SPOR - 04 Eylül 2015 Cuma 02:25

Terim: 'Hakem bizi fena doğradı'

A
A
A
Terim: 'Hakem bizi fena doğradı'

A Milli Takım, 2016 Avrupa Şampiyonası Elemeleri grup maçında Letonya ile 1-1 berabere kaldı. Maç sonrası düzenlenen basın toplantısında konuşan Türkiye Futbol Direktörü Fatih Terim, maçın İsveçli hakemi Stefan Johannesson’a tepki gösterdi.

Uluslararası arenada hakemler hakkında çok fazla konuşmadığın ancak bu kez söylemlerinin UEFA’ya ulaşmasını isteyen Fatih Terim, hakemlerin yanlış kararlar verdiğini söyledi. Karşılaşmadaki Burak’ın düşürülmesinin penaltı olduğunu, ofsayt gerekçesiyle verilmeyen gol kararının yanlış olduğunu ifade eden Terim, "Umut ederim UEFA bize bir daha İsveçli hakem vermez. Ne diyeceğiz pardon mu? 4 dakika mı bu oyunun uzaması. Kaleciye sarı kart gösterilen bir ortam ve ikinci yarı onu alışkanlık halile getirmiş bir kaleci. Ümit ederim uzun müddet İsveçli hakem vermezler. Bunu yazacağız UEFA’ya. 2 İsveçli hakem bizi fena doğradı” dedi.

“HOLLANDA İLE BİZ BİRBİRİMİZE NAZİRE YAPARCASINA PUAN KAYBEDİYORUZ”

Alınan 1-1’lik skora mani olamadıklarını ifade eden Terim, “Belki tarihin en fazla şutu ve pozisyonu olabilir ama bu bize küçük bir teselli ödülüdür ve oyun dışında bize puan falan vermiyor. Onun dışında geldik pazara. Allah bize tepside sunuyor biz elimizle itiyoruz. İnşallah Pazar günü güzel bir zaferle öne geçeriz. Bugün kazansak Pazar günü oynayacağımız maçın stejisinde değişiklik olabilir. Ama olmadı. Oyunun sonlarında o kadar gol kaçırıp gol attıktan sonra futbolcunun geri çekilmesine mani olamıyorsunuz. Ama Hollanda’da maçının atmosferi değişik olacaktır. Oyun formatı da değişik olacaktır ama artık son limit ve son noktadır. Kazanırsan üçüncülük için avantaj elde ederiz. Kaybedersek bırakıp dünya kupasına doğru hazırlanmamız gerekir. Berabere kalırsak son iki maçlarımızın sonuçları olarak devam eder. Hollanda ile biz birbirimize nazire yaparcasına puan kaybediyoruz” diye konuştu.

“BÖYLE BİR OYUN VE BÖYLE BİR GOL POZİSYONU YAĞMUR DEĞİL SAĞANAKTIR”

Maç kaçan birçok fırsatların değerlendirilememesiyle alakalı soruya Terim, “Olmazsa olmuyor. Yok futbol şansı. Bunlarla hiçbir ilgisi yok. Çerçeveyi bulacaksın. Önemli olan hatta zor olan önce gol pozisyonuna girmektir. Bunu başardıktan sonra bir önemlisi daha gol vuruşu. Bunun için vuruş tekniği durduğun yer konsantre sayılabilir. Böyle bir oyun ve böyle bir gol pozisyonu yağmur değil sağanaktır. Bana göre gol vuruşuna ve doğru yerde durmamak konsantre olmamaktır. Golü kaçırmak. Vurdum olmadı şansım yok. Biz bugün ancak seyredenlere güzel bir futbol seyrettirmiş olabiliriz. Ama sonuç eğer biz girdiremezsek akılda bunlar kalmaz. Oyuncuların idrak edemediği konu budur. Hollanda’ya, İzlanda’ya mağlup olursunuz tamam. Letonya’yı küçümsemiyorum ama bizim seviyemizde olmadığı açık. Böyle bir maçı kazanıp oyunu pazara taşımamız gerekirdi. Bu kaçan pozisyonlarla gol bulup kazanma sevincimizi morale döndüremeyişimize de üzülüyorum” şeklinde konuştu.

“BİZ DAHA HENÜZ PES ETMEDİK”

Grupta hala şanslarının olduğunu aktaran Fatih Terim, “Biz hamle üstünlüğünü kaybettik. Bize kalan kazanmak ve kaybetmemek. Biz daha henüz pes etmedik. Pazar günü de bir görelim. Bugün olmayanlar ümit ederim orada olur. Bazen kuş taşa çarpar. Ülkemizin şu iki tane maçta keyif veren bir futbol. Galibiyetle süsleyen bir pozisyon olsaydı, ülkemizin içinde bulunduğu son durumunda herkes biraz şifa ve keyif bulurdu. İnşallah onu Pazar günü yapıp ileriye ümitle bakarız” ifadelerini kullandı.

BURKAY ÇELEBİOĞLU - H.İBRAHİM PARLAK 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Bakan Ersoy, Yunan mevkidaşı ile "Romeo ve Juliet" oyununu izledi Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ile Yunanistan Kültür Bakanı Lina Mendoni, William Shakespeare’in unutulmaz eseri "Romeo ve Juliet" oyununun Atatürk Kültür Merkezi’ndeki (AKM) gösteriminde bir araya geldi. Oyun, Türkiye’den Devlet Tiyatroları ve Yunanistan’dan Atina Konser Salonu Megaron ve Yorgos Lykiardopoulos kültürel organizasyonu Lykofos ortak projesiyle Ege’nin her iki yakasında tiyatro severlerle buluşuyor. Yunanistan ve Türkiye’den sanat kurumları ile sanatçıları bir araya getiren proje, iki ulus arasında köprü kurmayı hedefliyor. Dün İstanbul’da ilk gösterimi yapılan ve 28 Nisan’a kadar sahnelenmeye devam edecek esere ilişkin AKM’de gerçekleştirilen basın toplantısında Bakan Mehmet Ersoy, Bakan Lina Mendoni ile verimli bir görüşme gerçekleştirdiklerini ve değerlendirmelerde bulunduklarını söyledi. Basın toplantısında konuşan Bakan Ersoy, "Bugün değerli mevkidaşım, Yunanistan Kültür Bakanı Sayın Lina Mendoni ve beraberindeki heyeti misafir ettik. Verimli bir görüşme gerçekleştirdik; değerlendirmelerde bulunduk. Şimdi ise çok güzel bir sanat birlikteliği vesilesiyle buradayız. Devlet Tiyatrolarımız ile Pire Belediye Tiyatrosunun ortak bir proje çerçevesinde sahneye koyduğu Romeo ve Juliet oyununun İstanbul galasını izleyeceğiz” dedi. "Sanatın evrenselliği insanlık için daima ortak bir çatı olmuş; en güzel, en anlamlı birlikteliklere ev sahipliği yapmıştır" diyen Ersoy, sözlerine şöyle devam etti: “Bizler de buna sahip çıkmanın, katkı ve değer sunmanın gayretindeyiz. İnanıyorum ki bu proje sadece bir başlangıç olacak, önümüzdeki dönemlerde sanatın diğer alanlarına da yayılacaktır. Romeo ve Juliet, Shakespeare’in eşsiz kaleminden çıkmış ölümsüz bir klasik. Bizler ise bu eseri, sanatçılarımızın kendi kültürel ve tarihsel geçmişlerinden ilham alarak yeniden yorumladıkları bir temsille sahneye taşıyoruz. Oyundaki aileler kendi aralarında anadillerinde konuşurken bir araya geldiklerinde, bildikleri tek ortak dil olan İngilizce ile iletişim kuracaklar. Bu yaklaşım, farklı dillerin ve kültürlerin etkileşimiyle insan doğasının derinliklerine inerek evrensel duyguları keşfetmeyi amaçlamaktadır. Esere günümüz dünyasından açılan bu çağdaş bakış açısı ve yeni yorum vesilesiyle Türkiye ve Yunanistan’ın köklü kültürel mirasını da bir araya getirmiş ve iki ülke arasında derinleşen kültürel diyaloğu sembolize etmiş olacağız. Provalar 18 Şubat’ta, Yunanistan’da başlamıştı. Yönetmen Lefteris Giovanidis’in rejisiyle sahneye taşınan eser, Türkiye’de sanatseverlerle buluşmasının ardından Mayıs ayında, Atina’da perdelerini açacak ve iki ülkede toplamda 13 temsil gerçekleştirilecek. Ayrıca 17-27 Mayıs 2024 tarihleri arasında, Antalya’da düzenlenecek olan 14’üncü ‘Devlet Tiyatroları Antalya Uluslararası Tiyatro Festivali’nde yer almasını da planlıyoruz. Yine yaz aylarında ve önümüzdeki tiyatro sezonunda Türkiye’nin ve Yunanistan’ın farklı şehirlerinde sahnelenmesi, Avrupa’daki prestijli tiyatro festivallerine katılımı söz konusu olacak. Türkiye ve Yunanistan arasındaki kültürel ilişkilerin geliştirilerek daha ileri boyuta taşınması adına bundan sonra da Yunanistan’ın ilgili kurum ve kuruluşlarıyla eşgüdüm ve iş birliği içerisinde çalışmaktan memnuniyet duyacağımızı ifade etmek isterim. Sayın Bakan’a, Pire Belediye Tiyatrosunun ve Devlet Tiyatrolarımızın çok değerli sanatçılarına ve Sayın Lefteris Giovanidisi’in şahsında, sahne arkasında bu esere emek veren bütün ekibe teşekkür ediyorum. Sanatseverleri bu özgün ve özel temsili izlemeye davet ediyor, hepinize saygılar sunuyorum” dedi. Yunanistan Kültür Bakanı Lina Mendoni ise eserin sahneye konulma sürecinden bahsederek, Türk- Yunan ilişkileri bakımından oyunun İstanbul’da izleyicilerle buluşmasından dolayı mutluluk duyduklarını ifade etti. Romeo ve Juliet’in en güzel aşk hikayesi, aynı zamanda da bir drama olduğunu belirten Mendoni, "Bu oyun bir başlangıç olabilir. İki toplumun kültürel bağlarımızı daha da yüksek hale getirebiliriz. Sadece devlet düzeyinde değil, özel kuruluşlar arasında da ortak projelerin ve ikili işbirliklerinin olduğunu öğrenmekten mutluluk duyuyoruz. Yakın zamanda sizleri Atina’ya 16 Mayıs’ta sahnelenecek oyuna da bekliyorum. Eminim oyun, Atina’da da çok iyi karşılanacak" diye konuştu. Bakan Ersoy ve Mendoni, ortak basın toplantısının ardından AKM Tiyatro Salonu’nda sahne alan "Romeo ve Juliet" oyununu birlikte takip etti.