılığa gönül vermiş bütün pilotlarımızın Dünya Pilotlar Günü’nü kutlarım. Umarım burada yaptığımız çalışmalar ülkemizin güvenliği, Türk milletinin bekası açısından istenilen noktalara gelir” dedi.
Ankara Türkiye’nin Milli Muharip Uçağı KAAN’ın Test Pilotu Demirbaş, Dünya Pilotlar Günü dolayısıyla konuştu Türkiye’nin Milli Muharip Uçağı KAAN’ın Test Pilotu Barbaros Demirbaş Dünya Pilotlar Günü dolayısıyla konuştu. Demirbaş “KAAN ile bu işin en son sınırına meydan okuyoruz” dedi. Türkiye’nin savunma sanayii alanında önemli adımlarından biri olan Milli Muharip Uçak projesi olan KAAN’ın Test Pilotu, 26 Nisan Dünya Pilotlar Günü dolayısıyla değerlendirmelerde bulundu. KAAN’ın ilk uçuşunu gerçekleştirmesinin ardından ilk defa İhlas Haber Ajansı (İHA) muharibine özel açıklamalarda bulunan Test Pilot Barbaros Demirbaş, yaşadığı gurur verici anları aktardı. “Uçağımıza güvenimiz çok yüksekti” Milli Muharip Uçak KAAN’ın ilk uçuş tarihi olan 21 Şubat’ın Türkiye için önemine vurgu yapan Test Pilotu Barbaros Demirbaş, “Üstümüzdeki sorumluluk çok büyüktü, hem benim hem ekip arkadaşlarımın. Çok iyi hazırlanmıştık. Uçağımıza; yer testleri, simülatör testleri, laboratuvar testleri, güvenimiz çok yüksekti. Bir planımız vardı. Bu plan hem normal usuller hem anormal usuller hem emergency usuller. Bizim hissettiğimiz şey o planı hatasız bir şekilde planlandığı şekilde uygulamak. Uçağı emniyetle uçuşunu gerçekleştirip indirip park yerine geri dönmekti. Mottomuzda ‘Kaldırdıysak uçuracağız, uçurduysak indireceğiz, indirdiysek durduracağız’ diye. Çünkü ağır bir uçak. Fren sistemi ilk kez uçuştan sonra denendi. Ben heyecanlı değildim ama çok gururluydum. Özellikle uçuşa giderken arkadaşların bizi uğurlaması, uçuş esnasındaki onların hatta tüm milletimizin dualarını, inancını hissettik” ifadelerine yer verdi. “Çok duygulu, güzel bir andı” İniş anında yaşadıklarını anlatan KAAN’ın Test Pilotu Demirbaş, “Ben uçaktan çıktım merdivenle, bir baktım bir ordu koşarak geliyor. Hem inmek istiyorum hem de onlar gelmeden inmek istemedim. Orada uzun bir süre alkışladık birbirimizi, selamladık. Çok duygulu, güzel bir andı. Görüntüde çok güzeldi. Herkesin çok büyük emeği var, milletimizin malı. Bize emanet. En kısa zamanda Hava Kuvvetlerine uçması, görev yapması vazifemiz” dedi. “Bence çok başarılıydık” İlk uçuş sonrası KAAN’ın durumuna dair bilgi veren KAAN’ın Test Pilotu Demirbaş “İlk uçuş çok önemli bir uçuş. Çünkü çok fazla bilinmezlikler var. Bu bilinmezlikleri minimuma indirmek için yerde yapılan çok büyük faaliyetler var. Ama ne kadar yaparsanız yapın, yerde ne kadar hızlı taksi yaparsanız yapın hiçbir zaman bir uçuş ortamı, uçağın havadaki davranışı, kontrol sisteminin tüm uçak sistemlerinin onu destekleyişini emin olmak mümkün değil. Bence KAAN’ın kalkışta dikkat çeken bir yatay stabilize hareketi var. Ben kokpit içerisinde onu hissetmedim. Uçak çünkü benim verdiğim kumandaları gerçeklemek için uğraşıyordu. Benim de amacım uygun burun kaldırma açısına geçmekti. Kokpit içi güzel. Şimdi yaklaşık bir aydır tüm veriler inceleniyor. Sık sık data analiz yapıyoruz. Oradaki konuda tehlikeli bir noktada değil ama ilk uçuştan alınan verilerle trimlenecek veya iyileştirilecek konularımız var. Bence çok başarılıydık” ifadelerine yer verdi. “KAAN ile bu işin en son sınırına meydan okuyoruz” Pilotlar Günü’ne yönelik konuşan Test Pilotu Demirbaş “Pilotlar günü özelinde değil her zaman, Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘İstikbal Göklerdedir’ deyişi çok meşhur ama onun devamında da ‘Göklerini koruyamayan uluslar, geleceklerinden emin olamazlar’ diye devam ediyor o cümle. Göklerimizi korumak zorundayız geleceğimiz için. Dünyada da bunu görüyoruz zaten. İzleyenlere, tüm milletimize, tüm Türk dostlarına kalpten selamlar. Biz Türk havacılığında Hürkuş ile bir başlangıç yaptık. Hürjet ile jet çağını açtık. Şimdi KAAN ile bu işin en son sınırına meydan okuyoruz. Yapılan işler çok büyük, çok güzel İnşallah daha da güzellerini daha da büyüklerini yapmak için çalışmak zorundayız. Mutluyum umutluyum” şeklinde konuştu.
Ankara HÜRJET’in Test Pilotu Orhan Boran, Dünya Pilotlar Günü dolayısıyla konuştu HÜRJET’in Test Pilotu Orhan Boran Dünya Pilotlar Günü dolayısıyla konuştu. Boran, “HÜRJET’in ilk uçuşunu yaptığım zaman bacaklarımın heyecandan titrediğini hatırlıyorum” dedi. Türkiye’nin ilk jet motorlu uçağı olan HÜRJET’in test pilotlarından Orhan Boran, 26 Nisan Dünya Pilotlar günü kapsamında İhlas Haber Ajansı (İHA) muhabirine özel açıklamalarda bulundu. HÜRJET’in ilk uçuş anlarında neler yaşadığını aktaran Boran, test pilotluğunun önemine de dikkati çekti. “Şimdi bu sonuçları biz yazıyoruz” Test pilotluğuna geçiş sürecini anlatan Orhan Boran 2021 yılından bu yana TUSAŞ’ta test pilotu olarak görev yaptığını belirterek, “Pilotluk mesleği genel olarak disiplin isteyen bir meslek. Sürekli konsantre olmak zorundasınız, dikkatli olmak zorundasınız. Hata yapma şansınız çok fazla olmayabiliyor. Test pilotluğu özelinde ayrı bir eğitim gerektiriyor. Yıllarca operasyonel pilot olarak görev yaptık. Fakat TUSAŞ’ta ilk test pilotu olarak görev yapmaya başladığımızda ön koşullardan bir tanesi test pilotluğu eğitimi almamızdı. Bunun için şirketimiz 1 yıl süren kategori 1 test pilotluğu kursuna gönderdi. Oradaki eğitimimizi tamamladıktan sonra 2022 yılında tekrar döndükten sonra HÜRJET’e geliştirme safhasında yerdeki işlerinde, simülatörlerinde, motor çalıştırma ve taksi faaliyetlerinde görev aldım. Test pilotu olarak aslında daha önce hiç uçmamış bir uçağın, neler yapacağını bilmediğiniz bir uçağın, farklı dinamikleri olan bir uçağı test ediyorsunuz. Biz yıllarca bize hangi uçak geldiyse, hangi uçakla uçmamız istendiyse o uçaklarla uçtuk. Bunların hepsinin testleri yapılmıştı, sonuçları biliniyordu. Şimdi bu sonuçları biz yazıyoruz. İnşallah Hava Kuvvetleri envanterine de sonuçlarından emin olarak vermeyi planlıyoruz” ifadelerini kullandı. “HÜRJET’in ilk uçuşunu yaptığım zaman bacaklarımın heyecandan titrediğini hatırlıyorum” HÜRJET’in ile gerçekleştirdiği ilk uçuştan bahseden Boran, “HÜRJET’i takip uçağındayken gördüm. Tabi ayrı bir gurur. Şirketteki herkesin gözleri doldu. Çünkü Türkiye’nin ilk milli jet uçağıydı. Onun bu denli stabil uçması görmek, yer testleriyle birebir örtüştüğünü görmek çok güzeldi. Daha sonra kendim ilk uçuşu yaptığımda o bambaşka bir heyecan. 2000 yılında ilk yaptığım uçuşu hatırlarım. Bir de HÜRJET’in ilk uçuşunu yaptığım zaman bacaklarımın heyecandan titrediğini hatırlıyorum. Büyük bir sorumluluğun üzerimizde olduğunu biliyorum. Gerçekten Türkiye’nin ürettiği ilk milli jetle uçmanın apayrı bir gurur olduğunu söyleyebilirim. Bununla alakalı söylenecek en güzel söz ‘İstikbal göklerdedir’ sözü” diye konuştu. (DG-