GÜNDEM - 09 Eylül 2015 Çarşamba 05:20

Şehidin dediği gibi 'Şahin'in yası var bugün!'

A
A
A
Şehidin dediği gibi 'Şahin'in yası var bugün!'

Hakkari’de terör örgütü PKK’nın düzenlediği hain saldırıda şehit düşen Piyade Er Şahin Şimşek'in Ankara Polatlı'da bulunan baba ocağına ateş düştü. Şehit erin ailesinin yaşadığı evden, Türkçe ve Kürtçe feryatlar yükseldi.

Hakkari'nin Dağlıca bölgesinde düzenlenen hain saldırıda şehit olan Piyade Er Şahin Şimşek’in (20) Ankara'da bulunan baba ocağına ateş düştü. Şehit erin, Polatlı ilçesi Şentepe Mahallesi'nde bulunan baba evine gelen yetkililer, ailesine acı haberi verdi. Şehit haberi ile birlikte aile gözyaşlarına boğuldu. Şehit haberini alan anne Meryem Şimşek ise güçlükle ayakta durdu. Şehit Şimşek’in babasının şehir dışında olduğu ve eve geldiğinde oğlunun şehit olduğu haberini aldığı öğrenildi. Şehit Piyade Er Şahin Şimşek'in evinde Kürtçe ve Türkçe ağıtlar yükseldi.

Şehit Piyade Er Şahin Şimşek, evin en küçük oğluydu. Şimşek'in bir abisi bir de ablası olduğu öğrenildi. Acı haberle birlikte, şehit evinde Şimşek'in bazı yakınları fenalık geçirdi. Sinir krizi geçiren bir kişi, evin önünde bekletilen ambulansta tedavi edildi. Şehit evine Türk bayrağı asıldı. Şehit er Şimşek'in memleketinin Haymana Evliyafakı Köyü olduğu, cenazesinin ise ailesinin yaşadığı Polatlı'da defnedileceği öğrenildi.

"BU HAİN ÖRGÜTÜN KÜRT KARDEŞLERİMİZİ TEMSİL ETMEDİĞİ BİR KEZ DAHA ANLAŞILDI"

Şehit Piyade Er Şahin Şimşek'in baba evine taziye ziyareti için gelen Polatlı Belediye Başkanı Mürsel Yıldızkaya, "Milletimizin başı sağolsun. Malesef ateş Polatlı'ya düştü. Son dönemlerde milletçe çok büyük, tarifsiz acılar yaşıyoruz. Ben bütün şehitlerimize ve Şahin kardeşimize Allah'tan rahmet diliyorum. Ailesine ve büyük milletimize başsağlığı diliyorum. Terörün dininin, dilinin olmadığını bir kez daha anladık. Şahin kardeşimiz Haymana Evliyafakı köyüne kayıtlı Kürt kökenli bir kardeşimiz. Bu hain örgütün Kürt kardeşlerimizi temsil etmediği bir kez daha anlaşılıyor. Maalesef vatan evlatları bir bir toprağa düşüyor. Bir an önce bu işin son bulmasını, devletimizin demir yumruğunu hainlerin tepesine hızla indirmesini bekliyoruz" ifadelerini kullandı.

"PKK KÜRT DEĞİLDİR, KÜRTLER İNSANLARI SEVER"

Şahin Şimşek'in memleketi olan Haymana'ya bağlı Evliyafakı Köyü Muhtarı Kemal Karaduman, "Şahin Şimşek, vatanını, milletini, köyünü ve inları seven birisiydi. Güzel bir insan, her hareketiyle pırıl pırıl bir gençti. Kürt kökenli bir insandı, ülkesi için canını bile verirdi. 'Ben ülkem için savaşacağım' diyordu. Bu bayrağı Çanakkale'lerde, sınır köylerinde taşıyanlar yine Kürt kökenli askerlerdi. Burada Kürtçülük, Türkçülük diye bir şey yok. Şehidimiz, ailesinin ve kendi isteği üzerine Polatlı'da defnedilecek. Daha önce 'Ben ölürsem Polatlı'ya defnedin' demişti. PKK, bizim değil Ermeniler'in hakkını savunuyor. PKK, Amerika'nın, İngiltere'nin, Fransa'nın, Suriye'nin maşasıdır. Bunlar Kürt değildir. Kürtler, insanları sever. HDP, bizim başımıza başlı başına bir beladır" diye konuştu.

Şehit erin mahallesinde yaşayan yaşlı bir kadın ise, PKK ve HDP'ye Türkçe ve Kürtçe sitem ettiği konuşmasında, "Dağa çıkıyorlar, askerlerimizi öldürüyorlar. Bunlar milletimizin suçu; niye oy veriyorlar. Vallahi içim ağlıyor" ifadeleriyle tepki gösterdi.

DAHA ÖNCE HASTA OLDUĞU İÇİN OPERASYONA GÖTÜRÜLMEMİŞTİ

Piyade Er Şahin Şimşek'in, Dağlıca operasyonu öncesi, çok istemesine rağmen komutanının emriyle 16 askerin şehit olduğu operasyona götürülmediği öğrenildi. Şehit Er Şimşek'in sosyal paylaşım sitesinden yaptığı paylaşımı milyonlar paylaşmış ve Türkiye'de büyük yankı uyandırmıştı.

"ŞAHİN GRİP, ŞAHİN GİDEMEDİ, ŞAHİN'İN YASI VAR BUGÜN. ŞAHİN YARALI..."

Şimşek'in sosyal paylaşım sitesinden yaptığı paylaşım şöyle:

"06.09.2015 saat sabaha karşı 04.30... Koğuştaki birkaç tıkırtıyla uyandım. 3 gündür atlatamadığım gribin etkisi hala üzerimdeydi. Koldaki arkadaşlarım ben hastayım diye, beni yanlarında götürmek istemediler. O yüzden benden habersiz Dağlıca Karakolu'na çıkıp, PKK tarafından kapatılan Yüksekova-Hakkari Yolu'nu açacaklardı. Saat 05.10; kol çıkmak üzere. Gelmemi istemedikleri halde, kalkıp hazırlanışım, Kobra'nın yanına kadar gelişim, rahatsız etti hepsini. 'Sen hastasın gelme, silah kaydın var bugün burada kal' dedi Tilki. Israrımda diretmem üzerine komutanımın dudaklarından dökülen 4 kelime çınladı kulaklarımda. 'Sana emrediyorum; burada kalacaksın!' Saat 15.00... Dağlıca Karakolu'na baskın olduğu yönünde asparagas olmasını umduğumuz bir haber geldi. Saat 19.00... Dağlıca Karakolu ile irtibat kesildi." Ulaşamıyoruz. Arkadaşlarım ve komutanım telsize cevap vermiyor. 'Frekans ayarlı değildir' diye teselli umup yine de tedirgin bir şekilde haber bekliyorum. Saat 20.35... Dağlıca'dan şehit haberleri gelmeye başladı. Korkum; ekmeğimi, suyumu paylaştığım, bayat ekmeği 3 kişiyle yediğim, aynı golde beraber bağırdığım, aynı sigarayı içtiğim o güzel insanların beni terk etmeleri. Saat 22.40... Yan ranzada yatan Tilki, şehit! Alt ranzada yatan, botlarımı saklayan Hoca, şehit. Koğuşun en küçüğü Terliksi, şehit! 'Ula Ankaralı, alt devreler gelecek uşağım' diyen Laz er, şehit. Kol Komutanım Teğmen Kırgız yaralı! Yorganımı çekiştiren Kobracı Murat, şehit! Kardeşinin düğünü için gün sayan Arap Mert, şehit! Şahin grip, Şahin gidemedi, Şahin'in yası var bugün. Şahin yaralı..."

HAMZA KABASAKAL - ONUR EMRE DURAK 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kırklareli Kırklareli’nde yılbaşında alınacak tedbirler masaya yatırıldı Kırklareli’nde uygulanacak yılbaşı güvenlik tedbirleri çerçevesinde, asayiş, trafik, kamu düzeni, sağlık, itfaiye ve acil müdahale hizmetlerine yönelik alınacak önlemler değerlendirildi. Kırklarelililerin yeni yıla sağlık, huzur ve güven içerisinde girmelerini sağlamak, yılbaşı tatilinin il genelinde sorunsuz ve emniyetli bir şekilde geçirilmesi amacıyla alınacak tedbirlerin ele alındığı Yılbaşı Tedbirleri Toplantısı, Vali Uğur Turan başkanlığında Valilik Atatürk Toplantı Salonu’nda gerçekleştirildi. Toplantıda, İçişleri Bakanlığı’nın talimatları doğrultusunda ülke genelinde uygulanan yılbaşı güvenlik tedbirleri çerçevesinde, asayiş, trafik, kamu düzeni, sağlık, itfaiye ve acil müdahale hizmetlerine yönelik alınacak önlemler detaylı şekilde değerlendirildi. Toplantıda ayrıca, emniyet ve jandarma birimleri başta olmak üzere tüm ilgili kurumların, yılbaşı süresince 7/24 esasına göre görev yapacağı, denetimlerin ve uygulamaların artırılacağı vurgulandı. Kırklareli Valisi Uğur Turan, vatandaşların huzur ve güvenliğinin her zaman öncelikli olduğunu belirterek, İçişleri Bakanlığı’nın ’tedbir, denetim ve koordinasyon’ anlayışı çerçevesinde, kurumlar arası iş birliği ve koordinasyonun en üst seviyede sürdürüleceğini ifade etti. Vali Turan, kamu düzenini bozabilecek her türlü olumsuzluğa karşı gerekli tüm önlemlerin kararlılıkla uygulanacağını dile getirdi.
İstanbul Yusuf Güney’den uyuşturucu soruşturması sonrası açıklama İstanbul’da ünlü isimlere yönelik yürütülen uyuşturucu soruşturması kapsamında ifadesinin ardından saç ve kan örnekleri veren şarkıcı Yusuf Güney serbest bırakıldı. Güney, konuya ilişkin sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, "On gündür hastalıklarla mücadele ediyorum. Telefonlarımı kapattım, kendimi iyileştirmek için istirahate çekildim, yer yerinden oynamış" dedi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Kaçakçılık, Narkotik ve Ekonomik Suçlar Soruşturma Bürosu tarafından ünlü isimlere yönelik yürütülen uyuşturucu soruşturması sürüyor. Soruşturma kapsamında sanatçı Yusuf Güney ifadeye çağrıldı. İfadesinin ardından Güney, sevk edildiği Adli Tıp Kurumu’nda saç ve kan örnekleri verdikten sonra serbest bırakıldı. Yaşananların ardından Yusuf Güney, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, "Dört beş gündür yoktum. Niye yoktum biliyor musunuz? On gündür hastalıklarla mücadele ediyorum. O kadar ağır sendromlar yaşadım ki. Telefonlarımı kapattım, kendimi iyileştirmek için istirahate çekildim, yer yerinden oynamış. Elemanın bir tanesi adımı vermiş, olay sadece bu. ’O da içiyor’ demiş. Bundan dolayı aramam çıkmış. Öyle gözaltına alınmak, yakalama kararları yok. Benim haberim olduktan sonra da telefonu açtım, ’geliyorum’ dedim, özür dilerim sizi beklettiğim için ve gittim ifademi verdim. Kan tahlili, idrar tahlili ve saç tahlili verdim, sonuçları bekliyorum" ifadelerini kullandı.
Karabük Kuyumcu soygununda karar açıklandı Karabük’ün Safranbolu ilçesinde bir kuyumcuya silahlı ve maskeli şekilde düzenlenen soyguna ilişkin davada mahkeme karar vererek, sanıklar hakkında ’nitelikli yağma’, ’mala zarar verme’ ve ’ruhsatsız silah bulundurma’ suçlarından ayrı ayrı cezalandırıldı. Karabük 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen 4. celsede karar duruşması görüldü. Mahkemeye tutuklu sanıklar Cemal Çelikay (21), Emre Ünlük (21), Rıza Çelikay (19), Ramazan Karakaş (33) ve Eyüp Emir Eper (20), avukatları ile sanık yakınları katıldı. Mahkeme başkanı soygunu gerçekleştirdikleri iddia edilen sanıklara tek tek son sözlerini sordu. Sanıklardan Cemal Çelikay, "Kendim için değil ailem için bir şans istiyorum. Kimseye zarar vermek istemedim ve silahı bir kez ateşledim. Pişmanım ve beraatimi istiyorum" derken, kardeşi Rıza Çelikay ise "Kimseye zarar vermek istemedim, sadece kaçarken kendi elimdeki silah ateş aldı ve yaralandım" diyerek beraatini istedi. Tutuklu sanıklardan Emre Ünlük, nitelikli yağmayı kabul ederek, öldürmeye teşebbüs suçunu kabul etmediğini ve bir anlık gafletle bu suçu işlediklerini, bunu da fakirlikten yaptıklarını ifade ederken, Ramazan Karakaş ise yardım ve yataklık ile gözcülük yapmadığını, üzerine atılı suçlamaları kabul etmeyerek beraatini istedi. Soygun girişimine silah temin eden Eyüp Emir Eper ise silahı satın aldığı için çok pişman olduğunu, askerlik görevini yaparak topluma kazandırılmak istediğinden beraatini talep etti. Sanıkların son sözlerini dinleyen mahkeme heyeti, Cemal Çelikay, Rıza Çelikay ve Emre Enlük’e "Nitelikli Yağma Suçu"ndan 149/1 maddesinin A- B- C ve D bendinden 13 yıl hapis cezası ve ayrıca mala zarar vermeden de 1’er yıl hapis cezası verdi. Ramazan Karakaş ve Eyüp Emir Eper’e de aynı suçtan 13 yıl hapis cezası verirken, iki sanığa indirim uygulayarak 6 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırdı. Mahkeme heyeti ayrıca, öldürmeye teşebbüs suçundan ise 3 sanığa ayrı ayrı berat verdi.
Karabük Kuyumcu soygununda karar açıklandı Karabük’ün Safranbolu ilçesinde bir kuyumcuya silahlı ve maskeli şekilde düzenlenen soyguna ilişkin davada mahkeme karar vererek, sanıklar hakkında ’nitelikli yağma’, ’mala zarar verme’ ve ’ruhsatsız silah bulundurma’ suçlarından ayrı ayrı cezalandırıldı. Karabük 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen 4. celsede karar duruşması görüldü. Mahkemeye tutuklu sanıklar Cemal Çelikay (21), Emre Ünlük (21), Rıza Çelikay (19), Ramazan Karakaş (33) ve Eyüp Emir Eper (20), avukatları ile sanık yakınları katıldı. Mahkeme başkanı soygunu gerçekleştirdikleri iddia edilen sanıklara tek tek son sözlerini sordu. Sanıklardan Cemal Çelikay, "Kendim için değil ailem için bir şans istiyorum. kimseye zarar vermek istemedim ve silahı bir kez ateşledim. Pişmanım ve beraatımı istiyorum" derken, kardeşi Rıza Çelikay ise "Kimseye zarar vermek istemedim, sadece kaçarken kendi elimdeki silah ateş aldı ve yaralandım" diyerek beratını istedi. Tutuklu sanıklardan Emre Ünlük, nitelikli yağmayı kabul ederek, öldürmeye teşebbüs suçunu kabul etmediğini ve bir anlık gafletle bu suçu işlediklerini, bununda yoksulluk ve fakirlikten yaptıklarını ifade ederken, Ramazan Karakaş ise, yardım ve yataklık ile gözcülük yapmadığını, üzerine atılı suçlamaları kabul etmeyerek beraatını istedi. Soygun girişimine silah temin eden Eyüp Emir Eper ise, silahı satın aldığı için çok pişman olduğunu, askerlik görevini yaparak topluma kazandırılmak istediğinden beraatını talep etti. Son sözlerini dinleyene mahkeme heyeti sanıklardan Cemal Çelikay, Rıza Çelikay ve Emre Enlük’e " Nitelikli Yağma Suçu"ndan 149/1 maddesinin A- B- C ve D bendinden 13 yıl hapis cezası ve ayrıca mala zarar vermeden de 1’er yıl hapis cezası verdi. Ramazan Karakaş ve Eyüp Emir Eper’e de aynı suçtan 13 yıl hapis cezası verirken, iki sanığa indirim uygulayarak 6 yıl 6 ay hapis cezasına çaptırıldı. Mahkeme heyeti ayrıca, öldürmeye teşebbüs suçundan ise 3 sanığa ayrı ayrı berat verdi.