DÜNYA - 25 Şubat 2015 Çarşamba 11:45

Umre ibadeti Kudüs’ten başlayacak

A
A
A
Umre ibadeti Kudüs’ten başlayacak

Diyanet İşleri Başkanlığı, umre ibadetine Kudüs’ü de ekledi. Umre ibadeti için kutsal topraklara gitmek isteyenler ilk olarak Kudüs’ü ziyaret edecekler.

Vatandaşlardan gelen yoğun talep üzerine Diyanet İşleri Başkanlığı’nın umre hizmetleri için aldığı karara göre kutsal topraklara yapılacak ziyaretler, Müslümanların ilk kıblesi olan Mescid-i Aksa’dan başlayacak. Kudüs, Osmanlı Devleti döneminde umre programında yer alırken, Türkiye Cumhuriyeti’nde bu uygulama kaldırılmıştı. Mescid-i Aksa’dan başlayan umre turları için kayıtlar 24 Şubat 2015 tarihinde başladı. İlk kafile 15 Nisan 2015 tarihinde İstanbul’dan hareket edecek. Vatandaşlar 3 gün Kudüs’te, 4 gün Medine’de ve 7 gün Mekke’de olmak üzere toplam 14 gün boyunca kutsal iklimin havasını soluyacaklar. Kayıt yaptırmak isteyenlerin 24 Şubat 2015 tarihinden itibaren il veya ilçe müftülüklerine müracaat etmeleri gerekiyor.

Kudüs programında Mescid-i Aksa başta olmak üzere Hz. İbrahim, Hz. İshak, Hz. Yakup’un kabirlerinin bulunduğu külliye, Hz. Davut’un kabri ile Selman-ı Farisi ve Rabiat’ül Adeviyye’nin kabirleri ziyaret edilecek. Kudüs’e yapılacak ziyaretlerde ayrıca Mahmudiye Camii, Hz. Ömer Mescidi gibi önemli kutsal mekanlar da ziyaret programına eklendi.

27-28 Aralık 2014 tarihlerinde gerçekleştirilen 2014 Hac Değerlendirme Toplantısı’nda ziyarete ilişkin ilk müjdeyi veren Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, geçmişte Kudüs’ün umre programının bir parçası olduğunu, bugün de çalışmaların yürütüldüğünü ve yakın zamanda umre programına Kudüs’ün de ekleneceğini belirtmişti.  

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Gençlik ve Spor Bakanı Bak: "ÜNİDES kapsamında beş dönem boyunca 4 bin 444 projeye 338 milyon 260 bin TL destek sağladık" Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, "ÜNİDES kapsamında beş dönem boyunca 4 bin 444 projeye 338 milyon 260 bin TL destek sağladık. Bugün ülkemizdeki her üç öğrenci topluluğundan biri bu destekten faydalandı. 1 milyon 155 bin gencimizle temas etmiş olduk" dedi. Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, 2026 Merkezi Yönetim Bütçe ve 2024 Kesin Hesap görüşmelerine katıldı ve milletvekillerine sunum yaptı. Bakan Bak, "Bilim ve teknolojideki cesur adımlarımızla, yerli ve milli savunma sanayiinde ulaştığımız başarılarla sadece takip eden değil, yön veren ülkeler arasında da yer alıyoruz. İHA’lardan uzay çalışmalarına, yapay zekadan büyük teknoloji girişimlerine kadar elde edilen her kazanımda bu topraklarda yetişen genç mühendislerin, araştırmacıların, girişimcilerin alın teri var. Milletimizin gurur duyduğu bu atılımlar, gençliğine güven duymaktan asla vazgeçmeyen bir devlet aklının eseridir" dedi. Bakan Bak, "2002’de 9 olan Gençlik Merkezi sayımız bugün 560’a ulaşmıştır. Her bir Gençlik Merkezimiz, gençler için güvenle hizmet alabilecekleri; iletişim becerisi, takım ruhu, liderlik, gönüllülük bilinci ve sosyal sorumluluk gibi somut kazanımlar elde edebilecekleri bir fırsat kapısıdır. Faaliyetlerimizi daha erişilebilir kılmak için üniversiteler, liseler ve yurtlarda 378 Genç Ofis kurduk. Gençlere unutulmaz tecrübeler, dostluklar edinme fırsatı sunan Gençlik Kamplarımızda ülkemizin dört bir yanındaki gençlerimizi kardeşlik ikliminde buluşturuyoruz. Gençler burada spor, sanat, kültür ve doğa etkinliklerine katılıyor, pek çok konuda alanında uzman isimlerle bir araya gelme fırsatı buluyorlar. 30 ilimizde bulunan 43 gençlik kampımızda her yıl 300 binden fazla gencimizi ağırlıyoruz" ifadeşlerini kullandı. Bak, Deneyap Teknoloji Atölyeleri’ne ilişkin bilgi vererek, "81 ildeki 104 Deneyap Teknoloji Atölyemizde gençlerimizi tasarım-üretimden yazılıma, robotikten havacılık ve uzay teknolojilerine uzanan güçlü bir yetkinlik alanıyla buluşturuyoruz. Milli Teknoloji Hamlesi’nin en büyük gurur kaynaklarından biri olan Deneyap Atölyelerinde 35 bin 572 gencimiz eğitim alıyor. Yaklaşık 10 bin öğrencimiz Deneyap’tan mezun olarak Türkiye’nin teknoloji yürüyüşüne dahil oldu. İşte o gençler, Türkiye’nin yeni uçaklarına, gemilerine, otomobillerine imza atacak, milli teknoloji hamlesinin yeni kahramanı olacak gençlerdir. Bu yıl İstanbul’da gerçekleşen TEKNOFEST’te 130 takımımızla yer almanın gururunu yaşadık. Kendi teknolojisini geliştiren bir milletin evlatları olarak gençlerimizin ortaya koyduğu bu emek ve başarılar, Türkiye Yüzyılı’nın yükselen sesidir. Gençlerimizin dijital çağa güçlü ve donanımlı bir şekilde hazırlanması için bu yıl hayata geçirdiğimiz yeni bir çalışmamız var: GEN-2030 Dijital Yetkinlikler ve Yapay Zeka Atölyesi. Bu kapsamda Gençlik Merkezlerimizde 7 bin 750 gencimize yapay zeka okuryazarlığı ve yapay zekâ girişimciliği eğitimleri verdik. Bu eğitimlerle çağın ihtiyaçlarını doğru okuyabilen, yapay zekâyı geliştirebilen, etkin ve güçlü şekilde kullanan 100 bin genç girişimci yetiştirmeyi hedefliyoruz" şeklinde konuştu. "ÜNİDES kapsamında beş dönem boyunca 4 bin 444 projeye 338 milyon 260 bin TL destek sağladık" ifadelerini kullanan Bak, "Bugün ülkemizdeki her üç öğrenci topluluğundan biri bu destekten faydalandı. 1 milyon 155 bin gencimizle temas etmiş olduk. Altıncı dönem başvurularımız da başladı; gençlerimizin bu dönemde de rekor bir başvuru yapmasını bekliyoruz. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı işbirliğiyle hayata geçirdiğimiz Çalışan ve Üreten Gençler Programında bugüne kadar 155 proje ile 11 bini aşkın gencimizi istihdama kazandırdık. Bir milyar 575 milyon TL’lik kaynağı doğrudan gençlerimizin üretimle buluşması için seferber ettik. Önümüzdeki yıl 100 fabrikanın daha kurulmasına destek vererek 10 bin gencimize daha istihdam kapısı aralamayı hedefliyoruz. Enerji alanında da gençlerimize güçlü bir vizyon kazandırıyoruz. TPAO iş birliğiyle Batman ve Şırnak’taki üretim sahalarında düzenlediğimiz teknik gezilerle yüzlerce üniversite öğrencimiz, sektörü yerinde tanıma imkanı buldular. Akkuyu Nükleer Güç Santrali’ni kapsayan "Genç Enerji" programında da Mühendislik Fakültesi öğrencilerimizi ağırladık; 2026 yılında 12 üniversiteden gençlerimize ulaşarak bu deneyimi daha geniş bir kitleye sunacağız" dedi.
Kütahya Kütahya’da "14. Yüzyıl Anadolusu’nda Beyler, Çelebiler ve Ahiler" sempozyumu Kütahya Dumlupınar Üniversitesi (DPÜ), Selçuk Üniversitesi iş birliğiyle düzenlenen 14. Yüzyıl Anadolusu’nda Beyler, Çelebiler ve Ahiler Uluslararası Sempozyumu’na ev sahipliği yaptı. Germiyanoğlu Yakup Bey Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen açılışa, DPÜ Rektörü Prof. Dr. Süleyman Kızıltoprak, Selçuk Üniversitesi Selçuklu Araştırmaları Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Mustafa Demirci, akademisyenler, idari personel ve öğrenciler katıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın ardından başlayan programda Tarih Bölümü Başkanı Prof. Dr. Arif Kolay, sempozyuma katılan akademisyenlere teşekkür ederek çalışmanın bilim dünyası için önemine dikkat çekti. "Bu dönem Cumhuriyete uzanan sürecin temelini oluşturuyor" Selçuk Üniversitesi Selçuklu Araştırmaları Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Mustafa Demirci, sempozyumun neden 14. yüzyıla odaklandığını anlattı. Selçuklu Devleti’nin ve ardından Osmanlı’nın yönetim anlayışının temellerinin bu dönemde atıldığını vurgulayan Demirci, Mevlevilik başta olmak üzere dönemin kültürel yapılarının bu sürecin dışında tutulamayacağını söyledi. "Amacımız Anadolu’nun sosyokültürel dönüşümüne perspektif katmaktır" DPÜ Rektörü Prof. Dr. Süleyman Kızıltoprak ise 14. yüzyılın Anadolu’nun siyasi, toplumsal ve kültürel açıdan yeniden şekillendiği bir dönem olduğunu vurgulayarak, "Bu çağda beyler siyasi otoriteyi tesis etmiş, çelebiler irfanı toplumun kalbine yerleştirmiş, ahiler ise üretim ve ticareti belirli bir standarda kavuşturmuştur. Bu üç unsur arasındaki ilişkileri bilimsel yöntemlerle analiz etmek artık bir mecburiyettir. Amacımız literatüre yeni katkılar sunmak ve Anadolu’nun sosyokültürel dönüşümüne yeni bir perspektif kazandırmaktır" dedi. Konuşmaların ardından Rektör Kızıltoprak’a özel basım Mesnevi ve tarih alanında önemli eserler hediye edildi. Açılış oturumunda tarihçiler konuştu Sempozyumun açılış oturumunda Prof. Dr. Feridun Emecen, Prof. Dr. İlhan Şahin ve Prof. Dr. Mustafa Çetin Varlık konuşmacı olarak yer aldı. Oturumda: Germiyan Beyliği’nin oluşumu ve Kütahya tarihindeki etkileri, Osmanlı Devleti’nin kuruluş dönemi tartışmaları, Ahilik teşkilatının kökenleri ve dönüşümü Gibi başlıklar ele alındı. Konuşmacılara Prof. Dr. Arif Kolay tarafından teşekkür belgeleri ve hediyeleri takdim edildi. Toplam 7 oturumdan oluşan sempozyumda, değerlendirme oturumu da dahil olmak üzere 33 bildiri sunulacak. Sempozyum, 13 Aralık’ta gerçekleştirilecek kapanış oturumu ile tamamlanacak.