GÜNDEM - 23 Şubat 2022 Çarşamba 19:53

Tarım ve Orman Bakanlığından arıcılık sektörü açıklaması

A
A
A
Tarım ve Orman Bakanlığından arıcılık sektörü açıklaması

Tarım ve Orman Bakanlığından arıcılık sektörü hakkında yapılan açıklamada, “Bakanlığımıza bağlı kuruluşumuz olan TÜRKŞEKER tarafından birliklere şeker tedariki sürecinde bazılarına öncelik tanındığına dair çeşitli iddialar gündeme getirilmiş olup, bu iddialar gerçeği yansıtmamaktadır” denildi.

Tarım ve Orman Bakanlığının arıcılık sektörüne yönelik faaliyetleri hakkında, kamuoyuna yansıyan iddialara ilişkin yaptığı yazılı açıklamada, “Bakanlığımıza bağlı kuruluşumuz olan TÜRKŞEKER tarafından birliklere şeker tedariki sürecinde bazılarına öncelik tanındığına dair çeşitli iddialar gündeme getirilmiş olup, bu iddialar gerçeği yansıtmamaktadır” ifadelerine yer verdi.

Açıklamanın devamında şöyle denildi: "Bakanlığımız, tüm faaliyetlerde olduğu gibi arıcılık alanında da sorumluluğunu titizlikle yerine getirmekte, hem üretimdeki verim ve kalitenin hem de üreticilerimizin refah düzeyinin artırılması hususunda ‘arı gibi’ çalışmaktadır. Son 19 yılda arılı kovan varlığı yüzde 110 artışla 8.7 milyon adete, bal üretimi yüzde 29 artışla 96.3 bin tona ulaşmıştır. Bu süre zarfında arıcılarımıza 792 milyon TL destek ödenmiş olup, yapılan desteklemenin yüzde 43’ü yani 345 milyon TL’si son dört yılda ödenmiştir. Sadece 2021 yılında 58 bin 359 üreticimize, 7,3 milyon adet arılı kovan için 108,8 milyon TL destekleme ödemesi yapılmıştır.

Verilen bu desteklerle beraber arıcılık sektörü 2021 yılında 31 milyon dolar değerinde bal ihracatı gerçekleştirerek, bir önceki yıla göre yüzde 20’lik artış sağlamıştır.

Bununla birlikte arıların ihtiyacı olan besleme şekerini temin amacıyla üreticilerimize Bakanlığımıza bağlı TÜRKŞEKER tarafından tedarik edilen şeker miktarı, geçtiğimiz yıl 3 bin 500 ton seviyesinde iken bu sene üç kattan fazla artışla yaklaşık olarak 10 bin ton seviyesinde gerçekleşmiştir. Herhangi bir koşul aranmaksızın kovan sayıları dikkate alınarak, arıcı birliklerine destek verilmiştir. Kovan bazlı şeker destek miktarı 1,03 kg ile en yüksek olan arıcı birliği TAB olup, diğer arıcı birliklerine verilen miktar kovan bazlı 0,09 kg ve 0,5 kg civarındadır.”

“Yangın afeti sonrası sektöre büyük destek”

Bakanlıktan yapılan açıklamada, “Ülkemizde geçtiğimiz yıl yaşanan orman yangını afeti sonrasında; Muğla iline kovan, arıcılık malzemesi, arı besleme ürünleri alımı ve hayvancılığın geliştirilmesi amacıyla toplam 18.8 milyon TL bütçe sağlanmıştır. 2021 yılında Muğla ilinde 4.363 arıcımıza 916 bin 376 adet kovan için 13 milyon 745 bin TL destekleme ödemesi yapılmış olup, toplamda 10 farklı kalemde 108.5 milyon TL hayvancılık desteği ödenmiştir.

Yangın afetinden zarar gören yerleşik ve göçer arıcılar için, yangın sonrasında konaklama noktaları ve kapasitesi konusunda da çalışmalar yapılmış, Aydın ilimiz Davutlar, Kuşadası, Söke ve Muğla ilimizin Bodrum ilçesinde, Yeni Basralı orman alanları konaklamaya açılmıştır.

Ayrıca çam balı üretimi yapan arıcıların kovan zararları karşılanmış, zarar gören arıcılara 255 ton arı yemi dağıtılmıştır. Kovanları zarar gören yetiştiricilere arılı kovan başına 30 TL, çam balı üretim alanlarının zarar görmesi sonucu üretim kaybı yaşayan yetiştiricilere ürün kaybının telafisi için 30 TL/kg ödeme yapılacaktır.

Afetten etkilenen illerimize daha fazla destek verilmiş, Muğla, Adana, Antalya ve Mersin en fazla besleme şekeri alan illerimiz olurken, yaklaşık 624 tonluk şeker tedariki ile ilk sırayı Muğla almıştır. Diğer illerimizde de Arıcı Birliklerimize, üye sayıları ve kovan miktarları gibi kriterler üzerinden şeker temin edilmiştir.

Sektöre verdiğimiz desteklerin kısa özetinde belirttiğimiz üzere kamuoyuna yansıtılan iddialar gerçek dışıdır.
Bakanlığımız, tüm faaliyetlerde olduğu gibi arıcılık alanında da sorumluluğunu titizlikle yerine getirmekte hem üretimdeki verim ve kalitenin hem de üreticilerimizin refah düzeyinin artırılmasında ‘arı gibi’ çalışmaktadır” denildi.

Musa Erdoğan

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Konya Beyşehir gölünde yasa dışı avlananlar ve satış yapanlara ceza Konya’nın Beyşehir ilçesinde, Beyşehir Gölü’nde ve ilçedeki göletlerde yasa dışı avlananlar ile balık satışı yapanlara idari para cezaları uygulanıyor. Gölde 15 Mart’ta başlayan su ürünleri av yasağı devam ederken, Tarım ve Orman İlçe Müdürlüğü ekiplerinin yasak döneme ilişkin yürüttüğü denetimler sürüyor. Denetimler gecenin ilerleyen saatlerinde de yapılıyor. Beyşehir İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğünden yapılan yazılı açıklamada, yürütülen denetim faaliyetlerinin İlçe Tarım ve Orman Müdürü Hüseyin Özver’in de katılımıyla su ürünleri kontrol ekipleri tarafından 24 saat esasına göre sürdürüldüğü belirtilerek, “Ekiplerimiz tarafından Beyşehir Gölü ve göletlerimizde denetimler devam etmektedir. Göl etrafında bulunan karaya çıkış noktaları ve sazlık alanlar denetlenmiş, göl içerisinde balıkçı teknesi bulunup bulunmadığı ve ağ atılıp atılmadığı kontrol edilmiştir. Bulundurulması yasak olan istihsal malzemelerine el konulmuş, yasa dışı avcılık ve satış yaptığı tespit edilen kişilere idari para cezaları uygulanmıştır. 15 Mart -15 Haziran tarihleri arasında uygulanan av yasağı süresince tüm avcılarımızın mevzuat hükümlerine uymalarını, aksi takdirde yasağa uymayanlar hakkında 1380 sayılı Su Ürünleri Kanunu çerçevesinde yasal işlem yapılacağını hatırlatmak isteriz” denildi.
Ordu Mayıs ayı il güvenlik, asayiş ve koordinasyon toplantısı Ordu’da mayıs ayı il güvenlik, asayiş ve koordinasyon toplantısı, Vali Muammer Erol’un başkanlığında gerçekleştirildi. Toplantıda, il genelinde son 1 yıl içerisinde meydana gelen asayiş olayları da değerlendirildi. Valilik toplantı salonunda gerçekleşen toplantıda, İl Emniyet Müdürlüğü ve İl Jandarma Komutanlığı yetkilileri tarafından bir sunum yapılarak, ilde yaşanan asayiş olayları sayısı, nedenleri, aydınlatma oranları, aranan şahıslara yönelik çalışmalar, KADES uygulaması faaliyetleri, dolandırıcılık olaylarına karşı vatandaşları bilgilendirme faaliyetleri, önleyici hizmetler kapsamında yapılan çalışmalar, kabahatler kanununa muhalefetten dolayı uygulanan idari yaptırımlar, huzur ve güven artırıcı faaliyetler, 6284 sayılı ailenin korunması ve kadına karşı şiddetin önlenmesine dair kanun kapsamında yürütülen çalışmalar hakkında Vali Muammer Erol’a ve toplantıya katılanlara detaylı bilgilendirmede bulunuldu. “Suda boğulma olaylarını önlemek için gerekli tedbirleri alalım” Toplantıda, yaklaşan yaz mevsimi dolayısıyla suda boğulma olaylarının önlenmesi amacıyla ilçe kaymakamlarından çalışma yapılmasını isteyen Vali Muammer Erol, can güvenliği açısından denize ve göllere girilmesi sakıncalı olan yerlerin belirlenmesini, buralarda gerekli uyarı tabelalarının konulmasını, gerektiğinde de yasaklama kararı için Valiliğe teklifte bulunulması talimatını verdi. “Mevsimlik tarım işçilerine yönelik hazırlıklarımızı gözden geçirelim” Fındık hasat döneminde çalışmak üzere il dışından gelen mevsimlik tarım işçilerinin güvenli bir şekilde barınmalarını temin etmek amacıyla gerekli çalışmaların ve hazırlıkların şimdiden başlatılmasını isteyen Vali Erol, “Fındık hasat döneminde il dışından fındık toplamak üzere ilimize gelen mevsimlik tarım işçilerimizin, önceki yıllarda olduğu gibi güvenli bir şekilde barınma ve diğer ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla hazırlıklarımızı gözden geçirelim. Yapılması gereken işler varsa onları tamamlayalım. Eksiklerimiz varsa onları giderelim” dedi. “Kaçak yapılaşmaya göz yummayacağız” Ordu’nun yaşanabilir bir şehir olma özelliğinin mutlaka korunması gerektiğine vurgu yapan Vali Muammer Erol, ilçe kaymakamlarından ilçelerindeki kaçak yapılaşmayı önlemelerini, kaçak yapılara göz yummamalarını istedi. Bu dönemde kaçak yapılaşmayla yoğun bir mücadele içinde olunacağını ifade eden Vali Erol, “Ordu’nun yaşanabilir bir il olma özelliğini koruyacağız. Bu konuda herkese görev ve sorumluluk düşüyor. Özellikle kırsaldaki kaçak yapılaşmaya artık dur diyeceğiz. Tüm kamu görevlilerimiz, kaçak yapılaşmayı önlemek için mücadele edecekler. Artık kaçak yapılara göz yummayacağız. Göz yumanlara da gereken işlemi yapacağız. Bu konuda kararlıyız” diye konuştu. “Kahverengi kokarca ile mücadelemizi sürdüreceğiz” Ordu’nun gündeminde yer alan kahverengi kokarca ile mücadele çalışmalarına da değinen Vali Erol, “Başta fındık olmak üzere tarımsal ürünlere zarar veren ve istilacı bir tür olan kahverengi kokarcaya karşı büyük bir mücadele yürütüyoruz. Bu mücadeleyi Ordu ili olarak çok önceden başlattık ve önemli neticeler aldık. Kahverengi kokarcayı bulundukları yerde yok etmek için kışlaklarda ilaçlama çalışmaları yaptık. Şimdi de arazide ilaçlama çalışmalarını sürdürüyoruz. Bu mücadeleyi hiç bırakmayacağız. Bu konuda ilçelerimizde kaymakamlarımızın önderliğinde, muhtarlarımızın desteği ile üreticilerimiz ilaçlama çalışmalarını yapmalılar. Kaymakamlarımızdan da bu çalışmalara destek olmalarını istiyorum” şeklinde konuştu. Toplantıya Vali Yardımcısı Ayhan Durmuş, ilçe kaymakamları, İl Jandarma Komutanı Kıdemli Albay Numan Öksüz, İl Emniyet Müdürü Atilla Aksoy, Sahil Güvenlik 97. Bot Komutanı Üsteğmen Semih Gümrükçü, İl Göç İdaresi Müdürü Ferruh Dibiç, İl Emniyet Müdürlüğü ile İl Jandarma Komutanlığı yetkilileri de katıldı.
Bilecik Gübretaş’a ait altın madeninde ’İltimaslı işe alımları’ iddiası Bilecik’in Söğüt ilçesinde faaliyet gösteren Gübretaş’a ait altın madenine ’İltimaslı işe alımları’ olduğunu iddia eden ve ocak yolu üzerine tepki pankartları asan vatandaşlar adil ve şeffaf bir işe alım süreci istediklerini belirtti. Tarım Kredi Kooperatifi iştiraklerinden Gübretaş’a ait maden sahasına alınan işçi alımlarına tepki gösterildi. İlçe halkı maden ocağı yolu üzerine birçok bez pankart asarak, işçi alımında adil ve şeffaf olunmadığını iddia etti. İlçe halkı adına yapılan konuyla ilgili açıklamada, "Bugün burada, Bilecik’in Söğüt ilçesindeki Gübretaş Altın Madeni’nde yaşanan sorunlara dikkat çekmek ve adaletli bir işe alım süreci talep etmek için pankart astık. Biz, Söğütlü gençler olarak, madenimizde yaşanan adaletsizlikleri ve iltimaslı işe alımları kamuoyuna duyurmak istiyoruz. Gübretaş Altın Madeni’nde, enişteler ve kayınçoların iltimaslı olarak işe alındığı ve ayrıcalıklı muamele gördüğüne şahit oluyoruz. Bunun sonucunda, adil ve şeffaf bir işe alım sürecinin olmaması nedeniyle, yerel gençlerimiz iş bulma konusunda zorluklar yaşamaktadır. İşe giren hemşerilerimize de düşük ücret ve adaletsiz skala dağılımı ile haksızlık yapılmaktadır. Bugün burada asıl talebimiz, Gübretaş altın madeni yönetimi ve ilgili yetkililerden, adil bir işe alım politikası izlemelerini ve iltimaslı işe alımları sonlandırmalarını talep etmektir. Söğüt’ümüzde yaşayan gençler olarak, bizler de hak ettiğimiz fırsatlara erişmek istiyoruz. Ayrıca, madenimizde düşük maaşlarla çalışan Söğütlü madencilerin yanında olduğumuzu ve onların haklarını savunacağımızı da belirtmek isteriz. Adaletli bir çalışma ortamı ve adil bir ücretlendirme, herkesin hakkıdır ve bunu savunmaya devam edeceğiz. Gübretaş altın madeni yönetiminden ve ilgili yetkililerden, bizim sesimize kulak vermelerini ve toplumsal adaleti sağlamak için gerekli adımları atmalarını istiyoruz. Söğüt’ümüzün geleceği için adil bir iş ortamı ve eşit fırsatlar sağlanması gerektiğine inanıyoruz. Biz gençler olarak, sesimizi duyurmak ve değişim talep etmek için buradayız. Gübretaş altın madenindeki adaletsizliklere karşı birlikte mücadele ettikleri için tüm Söğütlülere ve kamuoyuna teşekkür ederiz" ifadelerine yer verdi.