GÜNDEM - 21 Temmuz 2018 Cumartesi 10:10

THY Kabin memurlarına havuzda eğitim

A
A
A
THY Kabin memurlarına havuzda eğitim

Türk Hava Yolları, her yıl milyonlarca yolcuya hizmet veren kabin memurlarını kendi bünyesinde yetiştiriyor. Havuz eğitimi başta olmak üzere zorlu eğitimlerin ardından süreci başarıyla tamamlayan kabin memurları, THY’nin dev filosunda çalışmaya başlıyor.

Türk Hava Yolları (THY), kabin memuru adaylarını zorlu bir eğitim sürecinden geçiriyor. 325 uçaktan oluşan dev filosuyla dünyada 304 noktaya uçarak bu alandaki rekoru elinde bulunduran THY, kabin memuru adaylarına için eğitimleri boyunca, uçuş sırasında yaşanabilecek her türlü olumsuz koşula karşı kapsamlı bir eğitime tabi tutuyor. Dünya standartlarında yaptığı yeni eğitim binasında kendi kabin memurlarını yetiştiren THY, bunun dışında birçok yerli ve yabancı havayolu şirkete de hizmet veriyor. Kabin memuru adaylarının geçtiği zorlu süreci, İhlas Haber Ajansı yerinde görüntüledi. 

Kabin memuru adaylarının eğitimi yaklaşık iki ay sürerken adaylar, eğitimlerin sonunda sınava tabi tutuluyor. Bu sınavda başarısız olan Kabin memuru adayları, belli bir çalışmanın ardından yeniden sınava giriyor. Sınavlardan başarıyla geçemeyen kabin memuru adayları ise işe alınmıyor.

KABİN MEMURU ADAYLARINA HAVUZDA EĞİTİM 

Uçaklarda yaşana bilecek her türlü olumsuz durum hakkında eğitim alan kabin memuru adaylarına, uçakların suya inme ihtimaline karşıda eğitim veriliyor. Türk Hava Yolları Eğitim Başkanlığı binasında bulunan havuzda, uçağın suya inmesi durumunda, kabin memurlarının panik yaşamadan yolcuları botlara indirme ve hayatta kalma eğitimi veriliyor. Kabin memurlarına ayrıca uçakta yangın, hasta yolculara ilk yardım ve sorunlu yolcular için yapılması gerekenlerle ilgili eğitimler uygulamalı olarak veriliyor. 

Astronomi ve Uzay bilimler mezunu ama kabin memuru olacak 

İstanbul Üniversitesi Astronomi ve Uzay Bilimleri Fakültesini mezunu Damla Erekuman da THY bünyesinde kabin memuru olmak için zorlu süreçten geçen adaylar arasında yer alıyor. Kabin memuru olma hedefine ilişkin değerlendirmede bulunan Erekuman, “ İstanbul Üniversitesi Astronomi ve Uzay Bilimleri mezunuyum. Ayaklarım zaten yere basan bir insan değildim bu yüzden kabin memurluğu. Diğer bir yönü de bütün dünyayı gezme görme farklı kültürlerde insanlarla tanışma fırsatı sunduğu için kabin memurluğunu tercih ettim. Yer yüzünden ayaklarınızı kesiyorsunuz, uzaya daha yakın oluyorsunuz ama daha önemli olan şey tabiî ki tek bir olmak. Farklı milletler kavramını kaldırıp, bir olma imkanı tanıdığı için kabin memuru olmak istedim. Buradaki eğitimler biraz zorlayıcı güzel. Burada yolcunun ihtiyacına yönelik, acil durumlarda yolcunun ihtiyacına yönelik konularda eğitim alıyoruz. Gördüğünüz can yeleği de bunun bir parçası. Havuza ve bota girmek bizim eğitimlerimizin bir parçası” dedi.

“7 YAŞINDAN BERİ KABİN MEMURU OLMAK İSTİYORDUM” 

Anadolu Üniversitesi Sosyoloji mezunu olduğunu söyleyen Yasemin Bılcıoğlu ise, “Bu benim 7 yaşından beri hayalimdi. Hayatımı buna göre kurdum diyebilirim. Üniversiteyi okurken bile toplum bilimi olduğu için buda iletişimin bir parçası. O nedenle yedi yaşından beri gelen bir istek bu. Bu yüzden bugün buradayım. Sürekli araştırdığım bir meslek. Buraya gelmeden önce çok detaylı araştırmama rağmen, buraya geldikten sonrada çok daha fazla şey gördüm. Biz profesyonel bir şekilde yolcuları kurtarmak için, olası bir durumda şok olmadan yolcuları kurtara eğitimi alıyoruz. Boynumda ki can yeleği suya inişte kullanıyoruz. Yolcularımızı önce can yeleklerini taktırıp, Slide’den atlatıyoruz. Sonra suda o şok anıda hayatta kalabilme işine yarıyor. Bu güne kadar çok sayıda uçtum. Uçmayı çok seviyorum. Yolcu ile iletişimimi çok merak ediyorum. Şimdiye kadar yolcu koltuğunda idim. Şimdi servis yapan ben olacağım” şeklinde konuştu. 

Yeni insanlar tanımak için Kabin memurluğunu seçtiğini söyleyen Star Polat da , “Bilkent Üniversitesi kentsel tasarım ve peyzaj mühendisliğinden mezunum. Bölümden kaynaklı bir merak vardı. İnsanları ve insanların yaşadıkları kültürleri merak ediyorum. Bu iş sayesinde başka kültürlerle tanışmak ve insanlarla birlikte olmayı öğreniyoruz. Kabin memuru olmamın en önemli sebebi yeni yerler görmek ve yeni insanlar tanımak” diye konuştu.

YABANCI HAVAYOLLARINDAN YOĞUN TALEP VAR 

Her geçen gün uçak ve uçulan nokta sayısı artan THY’nin simülatörleri ve kabin eğitiminin yer aldığı Florya’daki yerleşkesi olan Uçuş Eğitim Merkezi bölgenin en önemli pilot ve kabin personeline eğitim verilen yeri haline geldi. Birçok ülkeden kabin memurunu da yetiştiren Türk Hava Yolları, en fazla Kazakistan, Kırgızistan, Fas, Lübnanlı kabin memurlarını eğitiyor.

EN KÖTÜ SENARYOLARA GÖRE EĞİTİM ALIYORLAR 

Havada en kötü senaryoya göre eğitim alan kabin memuru adayları, uçakta yangın, basınç düşüklüğü ve panik halinde neler yapılacağına dair sürekli eğitim alıyor. Eğitimlerde başarısız olan kabin memurları yeniden eğitime alınıyor. Eğitimlerde başarısız olan kabin memurları görevden alınıyor.

ADAYLARA HAVUZDA EĞİTİM VERİLİYOR 

Türk Hava Yolları Uçuş Eğitim Merkezi’nde kabin ekiplerinin eğitimi en kötü senaryoya göre hazırlanıyor. Uçağın denize inmesi durumunda kabin memurlarının neler yapacağı en ince ayrıntılarına kadar kursiyerlere öğretiliyor. Kabin memuru adayları Türk Hava Yolları Uçuş Eğitim Merkezi’nde bulunan büyük havuzda uçağın denize inmesi canlandırılarak kursiyerlere eğitim veriliyor. Kursiyerler uçakta olası bir tahliye anında tahliye slide’larından atlayarak eğitim görüyor. Uçuşlarda yaşana bilecek tüm riskler uygulamalı anlatılıyor.

30 BİN KİŞİ BAŞVURDU 

Türk Hava Yolları’nın Kabin memuru alımı için yaptığı son ilana 30 bin kişinin başvurduğunu söyleyen Türk Hava Yolları Kabin Hizmetleri Başkanı Nevin Çolak,” Kabin memuru olmak isteyen bir kişi, öncelikle şirketimizin belirlediği yaş standardında olması gerekiyor. Akabinde boy ve kilo sınırımız var. Bu erkek ve kadına göre de değişiyor. İngilizce’de belli bir seviyenin üstünde olmasını istiyoruz. Hizmet sektöründe tecrübesinin olması yok ise kabiliyetinin olması bizim için çok önemli. Adayların en az iki yıllık yüksek okul mezunu olmasını istiyoruz. Biz istekli gençlerimizi Türk Hava Yollarını da görmek çok isteriz kabin memuru olarak. Aslında başvurulardan çok memnunuz. Son ilanımıza 30 bine yakın başvuru oldu. Ancak standartlarımıza uygun başvuru çok yok. Biz standartlarımızı yüksek tutuyoruz. Yılsonuna kadar inşallah Bin kişi işe almış olacağız. Ancak bu standartları tutturan aday sayısı çok yok. Özellikle yabancı dille ilgili gençlerimizin kendilerini geliştirmelerini bekliyoruz. Türk Hava Yolları Türkiye’nin kartviziti. Dünyanın en fazla ülkesine uçan havayoluyuz. Şu an Türk Hava Yolları’nda 10 bin 500 kabin memuru var. Yılsonuna kadar bu sayı 11 bin 500 olacak. Kabin memurları uçakta karşılaşa bilecekleri acil durumlar için eğitim alıyorlar. Kendilerini buna zihnen ve bedenen hazırlarlar. Türk Hava Yolları uçuş eğitim merkezi baktığınızda bölgedeki en büyük uçuş eğitim merkezlerinden bir tanesi. Hatta eğitimimizin kalitesi o kadar tescilli ki, yabancı havayollarından bize talep oluyor. İmkanımız olursa diğer havayolu şirketlerine de eğitim veriyoruz. Türk Hava yolarında 10 bin 500 kabin memurunun 130 tanesi yurt dışı kaynaklı kabin memurumuz. En fazla Kazakistan, Kırgızistan, Fas, Lübnan gibi ülkelerden istihdam ettik. Tüm kabin ekiplerimiz her yıl yenileme eğitimi alıyor” dedi.  

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Lokanta ve kafelerde KDV oranında değişiklik Resmi Gazete’de Lokanta ve kafelerde yüzde 8 olan KDV, yüzde 10’a, yüzde 18 olan KDV’nin, yüzde 20’ye çıkarılmasına ilişkin tebliğ Resmi Gazete’de yayımlandı. Katma Deper Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ Resmi Gazete’de yayımlandı. Tebliğe göre, Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın 26 Nisan 2014 tarihli Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde yer alan ’yüzde 8’ ibarelerinin ’yüzde 10’, ’yüzde 18’ ibarelerinin ’yüzde 20’ olarak değiştirilmesine karar verildi. Buna göre, lokantaların hizmetlerini, et, su, meyve suyu gibi gıda malzemesi satışı göstererek yüzde 10 yerine yüzde 1 KDV ile faturalandırmasının önüne geçilecek. Hizmet sunan lokanta, kafe, pastane gibi işletmeler kendilerinin hazırlayıp sundukları yiyecek ve içecekler ile dışarıdan temin edilerek buralarda sattıkları ürünler için yüzde 10 oranında KDV hesaplayacak. Bu işletmelerin telefonla veya internet üzerinden sipariş suretiyle adrese gönderme, gel-al gibi yöntemlerle yaptıkları tüm satışlar da aynı kapsamda değerlendirilecek. Öte yandan, yiyecek ve içecek hizmetlerine yönelik işyeri ruhsatı bulunmadığı halde müşterilerine masa, oturma yeri, tezgah gibi servis yapılabilen alanlarda yiyecek ve içecek hizmetleri sunanların bu yerlerde yaptıkları satışlar da bu kapsamda olacak. Tebliğin yayımını izleyen ayın başında yürürlüğe gireceği belirtilirken hükümlerinin Hazine ve Maliye Bakanınca yürütüleceği belirlendi.
Bitlis Ahlat’ta ‘Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun’ anma programı düzenlendi Eski Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun vefatının 5. yılında Bitlis’in Ahlat ilçesinde anıldı. Ahlat ilçesinde Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun anısına “Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun” anma programı düzenlendi. Kültür ve Turizm Bakanlığı ile İçişleri Bakanlığı’nın katkılarıyla Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği tarafından düzenlenen program saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Daha sonra konuşma yapan Bitlis Valisi Erol Karaömeroğlu, “Haluk Dursun’un hatırasına sahip çıkan bu anlamlı program dolayısıyla sizlerle beraber olmaktan duyduğum memnuniyeti özellikle ifade etmek istiyorum. Bugün ülkemizin yetiştirmiş olduğu mümtaz bir ismi anmak üzere buradayız. Prof.Dr.Haluk Dursun’u ebedi aleme uğurlayalı tam 5 yıl oldu. Van Erciş’te kendi aracıyla seyir halindeyken meydana gelen elim bir trafik kazası sonucu maalesef hocamızı 19 Ağustos 2019 tarihinde kaybettik. Kültür birikimi ve hitabetiyle araştırmayı, bildiğini ve gördüğünü meraklısına aktarmayı seven, hayatını görevine adayan bir bilim insanıydı. Ahmet hocamızı bir kez daha rahmetle, özlemle, şükranla yad ediyorum. Değerli ailesine, dostlarına, mesai arkadaşlarına tekrar başsağlığı diliyorum. Rabbim Haluk hocamızdan razı olsun, mekanı ali olsun. Bu anlamlı buluşmanın düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” dedi. Ardından konuşan AK Parti Ankara Milletvekili Zeynep Yıldız, “Gerçekten bir ideal, ülkü ve niyet uğruna yola koyulanlardandı Haluk hoca ve bugün bizi burada bir araya getirdi. Bunu da yaparken bir mekan ve bellek ilişkisi kurmaya yönelik en önemli noktalardan birinde Ahlat’ta bizleri buluşturdu. Gerçekten nereden geldik nereye doğru yürüyeceğiz duygusunu bize pekiştirebilecek bir noktada bir araya gelmiş olduk” ifadelerini kullandı. MHP Genel Başkan Başdanışmanı Prof. Dr. Ruhi Ersoy’da, “Ahlatın maneviyatıyla gençliğin enerjisini bir araya getiren bu tarihi ve bu mukaddes şehirde Kubbet-ül İslam’da sizlerle beraber olmaktan tarihe adanmış, adanmış olduğu bir ülküsünde yol yürürken rahmeti rahmana kavuşmuş değerlerimizi anma vesilesiyle sizlerle olmaktan bende kıvanç duyuyorum. Ahlat’ı anlamak, tanımak ve bu değerler etrafında dertlenen Ahmet Haluk Dursun profili, şahsiyetleri, onun etrafında neşet etmiş yetiştirmiş olduğu gençlerin yeniden filizlenmesine iklim oluşturmaktır. Bizim muradımız ve mefkuremiz budur. Siyasetten de, devlet hayatından da anladığımızda budur, bu olmalıdır. Bu sebepten dolayı bugün bu saatte bu salonu dolduran her bir arkadaşım bu atmosferin bir parçası olmuştur. Bu programın hayat bulmasında dertlenerek Ahmet Haluk Dursun hocanın derdini kendine dert ederek yola çıkıp kamu imkanlarıyla bu iş yürümüyorsa milletle yürüyebiliriz, dernekleşiriz diyerek devletimizin kapısını çalarız diyerek yolculuğa başladı. Bugünün anlamını bir bütün halinde program bitene kadar hissedip yaşayalım” şeklinde konuştu. Bitlis Eren Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof.Dr.Ferit İzci ise, “Bizim medeniyetlerimiz başka medeniyetlere benzemez. Bizim medeniyetlerimiz işte böyle şahsiyetler ve gençler üzerine inşa edilmiş ilelebet varlığını devam ettirecek medeniyetlerdir. Başka medeniyetlerin hayal bile edemeyecekleri zirvelere çıkmış olan ecdadın nesilleriyiz. Hayatını bu şekilde mücadeleyle geçiren başta sayın Ahmet hocamız olmak üzere bu ülkede ve coğrafyada yetişmiş değerlerli şahsiyetlere huzurlarınızda saygıyla ve minnet duyuyorum” dedi. Düzenlenen program hakkında gazetecilere açıklamada bulunan Anadolu Tarih ve Kültür Birliği Derneği Başkanı Doğan Güngör, “Kültür ve Turizm Bakan yardımcısıyken çok sevdiği Ahlat’ı ziyaretinin hemen sonrasında geçirdiği trafik kazasıyla hayatını kaybeden Prof.Dr.Ahmet Haluk Dursun hocayı anmak, Ahlat’ı anlatmak ve gençlerle hemhal olmka için buradayız. Dernek olarak hocamızı anmak üzere yaptığımız ikinci program. İlkini Çanakkale’de yine tarihimizin müstesna mekanlarından birinde, bugünde Ahlat’ta yaptık” dedi. Anma programına katılan Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kızı Nilay Dursun’da duygularını şöyle ifade etti; “Babamın hayatının son yıllarında özellikle çok önem verdiği Anadolu Tarih ve Kültür Birliği projesinin yaşatılıyor olabildiğini görmek gerçekten çok mutluluk verici. Yıllar önce babamın vefatından sonra tanıştığım bu değerli ekiple 5.yılında da bu tarz etkinliklerle bir araya gelmeyi sürdürüyoruz. Babamı anmayı, onun öğretilerini, gençlere aktarmaya çalıştığı bilgileri bir arada tekrar hatırlayarak belki yeni kitlelere aktarmaya çalışıyoruz. Bu gerçekten çok önemli. Dolayısıyla bu etkinliklerde desteği olan herkese çok teşekkür ediyorum.” İstanbul Üniversitesi Tarih Bölümü son sınıf öğrencisi Kenan Toprak Çatkın’da, “Ahlat’a ikinci gelişim. Bundan önce de bir program aracılığıyla gelmiştim. Haluk hoca bizde çok önemli ve derin etkiler bıraktı. Zaten bu etkileri panelimizde de anlatacağız” dedi. Yapılan konuşmaların ardından program Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği Musiki Grubunun Haluk Dursun’un sevdiği müzikleri seslendirmesiyle devam etti. Arından Ahmet Haluk Dursun hocayla anısı olan çeşitli üniversite öğrencilerin paneli ve BEÜ öğretim üyesi Doç.Dr.Hasan Buğrul’un Ahlat’taki tarihi mezar taşları üzerindeki övgü içerikli yazılar adlı sunumuyla program sona erdi. Anma programı sonunda toplu hatıra fotoğrafı çektirildi. Ahlat Halk Eğitimi Merkezi konferans salonunda düzenlenen anma programına Ahlat Kaymakamı Batuhan Bingöl, Ahlat Belediye Başkanı Yavuz Gülmez, Bitlis İl Emniyet Müdürü Ortaç Şekeroğlu, Bitlis İl jandarma komutanı Tuğgeneral Eyüp Subaşı, bazı kurum amirleri, çok sayıda akademisyen, yazar, eğitimci ve öğrenci katıldı. Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kaza sonucu vefatı 2019 yılında Malazgirt Zaferi’nin 948. yıl dönümü etkinlikleri öncesi Ahlat’ta gezi ve incelemelerde buluna merhum Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun, buradaki incelemeleri sonrası kara yoluyla Van’a hareket etmişti. Dursun’un içinde bulunduğu araç, Erciş’in Bayramlı Mahallesi yakınlarında kaza yapmış, kazada Ahmet Haluk Dursun hayatını kaybetmişti.
Antalya Otomobil su kanalına uçtu: Öldüğü düşünülen sürücünün yüzerek kaçtığı ortaya çıktı Antalya’da kontrolden çıkıp su kanalına uçan otomobildeki sürücü, kanaldan yüzerek çıkıp olay yerinden kaçtı. Aracın yaklaşık 1 buçuk ay önce satışını yapıp devrinin henüz alınmadığını belirten ruhsat sahibi kadın ise olay yerine geldiğindeki ilk sözü, “Allah’tan içinde kimse yok” oldu. Kazanın görgü şahidi bir genç ise, “Sürücü çok paniklemişti, yüzerek kanaldan çıktı, ardından kaçtı” dedi. Kaza, saat 22.00 sıralarında Kepez ilçesine bağlı Göksu Mahallesi’ndeki Nene Hatun Caddesi ile İbn-i Sinan Sokak kesişiminde meydana geldi. Henüz sürücüsünün ismi öğrenilemeyen 16 LUB 73 plakalı otomobilin önce kaldırıma çarpıp ardından su kanalına uçtuğunu görenler durumu 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdi. İhbarın ardından olay yerine itfaiye, polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Belirtilen adrese gelen itfaiye ekipleri, araçta yaptıkları kontrolde herhangi bir kişinin olmadığını tespit etti. Bunun üzerine görgü şahitlerinin ifadesine başvuran polis, sürücünün araçtan çıktıktan sonra yüzerek kanaldan çıktığını ve ardından panikleyerek kaçtığını belirledi. Trafik polisinin araç plakasından yaptığı sorgulamada, aracın Gülfer Hanedar adına kayıtlı olduğu belirlendi. “Arabayı sattım, parasını aldım ama devrini almadı” Ekiplerin haber vermesiyle kaza yerine gelen Hanedar, aracı Halil isminde bir galerice yaklaşık 1 buçuk ay önce sattığını, parasını almasına rağmen karşı tarafın devrini henüz üzerine almadığını söyledi. Gazetecilere de açıklamada bulunan Hanedar, “Arabayı satmıştım, parasını aldım ancak devrini henüz üzerine almadı. Kaza olunca beni aradılar. Allah’tan içinde kimse yok, ona sevindik. Galericiye satmıştım. Onun sürüp sürmediği de belli değil, ulaşamıyorum da” diye konuştu. Kazayı görenlerden Musa Kont isimli genç ise “Araba aniden fren yaptı ve kanala uçtuktan sonra sürücü yüzerek çıktı. Adam çok panik yapıyordu, sakinleştirmeye çalıştık ama kaçtı gitti” dedi. Polis ekipleri sürücüyü bulmak için çalışma başlatırken, araç çekiciyle su kanalından çıkartılarak otoparka götürüldü.