GÜNDEM - 09 Nisan 2016 Cumartesi 15:00

Türkiye-İran iş formu imzalandı

A
A
A
Türkiye-İran iş formu imzalandı

Türkiye-İran Karma Ekonomik Komisyon 25. Dönem Toplantısı Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz ve İran Telekomünikasyon ve Bilişim Teknolojileri Bakanı Mahmoud Vaizi’nin katılımıyla Konya’da gerçekleştirildi.

Dedeman Otel’de düzenlenen toplantıya, Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, İran Telekomünikasyon ve Bilişim Teknolojileri Bakanı Mahmoud Vaizi, İran Ankara Büyükelçisi Mohammad Teherian Fard, İran-Türkiye İş Konseyi Başkanı Reza Kami, Konya Valisi Muammer Erol, Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek, AK Parti Konya Milletvekili Ziya Altunyaldız, Mehmet Babaoğlu, İl Emniyet Müdürü Mevlüt Demir, Konya Ticaret Odası Başkanı Selçuk Öztürk, Konya Sanayi Odası Başkanı Memiş Kütükçü, Konya Ticaret Borsası Başkanı Hüseyin Çevik, Selçuk Üniversitesi Rektörü Mustafa Şahin ve davetliler katıldı.

Konya Ticaret Odası Başkanı Selçuk Öztürk, Türkiye-İran İş Formu’nun hayırlı olmasını dileyerek, “Türkiye ve İran arasında ticaretin gelişmesine katkı sağlayacak böylesine önemli bir toplantının şehrimizde düzenlenmesinden dolayı iş alemi olarak büyük bir mutluluk ve heyecan duymaktayız. Tarihi ve coğrafyasıyla birbirini tamamlayan Türkiye ve İran’ın geri kalan ticari ilişkilerine bir ivme kazandırmak için önemli bir fırsat yakalamış durumdayız” dedi.

AK Parti Konya Milletvekili Ziya Altunyaldız, Konya’nın İran ile Türkiye arasındaki ticaretin merkezi olma yolunda ilerlediğini söyleyerek, iş formunun hayırlara vesile olmasını diledi.

İran Telekomünikasyon ve Bilişim Teknolojileri Bakanı Mahmoud Vaizi, İran ve Türkiye’nin çok önemli ortak noktaları olduğunu söyleyerek, “Bizim köklerimiz ortaktır. İki milletin birbirine bağlanması için bunlar yeterli olur. Bizim bu ilde ortak bir değerimiz olan Mevlana Hazretleri bulunuyor. Bugün biz önemli bir belge imzalayacağız. İki ülkenin resmi makamlarının Konya’ya verdiğini önemli göstergesidir. Mevlana’nın da bereketi sayesinde işlerimiz hızlanacak. Biz 35 gün önce çok aktif bir komisyonumuz olacak diye karar aldık. Biz bu ortak komisyonda iki konuya daha fazla ilgi gösterdik. Özel sektörü önündeki manilere kaldırmak istiyoruz. Bu maniler özel sektörü yavaşlatıyor. Bütün bu görüşmelerde hep özel sektörün temsilcisi olduk. İran ve Türkiye kesinlikle özel sektörü desteklemekten başka bir işimiz olamaz diyoruz. Özel sektör için zemin hazırlamalıyız. Gümrük konusundaki meselelerin hepsini ele aldık. Gümrüklerin kapasitesini önümüzdeki günlerde iki katına çıkaracağız. Özel sektörün önündeki maniler kaldırılırsa ilişkiler düzelir. Bu işin sonuna kadar takipçisi olacağım. Bizim bankacılık konusunda sorunlarımız dün çözüldü. Geri kalan kısımlarda kısa zamanda çözülecek. Bizim kültürümüz zor günlerde yanımızda olan arkadaşlarımızı iyi günlerde hiçbir zaman unutmayız. Ambargo döneminde en iyi arkadaşımız Türkiye idi. Bütün alanlarda ortak rekabete dayanarak Türkiye ön plana çıkmalıdır. Türkiye her açıdan bizim için önceliklidir. Turizm konusun iki ülke için çok önemli. İran’dan 1.7 milyondan fazla vatandaş Türkiye’ye gelmiş. Sırf Nevruzda 43 bin kişinden fazla Van iline gitmiş. İran’ın büyük bir kısmında yüreklerimiz aynı ve aynı dili konuşuyoruz. Üniversiteler arası işbirliği de önemli. Ticaretin yanı sıra bunları da gerçekleştirmeliyiz. Bilimsel işbirliği desteklenirse ticaretimizde güçlenir. Elektrik, doğalgaz, petrol, tarım, sanayi konusunda çok güzel kararlar alındı. İran ve Türkiye arasında iller arasındaki ilişkileri geliştirmesi yönünde karar aldık. Bugünkü toplantı bunun başlangıcıdır. Konya ve diğer iller arasındaki ilişkiler daha da artsın” diye konuştu.

Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, bugün 25. Karma Ekonomi Komisyonu’nun sonuçlanacağı gün olacağını belirterek, “Gerçekten çok yoğun bir mesai harcandı. Her iki tarafın heyetleri arasında son derece verimli toplantılar yapıldı. Genel konuların dışında özel olarak belli alanlarda derinlemesine toplantılar gerçekleştirdik. Bankacılık başta olmak üzere önemli mesafeler kaydettik. Bugün hepsini burada imzalayacağımız protokolle resmileştirmiş olacağız” dedi.

Türkiye ve İran’ın coğrafyanın iki büyük devleti olduğunun altını çizen Bakan Yılmaz, “Geleneği olan, tarihi derinliği olan iki komşu dost ülke. İran ve Türkiye nüfusunu topladığında 160 milyona yakın bir rakamdan bahsediyoruz. Yine iki ülkenin toplam milli gelirlere baktığımızda 1.5 trilyona yakın, satılma alma gücüyle 3 trilyon dolara yaklaşan ekonomik büyüklükten bahsediyoruz. Bu büyük bir pazar büyük bir güç. İran ile Türkiye ilişkileri ikili ilişkinin çok daha ötesinde önem taşıyor. İran ile Türkiye’nin ilişkileri geliştikçe bütün bölgenin refahı istikrarı da artıyor. İran ile Türkiye ekonomide, kültürde, ticarette, siyasette her alanda ilişkilerini geliştirdikçe bundan sadece İran ve Türkiye istifade etmeyecek. Bütün bölge ve insanlık istifade edecek. Ortadoğu’ya daha fazla refahın, istikrarın gelmesi Türkiye ile İran ilişkilerinde yakından ilişkili” diye konuştu.

İran ve Türkiye’nin birbirini tamamlayan iki ülke olduğunu kaydeden Cevdet Yılmaz, “Biz İran’ın Batı’ya açılan kapısıyız. İran bizim Doğu’ya açılan kapımız. Birbirimizi tamamlıyoruz. İran ile birlikte Türkiye Orta Asya’ya başka pazarlara erişiyor. İran’da Türkiye üzerinden Avrupa’ya başka pazarlara ulaşıyor. Enerjide Türkiye önemli bir tüketici konumunda, İran ise çok önemli bir üretim merkezi konumunda. Aramızda ciddi bir tamamlayıcı ilişki var” şeklinde konuştu.

Son dönemlerde en önemli ilerlemelerden birinin Türkiye-İran Tercihli Ticaret Anlaşması olduğunu anlatan Bakan Yılmaz, “Bu anlaşmanın çok daha etkili şekilde hayata geçmesini istiyoruz. Buradaki ürün sayısını yeterli görmüyoruz. Ürün sayısını arttırmak istiyoruz. 30 yeni ürünü anlaşma kapsamında uzlaşmış durumdayız. Bu anlaşmayı tamamlayan diğer bir anlaşma var. Ticaretin kolaylaştırılması anlaşması. Bunla birlikte iş dünyamız rahat ticaret yapma imkanı bulacak. Yatırımlar çok önemli. 2016 yılında her iki ülkedeki yatırım fırsatlarının değerlendirileceği bir forum yapacağız. Yatırım fırsatlarını değerlendireceğiz. İki ülkelerin odaları arasında tahkim mekanizması kurulmasına ilişkin mutabakat zaptını imzalayacağız. Şimdiden hayırlı olmasını diliyorum” ifadelerini kullandı.

Bankacılık konusunun önemine dikkat çeken Cevdet Yılmaz şöyle konuştu:

“Özellikle ambargolar döneminde en fazla sıkıntı yaşayan alanlardan biri oldu. Bu alanla ilgili özel bir toplantı gerçekleştirdik. Bu konuda ilişkilerimiz geliştirme konusunda anlaşmaya vardık. Bugün bankacılık alanında işbirliğini öngören zaptı da imza altına alacağız. Milli paralarımızla ticaret meselesi var. Geçen seneki ticaretlerimizin 3’te 1’i milli paralarımızla gerçekleşti. Daha da iyi olacak. Borsalar arası işbirliği olacak. Özelikle borsa İstanbul’la Tahran borsası arasında ortak ilişkiler geliştirmek istiyoruz. Enerji alanında en önemli alanlardan birisi. Petrol, doğalgaz, yenilebilir enerji, elektrik gibi enerjinin alt dallarında ilişkileri geliştirmek istiyoruz. İki ülke elektrik enerjisi takas kapasitesini arttırmaya karar verdik. Şu anda 450 megavat bir kapasitemiz var. İlk aşamada bunu 700 megavata çıkaracağız. İkinci ve üçüncü aşamalarda bin 300 megavata çıkarmak ve bu alışverişi arttırmak istiyoruz. Van’da ve Doğubeyazıt’ta back to back trafo merkezlerini tesis ederek bu takasın altyapısını kurgulamış olacağız. Diğer bir konu olarak kobiler var. Türkiye’de KOSGEB, İran’da İSİPO denen küçük işletmeler ve sanayi kurumu parkları arasında bir eylem planı hazırlandı. Bunu da hayata geçireceğiz. Sınırda Türkiye ile İran arasında ortak sanayi bölgesi oluşturma hayalimiz var. İki ülkenin avantajlarını kullanarak, rahat bir şekilde alışveriş yapılacak alan konusunu çalışmaya devam edeceğiz. Ulaşım alanı önemli sektörlerden birisi. Kara, hava, deniz yolunda İran ile ilişkilerimizi geliştiriyoruz. Demiryolu alanında işbirliği konusunda insiyatif geliştirildi. Şuan ki gümrük kapıları İran-Türkiye ticari ilişkilerine yakışmıyor. Yeni insiyatifler almış durumundayız.”

İran’ın uzun bir süre yaptırımlarla uğraştığını anlatan Cevdet Yılmaz, “Biz bu yaptırımların haksız olduğunu kaldırılması gerektiğini her fırsatta söyledik. Uluslararası platformlarda kardeş İran’ın yanında olduk. Elimizden gelen tüm imkanlarımızı seferber ettik. Dostlar zor zamanlarda belli olur. Geniş zamanda herkes dostluk yapabilir. İran ve Türkiye zor zamanda da geniş zamanda da hep birlikte olacak” açıklamasında bulundu.

Mart ayında İran ile ihracatta büyük bir artış olduğunu ifade eden Yılmaz, “Son dönemlerdeki rakamlarımızın iyiye doğru gitti söylemek isterim. Mart ayı ihracatımızda bir miktar artışımız var. En yüksek artış yüzde 44,2 ile İran ile olmuş. Mart ayında İran’a ihracatımızda yüzde 44,2 artışımız oldu. Mart ayındaki gelişme gösteriyor ki önümüzdeki dönemde çok farklı bir noktaya ulaşacağız. Geçen yıl 10 milyar dolar civarında bir ticaret hacmimiz olmuştu. Bu yıl hedefimiz 30 milyar doların üzerine çıkmak. İlk aşamada 30 ardından daha yüksek bir rakama hep birlikte çıkarız” dedi.

İran ile ilişkilerde önemli bir dönüm noktasında olduklarını vurgulayan Cevdet Yılmaz, “Gün bugün. İran ile ilişkilerimizde çok önemli bir dönüm noktasındayız. İran’ın yepyeni bir döneme geçtiği aşamadayız. Dünya küresel kriz, bölgesel problemler var. İran ile Türkiye çok yoğun ilişkiler geliştirirse her iki taraf buradan çok karlı çıkacak” şeklinde konuştu.

Konuşmaların ardından Bakan Cevdet Yılmaz’a İran halısı hediye edilirken, Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek, Bakan Yılmaz’a tablo, İranlı Bakan Vaizi’ye ise ney hediye etti. Konuşmaların ardından Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz ile İran Telekomünikasyon ve Bilişim Teknolojileri Bakanı Mahmoud Vaizi arasında Karma Ekonomi Komisyonu ve bankacılık konusunda protokoller imzalandı.

İmzaların ardından protokol üyeleri toplu fotoğraf çektirdi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Mersin MEÜ, ’sıfır atık belgesi’ alan üniversiteler arasına adını yazdırdı Mersin Üniversitesi (MEÜ), yürütülen çalışmalar sonucunda Temel Seviye Sıfır Atık Belgesi’ni aldı. MEÜ tarafından gerçekleştirdilen Temel Seviye Sıfır Atık Belgesi başvurusu Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğünce incelenerek onaylandı. Sürdürülebilir kalkınma hedefleri çerçevesinde kaynakları korumak, atıkları kontrol altına almak, geri dönüştürülebilir atıkları ekonomiye kazandırarak tasarruf sağlamak, gelecek nesillere yaşanabilir bir dünya bırakmak amacıyla Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı nezdinde başlatılan ’Sıfır Atık’ projesi kapsamında yapılan başvuru sonucunda, MEÜ Çiftlikköy Yerleşkesi Temel Seviye Sıfır Atık Belgesi’ni aldı. Adını, sıfır atık belgesi alan yükseköğretim kurumları arasına yazdıran MEÜ’nün çevreye verdiği değer de böylelikle tescillenmiş oldu. "Örnek bir üniversite olmak için çalışmalarımıza devam edeceğiz" Yeşil Kampüs çerçevesinde kapsamlı çalışmalar yürüttüklerini belirten Rektör Prof. Dr. Erol Yaşar, "Sürdürülebilir Çevre Uygulama ve Araştırma Merkezi ve Sıfır Atık Komisyonu tarafından yürütülen çalışmalar neticesinde, Temel Seviye Sıfır Atık Belgesini almaya hak kazandık. Bu süreçte büyük emekleri bulunan Prof. Dr. Yağmur Uysal, Doç. Dr. Osman Orhan, Doç. Dr. Zeynep Görkem Doğaroğlu ve Entegre Çevre Bilgi Sistemi yetkilisi Tufan Yıldız’a özverili çalışmalarından dolayı teşekkür ediyorum. Sıfır Atık Belgesi ile çevreye duyarlı ve bu alanda farkındalık oluşturma konusunda örnek bir üniversite olmak için çalışmalarımıza devam edeceğiz" dedi.
Hatay Toz taşınımına dikkat, uzmanı uyardı: "Ciltte kızarıklığa ve alerjiye neden olabilir" Hatay’ın İskenderun ilçesinde özel kliniği bulunan Cilt Uzmanı Selin Alpar, toz taşınımının etkili olduğu bu günlerde mecburi olmadıkça dışarı çıkılmamasına dikkat çekerek, tozun ciltte kızarıklığa neden olabileceğini söyledi. Kuzey Afrika’dan gelen toz bulutu taşınımı depremin vurduğu Hatay’da etkili olmaya devam ediyor. Meteoroloji’den yapılan duyuruda, toz bulutu taşınımının 26 Nisan Cuma Günü gece 12’de sona ereceğini açıklandı. İskenderun körfezinde ve şehir merkezinde etkili olan toz bulutunun sağlık açısından olumsuz yanları görülüyor. Alerjik astımı ve kronik rahatsızlığı olanların bu havalarda dikkatli olmasını ifade eden Cilt Uzmanı Selin Alpar, mecburi olmadıkça dışarı çıkılmaması konusunda uyarıda bulundu. Kuzey Afrika’dan gelen toz taşınımın ciltte kızarıklığa ve alerjiye neden olabileceğini belirten Alpar, “Ciltte kızarıklık, hassasiyet ve alerjiye neden olabilir. Alerjik astımı olanların da tetikleyeceği için kronik rahatsızlığı olanlar dışarıya mümkün olduğunca çıkmasınlar. Hiç kimsenin de çıkmamasını tavsiye ediyoruz. Bu toz bulutu; cildi kirletip gözenekleri tıkayabilir. Bu zamanda kişilerin cilt temizliğine daha çok dikkat etmesi gerekir. Ayrıca kişilerin cilt temizliğinde; akne eğilimli ciltler derma, kozmetik ve medikal cilt bakımı ürünleri olanlar, temizleyicileri olanlar, düzenli sabah akşam yıkamalarına özen gösterecekler, asidik olmayan peelinglerini haftada 3 gün bakımlarını yapsınlar. Asidik olan peelinglerini haftada 1 gün yapmalarını öneriyoruz. Aynı zamanda da medikal cilt bakımına gittikleri yerler varsa devamını getirmelerini ve bu süre zarfında daha sık yapmalarını tavsiye ederiz. Normalde cilt bakımları cilt kendini 28 günde 1 yeniler fakat bu zaman zarfında 20 günde 1 cilt bakımını yapabilirler” dedi.
Bursa (Özel) 120 yıldır alem yapan ailenin son ustası Bursa’da Türkiye’nin 4 alem ustasından biri olan Rıza Akbalış, 120 yıllık aile mesleğini büyük bir özveriyle devam ettiriyor. Dedesinden babasına, daha sonra da kendisine kalan atölyede 14 yaşından itibaren çalıştığını belirten Akbalış, kendisinden sonra mesleğini devam ettirecek aile üyesinin olmadığını söyledi. Bursa’da 60 yaşındaki Rıza Akbalış 3 kuşaktır devam eden 120 yıllık aile mesleğini, ilk günkü heyecanıyla devam ettiriyor. Abdal Mahallesi’nde bulunan atölyesinde babasından kalan aletlerle 14 yaşından bu yana zanaatına devam eden Akbalış, Türkiye’de birçok tarihi caminin alemini onarırken yurt dışına da sipariş üzerine ihracat yapıyor. Genellikle Balkan ülkelerinden çok fazla talep olduğunu dile getiren Akbalış, bu güne kadar Balkan ülkeleri başta olmak üzere dünyanın birçok ülkesine alem yaptığını söylüyor. Türkiye’de sadece 4 tane alem ustası kaldığını belirten Akbalış, kendisinden sonra bu mesleği devam ettirecek kimsesi kalmadığını kaydetti. Alem yapmayı babasından öğrendi Okulu bitirmesinin ardından babasının yanında çırak olarak çalışmaya başlayan Rıza Akbalış, “Bu mesleği dedem, babam ve ben olmak üzere 3 kuşaktır yapıyoruz, 120 yıllık bir meslek. 14-15 yaşlarında okulu bitirdiğim gibi babam yanına aldı. Temel eğitimi babamın yanında aldım. Atölyede dedemin ve babamın aletleri var. Hem babam hem de ustam olduğu için ondan çok şey öğrendim. Sanatta ahlak çok önemli. Temel eğitimi aldıktan sonra her şey çok güzel olur. Ben bu çizgide devam ediyorum. Kaybolmaya yüz tutmuş bir meslek. Türkiye’de Samsun, Afyonkarahisar, Kahramanmaraş ve Bursa’da ben olmak üzere sadece 4 kişi yapıyor. İstanbul’da alem yapıyorlar ama onlar döküm alem. Bizim yaptığımız el sanatı çekiçle yapıyoruz. Ailemde benden sonra bu mesleği yapacak maalesef yok. Sağlığım elverdiği sürece bu mesleği devam ettireceğim” dedi. Deprem bölgesine alem gönderdi Hatay’da yıkılan tarihi camiler için de alem hazırladığını söyleyen Akbalış, “Türkiye’nin her tarafına özellikle Marmara bölgesine veriyoruz. Yurt dışında Avusturya, Romanya, Almanya, Macaristan, Balkan ülkelerine birkaç tane de Amerika’ya gönderdik. Yurt dışında bir hayırsever kilise iptal olunca yerine yapılan camiye alem istedi. Ben de para almadan hediye ederek yolladım. Zaman içerisinde bakırlar renk değiştiriyor, renklerini açıyoruz. Bazen yamuluyor, onları düzeltiyoruz. Eskisi gibi güzel şekilde teslim ediyoruz. 20-25 gün önce Hatay’da depremden dolayı yıkılan bir cami için hayırsever biri 5 tane alem aldı. Deprem bölgelerinde yıkılan ve hasar gören camiler yapılıyor onarılıyor. Tamamlanınca 5 tane daha alem göndereceğiz” ifadelerini kullandı.
Hatay Toz taşınıma dikkat, uzmanı uyardı: "Ciltte kızarıklığa ve alerjiye neden olabilir" Hatay’ın İskenderun ilçesinde özel kliniği bulunan Cilt Uzmanı Selin Alpar, toz taşınımının etkili olduğu bu günlerde mecburi olmadıkça dışarı çıkılmamasına dikkat çekerek tozun ciltte kızarıklığa neden olabileceğini söyledi. Kuzey Afrika’dan gelen toz bulutu taşınımı depremin vurduğu Hatay’da etkili olmaya devam ediyor. Meteoroloji’den yapılan duyuruda, toz bulutu taşınımı 26 Nisan Cuma Günü gece 12’de sona ereceğini açıklandı. İskenderun körfezinde ve şehir merkezinde etkili olan toz bulutunun sağlık açısından olumsuz yanları görülüyor. Alerjik astımı ve kronik rahatsızlığı olanların bu havalarda dikkatli olmasını ifade eden Cilt Uzmanı Selin Alpar, mecburi olmadıkça dışarı çıkılmaması konusunda uyarıda bulundu. Kuzey Afrika’dan gelen toz aşınımın ciltte kızarıklığa ve alerjiye neden olabileceğini belirterek Cilt Uzmanı Selin Alpar, “Ciltte kızarıklık hassasiyet ve alerjiye neden olabilir. Alerjik astımı olanların da tetikleyeceği için kronik rahatsızlığı olanlar dışarıya mümkün olduğunca çıkmasınlar. Hiç kimsenin de çıkmamasını tavsiye ediyoruz. Bu toz bulutu; cildi kirletip gözenekleri tıkayabilir. Bu zamanda kişilerin cilt temizliğine daha çok dikkat etmesi gerekir. Ayrıca kişilerin cilt temizliğinde; akne eğilimli ciltler derma, kozmetik ve medikal cilt bakımı ürünleri olanlar, temizleyicileri olanlar, düzenli sabah akşam yıkamalarına özen gösterecekler, asidik olmayan peelinglerini haftada 3 gün bakımlarını yapsınlar. Asidik olan peelinglerini haftada 1 gün yapmalarını öneriyoruz. Aynı zamanda da medikal cilt bakımına gittikleri yerler varsa devamını getirmelerini ve bu süre zarfında daha sık yapmalarını tavsiye ederiz. Normalde cilt bakımları cilt kendini 28 günde 1 yeniler fakat bu zaman zarfında 20 günde 1 cilt bakımını yapabilirler” dedi. (OA-VK-
Mersin Mersin’in ’Kıyı Ekosistemlerinin Restorasyonu’ çalışmaları Barcelona’da tanıtıldı Mersin Büyükşehir Belediyesi tarafından geçtiğimiz günlerde düzenlenen ’Kentsel Kıyı Ekosistemlerinin Doğa Temelli Çözümlerle Restorasyonu’ çalıştayının sonuçları, Barcelona’da düzenlenen Birleşmiş Milletler Okyanus On Yılı (UN Ocean Decade) konferansında sunuldu. Dünyanın dört bir yanından konferansa katılan kentler, okyanus ve denizlerin korunması ve restorasyonu konusunda konuştu. Avrupa komisyonu tarafından düzenlenen oturuma konuşmacı olarak katılan Dr. Kemal Zorlu, Mersin’in iklim değişikliği ve etkileriyle mücadelesi ile bu konudaki projeleri ve uygulamaları anlattı. “Önemli olan Mersin’in desteğini ve güçlü heyecanını sürdürmek” Okyanus ve denizlerin korunması için verdiği çabaları Avrupa kentleri için ilham verici bulan, Avrupa Komisyonunun Okyanuslar ve Suların Restorasyonu Politika Temsilcisi Claudia Pecoraro, “Önemli olan Okyanus ve Sular Misyonu için Mersin’in desteğini ve güçlü heyecanını sürdürmektir. Mersin’in bu konudaki çalışmaları açıkça görülmüştür. Diğerlerini de güçlendirmek ve yerel düzeyde bir şeyler yapmak için sizin gibi insanlara ihtiyacımız var’’ dedi. “Mersin, sorunların üstesinden gelmek içim bilimle çalışıyor” MedCities’in katkılarıyla Birleşmiş Milletler konferansında bir araya gelen tüm Akdeniz kentleri, İspanya’dan Barcelona, İtalya’dan Ancona ve Türkiye’den Mersin’de düzenlenen kentsel kıyı ekosistemleri çalıştaylarının sonuçlarını değerlendirdi. Çalıştayların düzenlenmesine öncü olan OC-NET (Okyanus Şehirleri Ağı) Koordinatörü Dr. Vanessa Sarah Salvo, “Akdeniz’de kentsel kıyı ekosistemlerinin restorasyonu ve dayanıklılığı hakkında bilim insanları ve politikacılar arasında diyalog kurulması çok önemlidir. Mersin Büyükşehir Belediyesi de tıpkı Barcelona, Ancona Belediyeleri gibi kentsel kıyı ekosistemlerindeki temel sorunların üstesinden gelmek için bilimle olan iş birliğini sağlam şekilde devam ettiriyor. Böylece iklim değişikliği ile birlikte gelen sorunların çözümüne bir adım daha yaklaşıyoruz" ifadelerini kullandı. ‘Kentsel Kıyı Ekosistemlerinin Doğa Temelli Çözümlerle Restorasyonu’ nedir? Mersin’in doğasını korumak adına hem karada hem denizde birçok çalışma yürüten Mersin Büyükşehir Belediyesi, kıyı ekosistemini koruyabilmek ve restore edebilmek adına birçok paydaşla çalışmalar yürütüyor. O çalışmalardan biri de paydaşlarını MESKİ, ODTÜ Deniz Bilimleri Enstitüsü, MedCities, Mersin Deniz Ticaret Odası, Türkiye Akdeniz Hub’ının oluşturduğu, ‘Kentsel Kıyı Ekosistemlerinin Doğa Temelli Çözümlerle Restorasyonu’ çalıştayı oldu. Mersin Büyükşehir Belediyesi, düzenlemiş olduğu çalıştay ile kıyı alanlarının korunmasına yönelik iyi uygulamaların paylaşılması ve gelecek için atılacak adımların değerlendirilerek deniz ve kıyı ekosistemi üzerindeki iklim değişikliği baskılarının azaltılmasını amaçlıyor.