EKONOMİ - 07 Temmuz 2022 Perşembe 16:02

Turkcell Genel Müdürü Murat Erkan’dan ‘5G’ye zamanında ve yerli teknolojilerle geçelim’ çağrısı

A
A
A
Turkcell Genel Müdürü Murat Erkan’dan ‘5G’ye zamanında ve yerli teknolojilerle geçelim’ çağrısı

Turkcell Genel Müdürü Murat Erkan, iletişim teknolojilerinin geleceğini değerlendirdi. 5G’ye geçişte yerliliğin önemine dikkat çeken Erkan, “Ortak altyapı ve dijitalleşme 5G’nin can damarı. 5G’ye geçişin yerli ve milli imkanlarla yapılmasını, böylece minimum dışa bağımlılık sağlanmasını önemsiyoruz” dedi.

Turkcell Genel Müdürü Murat Erkan, iletişim teknolojileri sektörünün gündemiyle ilgili açıklamalarda bulundu. Turkcell’in faaliyetleri hakkında bilgi veren Erkan, 5G gibi yeni nesil teknolojileri taşıyacak altyapının stratejik önemine değindi. Erkan, Turkcell’in teknolojiye yaptığı ve yapmaya devam ettiği yatırımlarla öncü olduğu sektörde ortak altyapı için elini taşın altına koymaya hazır olduğunu söyledi.

Murat Erkan, Türkiye’de fiber altyapının 5G’ye geçiş için yeterli seviyede olmadığını vurguladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 5G altyapısında yüksek yerlilik oranını işaret ettiğini hatırlatan Erkan, “Türkiye’nin Turkcell’i olarak 3G ve 4.5G süreçlerinde olduğu gibi 5G’de de öncülüğümüzü sürdürmeye kararlıyız. 5G’ye geçişin yerli ve milli imkanlarla yapılmasını, böylece minimum dışa bağımlılık sağlanmasını önemsiyoruz. 5G konusunda dünyadaki diğer ülkeler de yerli kaynaklarını ortaya koymaya çalışıyorlar. Bu konuda biz de elimizi taşın altına koyuyoruz. Hem ULAK A.Ş. ile hem de BTK’nın desteğiyle HTK (Haberleşme Teknolojileri Kümelenmesi) oluşumu ile iş birliği içindeyiz. Şirketimiz, ‘Yerli 4.5G Baz İstasyonu’ ve ‘Uçtan Uca Yerli ve Milli 5G Haberleşme Şebekesi’ projeleri başta olmak üzere, sektörümüzdeki yerli altyapı ürün ve çözümlerinin payını arttıracak tüm projelere destek oluyor. Yerli ve milli 5G teknolojisine katkıda bulunacak tüm firmalara laboratuvarlarımızı açtık, birlikte çalışıyoruz. Ülkemizin dijitalleşme ve mobilitedeki en önemli projelerinden olan yerli otomobil TOGG’daki gibi yüksek yerlilik oranına sahip 5G teknolojilerine geçişte de ‘babayiğit’ olmaya adayız” diye konuştu.

5G’ye geçişin Türkiye için azami fayda ve verim getirmesi için bu sürecin ‘çok boyutlu’ ele alınmasının önemine dikkat çeken Erkan, “Turkcell olarak bu geçişi, ‘5G için 5 Doğru’ olarak ifade ediyoruz. Bu sürecin yerlilik oranı yüksek doğru teknoloji ve doğru kurgulanmış ortak altyapıyla doğru alanda, doğru zamanda ve tabii ki doğru maliyetle, çok boyutlu olarak ele alınması önemli” dedi.

"Erken bir 5G geçişi, 5G’de yerlileşmeyi zora sokar"
5G’ye erken geçişin ülkemize ekonomi açısından faturaları olabileceğine dikkat çeken Erkan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Hem ülke ekonomisine fayda sağlamak hem de dışa bağımlılığı azaltmak amacıyla teknolojideki yerlileşme hedefimizi önemsiyoruz. Ancak henüz 5G’de ihtiyaçlara cevap verebilecek yerli ekipman arzının çok kısa vadede oluşması mümkün görünmüyor. Yerli ürün ekosisteminin, ihtiyaçlara cevap verebilecek nicelik ve nitelikte yerli 5G ürünlerini pazara sunabilmesi için hala zamana ihtiyaç var. Yerli üretimde yetkinleşmeden yapılacak bir 5G geçişi, arzu edilen yerlileşme oranını zora sokar. Öte yandan dünyada 5G, hala sadece yüksek hızlı internet amacıyla kullanılıyor. 5G’nin endüstriyel kullanımı için gerekli olan standartlar henüz tamamlanmadı, bu standartların 2024 yılında tamamlanması bekleniyor. Acele etmek yerine ticari olgunlaşmayı beklemeliyiz. Türkiye'nin, 5G destekli terminal penetrasyonunun artması ve milli teknoloji hamlesiyle, önümüzdeki yıllarda yeni nesil teknolojiye yönelik yerli ürünlerin artık ticari olarak kullanılabildiği 5G Advanced teknolojisine geçebileceğini ve ülkemizde yüksek yerlilik oranlarıyla fark oluşturacak güçlü bir altyapının oluşacağını öngörüyoruz.”

Erkan, doğru yatırım ve doğru odaklanmayla Türkiye’de 5G ortamının 2 yıl içerisinde hazır olabileceğini söyledi.

“5G’ye geçiş, fiberde yatırımı hızlandıracak adımlarla kolaylaşacak”
5G için fiber altyapı yeterliliğine de dikkat çeken Erkan, “Ülkemizde fiber altyapı belirli bir olgunluğa erişmeden 5G’ye geçişi sağlıklı bulmuyoruz. 5G’ye geçiş, fiberde yatırımı hızlandıracak adımlarla kolaylaşacak. Daha verimli bir altyapı yatırımı ve ülkeden döviz çıkışının sınırlandırılabilmesi için ortak altyapı modeli şart. Ortak altyapı ve dijitalleşme 5G’nin can damarı. Biz Turkcell olarak bunun gerekliliğine inanıyoruz ve yatırımlarımızı kararlılıkla sürdürüyoruz. Altyapıda ortak yatırım hızlanırsa, üstyapıda da tüm operatörler yenilikçi ürün ve servislere daha fazla yoğunlaşır. Sektörün enerjisini ürün ve hizmete yansıtacak, tüm müşteriler için değer üretecek, sonuçta da ülkemizin dijitalleşmesine hız katacak her çalışmanın içinde oluruz” dedi.

“4.5G’deki güçlü altyapımız günümüz ihtiyaçlarını karşılamaya devam ediyor”
Murat Erkan, 2015 yılında yapılan 4.5G ihalesinde Turkcell’in öngörüyle hareket ettiğini ve Avrupa’daki en geniş 4.5G spektrum bandını aldığını hatırlatarak, “Doğru stratejimiz ve sahip olduğumuz geniş spektrum sayesinde, 1,6 Gbps hıza ulaşabilen Türkiye’de tek, Avrupa’da ilk ve dünyada en yüksek 4.5G hızlarını sunan üç operatörden biriyiz. Şu an dünyada 5G kullanan birçok ülkedeki hızlara oranla daha yüksek hızda hizmet sağlıyoruz. Halen Türkiye’de 4.5G ile son kullanıcıların ve endüstrilerin ihtiyaçları rahatlıkla karşılanabiliyor. Geniş spektrumlu 4.5G ile bireysel ve kurumsal müşterilere en iyi hizmeti sunuyor, müşterilerimizin memnuniyetini artırıyoruz.” diye konuştu.

5G teknolojisinin, sadece hız anlamına gelmediğini, yüksek indirme hızının yanı sıra düşük veri gecikme süresi ve milyonlarca bağlantı kapasitesi ile dijitalleşmenin temelini oluşturduğunu belirten Erkan, şöyle devam etti:

“Bu ihtiyaca yönelik tasarlanan şebekeler sayesinde sağlık, üretim, lojistik ve enerji gibi farklı sektörlerin farklı ihtiyaçları için şebeke altyapıları sağlanabilecek. Bu avantajları faydaya dönüştürmek için uygun kullanım senaryolarının devreye alınması gerekiyor. Mevcuttaki kullanım senaryolarının çok büyük bir kısmını güçlü 4.5G altyapımız sayesinde sağlayabiliyoruz. Bunun en güzel örneklerinden biri de Superbox ürünümüz. 5G’nin en iyi kullanım senaryosu olarak gösterilen FWA çözümünü Superbox markamızla Türkiye çapında başarıyla uyguluyoruz.”

"Ekosistem pilot uygulamalarla gelişir"
5G’ye geçişte fiber ağın ve altyapının oluşması kadar pilot uygulama sonuçlarının analizinin de önem taşıdığına dikkat çeken Murat Erkan, “5G’nin öncelikle deneme izinleri ile kullanım alanlarının; örneğin havalimanları, organize sanayi bölgeleri, statlar, etkinlik alanları ve hatta bazı akıllı şehir uygulamalarında ortaya çıkarılmasını çok önemsiyoruz. Özetle biz stratejimizi ‘olimpiyatları alalım’ değil, ‘olimpiyatlara hazır hale gelebilmek için statları ve gerekli altyapıyı oluşturarak buna hazır hale gelelim’ olarak görüyoruz” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Cam döşemesinin altında sergilenen eserlerle adeta müze olan Koca Mustafa Paşa Camii ibadete açılıyor Fatih’te Kristos Pantepoptes Kilisesi olarak 1059’da inşa edilen ve Sadrazam Koca Mustafa Paşa tarafından camiye dönüştürülen yapının 2021 yılında başlanılan restorasyonunda sona gelindi. Bizans mimarisine ait çini, mermer ve sütunların yanı sıra cehennem tasvirlerinin yer aldığı freskler keşfedilen caminin zemini camla döşenerek adeta müzeye çevrildi. Yarın ibadete açılacak olan 965 yıllık caminin son hali ise havadan görüntülendi. Fatih’te Kristos Pantepoptes Kilisesi olarak 1059’da inşa edilen ve Sadrazam Koca Mustafa Paşa tarafından camiye dönüştürülen yapı Kültür ve Turizm Bakanlığı Vakıflar Genel Müdürlüğünce 2021 yılında restore edilmeye başlandı. Tarihi camide sürdürülen çalışmalar esnasında hem Bizans hem de Osmanlı Cihan Devleti dönemlerinin özenle korunduğu görüldü. Yapının içi, bir metre kadar toprakla doldurulduğu için katmanda yapılan kazılarda, Bizans devrinin özgün kotuna inilerek zeminde zengin bir döşeme mozaiğiyle karşılaşıldı. Restorasyon çalışmaları çerçevesinde Bizans mimarisine ait çini, mermer ve sütunların yanı sıra cehennem tasvirlerinin yer aldığı fresklerin keşfedildiği yapının zemini camla kaplanarak adeta müzeye çevrildi. Halısı kaldırıldıktan sonra ortaya çıkan cam zeminin altına döşenen ışıklandırma sistemiyle, Bizans ve Osmanlı tarihine ışık tutan eserler sergileniyor. Yerli ve yabancı turistlerin ziyaret noktaları arasında yer alan cami, Sahabe Cabir bin Abdullah’ın türbesinin olması sebebiyle halk arasında Hazreti Cabir Camii adıyla da biliniyor. Restorasyonda depreme karşı da güçlendirilen 965 yıllık tarihi cami yarın ikindi namazının ardından ibadete açılacak. Öte yandan, restorasyonu tamamlanan tarihi camiinin son hali havadan görüntülendi. “Cam döşemenin altında restorasyon sırasında çıkmış arkeolojik buluntular sergilenecek” Hz. Cabir Camii’nin tarihi hakkında bilgi veren Vakıflar İstanbul 1. Bölge Müdürlüğü Sanat Eserleri ve Yapı İşleri Şube Müdürü Feyyaz Fidan, “Hz. Cabir Camii diğer adıyla Atik Mustafa Paşa Camii 1059 yılında bir manastır yapısı olarak inşa edildi. Sultan 2. Bayezid’in sadrazamlarından Koca Mustafa Paşa tarafından camiye çevrildi. Hz. Cabir Camii, içerisinde İstanbul kuşatması için gelen Sahabe Cabir bin Abdullah’ın türbesinin olması sebebiyle Hz. Cabir Camii olarak da bilinmektedir. Yaklaşık bin yıldır ayakta duran bu yapı tarihsel süreçte birçok deprem ve yangına maruz kaldı. 1509 depreminde bir hasar aldığını kaynaklardan öğrenebiliyoruz. 1792 yılındaki Balat yangınında ve küçük kıyamet olarak adlandırılan İstanbul depreminde bir hasar aldı. Bu depremde minaresi yıkıldı, kubbesi de tahribata uğradı. Yıkılan eski minare yerine kesme taştan bir minare inşa edildi. Kültür ve Turizm Bakanlığı Vakıflar Genel Müdürlüğü olarak Hz. Cabir Camii’nin rölöve ve restitüsyon projelerini 2018 yılında Koruma Kurulu’na onaylattık. 2021 yılında ise restorasyon çalışmalarına başladık. Öncelikle araştırma kazıları ve raspa çalışmaları yaptık. Bu yapı içerisinde 1 metreye kadar kazı yapıldı ve 1 metre sonunda yapının ilk dönemine ait opus sectila ismiyle biline döşeme bulundu. Cam döşemenin altında restorasyon sırasında çıkmış arkeolojik buluntular, seramik ve mozaik parçaları, Osmanlı dönemine ait özgün şeşhaneler gibi restorasyonda çıkmış eserler sergilenecek. Halı kaldırıldığında ziyaretçiler bu görüntüyle karşılaşacaklar” dedi. “Restorasyonda depreme karşı yapı güçlendirildi” Restorasyonu tamamlanan Hz. Cabir Camii’nde yapılan çalışmaları anlatan Feyyaz Fidan, “Yapının iç ve dış bedeninde raspa yapıldı. Eski onarımlarda yapılmış çimento esaslı sıvalar raspa edildi ve iç yüzeylerde freski sıvalara rastlandı. Freski sıvalar ve ’opus sectila’ belgelemesiyle, konservasyonu yapıldı. Bilim Kurulu kararı doğrultusunda yapının katmanlarının gösterilmesi adına harim içerisinde çelik konstrüksiyon ve üzerine cam bir döşeme yapıldı. Caminin iç tezyinatı hakkında bilgi vermek gerekirse, bitkisel kalem işleriyle süslenmiş bir yapıdır. Ve restorasyonda kalem işlerinin ihyası tamamlandı. Dış cephede özgün harç terkibine uygun derz yapıldı. Bu restorasyonda depreme karşı da yapı güçlendirildi. Enjeksiyon imalatı yapıldı. Minaresi şerefe kotuna kadar söküldü ve özgün tekniğinde tamamlandı. Kubbe üst örtüsü kurşunları yenilendi. Kirpi saçak imalatları yapıldı. İçlik, dışıklar, tüm kapılar, pencereler özgün malzeme cins ve boyutunda yenilendi. Özgün türbe kapısı ve Mahmud Güneşi fümigasyon işleri yapıldı. Hz. Cabir Camii’nin restorasyonunu en kısa sürede tamamlayarak ibadete açılmasını planlıyoruz” ifadelerini kullandı.
İstanbul Konyaspor ile Fenerbahçe 46. randevuda Fenerbahçe, Trendyol Süper Lig’in 35. haftasında deplasmanda oynayacağı Konyaspor ile ligde 46. kez karşı kaşıya gelecek. Ligde 23 maçlık yenilmezlik serisi elde eden sarı-lacivertliler, bu sezon deplasmanda kayıp yaşamadı. Trendyol Süper Lig’in 35. haftasında Fenerbahçe, yarın saat 20.00’de deplasmanda Konyaspor ile oynayacak. Mücadele öncesi sarı-lacivertliler, 34 maçta 28 galibiyet, 5 beraberlik ve 1 mağlubiyetle topladığı 89 puanla ikinci sırada bulunuyor. Yeşil-beyazlılar ise 34 maçta 8 galibiyet, 12 beraberlik ve 14 mağlubiyetle 36 puanla 16. sırada yer alıyor. Ligde geçtiğimiz hafta Beşiktaş’ı mağlup eden Kanarya, rakibini yenerek şampiyonluk yarışında hata yapmak istemiyor. 46. randevu Konyaspor ile Fenerbahçe, Süper Lig tarihinde bugüne kadar 45 kez karşı karşıya geldi. Söz konusu müsabakalarda sarı-lacivertliler 34 defa sahadan galip ayrılırken, yeşil-beyazlılar ise 8 kez kazandı. 3 karşılaşma ise berabere sona erdi. Rekabette Fenerbahçe, rakip filelere 119 gol atarken, Konyaspor 49 golle karşılık verdi. Sezonun ilk yarısında Kadıköy’de oynanan mücadeleyi ev sahibi 7-1’lik skorla kazandı ve rekabetteki en gollü maç olarak kayıtlara geçti. 23 maçlık yenilmezlik serisi Fenerbahçe ligde oynadığı son 23 maçı kaybetmedi. Sarı-lacivertliler bu süreçte Fatih Karagümrük ve Beşiktaş’ı 2’şer kez, Sivasspor, Kayserispor, İstanbulspor, Konyaspor, Gaziantep FK, Başakşehir, Ankaragücü, Antalyaspor, Rizespor, Kasımpaşa, Hatayspor, Pendikspor, Trabzonspor ve Adana Demirspor’u mağlup etti. Ligin ilk yarısında oynanan Adana Demirspor, Galatasaray ile ligin ikinci yarısındaki Samsunspor, Alanyaspor ve Sivasspor maçlarından da sahadan berabere ayrıldı. Sarı-lacivertliler deplasmanda kaybetmedi Fenerbahçe, bu sezon deplasmanda 17 maça çıktı. Takımının başında lig tarihinin en iyi dış saha performanslarından birine imza atan İsmail Kartal, 15 galibiyet, 2 beraberlik elde ederken mağlubiyet yaşamadı. Sarı-lacivertliler 2020-2021 sezonunda elde ettiği ‘dış sahada en fazla puan toplama rekorunu’ da (47) egale etti. Deplasmanda son olarak Sivasspor ile karşılaşan Fenerbahçe sahadan 2-2’lik beraberlikle ayrıldı. Kanarya, dış sahada oynadığı 10 lig maçında ise kalesini gole kapattı. Rekabetteki farklı skorlar Fenerbahçe, Konyaspor ile rekabetteki en farklı skoru bu sezon 7-1’lik sonuçla elde etti. Sarı-lacivertliler rakibini üçer kez 5-1, ikişer kez 5-2, birer kez de 5-0 mağlup etti. Yeşil-beyazlılar ise en farklı galibiyetini 27 Mayıs 2005’te 4-2’lik skorla aldı. 7 futbolcu kart sınırında Fenerbahçe’de Konyaspor karşılaşması öncesi 7 futbolcu sarı kart ceza sınırında bulunuyor. Michy Batshuayi, Dusan Tadic, Cengiz Ünder, Rodrigo Becao, Mert Müldür, Edin Dzeko ve Ferdi Kadıoğlu sarı kart ceza sınırında bulunan isimler. Bu futbolcular müsabakada sarı kart görmeleri halinde bir sonraki hafta oynanacak Kayserispor karşısında takımını yalnız bırakacak. Ligin en golcü takımı Süper Lig’de 34 hafta itibarıyla 89 puan toplayan Fenerbahçe, bu süreçte 32 maçta gol atmayı başardı. Takımın hücum yönü istatistiklere de yansırken, sarı-lacivertliler rakip filelere 89 gol gönderdi. Kanarya, ligde en golcü takım konumunda bulunuyor. Sarı-lacivertlilerin Bosna Hersekli forveti Edin Dzeko, kaydettiği 20 golle krallık yarışında 21 gollü Galatasaray’ın Arjantinli futbolcusu Mauro Icardi’nin ardından ikinci sırada yer alıyor. 38 yaşındaki forvet, Konyaspor’a karşı ilk maçında hat-trick yapma başarısı gösterdi. Bahattin Şimşek düdük çalacak Konyaspor ile Fenerbahçe arasında oynanacak müsabakayı hakem Bahattin Şimşek yönetecek. Şimşek’in yardımcılıklarını Süleyman Özay ile Osman Gökhan Bilir yapacak. Maçın 4. hakemi ise Burak Şeker olacak.
Afyon Afyonkarahisar Belediyesinden tescilli ürünlere ‘logo kullanım hakkı’ açıklaması Afyonkarahisar Belediyesi, Türk Patent ve Marka Kurumu’ndan coğrafi işaret tescili alınan yöresel ürünlerin, üretim ve satışını yapan işletmeler için ‘logo kullanım hakkı’ başvuru sürecini 6 Mayıs’ta başlatıyor. Afyonkarahisar Belediyesi’nden yapılan açıklamada, yöresel ürünlerin kalite ve standardının korunması amacıyla Türk Patent ve Marka Kurumu’na yapılan başvurular neticesinde Afyonkarahisar’ın toplam 50 ürününün coğrafi işaret tescilinin alındığı belirtildi. Bu ürünlerden 18’nin Afyonkarahisar Belediyesi, diğer 32 ürünün ise ilçe belediyeler ve diğer kurum ve kuruluşlar tarafından tescillenerek koruma altına alındığı ifade edildi. Yöresel ürünlerin coğrafi işaret tescilini alan kurumların, ilgili ürünün üretim ve satışını yapan işletmelere, bir dizi denetim sürecinden sonra ‘logo kullanım hakkı’ vermeye haiz olduğu belirtilen açıklamada, geçmişte logo kullanım hakkı kazanan birçok işletmenin toplu satış ve zincir marketlere ürün tedariki gibi ticari anlamda önemli kazanımlar elde ettiği vurgulandı. Bu çerçevede Afyonkarahisar Belediyesi’nin ilk etapta tescilini aldığı 13 ürünle ilgili ‘logo kullanım hakkı’ başvuru sürecini 6 Mayıs Pazartesi günü başlatacağı bildirildi. Başvuru sürecinin 13 Mayıs’ta sona ereceği bildirildi. Açıklamaya göre, logo kullanım hakkı için başvurusu alınacak ürünler ise şöyle; ‘Afyon Kaymaklı Ekmek Kadayıfı, Afyon Lokumu, Afyonkarahisar Patatesli Ekmeği, Afyon Hurma Baklavası, Afyon Bükmesi, Ağzıaçık, Afyon Kebabı, Patlıcan Böreği, Afyon Övmesi, Mercimekli Pilav, Göce Köftesi, Ak Pide ve Haşhaşlı Katmer.’