GÜNDEM - 24 Mayıs 2022 Salı 11:20

Fahiş kira fiyatları artışı için bakanlıklar harekete geçti!

A
A
A
Fahiş kira fiyatları artışı için bakanlıklar harekete geçti!

Kira artışlarıyla ilgili Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum başkanlığında bir toplantı yapılacak. Toplantıya Hazine ve Maliye Bakanlığı ve Adalet Bakanlığından üst düzeyde temsilciler de katılacak.

Milyonlarca insanın gündeminde kira artışları var. Vatandaş bütçesine uygun kiralık ev bulamazken, kiracılar da fahiş zam talepleri ile karşı karşıya kalıyor. Yaşanan sorunun çözümü için hükümet fahiş kira artışlarının önüne geçecek yol haritasını belirlemeye başladı. Ev kiralarında tutar ve ekonomik sınıflandırmalar bölge bölge belirlenecek, belirlenen rakamın üzerinde artış istenemeyecek. Belediyeler ve ilgili bakanlıklar kira artışlarıyla ilgili çözüm sisteminde kritik rol üstlenecek. Buna göre 3 aşamalı bir yeni kira standardı gündemde. İşte ev kiralarında artış ve zamları düzenleyecek hamleler.

BELEDİYELER VE TOKİ KİRALIK EVLER ÜRETECEK

Avrupa ülkelerinde uygulanan formüle göre, şirketler belli bir süre kiraya verilmek şartıyla ev veya işyeri üretebiliyor. Bunun TOKİ ve belediyeler üzerinden yapılması, bu kurumların sadece kiraya verilmek üzere ucuz konut üretmesine daha sıcak bakılıyor. Yapılacak düzenlemeler ile vergi istisnaları uygulanacağı için bu gayrimenkullerin maliyeti piyasadaki benzerlerinden daha düşük olacak.

YASAL KİRA ARTIŞ ORANINA DENETLEME MEKANİZMASI GETİRİLECEK

Türkiye'de kira sözleşmeleri ve uygun artış oranlarının uygulanmasıyla ilgili yaşanan sorunlar da çalışmanın konusunu oluşturuyor. Normalde Borçlar Kanununa göre 5 yıla kadar olan kira artışları TÜFE'ye göre yapılıyor. Ancak 5 yıldan sonra ev sahipleri isterse yeni bir kira tespiti yapabiliyor. Yasaya göre, 5 yıldan sonra rayiç bedel üzerinden yeni bir artış isteyebiliyor. Ancak, enflasyondaki hızlı artış nedeniyle ev sahiplerinin kiracıları yüksek artışa zorladığı, bunun denetlenmesi için de mekanizma kurulabileceği belirtiliyor.

HOLLANDA MODELİ

Hollanda hükümeti, konut sıkıntısı nedeniyle hızla artan ev kiralarına karşı orta gelir gruplarını korumak için serbest piyasadaki Kiralık Ev fiyatlarına müdahale etme kararı aldı. Ev sahipleri, evlerini hükümetin belirlediği değerin üzerinde fahiş fiyatlara kiraya veremeyecek. Toplu Konut ve Mekansal Planla ma Bakanı Hugo de Jonge, yeni düzenleme ile aylık 1250 euroya kadar kiraların, “arz-talep oyunundan” korunacağını açıklamıştı. Yeni plana göre, kirası 763 Euro’ya kadar olan ve belediyeler tarafından alt gelir gruplarına kiralanan sosyal konutlar gibi, serbest piyasadaki evler için de puanlama sistemi getirilecek. Evlerin büyüklüğü, oda sayısı gibi belirli özelliklere göre puanlama yapılacak ve sosyal konutlar haricinde serbest piyasada kiralanan evler için puanına göre en fazla 1000 ile 1250 Euro arasında bir kira bedeli saptanacak.

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin de gündeminde fahiş kira artışları vardı.

Bahçeli, “Konut fiyatlarıyla birlikte kiralardaki haksız, hukuksuz ve ahlaki hiçbir yanı olmayan artışların sorarım sizlere gerçek sebebi, asıl gayesi nedir? Kiracılarla ev sahipleri arasındaki ihtilafın yoğunlaşmasına hizmet eden, vatandaşlarımızı mağdur hale getiren, ayrıca bakkalda, pazarda, zincir marketlerde soğandan patatese, peynirden yumurtaya, etten süte, bakliyattan diğer gıda ürünlerine varıncaya kadar fiyat etiketlerinin kabarmasına yol açan kim ya da kimler varsa maşeri vicdan karşısında suçludur, sahnelenen kirli oyunun bir parçasıdır. Kiralardaki denetimsiz ve dengesiz yükselişlere sessiz kalamayız. Konut fiyatlarındaki anormal yükselişleri atıl vaziyette seyredemeyiz. Vatandaşlarımızın memnuniyetsizliği bizim de memnuniyetsizliğimizdir. '' dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kayseri MHP’li Özdemir: "Türk ve Türkiye Yüzyılı hedefimizin gerçekleştirilmesi için tüm kurumlarımız üstün bir gayret içerisinde" Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkan Yardımcısı ve Kayseri Milletvekili İsmail Özdemir, Cumhurbaşkanlığına bağlı bazı kuruluşların bütçe görüşmelerinde Türkiye Büyük Milleti’nde (TBMM) aldığı sözde, "Türk ve Türkiye Yüzyılı hedefimizin gerçekleştirilmesi için tüm kurumlarımız üstün bir gayret içerisindedir" dedi. MHP Genel Başkan Yardımcısı ve Kayseri Milletvekili İsmail Özdemir, TBMM’de yapılan Cumhurbaşkanlığına bağlı bazı kuruluşların bütçe görüşmelerinde söz aldı. Özdemir görüşmelerde yaptığı konuşmada, "İnsanlık sanayi devriminin ardından girdiği ve yüksek hızla devam eden ilerleme sürecine 1940’lı yıllardan sonra uzaya ve başka gezegenlere erişim, böylelikle de rekabetin yeni koşullarına uzanan süreçle başlamıştır. Bu çabalar bilgisayar teknolojisinin ve uzaktan haberleşme imkânlarının getirdiği diğer koşullarla istihbarat çalışmalarını ve faaliyetlerini de derinden etkilemiştir. Belirsizliğin, düzensizliğin ve meydan okumaların fazlalaştığı mevcut zaman diliminde ise yeni bir kırılmayla daha karşı karşıyayız. Haber kaynakları ve bunların güvenilirlik derecesi her ne kadar fazla, hatta çoğu da açık alanlardan temin edilse bile analiz ve işleme yeteneği açısından teknolojinin getirdiği yüksek kazanımlar, devletlerarası verilen mücadelede fark oluşturmaktadır. Bu sebeple Milli İstihbarat Teşkilatının başta kuantum teknolojisi olmak üzere ileri nesil yapay zekâ ekosistemine sahip olması elzem hale gelmiştir. Karar alma süreçlerinde son derece değerli katkıları olan milli şuura sahip inanmış kadroların sergilediği üstün gayretler kadar, teknoloji ile doğru yöntemlerle harmanlanmış bir çalışma sistematiğinin, muadil istihbarat kuruluşlarıyla kıyaslandığında kendi kurumlarımızı farklı ve üstün kılmasını sağlamak gerekir. Allah, vatan, namus; yani Kur’an, bayrak ve silah üzerine edilen şerefli yeminlerin tutulması için sergilenen üstün gayretlerle verilen emeklerin hedefe tam manasıyla ulaşması için teknolojiden azami ölçüde istifade edilmelidir. Bu durum espiyonaj faaliyetleri kadar kontraespiyonaj alanında da Türk mührünün vurulması mecburiyetini doğurur. Son dönemlerde ülkemize karşı yürütülen bazı casusluk faaliyetlerinde şimdiye kadar alışılagelmedik metotların kullanıldığının anlaşılması da bizi buna mecbur kılmaktadır. Malum ve meşum yapılanmaların mensubu bulunduğu ülkelerin durumuyla, bilhassa savunma sanayimizle alakalı yürüttükleri anlaşılan uğraşları dikkate alındığında, resmi yahut özel tüm savunma sanayi kuruluşlarımızın hem fiziki hem de veri güvenliklerinin tesis edilebilmesi için ayrı bir politika geliştirilmesinin de gelinen aşamada elzem olduğu anlaşılmaktadır" dedi. "Bölgesinde lider Türkiye" Türkiye’nin, Cumhur İttifakı’nın dirayetli duruşu ve Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin getirdiği istikrarlı yapıyla bölgesinde lider, küresel seviyede de giderek, daha da fazla söz sahibi olmayı başardığını dile getiren Özdemir, "Türk ve Türkiye Yüzyılı hedefimizin gerçekleştirilmesi için tüm kurumlarımız üstün bir gayret içerisindedir. Terörsüz Türkiye’nin hayata geçmesiyle beraber ülkemizin küresel bir güç olması istikametinde kararlılıkla ilerleyişinde İletişim Başkanlığımızın da sorumluluğu oldukça fazladır. Zira aynı anda beş lobi, küresel seviyede ülkemize karşı hem kamuoylarını hem de diğer ülkelerin karar alma mekanizmalarını etkileyebilmek için aktif bir faaliyet yürütmektedir. Rum, Ermeni, Siyonist ve Hindu lobilerine ilave olarak İslamofobik yapılanmalar doğrudan Türkiye’yi kötüleyecek, uluslararası itibarımıza saldıran, aziz milletimiz arasında kin ve nefret tohumları ekmek üzere FETÖ ile de işbirliği yapmak suretiyle uğraş vermektedir. Bu şartlarda gerek bölgesel ve uluslararası politikalarımız, gerekse küresel barış ve istikrarın tesisi için sürdürdüğümüz gayretlerimizin sağlıklı mekanizmalarla doğru biçimde anlatılması önemlidir. Sosyal medyanın psikolojik harekâtlar ve beşinci kol faaliyetleri için de ana mecralar haline geldiği gerçeği göz ardı edilmemelidir. Dünya ile beraber ülkemiz de belirsizliklerle dolu ve öngörülemez bir iklimde artık her an tetikte ve teyakkuzda olunmalıdır. İletişim Başkanlığımız da bu anlamda yedi gün, yirmi dört saat uyanık ve şuurlu olmak durumundadır. Bu çabalarda kamu yayıncısı olarak önemli bir sorumluluğu yerine getiren TRT’nin de faaliyetlerini başarılı bulduğumuzu ifade etmek istiyorum. Türk milletinin gür sesini ve Türkiye’nin tezlerini küresel seviyeye ulaştırmada etkili bir yayıncılık anlayışı sürdüren TRT’nin milli değerlerimizden olduğu unutulmamalı, kurumsal niteliğinin yıpratılmaması için herkes gereken hassasiyeti göstermelidir" ifadelerini kullandı.