EKONOMİ - 24 Temmuz 2022 Pazar 13:27

Tekstil sektörü çalıştıracak mühendis bulamıyor

A
A
A
Tekstil sektörü çalıştıracak mühendis bulamıyor

Yeni yatırımlarla büyüyerek her yıl ihracat hacmini arttıran tekstil sektöründe tekstil mühendisi yetişmiyor. Büyük holding ve şirketlerden kendilerine tekstil mühendisi talebi yağdığını söyleyen Gaziantep Üniversitesi (GAÜN) Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Bayram, “Firmalar tekstil mühendisliğinden mezun olan öğrencileri işe almak için rekabet ediyor” dedi.

Her geçen yıl üretim ve ihracat hacmini arttıran tekstil sektöründe tekstil mühendisi krizi yaşanıyor. 2021 yılını 13 milyar dolarlık rekor ihracatla kapatan sektör yeni yatırımlarla büyürken, çalıştıracak tekstil mühendisi bulamıyor. 2022 yılı için 15 milyar dolarlık ihracat hedefi koyan tekstil sektörüne mühendis yetiştiremediklerini ifade eden Gaziantep Üniversitesi (GAÜN) Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Bayram, kontenjan sayısını arttırmalarına rağmen sektörün talebini karşılayamadıklarını söyledi. Yurtiçi ve yurtdışındaki büyük holding ve şirketlerden kendilerine tekstil mühendisi talebi yağdığını aktaran Prof. Dr. Bayram, ciddi miktarda tekstil mühendisi yetiştirmeleri gerektiğini dile getirdi.

Mezun oldukları gibi işleri hazır

Üniversite eğitimi esnasında başarı düzeyine göre eğitim bursu da alan tekstil mühendisliği öğrencilerine bölümü bitirdikleri gibi iş teklifi yağıyor. Şirketlerin adeta kapıştığı tekstil mühendisleri öğrenimlerini tamamlamalarının ardından iş bulma stresi yaşamıyor. Firmaların mezun olan öğrencileri kapmak birbiriyle yarıştığını söyleyen Dr. Mustafa Bayram, tercih döneminde olan öğrencilere tekstil mühendisliğini tavsiye ettiğini belirterek, tekstil mühendisliğini önü açık bir meslek olduğunu söyledi.

Tekstil sektörü çalıştıracak mühendis bulamıyor

“Türkiye’nin her tarafından tekstil mühendis talebi geliyor”

Tekstil sektörünün uzun süredir büyüyen bir dinamiği olduğunu söyleyen Dr. Bayram, üretim hacminin artması ve piyasada tekstil mühendisi sayısının azalmasından dolayı iş dünyasının kendilerinden ciddi düzeyde tekstil mühendisi talep ettiğini vurguladı. Her yıl verilen mezunlara rağmen bu talebi karşılayamadıklarını aktaran Bayram, “Bu yıl kontenjanı da arttırdık. Fakültemizin 50 yıllık bir geçmişi var. İngilizce eğitim veriyoruz. MÜDEK akreditasyonuna da sahip olmamızdan dolayı sanayi sektörü özellikle bizden talep ediyor. Bu anlamda bizim ciddi miktar tekstil mühendisi yetiştirmemiz gerekiyor. Türkiye’nin doğusunda ve batısına yayılmış bir tekstil sektörümüz var. Ancak bize gelen talepler Türkiye’nin her tarafından geliyor. Çok büyük holdingler ciddi miktarda tekstil mühendisi istiyor” ifadelerini kullandı.

“Okul bittiği zaman iş garantisi veriyoruz”

Yurtdışından da yoğun tekstil mühendisi talebi aldıklarını söyleyen Bayram, kendilerinden tekstil mühendisi isteyen yabancı ülkeler ve şirketler olduğunu belirtti. Öğrencilerin eğitime bir yıllık hazırlıkla başladığını paylaşan Bayram, “Onun ardından 3,5 yıl eğitim alıyor. Son dönemini de bir sanayi kuruluşunda çalışarak geçiriyor. Üniversiteye başladığı zaman başarı düzeyine göre eğitim bursu da alıyor. Okul bittiği zamanda iş garantisi veriyoruz. Bu garanti bizim fakültemizdeki tekstil mühendisliğinde var. Yani tekstil mühendisliği öğrencilerinin okul bittiği gibi işleri hazır. Sanayi kurumları ciddi miktarda tekstil mühendisi talep ettiği için öğrenciler okulu bitirdikleri gibi onlarla bir kontrat imzalıyor. Fakat öğrenciler zaten okullarının son dönemlerinde sanayide son dönem intörn mühendislik yaptıkları için çoğu zaten anlaşmalarını yapmış oluyor. O nedenle öğrenciler okurken ekonomik anlamda rahat bir süreç geçiriyor. Okulu bitirdikleri zaman da işleri garanti oluyor zaten” dedi.

Tekstil sektörü çalıştıracak mühendis bulamıyor

“Firmalar öğrencileri işe almak için rekabet ediyor”

Firmaların öğrencileri işe almak için rekabet ettiğini sözlerine ekleyen Bayram, “Çünkü arz talep dengesi biraz farklı. Tercih sürecinde olan öğrencilere tekstil mühendisliğini tavsiye ediyoruz. Çünkü mühendislik ölmeyecek bir dal. Burada tekstil mühendisliğinden mezun olan öğrencilerin önü açık. Fakültemizin en önemli özelliği iyi bir eğitim kadromuzun olması. Laboratuvarlarımız oldukça gelişmiş durumda. Yurtdışıyla çok iyi ilişkilerimiz var. Üniversite içinde Teknopark ve teknoloji transfer merkezi olması öğrencilerimiz için büyük avantaj. Bölümlerde eğitim tamamıyla İngilizce olarak yapılıyor. Fakültemizden mezun olanların işsiz kalma gibi bir derdi yok. Çünkü dünyanın her tarafında bizim mezunlarımız var. Bugüne kadar binlerce mezun vermişiz. Bunların binlercesi de yurtdışında çalışıyor. Yani sadece Türkiye’de değil, dünyanın tamamında kabul gören bir fakülte konumundayız” diye konuştu.

Muhammet Abdulkadir Esen
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan Tarımsal girdi fiyatları yıllık yüzde 33,66 arttı Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), ekim ayına ilişkin Tarımsal Girdi Fiyat Endeksi (Tarım-GFE) verilerini açıkladı. Buna göre Tarım-GFE, ekim ayında bir önceki aya göre yüzde 2,04, geçen yılın aralık ayına göre yüzde 29,06, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 33,66 ve 12 aylık ortalamalara göre yüzde 32,3 artış gösterdi. Ana gruplar incelendiğinde, bir önceki aya göre tarımda kullanılan mal ve hizmetler endeksi yüzde 2,12, tarımsal yatırıma katkı sağlayan mal ve hizmetler endeksi ise yüzde 1,57 yükseldi. Geçen yılın aynı ayına göre ise tarımda kullanılan mal ve hizmetler endeksinde yüzde 34,79, tarımsal yatırıma katkı sağlayan mal ve hizmetler endeksinde yüzde 27,19 artış kaydedildi. Alt gruplar bazında yıllık Tarım-GFE verilerine göre 6 alt grupta artış oranı ortalamanın altında, 5 alt grupta ise üzerinde gerçekleşti. Yıllık artışın en düşük olduğu alt gruplar yüzde 18,91 ile tarımsal ilaçlar ve yüzde 20,98 ile bina bakım masrafları olurken, en yüksek artış yüzde 64,33 ile veteriner harcamaları ve yüzde 47,39 ile gübre ve toprak geliştiricilerde görüldü. Aylık Tarım-GFE’ye göre ise 6 alt grup daha düşük, 5 alt grup daha yüksek değişim gösterdi. Ekim ayında aylık bazda artışın en düşük olduğu alt gruplar yüzde 0,09 ile enerji ve yağlayıcılar, yüzde 0,27 ile gübre ve toprak geliştiriciler olarak belirlendi. Buna karşılık, aylık artışın en yüksek olduğu alt gruplar yüzde 5,61 ile veteriner harcamaları ve yüzde 4,71 ile tohum ve dikim materyali oldu.
Ankara 7 ilde 7 ayrı organize suç örgütüne yönelik operasyon: 67 şüpheli yakalandı, 42’si tutuklandı İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya 7 ilde dolandırıcı, tefeci ve göçmen kaçakçısı 7 ayrı organize suç örgütüne yönelik düzenlenen operasyonlarda 67 şüphelinin yakalandığını ve 42’sinin tutuklandığını açıkladı. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın paylaştığı bilgilere göre, Cumhuriyet Başsavcılıkları ile Jandarma KOM Daire Başkanlığı koordinesinde; İl Jandarma Komutanlıklarınca 7 ilde 7 ayrı organize suç örgütüne yönelik operasyonlar düzenlendi. Şüphelilerin; Denizli’de 30 ayrı iş yerinden organize şekilde hırsızlık yaptıkları, Yalova’da nitelikli dolandırıcılık suçunu organize şekilde yönettikleri, İzmir’de trafo ve enerji nakil kablosu hırsızlığı yaptıkları, Iğdır’da göçmen kaçakçılığı suçunu işledikleri ve Muğla’da tefecilik yaptıkları, Tekirdağ ve Şanlıurfa’da terör örgütüyle bağlantıları olduklarını söyleyip para talep ederek vatandaşları dolandırdıkları tespit edildi. Düzenlenen operasyonlar ile hesaplarında son 5 yıl içerisinde 251 Milyon Türk lirası hesap hareketi bulunan 67 şüpheliyi yakalandı. 42’si tutuklandı. 23’ü hakkında adli kontrol hükümleri uygulandı. Diğer 2 şüphelinin işlemleri devam ediyor. Ayrıca operasyonlar sonucu çok sayıda dijital materyal ile muhtelif miktarda nakit para ve ziynet eşyası ele geçirildi.
Erzincan Erzincan’da soğuk hava nedeniyle sürüler yayladan indirildi Erzincan’da yüksek kesimlerde görülen kar yağışı ve soğuk havayla birlikte yaylalarda bulunan küçükbaş hayvan sürüleri donma tehlikesi nedeniyle merkeze ve köylere taşındı. İlkbahar aylarından itibaren yaylalarda kalan küçükbaş hayvanlar, hava sıcaklıklarının düşmesi ve kar yağışının başlamasıyla birlikte daha güvenli alanlara çekildi. Üreticiler, kış şartlarının ağırlaşması nedeniyle sürülerini Erzincan merkez ve çevre köylere indirerek ahırlara aldı. Kış boyunca hayvanların yem, saman ve arpa ile besleneceği öğrenildi. Üreticilerden İlhan Koyun, nisan ayı sonunda koyunlarını yaylaya çıkardıklarını belirterek, "Aylarca yaylada kaldık, süt ve peynir üretimi yaptık. Aralık ayının sonlarına doğru havalar sertleşince geri dönmek zorunda kaldık. Kış aylarında yem ve saman temini bizim için en büyük sıkıntı" dedi. Tulum peyniri üreticisi Özkan Beydili ise bahar aylarında çıktıkları yaylalarda aralık ayına kadar kaldıklarını ifade ederek, soğuk havanın etkisini artırmasıyla köylerine dönmek zorunda kaldıklarını söyledi. Beydili, hayvancılığın büyük emek ve fedakârlık gerektirdiğini vurguladı. Üretici Ferdi Kaya da ilkbaharda yaylaya çıkarılan koyunların yaz boyunca otlatıldığını ve peynir üretimi yapıldığını belirterek, "Hava şartları sertleşince dönüş hazırlıklarına başladık. Hayvanlar ilkbahara kadar yem ve arpa ile beslenecek" diye konuştu. Erzincan’da her yıl kış mevsimiyle birlikte yaşanan bu dönüş, bölgedeki küçükbaş hayvancılığın doğayla iç içe süren zorlu üretim sürecini bir kez daha gözler önüne serdi.