EKONOMİ - 31 Ocak 2015 Cumartesi 15:55

TÜGİAD Başkanı Yücelen: 'Her yıl 7,2 büyümeliyiz'

A
A
A
TÜGİAD Başkanı Yücelen: 'Her yıl 7,2 büyümeliyiz'

Türkiye Genç İşadamları Derneği (TÜGİAD) Başkanı Ali Yücelen, Türkiye’nin 2023’teki en önemli hedefinin dünya ticaretinde ilk 10’a girmek olduğunu belirterek, “Türkiye eğer 2023 hedeflerini tutturmak istiyorsa her yıl yüzde 7,2 büyümek zorunda. Biz ise yüzde 2,6 büyüyoruz” dedi.


TÜGİAD Yönetim Kurulu Başkanı Ali Yücelen, Yönetim Kurulu üyeleri ve TÜGİAD Çukurova Şube Başkanı Armağan Öner ile birlikte Mersin’de düzenlediği basın toplantısında, Türkiye ekonomisinin 2014 performansını ve 2015 beklentilerini kamuoyu ile paylaştı. Değerlendirmelerinin başında Mersin ile ilgili verileri paylaşan Yücelen, son 9 yılda her 100 yatırımcıdan 2’sinin Mersin’i tercih ettiğine işaret etti. Bölge şehirleriyle kıyaslanınca yatırım cazibesi olarak sıkıntılar olsa da Mersin’in diğerlerinin önüne geçtiğini ifade eden Yücelen, TÜGİAD olarak Mersin’de sosyal sorumluluk projesi olarak ‘112 ID Acil Sağlık Hizmetleri’ adı altında proje hazırladıklarını da bildirdi. Özellikle işitme engellilerin acil sağlık hizmetlerinden yararlanması için geliştirdikleri proje ile işaret dili sorununu ortadan kaldırmayı amaçladıklarını kaydederek, “İşaret dilinin kolay öğrenilmesini sağlamak, açtıklarında önlerinde bir rehber olmasını sağlamak ve ambulans gibi hizmetlerden işitme engellilerin daha rahat yararlanması için yazılım geliştirdik. Bilgisayar ve akıllı telefonlarla kullanılabiliyor. Mersin’den başlatılacak sonra tüm Türkiye’deki 112 müdürlüklerine dağıtılacak. AB ile birlikte yaptığımız bir proje” diye konuştu.

“EKONOMİ KURAMIYLA İLGİLİ YENİ BAKIŞ AÇILARI ORTAYA KONMASI GEREKİYOR”
Daha sonra dünya ve Türkiye ekonomisini değerlendiren Yücelen, dünya ve Türkiye ekonomisinin 2014 yılında sıkıntılı bir dönem yaşadığına dikkat çekti. Türkiye’de herkesin ekonomiye finansal hizmetler sektörü gözüyle baktığı, KOBİ’lerin, imalatçıların, imalat yapan ihracatçıların sıkıntılarıyla ilgilenmediği eleştirisini yapan Yücelen, dünya ekonomik büyümesinin yüzde 2,6 ile beklentilerin altında çıktığını, dünya mal ticaretindeki büyümenin de yüzde 1,6 ile yine beklentilerin altında gerçekleştiğini söyledi. Bu rakamın Türkiye için bir fırsat olduğunu, ancak tüm hedefler 2023 hedefleri başlığı altında toplandığı için bu fırsatın iyi kullanılamadığını vurgulayan Yücelen, dünya ekonomisinde ilk kez tüm merkez bankalarının farklı yönde hareket etmeye başladıklarını, ayrı politikalar izlendiğini kaydederek, “Eskiden daha rahat öngörülebilen gelişmeler olurken, artık öngörüler zayıflamaya başladı. Türkiye’de para politikasını yönlendirenler artık sadece belli kurumlara bağlı gitmiyor. Artık ekonomi kuramıyla ilgili yeni bakış açıları ortaya konması gerekiyor. Yoksa dünyanın gerisinde kalıyoruz. Aktif önlemler almakta bile gecikebiliyoruz. Dünyada geçmiş dönemlerde ‘ne olursa olsun büyüyelim’ denen bir anlayıştan bugün ‘üreterek, ihracat yaparak büyüyelim’ noktasına gelindiği bir dönemde tüm dünyanın artık tekrar üreten ekonomiler olmaya başladığı bir dönemde bizim de bunun üzerinde durmamız gerekiyor” ifadelerini kullandı.

“BİZ KONUTU TASARRUF ARACI OLARAK GÖRMÜYORUZ”
Küresel gelişmelerin olumlu ve olumsuz etkilerinin Türkiye lehine doğru yönetilmesini isteyene Yücelen, Türkiye ekonomisinde 2014’ün tasarruf yılı ilan edildiğine vurgu yaparak, şöyle devam etti:
“Ama maalesef tasarrufla ilgili finansal enstrümanlarda çok büyük eksikliğimiz vardı. Konut alımlarında yüzde 15’lik yardımla bu tasarrufların konut alanına kaydırılması gibi bir politika belirlendi. Biz konutu tasarruf aracı olarak görmüyoruz. Bunun bir ilaç olmayacağını düşünüyoruz. Biraz daha enstrümanları genişletici, derinliği artırıcı tedbirlere ihtiyaç var ama halen çok sığ. İleride konut stoku gibi o birikimleri sağlayanların ilerideki beklentilerini tatmin etmeyecek kadar değerinin düşmesi gibi sonuçlarla karşılaşılacağını şimdiden söylüyoruz. Türkiye’de ekonomi sıkıntılı dönemlerde stok üretiyor. Biz bugün fonlara eğilmezsek havanda su dövmüş oluruz.”
Türkiye’nin, geçen yıl kamu mali disiplini korumada başarılı olduğunu belirten Yücelen, petrol fiyatlarındaki düşüşün petrol ithalatçısı olan ve yıllardır çile çeken Türkiye’yi pozitif ayrıştırdığına, ancak bundan tam yararlanamadığına işaret ederek, “Dünyadaki tüm olumsuz gelişmelerden yüzde 100 etkilenen ekonomimiz, maktu vergilerden dolayı akaryakıt fiyatları istenen seviyede düşmedi. İhracatçımız, halkımız bundan faydalanamadı. İhracatçımız petrol fiyatlarındaki düşüşü kullanabilecekken hiçbir şekilde faydalanamıyor” şeklinde konuştu.

“2023’TE İLK 10’A GİRMEK İSTİYORSAK HER YIL YÜZDE 7,2 BÜYÜMELİYİZ”
Türkiye’nin kredi notlarını korumayı başarmasının imaj açısından önemli olduğuna vurgu yapan Yücelen, enflasyonda 2014’te iyi gelişmeler olmamasına rağmen, 2015 ortalarında yüzde 5’in dahi altına düşebileceğini dile getirdi. Öte yandan, Türkiye ekonomisinin, 2013’te hiçbir şekilde istedikleri bir oran olmayan yüzde 3 düzeyinde büyüdüğünü, 2014 büyümesinin ise yüzde 2,6 tahmin edildiğini belirterek, şunları söyledi:
“2015’te büyümeyi yüzde 3 öngörüyoruz. ABD, Asya, Afrika ülkeleriyle kıyaslayınca dünyadaki payımızın azalmakta olduğunu görüyoruz. 2023’te en önemli hedefimiz dünya ticaretinde ilk 10’a girmek. Dünyada ilk 10 ekonomi arasına girmek istiyorsak dünya ticaretinden aldığımız payı iki katına çıkarmak durumundayız. 0,70-80’lerde pay alırken bunu yüzde 1,5’lara çıkarmalıydık. 2023’te hedefe ulaşmak için bırakın daha hızlı büyümeyi dünyadan daha az büyüyoruz. Türkiye eğer 2023 hedeflerini tutturmak istiyorsa her yıl yüzde 7,2 büyümek zorunda. Biz ise yüzde 2,6 büyüyoruz. Artık tüm mücadeleler ekonomi üzerinden yürüyor. Türkiye gibi lider olma iddiası taşıyan bir ekonomide ve ülkede biz özellikle ekonomik açıdan sağlam yürüyor olmalıyız. Dünyaya örnek olmalıyız. Bunun için yeni bir ekonomik modele ihtiyacımız var.”
Ekonomide mali disiplinden taviz vermemek gerektiğinin, ancak halihazırda çığ gibi büyüyen, yürüyen bir ekonominin çarklarının arasına bir çomak sokup durdurmaya çalışmanın da anlamlı olmadığının altını çizen Yücelen, “Özellikle sadece mali politikalar için reel sektörün kurban edilmesinin doğru olmadığını düşünüyorum. Türkiye uzun zamandır çoğunlukla iç tüketime ve ithalata dayanıyor. Tasarrufları bile konut satışları üzerinden artırmaya kalkarsanız iç tüketim büyür. Doğal olarak bizim iç tüketimimiz de ithalata bağlı olduğundan ithalatımız büyür ama bu, ekonomimizin büyüdüğü anlamına gelmez. Sonra ekonomimizde imalat sanayinin katma değeri yüzde 26’dan yüzde 15’e düştü diye hayıflanırız, artık üretemiyoruz diye hayıflanırız. Son 4 yılda kamu ve özel yatırımlarda küçülmüşüz, tüketimde büyümüşüz. Tüketim hiç eksiye düşmüyor. Halen bugün ekonomiyle ilgili bir şey söylenirse tüketici üzerinden mesajlar veriliyor. Maalesef özel sektörün yatırımları 2014’te geriledi. Koşullar ve yatırım teşvikleri yeterli değil. Tüketici güven endeksi açıklandı ve son yılların en düşük seviyesinde. Bu bizim için kritik bir göstergedir” dedi.

“KOBİ’LERE 3-5 KURUŞ PARA VERMEYLE EKONOMİ BÜYÜMÜYOR”
2015 yılı için alınması gereken önlemleri, beklentilerini ve önerilerini de açıklayan Yücelen, hükümetin açıkladığı yapısal dönüşüm paketine gönderme yaparak, artık paketlerle kaybedecek vakitleri olmadığını vurguladı. Artık özellikle teşvik sitemindeki zihniyetin değişmesi gerektiğini söyleyen Yücelen, “Bu yapısal dönüşüm paketinde de yer alan stratejik sektörlerin seçilip, bulunup desteklenmesi gerekliliği şakaya gelmeyen ve acele edilmesi gereken bir konu. Teşvik ediyoruz diye tüm KOBİ’lere 3-5 kuruş para vermeyle ekonomi büyümüyor. Biz her patronluğu girişimcilik görmüyoruz, içinde inovasyon olmalı. Dünyada bizi öne geçirecek sektörler desteklenmeli. Stratejik sektörler belirlenmeli, onlar desteklenmeli” diye konuştu.
Bugün cari açığın düzeldiğini ifade eden Yücelen, özellikle emtia fiyatlarının düşmesinin, cari açığın 8 milyar dolar gerilemesini sağlayabileceğine dikkat çekerek, “Cari açık iyileşirse yüzde 7,2 olacak, cari açık 5,2’ye düşecek. Bu da yatırım harcamalarımızı artıracak ve minimum büyümemizin yüzde 4 civarında olmasını sağlayacak. Biz de yine o 7,2 büyüme rakamını unutup övüneceğiz. Dünyayı geçtik diye kendimizi alkışlayacağız. Geleceğimize bir şey koymuş olmayacağız” şeklinde konuştu.
2015’te genel seçim ve sözde Ermeni soykırımı iddialarıyla ilgili politik riskler olduğuna da dikkat çeken Yücelen, 2015’te önemli reformlar yapılması gerektiğini belirterek, şunları kaydetti:
“Türkiye ekonomisindeki büyüme, cari açık ve enflasyonu artırmadan hızlandırılmalı. Türkiye'nin 2023 hedeflerini tutturabilmesi adına, kendisini ve ekonomi politikalarını, büyüme modelini yeniden kurgulaması, yeni pozisyon alması, verimliliğe ve yüksek katma değere odaklı bir yapısal değişimi gerçekleştirmesi gerekmektedir.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aydın Aydın’da jandarma ekipleri öğrencilerle buluştu Aydın İl Jandarma Komutanlığı tarafından, Jandarma Genel Komutanlığı’nın 185. yıl dönümü etkinlikleri kapsamında jandarmanın tanıtımı ve lise öğrencilerine Jandarma ve Sahil Güvenlik Akademisi hakkında bilgilendirmelerde bulunularak kurulan stantlarda jandarmanın faaliyetleri anlatıldı. Aydın Lisesi konferans salonunda saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunması ile başlayan programın açılış konuşmasını yapan İl Milli Eğitim Müdür Yardımcısı Erol Barut, "Köklü kuruluşumuz Jandarma Genel Komutanlığı’nın 185’inci yıl dönümünün hayırlı uğurlu olmasını diliyorum. Görevin ifası sırasında şehit olanlara Allah’tan rahmet, gazi olanlara da minnet duygularımı ifade ediyorum. Halen görevde olanlara da Mevlam ayaklarına taş değdirmesin. Bizim huzur ve güvenliğimiz için çok önemli bir kurum. Allah’ım yokluklarını hissettirmesin. Program doğrultusunda gençlerimize yönelik bu mesleğe giriş ile ilgili, mesleğin ayrıntıları ile ilgili sunum da yapılacak. Özellikle bu mesleğe yönelmek isteyen gençlerimiz için bu sunumlar faydalı olacaktır" diye konuşarak jandarmanın kuruluş yıl dönümünü kutladı. Bulut’un konuşmasının ardından Doç. Dr. J. Bnb. Furkan Fahri Altıntaş ve J. Asb. Kd. Üçvş. İlkay Ilısu tarafından Jandarma ve Sahil Güvenlik Akademisi Başkanlığı’nın tanıtım sunumu gerçekleştirildi. Jandarma Genel Komutanlığı tanıtım video gösterimlerinin ardından son olarak terörle mücadele operasyonlarında üç kez yaralanan, tedavi sürecinde akciğerinin bir kısmını kaybeden ve sol kolundaki işlev kaybını atlatan gazi Astsubay Başçavuş Ferhat Akgül’ün hikayesinin anlatıldığı haber videosu izletildi. Astsubay Başçavuş Ferhat Akgül kendisinin de Aydın Lisesi’nden mezun olduğunu ifade ederek, "Sevgili öğrenciler ben de sizler gibi bu sıralardan çıkıp jandarma astsubay oldum. Vatan savunmasında üzerime düşen tüm görevleri gözümü kırpmadan yerine getirdim. Bundan sonra da verilecek her türlü göreve hazırım. Gururla taşıdığım gazi ünvanı, atamızdan bize intikal en büyük mirastır. Jandarma 185 yıldır olduğu gibi bundan sonra da vatanımızın her köşesinde milletimizin huzur ve güvenliği için canını seve seve feda edeceğinden kimsenin şüphesi olmasın. Bu güzel vatanımızı bölgeye hiç kimsenin gücü yetmeyecektir. Sizlere baktığımda, bu uğurda gözünü kırpmadan ölmeye hazır binlerde Ferhat olduğunu tekrardan haykırmak istiyorum" ifadelerini kullandı. Program Kültür ve Sanat Sokağı’nda jandarmanın stantlarının gezilmesi ve öğrencilere jandarma faaliyetlerinin anlatılması ile son bulurken, öğrenciler de jandarma ekiplerinin yaptıkları çalışmaları ilgiyle dinleyerek çalışmalarında kolaylıklar diledi.
İstanbul Güngören’de dehşet anları kamerada: 5 dakika arayla aynı mahalledeki 2 iş yeri tarandı Güngören’de aynı mahallede bulunan iki iş yeri motosikletli şahıslar tarafından uzun namlulu silahlarla tarandı. Olay anı bir iş yerinin güvenlik kamerası tarafından saniye saniye kaydedildi. Olay, Güngören’in Haznedar Mahallesi’nde dün saat 05.00 sıralarında meydana geldi. İddiaya göre, motosikletli şahıslar önce bir kahvehaneyi uzun namlulu silahlarla taradı. 5 dakika sonra diğer sokaktaki kahvehaneyi de tarayan saldırganlar kayıplara karıştı. İş yeri sahiplerinin şikayeti üzerine polis olayla ilgili inceleme başlattı. İş yerlerinde büyük çaplı hasar oluşurken, bir iş yeri sahibi hasarın çok olması nedeniyle tadilat başlattı. Saldırı anı, bir iş yerinin güvenlik kamerası tarafından saniye saniye kaydedildi. Olay hakkında konuşan esnaf Durmuş Ali Türkmen, “Sabaha karşı saat 05.00’e 5 kala uzun namlulu silahla 2 kişi gelip kahveyi tarıyor. Biz böyle duyduk. Olayın ayrıntısını bilmiyoruz. Daha önce buralarda bu şekilde olaylar oluyor ama bu sokakta olmamıştı. Buradan çıkıp karşı sokakta bulunan bir kahvehaneyi de 5 dakika arayla tarıyorlar. Şahısları tanımıyorum. Kasıtlı gelmişler zaten motosikletin plakası da yokmuş. Kahvehaneyi alalı 1 yıl oldu. Bu durum kahvehane sahibiyle alakalı değil çünkü işinde gücünde bir insan. Oraya gelip çay içen kişilerle alakalı olabilir. Kahvehane sahibi kimseyle husumeti olan biri değil. Bir alakası olduğunu düşünmüyorum” şeklinde konuştu.
İstanbul Güngören’de iki ayrı kahvehaneyi uzun namlulu silahla tarayan motosikletli şahıslar kamerada Güngören’de aynı mahallede bulunan iki kahvehane, motosikletli şahıslar tarafından uzun namlulu silahla tarandı. Olay anı bir iş yerinin güvenlik kamerası tarafından saniye saniye kaydedildi. Olay, Güngören Haznedar Mahallesi’nde dün saat 05.00 sıralarında meydana geldi. Edinilen bilgiye göre sabaha doğru bir motosiklet ile gelen şahıslar önce bir kahvehaneyi ardından diğer sakakta bulunan kahvehaneyi uzun namlulu silahla tarayıp kayıplara karıştı. İş yeri sahiplerinin şikayeti üzerine polis olayla ilgili inceleme başlattı. İş yerlerinde büyük çaplı maddi hasar oluştu. Bir iş yeri sahibi ise hasarın çok olması nedeniyle tadilat başlattı. Şüphelilerin saldırma anı bir iş yerinin güvenlik kamerası tarafından saniye saniye kaydedildi. Olay hakkında konuşan esnaf Durmuş Ali Türkmen, “Sabaha karşı saat 05.00’a 5 kala uzun namlulu silahla 2 kişi gelip kahveyi tarıyor. Biz böyle duyduk. Olayın ayrıntısını bilmiyoruz. Daha önce buralarda bu şekilde olaylar oluyor ama bu sokakta olmamıştı. Buradan çıkıp karşı sokakta bulunan bir kahvehaneyi de 5 dakika arayla tarıyorlar. Şahısları tanımıyorum. Kasıtlı gelmişler zaten motosikletin plakası da yokmuş. Kahvehaneyi alalı 1 yıl oldu. Bu durum kahvehane sahibiyle alakalı değil çünkü işinde gücünde bir insan. Oraya gelip çay içen kişilerle alakalı olabilir. Kahvehane sahibi kimseyle husumeti olan biri değil. Bir alakası olduğunu düşünmüyorum” şeklinde konuştu.
İstanbul Bakan Bolat: ’’Dış ticaret açığı geriledi, ithalat noktasında gerekli tedbirleri alıyoruz’’ Ticaret Bakanı Ömer Bolat, İhracatta Türkiye Yüzyılı Zirvesi programında yaptığı konuşmada dış ticaret açığında gerileme olduğuna dikkat çekti. Bakan Bolat, ’’Son 9 ayda dış ticaret açığımızda 122 milyar dolardan 92 milyar dolara gerilemeyi başardık. İthalat noktasında gerekli tedbirleri alıyoruz. Bundan taviz vermiyoruz’’ dedi. Ticaret Bakanlığı desteğiyle Albayrak Medya Grubu tarafından düzenlenen ’İhracatta Türkiye Yüzyılı Zirvesi’, İstanbul Kongre Merkezi’nde gerçekleşti. Programa; Ticaret Bakanı Ömer Bolat, İstanbul Valisi Davut Gül, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Nail Olpak ve Albayrak Grubu Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Nurettin Canikli gibi isimler katıldı. İhracatta Türkiye Yüzyılı Zirvesi’nde verimlilik, yerli ve milli iktisat politikaları, sürdürülebilir kalkınma ve ticaretin uluslararası seyri konuları masaya yatırıldı. Bakan Bolat, programda yaptığı konuşmada Türkiye’nin ihracat hedef ve planlarını değerlendirdi. Bakan Bolat, ’’2024 yılı ilk çeyreğinde ihracatımız 63,7 milyar dolar seviyesine ulaştı. Yıl sonunda 267 milyar dolar ihracat hedefimize ulaşacağız’’ dedi. Bakan Bolat, kişi başına düşen milli gelirin 13 bin doların üzerine çıktığını hatırlatırken, ’’Dünya ekonomisinin bu yıl ve gelecek yıl aynı oranda yüzde 3,2 büyümesi bekleniyor. Bu demek oluyor ki gelecek yıl da ekonomik şartlar zorlu olacak. Ülkemiz 2023 yılının dördüncü çeyreğinde yüzde 4 oranında Gayri Safi Yurtiçi Hasıla (GSYH) artışı ile yüksek oranlı büyüme performansını kesintisiz 14 çeyrektir sürdürmüştür. 2023 yılı genelinde ekonomik büyümemiz yüzde 4,5oranında gerçekleşerek yüzde 4,4 olan OVP hedefinin üzerine çıkmıştır. 2003 - 2023 yılları arasında yıllık reel ortalama büyüme oranımız yüzde 5,4 olmuştur. Öte yandan, 2023 yılında, tarihte ilk defa, milli gelirimiz 1,1 trilyon doların üzerine çıkarak 1 trilyon 118 milyar dolar olurken, kişi başına milli gelirimiz 13 bin doların üzerine çıkmıştır’’ ifadelerini kullandı. ’’Dış ticaret açığı geriledi, ithalat noktasında gerekli tedbirleri alıyoruz’’ Cari işlemlerde yaşanan gerileme ile ilgili de bilgi veren Bakan Bolat, ’’Mayıs 2023’te 60,1 milyar dolar olarak gerçekleşen yıllıklandırılmış cari işlemler açığı, sonraki aylarda toplam 28,3 milyar dolar azalarak Şubat 2024 itibarıyla 31,8 milyar dolara gerilemiştir. İhracatta yaşanan ivmelenme, son dönemde alınan önlemler ile ithalatta yaşanan düşüş ile 2024 yılı Ocak-Mart yıllık bazda yüzde 41,2’lik bir azalış yaşayan dış ticaret açığımız ise cari açığımızda devam etmekte olan bu iyileşmeye büyük katkı sağlamıştır. Son 9 ayda dış ticaret açığımızda 122 milyar dolardan 92 milyar dolara gerilemeyi başardık. İthalat noktasında gerekli tedbirleri alıyoruz. Bundan taviz vermiyoruz’’ dedi. İhracatçılara verilen destekler İhracatçılara verilen desteklerden de bahseden Bakan Bolat, ’’Bakanlık bütçemizin yüzde 60’ını ihracatçılarımız için harcıyoruz. Ticaret Bakanlığımızca 2002-2023 yılları arasında ihracatçılarımıza toplam 33 milyar TL destek ödemesi gerçekleştirdik. Sadece 2023 yılında mal ve hizmet ihracatı için 11,7 milyar TL’lik desteğimizi, 2024 yılında yaklaşık iki katına, 21,5 milyar TL’ye çıkararak ihracatçılarımızın kullanımına tahsis ediyoruz. Uzak Ülkeler ve İslam Ülkeleri İhracatı Geliştirme Stratejilerimizin etkisini artırmak amacıyla, bu ülkelerde faaliyet gösteren ihracatçılarımızın Marka ve TURQUALITY ve birim kira destek sürelerini yeniledik’’ şeklinde konuştu. ’’Hizmet ihracatı artıyor’’ Hizmet ihracatında da son yıllarda ciddi artış olduğuna dikkat çeken Bakan Bolat, ’’Hizmet ihracatımız son 20 yılda ciddi oranda yükseldi. Hizmet ihracatımızda 2002 yılındaki 14 milyar dolarlık düzeyden başlayarak, 2023 yılını 100 milyar dolar gibi iftiharlık bir rakamla kapattık. 2024 yılında da istikrarlı yükselişimiz hız kesmeden devam edecek ve 110 milyar dolarlık, 2028 yılında ise 200 milyar dolarlık hedefe ulaşmak için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Hizmetler kalemi içinde bu anlamda müteahhitlik kaleminde geçen yıl 28 milyar dolarlık gelir kalemimiz oldu. Dizi film ihracatında yaklaşık 600 milyon dolarlık gelirimiz oldu. Yarım milyon doları aştı müteahhitlerimizin dünyada kazandığı projeler’’ diye konuştu.