GÜNDEM - 21 Şubat 2017 Salı 18:56

Şehit parası için mahkemelik oldular

A
A
A
Şehit parası için mahkemelik oldular

El Bab’da şehit düşen İzmirli Piyade Uzman Çavuş Ayhan Elmacı’nın tazminatı ve maaşı, 3 yaşındayken oğlunu terk eden öz anne ile üvey anneyi karşı karşıya getirirken, şehidin babası, “Ne öz annesi ne ben ne de üvey annesinin hakkı var. Asıl Ayhan’ı büyüten babaannesidir, hak onundur” dedi.

Fırat Kalkanı Harekâtı’nda 29 Ocak’ta birliğe yapılan saldırıda şehit olan Piyade Uzman Çavuş Ayhan Elmacı (29) İzmir’de son yolculuğuna uğurlanırken hikâyesi ise yürek burktu. Şehidin ardından kalan tazminat ve maaşa ilişkin aile arasında iç sızlatan bir tartışma başladı. Şehit Ayhan’ın annesi Cennet Özgüleç ile babası Salim Elmacı 26 yıl önce boşandı. Henüz 3 yaşındaki çocuğunu terk eden anne Cennet Özgüleç, Gümüldür’e yerleşip ikinci evliliğini yaptı.

İkinci evliliğinden 3 çocuğu olan Özgüleç, 26 yıl boyunca oğlu Ayhan’la hiç görüşmedi. Baba Salim Elmacı da ikinci evliliğini yaptı ve oğlu Ayhan Elmacı’nın nüfus cüzdanına öz annesi olarak ikinci eşi Zerrin Yılmaz’ı kaydettirdi. İkinci eşinden 2 çocuğu olan baba Salim Elmacı da Ayhan Elmacı’yı hiç yanına almadı. Baba Elmacı, bir süre sonra Zerrin Yılmaz’dan boşandı. Üzerine kayıtlı olduğu kadının gerçek annesi olmadığını bilen Ayhan Elmacı, 25 yaşında askere gidene kadar babaannesi Hatice Elmacı ile birlikte yaşadı.

“Kendi evlatlarım gibi torunumu da baktım”

Şehidin babaannesi Hatice Elmacı (87), Ayhan Elmacı’nın bir yaşından beri yanında büyüdüğünü, bir başına besleyip büyütüp, okula gönderdiğini anlatarak, “Ayhan’ı ben büyüttüm. Onun parasını alırsam yemeğe erişmeyeyim. Eğer ben büyütmediysem ben ister miyim, anası değilim babası değilim. 1 yaşındaydı geldiğinde ben büyüttüm. Neler çektim ben onu büyütesiye kadar anasız, babasız. Ama şimdi de ne yapabilirim ben. Gözümün yaşıyla böyle ağlaya ağlaya onun resmine bakarak böyle oturuyorum. Maaşını istiyorlarmış. Bilmiyorum bana verecekler mi vermeyecekler mi. Verseler aslında iyi olur ama bilmiyorum verirler mi. Duyduğumuza göre üvey annesiyle, babasına veriyorlarmış. Kime verileceğini hükümet bilir. 6 tane çocuğum var benim onlarla birlikte torunumu da büyüttüm, okula gönderdim. Dedesi her okulu okuttu. Ama hiç kaderim yokmuş, bütün gün ona bakarak ağlayıp oturuyorum” dedi.

“Bir tek bisküvi vermeyenler şimdi parasını yutmak istiyorlar”

Üvey annesinin kendi öz çocuklarına dahi bakmadığını öne süren babaanne, “Üzülüyorum, hakkı olmayanların parasını almasını istemesine. Elinden dahi tutmayanlar parasını istiyor şimdi. Bir tek bisküvi vermeyenler şimdi parasını yutmak istiyorlar. Ama ne yapayın kaderim buymuş. Üvey annesi bir günden bir güne yanından geçip de ‘öldün mü sağ mısın Ayhan’ demedi. Şimdi parasını almaya koşuyor. Üvey anne gelirde bakar mı babası bile bakmadı. Öz annesi de hiç gelmedi. Dirisine gelmedi ama ölüsüne geldi. 1 yaşında elime verdiler büyüyünceye kadar ben baktım” ifadelerini kullandı.

Ölmeden aradı ‘sakın ölme babaanne’ dedi

Vatani görevini yaptıktan sonra şehidin fabrikada çalışmaya başladığını ancak ev almak için tekrar El Bab’ta göreve gittiğini anlatan acılı babaanne, “Gitme’ dedim. Fabrikada çalışıyordu. ‘Nene bir ev alayım. Bir de eşim olsun. Onun için gidiyorum. Fabrikadan kazandığım para yetmiyor’ dedi. Ölmeden 3 gün önce aradı ‘izine geleceğim. Ninem kendine iyi bak ölme, 3 güne kadar geliyorum. Dedem öldü göremedim sen de ölme seni göreyim’ dedi. 3 günün içinde ölüsü geldi” diye konuştu.

“Asıl hak varsa ninesinindir”

Şehidin babası Salih Elmacı (47) da asıl hakkın babaannenin olduğuna dikkat çekerek, “Şehit maaşı öz annesindir, üvey annesini değildir. Üvey annen hiçbir hakkı yok, bir şey yapmadı yalnızca nüfusuna almakla yetindi. Öz annesi en azından 9 ay karnında taşıdı, emzirdi. İkisi de şimdi avukat tutmuş, mahkemede nasıl olacak ben de bilmiyorum. Adalet varsa öz annesine verilsin, üvey anneye verilmesin. Aslında Ayhan’ı büyüten annemle babamdır. Ne üveyin, ne özün ne de benim hakkım var üzerinde. Asıl hak ninesinin. Şehit olduktan sonra mı sahiplenmek istediler, akıllarına yeni mi gelmiş” dedi.

“Bir 40’ı çıksın düştüler parasının peşine”

Şehit Ayhan Elmacı ile yıllarca aynı evde kalan halası Selvi Al da şunları söyledi:
“Doğumunda ben yanındaydım. Bu çocuk bizim ailemizin içinde büyüdü. Sonra kardeşim askere giderken çocuğu öz annesine bırakıyor, o da çocuğu sokağa atıyor. Buna bütün Gümüldür şahit. Sokağa attıktan sonra kendisi başka adamla çekip gidiyor. Annemle büyük abim sokaktan alıp geldiler Ayhan’ın. Bu yaşına kadarda Ayhan annemin yanında kalmıştır. Ne babanın, ne öz annenin ne de üvey annenin hiçbir hakkı yoktur. Bunu Cumhurbaşkanı da Başbakan da duysun. Millet düşmüş çocuğumun parasının peşine. Yeter diyorum artık yeter bir 40’ı, 52’si çıksın. İki annenin de eğer karnında bir lokma ekmeği varsa, bir yudum suyu varsa gelsinler ben yüzleşirim.” 

Mihrap Düzöz - Sinan Yeniçeri
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Konya Meram Şehir ve Yaşam Kültürü Müzesi açılış için gün sayıyor Konya’nın merkez Meram İlçe Belediyesi’nin, ilçenin köklü tarihini ve kültürünü yaşatmak, yeni nesillere aktarmak ve turizme katkı sağlamak amacıyla yapımını gerçekleştirdiği ‘Meram Şehir ve Yaşam Kültürü Müzesi’ açılış için gün sayıyor. İlçenin tarih ve kültürünü yaşatmak, yeni nesillere aktarmak ve turizme katkı sağlamak amacıyla Meram Belediyesi tarafından yapımı gerçekleştirilen ‘Meram Şehir ve Yaşam Kültürü Müzesi’nde hazırlıklar yapılıyor. Açılış öncesi son rötuşlar ve açılış programı için ekibiyle birlikte müzede incelemelerde bulunan Meram Belediye Başkanı Mustafa Kavuş, bu önemli kültür yatırımın açılışının mayıs ayı içerisinde gerçekleştirileceğinin müjdesini verdi. “Müze ziyaretçilerini tarihi bir yolculuğa çıkaracak” En güzel taş işçiliği örneklerinin verildiği bu proje için önemli emek ve mesai sarf ettiklerini belirten Meram Belediye Başkanı Mustafa Kavuş, müzede Konyalının doğumundan ölümüne kadar olan tüm yaşantısının oda oda sergileneceğini ifade etti. Konseptte, ziyaretçilerin deneyimleme de yapabileceklerini kaydeden Başkan Kavuş, “Bu özel alanda geçmişin kıyafetlerinden gelin damat odalarına, mutfağından tandırına kadar tüm yaşam alanları anlatılacak. Kına, çetnevir ve düğünler tiyatral olarak sergilenecek ve ziyaretçilerine anlatılacak” dedi. “Şehrin tarihine, kültürüne ve turizmine önemli katkı sunacağız” Müzenin, belediyenin en önemli kültür yatırımlarından biri olduğuna vurgu yapan Başkan Mustafa Kavuş, yatırımın ayrıntıları hakkında şu açıklamalarda bulundu: “İlçemizin kadim kültürünü anlatmak ve bunu yeni nesillere aktarmak amacıyla bu yatırıma giriştik. Bu amaçla, Dutlu Caddesi’nde aynı avlu içerisinde karşılıklı konumlanmış iki geleneksel Konya evini ve arkasındaki bağ arazisini müzeye dönüştürdük. Meram Şehir ve Yaşam Kültürü Müzesi ile nesiller arasındaki bağı güçlendirecek ve aynı zamanda ilçemizin turizmine önemli bir katkı daha sunmuş olacağız.” “Meram’a dair ne varsa bu müzede yer alacak” Başkan Kavuş, son beş yılda Meram’da oluşturdukları turizm destinasyonunun en önemli parçalarından biri olan müzenin işlevselliği hakkında da şu bilgileri verdi: “Müzemizde, tüm ayrıntılarıyla insanımızın yaşantısını, çocuklarını nasıl büyüttüğünü, mutfak ve yemek kültürünü, kınadan çetnevire, düğüne kadar neler yapıldığını, kısaca insana ve kültürümüze kadar ne varsa hepsini rehberler eşliğinde anlatacağız. Meram’ın toplumsal törenlerini ve kültürünü etnografik malzeme ve canlandırmalarla gelecek nesillere tanıtacak ve aktaracağız.”
Erzurum Erzurum’da çiftçiye makine desteği Erzurum’da hayvancılığın geliştirilmesi ve çiftçiye destek olmak için yüzde 75 hibe destekli süt sağım, koyun kırkım ve yem ezme makinesi dağıtıldı. Makine dağıtım törenine Vali Mustafa Çiftçi, AK Parti Erzurum Milletvekilleri Mehmet Emin Öz ve Abdürrahim Fırat, Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, kurum yöneticileri, çiftçiler ve vatandaşlar katıldı. Erzurum İl Tarım ve Orman Müdürü Alparslan Kenger, törende yaptığı konuşmada tarımın bilhassa hayvancılığın başkenti konumunda olan Erzurum’un aynı zamanda besi materyali üretim deposu olduğunu ifade ederek, “695 bin büyükbaş, 878 bin küçükbaş hayvan varlığıyla ülkemiz hayvancılığının en önemli hayvansal üretim merkezlerinden olan ilimiz için hayvancılık, şehir ekonomisinde önemli bir yer teşkil eder. 4 milyon 700 bin dekar alanda çiftçilerimiz tarafından yapılan bitkisel üretimde bitki deseni genel anlamda hayvancılığı destekleyici niteliktedir. Bakanlığımız, valiliğimizle ve büyük şehir belediyemizin katkıları ve destekleriyle hayvansal üretimde modernizasyon ve makineleşmeye yönelik projeleri yetiştiricilerimizle buluşturmaya devam ediyoruz. Hayvansal üretimin ana unsurlarından olan süt ve değer katmak, sütün özellikle soğuk zincirle hijyenik bir şekilde endüstriyel aktarılmasını sağlamak önceliklerimiz arasında yer alıyor. Bu kapsamda süte değer projesi uygulamaya konulmuş olup dönem içerisinde desteklenen projeye ek uygulamalar ilimiz hayvancılığına önemli katkılar sundu. Sütün hijyenik şartlarda sağılması ve hayvansal üretimin iş yükünün azaltılması anlamında suç sağma makinaları, hayvan beslemede verimliliğin ana unsurlarından olan kesik yem rasyon hazırlamasında ve yem maliyetlerinin azaltılmasında katkı sağlayacak yem ezme makinaları, küçükbaş yetiştiriciliğinde yetiştiricilerimizin ihtiyacı olan koyun kırpın makinaları, bereketli meralarımıza swaplar ilimiz yetiştiricilerine ve hayvancılık sektörüne olsun diyorum.” dedi. Vali Mustafa Çiftçi, AK Parti Erzurum Milletvekilleri Mehmet Emin Öz ve Abdürrahim Fırat, Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen’de yaptıkları konuşmalarda; Erzurum’da tarım ve hayvancılık anlamında ciddi bir potansiyel olduğu ifade edilerek bunun hem bölge hem de ülke ekonomisine katma değer olarak daha fazla harekete geçirilmesi gerektiğini dile getirdiler. Konuşmaların ardından çiftçilere süt sağım, koyun kırkım ve yem ezme makineleri sembolik olarak dağıtıldı. Protokol üyelerinin de katıldığı etkinlikte koyun kırkımı yapıldı.
İstanbul İsdemir, Vakum Altında Gaz Giderme Tesisi’ni törenle devreye aldı İsdemir, her geçen gün artan temiz çelik üretimine esas: çelik içinde asgari düzeyde olması beklenen hidrojen, azot ve oksijen gibi gazların giderilmesine, metalik olmayan inklüzyonların miktarının azaltılmasına ve ultra düşük karbon ihtiva eden kalitelerin üretilmesine olanak sağlayan teknolojiye sahip RH-OB İkiz Tip Vakum Altında Gaz Giderme Tesisi’ni devreye aldı. OYAK Maden Metalürji Şirketleri’nden İsdemir (İskenderun Demir ve Çelik A.Ş.), demir-çelik sektöründe yaşanan hızlı dönüşüme uyum sağlamak için yatırımlarını sürdürüyor. Türkiye ağır sanayisinin öncü kuruluşlarından İsdemir, söz konusu hedef doğrultusunda hayata geçirdiği yeni yatırımı Vakum Altında Gaz Giderme Tesisi’ni (İkiz tip RH-OB) 25 Nisan tarihinde düzenlenen törenle devreye aldı. Şirket, 1 milyon 200 bin ton/yıl üretim kapasitesine sahip tesis için 79 milyon 500 bin dolarlık yatırım gerçekleştirdi. Üst düzey kalitede temiz çelik üretim kabiliyetine sahip yeni tesis, şirketin üretim faaliyetlerini etkilemeyecek şekilde tasarlandı. Bu kapsamda, yeni tesisin konumu binlerce proses verisinin işlendiği simülasyon çalışmaları ile tespit edildi. Tesis için en uygun yer olarak belirlenen Tandiş Bakım ve Hazırlama Tesisi’nin boşaltılabilmesi için başka bir bölgede yeni Tandiş Bakım ve Hazırlama Tesisi kuran İsdemir, ardından Vakum Altında Gaz Giderme Tesisi Yatırım Projesi’nin inşa çalışmalarına başladı. İsdemir’in yeni tesisi, yerleşimi ve birçok alt projeyi kapsaması nedeniyle ‘proje içerisinde proje’ olarak nitelendiriliyor. Vakum Altında Gaz Giderme Tesisi’nin ana mühendislik, proses mühendisliği ve teknolojik ekipmanlarının temini dışında kalan inşaat ve montaj işleri, toz toplama sistemleri ile su sistemlerinin kurulması gibi tüm inşa çalışmaları yerli firmalar tarafından gerçekleştirildi. İsdemir, ürün portföyünü üst düzey çelik kaliteleri ile genişletecek Yapılan açıklama göre, Erdemir Mühendislik’in tüm departmanları ile dahil olduğu projenin önemli kilometre taşlarından RH-2 İstasyonu’nda sıcak testleri 25 Mart tarihi itibari ile başlarken, istasyonda bugüne kadar 30 döküm gerçekleştirildi. Soğuk testlerin devam ettiği RH-1 İstasyonu’nda ise, testlerin tamamlanmasının ardından bu yılın Haziran ayında üretime başlanması planlanıyor. İkiz Tip Gaz Giderme (RH-OB) Tesisi’nin tam kapasite devreye girmesi ile birlikte İsdemir, çeşitli kalitelerde üst düzey çelik kalitelerini de ürün portföyüne ekleyecek.