ASAYİŞ - 25 Haziran 2023 Pazar 09:39

'Taşındım, bana ulaşamazlar' diyene kötü haber

A
A
A
'Taşındım, bana ulaşamazlar' diyene kötü haber

Bazı davaların yıllarca sürmesine sebep olan taraflara ulaşılamaması ile alakalı Yargıtay'dan emsal nitelikte bir karar çıktı. Yüksek Mahkeme; adresini değiştiren tarafın bunu bildirmediği ve adres kayıt sisteminde yerleşim yeri adresi de tespit edilemediği takdirde, tebliğ olunacak evrakın bir nüshasının eski adrese ait binanın kapısına asılmasının yeterli olduğuna hükmetti. Kararda; bu tür durumlarda evrakın asılma tarihinin tebliğ tarihi sayılacağına dikkat çekildi.

Vinç makinası operatörü olarak çalıştığı şirketten kovulan işçi, İş Mahkemesi'nin kapısını çaldı. Vardiyalı olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin davalılar tarafından haklı bir sebep olmadan feshedildiğini ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatları ile ücret, fazla çalışma, hafta tatili ve ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etti. Davalı şirket, ihale makamı konumunda bulunduklarını savunarak davanın husumet ve esas yönünden reddini istedi. Diğer davalı şirket avukatı ise fesih bildirim tebligatında davacının iş sözleşmesinin tazminatlı olarak feshedileceğinin bildirildiğini, davacının da bunu imzalayarak kıdem ve ihbar tazminatının ödendiğini kabul ettiğini savunarak davanın reddini istedi. Mahkeme; şirketin ihale makamı olduğu kabul edilerek son üç aylık dönem içerisinde ödenmeyen ücret alacağının tüm davalılardan, diğer alacakların ise diğer şirketten müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verdi. Kararı ikinci şirket avukatı, tebligattaki usulsüzlük sebebiyle temyiz etti.

Dava dosyasını inceleyen Yargıtay 9. Hukuk dairesi, emsal nitelikte bir karara imza attı. Kararda şöyle denildi:

"Adreste tebligatın, gerçek veya tüzel kişinin bilinen en son adresinde yapılması gerekir. 7201 sayılı Kanun’un 6099 sayılı Kanun‘la değişik 35'inci maddesine göre, kendisine veya adresine kanunun gösterdiği usullere göre tebliğ yapılmış olan kimse, adresini değiştirirse, yenisini derhâl tebliği yaptırmış olan kaza merciine bildirmeye mecburdur. Bu takdirde bundan sonraki tebliğler bildirilen yeni adrese yapılır. Adresini değiştiren kimse yenisini bildirmediği ve adres kayıt sisteminde yerleşim yeri adresi de tespit edilemediği takdirde, tebliğ olunacak evrakın bir nüshasının eski adrese ait binanın kapısına asılması yeterli olacaktır. Bu durumda evrakın asılma tarihi tebliğ tarihi sayılır. Daha önce tebligat yapılmamış olsa dahi, tüzel kişiler bakımından resmî kayıtlardaki adresleri esas alınarak bu madde hükümleri uygulanır. Şu halde Mahkemenin kabul şekline göre dahi yargılama aşamasında davalı '...' şirketine yapılan tebliğlerin bila ikmal iade gelmesi nedeniyle davalının ticaret sicilinde kayıtlı adresinin araştırılarak bu adrese tebligat yapılması gerekirken bu yöntem izlenmeden doğrudan iade gelen adrese 7201 sayılı Kanun’un 35'inci maddesine göre tebliğ yapılmaya devam edilmesi savunma hakkını kısıtlar mahiyettedir. Kararın bu sebeple bozulmasına oy birliği ile hükmedilmiştir."

Süleyman Aydın

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Eskişehir Bir haftadır çatıda olan kedi kurtarılmayı bekliyor Eskişehir’de bir haftadır binanın çatısında mahsur kalan kedi kurtarılmayı bekliyor. Mahalleli, durumu itfaiyeye bildirdiklerini ancak sonuç alamadıklarını söyledi. Emek Mahallesinde yurt dışında yaşayan bir aileye ait olduğu öğrenilen evin çatısında bir kedi mahsur kaldı. Kedinin çıkamadığını gören mahalle sakinleri durumu hem itfaiye ekiplerine hem de muhtara bildirdi. Emek Mahalle Muhtarı Sibel Akın, Eskişehir Büyükşehir Belediyesine bağlı itfaiye ekiplerini aradı. Ancak iddiaya göre olumsuz yanıt alındı. “7-8 gündür indiremedik, itfaiyeyi aradık ‘gelemeyiz’ dediler” Mahalle sakinlerinden ve kediye yardım etmeye çalışan Semih Akıl, kedinin 7 ya da 8 gündür çatıda olduğunu ifade etti. Kediyi indirmediklerini ifade eden Akıl, “Aşağıdaki ağaçtan tırmanmış, fakat geri indiremiyor. Sabah ben ağaca tırmandım, kasa uzattım o halde de inmedi itfaiyeye haber verdik. İtfaiye bize ‘Hayvanın bir yerde sıkışık olması lazım’ diyor. Ben de "Geziniyor ama indiremiyoruz, zaten ev sahiplerinin ikisi de yurt dışında, evin çatısına çıkamıyoruz, haber de veremiyoruz" dedim. Ondan sonra biz itfaiyeyi iki kere aradık, bir babam aradı bir de ben aradım. Ben hatta muhtarımıza da ben haber verdim, kendisi de iletti aynı şekilde ama gelemeyeceklerini söylüyorlar. "İleteceğiz diyorlar ’ama gelen giden yok. Ufak tefek bir şeyler atıyoruz, ama su hiç içemiyor. Gece gündüz miyavlıyor, zaten sesi falan gitti iyice kısıldı” diye konuştu. “Kedi 7 gündür aç susuz orada kaldı” Emek Mahalle Muhtarı Sibel Akıl, kediyi kurtarmak için her yola başvurduklarını ancak bir sonuç alamadıklarını söyledi. İtfaiye ekiplerinin defalarca aranmasına rağmen gelmediklerini anlatan Muhtar Akıl, konuşmasının devamında şunları söyledi: “İtfaiye Müdürlüğünü aradım. Kedi zor durumda olmadığı sürece, yani herhangi bir sıkışma olmadığını veya herhangi bir kuyu tarzında ya da baca tarzında bir yere düşmediği takdirde maalesef bu şekilde çatıdan kedi almaya gelemeyeceklerini söylediler. Ama benim hatırımı kırmayıp geleceklerini söylediler, ama yine ekip gelmemiş. Biz de farklı bir yol denedik. Şu an emniyet müdürlüğümüz de bu işin içerisine girdi. Yani kedi sadece çatıda da değil oraya sıkışmış aynı zamanda inemiyor da. Zaten ve 7 gündür maalesef aç susuz. Konu komşu bir şeyler atmaya çalışıyorlar çatıya, ama maalesef yüksek olduğu için ulaşamıyorlar da. Yani kedi zor durumda. Havalar soğuk, kaldı ki orada sonuçta hayvan sevenlerimiz var. Yani hayvan koruma derneklerimiz var işte hayvanları koruyalım diye pek çok haberler yapılıyor ama biz ihbarda bulunuyoruz. Maalesef gelen giden olmuyor.”
Ankara MEB’den afet durumlarında çocuk haklarını gözeten proje Milli Eğitim Bakanlığı, afet durumlarında ilköğretim ve ortaöğretim çağındaki çocukların haklarının korunması amacıyla hazırlanan “Afet ve Acil Durumlarda Çocuk Hakları ve Eğitim” projesini tanıttı. Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı Konferans Salonu’nda “Afet ve Acil Durumlarda Çocuk Hakları ve Eğitim” projesinin tanıtımı gerçekleştirildi. Etkinlikte ilköğretim ve ortaöğretim çağındaki çocukların haklarının korunması için yapılan çalışmalar anlatıldı. Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Celile Eren Ökten, yaptığı konuşmada çocukların başta eğitim olmak üzere bütün haklarının Bakanlık tarafından gözetildiğini belirterek, “Zorunlu eğitim çağındaki her çocuğun fırsat ve imkan eşitliği temelinde eğitim almasını sağlamak, bilgi kaynaklarına erişim imkanını arttırmak, okullarda eğitsel amaçlı oyun ve eğlence alanları oluşturmak, yatılı bölge okullarında bütün çocukların güvenliği, temizlik, barınma, giyim, beslenme ve iletişim ihtiyaçlarının karşılanması yer almaktadır” ifadelerini kullandı. Savaş, salgın, afet ve küresel ısınma gibi zorlayıcı yaşam olaylarının çocukların hayatını olumsuz etkilediğini dile getiren Ökten, şunları kaydetti: “Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde Bakanlığımız, depremin meydana geldiği andan itibaren depremden etkilenen bölgeler ve depremzede vatandaşlarımız için seferber oldu. Bölgede birçok faaliyet ve çalışma yürüttü. Bu çalışmaları yürütmeye de devam etmektedir. Bakanlığımız, afet bilinci, iklim değişikliği, yenilikçi çözümler ve coğrafya gibi dersler ile ülkemizin zorlayıcı yaşam olayları karşısında bilinçlenmelerini sağlayan içerikler sunmaktadır.” Projenin içeriğini aktaran Ökten, “Hazırlanan öğretim programları ile tehlike ve kaza durumlarında kendilerini nasıl korumaları ve neler yapmaları gerektiği konusunda eğitim verilmektedir. İlköğretimde afet durumlarını tanıyabilme, acil durumlardaki davranışlar, yetkililerle etkili iletişim kurabilme, afet öncesi, sonrası ve sırasında yapılması gerekenler ile ilgili bilgilendirmeler yapılmaktadır” şeklinde konuştu. Programa Talim ve Terbiye Kurulu Başkanı Cihad Demirli, UNICEF Türkiye Temsilcisi Paola Marchi, öğretmenler ve öğrenciler katıldı.