ASAYİŞ - 19 Ekim 2020 Pazartesi 11:16

Yargıtay'dan emsal önlük kararı

A
A
A
Yargıtay'dan emsal önlük kararı

Bursa'da, çalıştığı şarküterinin önlüğünü giymememekte ısrar eden işçi, tazminatsız kovuldu. İş Mahkemesi'nin 'tazminat ödenmeli' dediği işçiye kötü haber Yargıtay'dan geldi.

Bursa'da çalıştığı marketin şarküteri bölümünde çalışan genç, işyerine has kıyafetleri giymemekte ısrar ettiği gerekçesiyle tazminatsız kovuldu. Bursa 8. İş Mahkemesi'nin yolunu tutan mağdur genç; kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ile fazla mesai ücreti alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiyle market işletmecisi hakkında alacak davası açtı. Mahkemede savunma yapan davalı işletmeci; davacının çalıştığı süre içinde işyeri kurallarına uymamakta direndiğini, şirkette şarküteri elamanı olarak işe başladığını, 'işyeri kıyafet taahhütnamesi' imzalatılarak şirket bünyesinde çalışan elamanlara işyerinde giyecekleri kıyafetlerin teslim edildiğini öne sürdü.

Davacının işverenin istediği şekilde işyeri kıyafeti ile işe gelmemesi nedeniyle sözlü olarak uyarıldığını ancak bu uyarılara direnmesi üzerine hakkında tutanak tutulduğunu dile getirdi. Davacının şarküteri reyonunda giymesi gereken kıyafetleri giymemesi üzerine sözlü olarak uyarıldığını ve sonuç alınamayınca tutanak tutularak ihtarname gönderildiğini, buna rağmen davacının şarküteri kıyafetlerini giymemekte ıskarcı olduğunu vurguladı. Davacının konuyla ilgili savunması alınarak haklı nedenle iş akdinin feshedildiğini savunarak, davanın reddini istedi. Mahkeme; davacının iş akdinin feshine sebep olacak tavır ve davranışının olmadığı, iş akdinin haksız olarak fesih edildiği ve davacının kıdem ile ihbar tazminatına hak kazandığı gerekçesine ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kısmen kabulüne karar verdi. Kararı davalı şirkmet avukatı temyiz edince devreye Yargıtay 9. Hukuk Dairesi girdi.

'İşçinin önlük giymemekte ısrar etmesi yanlış olmuştur"

Milyonlarca işçiyi ilgilendiren emsal karar Yargıtay 9. Hukuk'tan geldi. Kararda; 4857 sayılı İş Kanunu’nun 25. maddesinin (II) numaralı bendinin (h) alt bendinde, işçinin hatırlatıldığı halde görevlerini yapmamakta ısrar etmesi durumunda işverenin haklı fesih imkânının bulunduğu hükme bağlandığı hatırlatıldı. İşverenin hatırlatmasının ardında sadece bir kez görevi yapmama yeterli sayılmaması gerektiğinin kaydedildiği kararda; işçinin görevi yapmama eylemi hatırlatmanın ardından da devamlılık arz etmesi gerektiğinin altı çizildi.
Kararda şu ifadelere yer verildi: "Devamlılık gösteren görevi yapmamanın haklı neden kabul edilmeli, ancak devamlılık göstermeyen görevi yapmama, işyerinde olumsuzluklara yol açmış ise, iş sözleşmesinin feshi geçerli neden sayılmalıdır. İşçinin iş görme edimini yerine getirmesi için iş güvenliği ve işyeri kuralları gereği verilen malzemeleri ısrarla hatırlatıldığı halde kullanmaması veya işyeri kıyafetlerini giymemesi de görevleri hatırlatıldığı halde ısrarla yapmama olarak değerlendirilmelidir. İşçinin, 'Tarafıma ihtar olarak bildirilmesine rağmen şarküteri kıyafeti giymemekteyim. Neden ise, kıyafet içerisinde, kendimi rahat hissetmememdir.' şeklindeki savunması ortadadır. Davalı tanıkları da, davacının işyeri kıyafetlerini giymek istemediğini beyan ederek işyeri kıyafetlerinin davacı tarafından giyilmek istenmediği hususunda tutulan işyeri tutanaklarını doğrulamışlardır. İşyeri tutanakları ve taraf tanıklarının beyanları birlikte gözetildiğinde, işverence giyilmesi zorunlu tutulan işyeri kıyafetlerini giymeme konusunda davacının ısrar ettiği sabittir. İşveren açısından da bu durumun iş düzenini bozucu etkisi bulunduğu kuşkusuzdur. Davacının giymek zorunda olduğu işyeri kıyafetlerini hatırlatıldığı halde giymemekte ısrar ettiği, bir başka anlatımla davacının iş görme edimi işverenin verdiği talimatlara uygun olarak devamlılık arz edecek şekilde yerine getirmemekte ısrar ettiği anlaşılmaktadır. Bu durumda işveren tarafından yapılan feshin haklı olduğu kabul edilerek davacının kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin reddi yerine yazılı gerekçeyle kabulü isabetsiz olup, bozmayı gerektirmiştir. Hükmün bozulmasına oy birliği ile karar verilmiştir."

Süleyman Aydın
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Hatay Depremde tamamen yıkılan Emek Mahallesi, inşa çalışmalarıyla yeniden ışıl ışıl Hatay’ın Antakya ilçesinde bulunan ve depremde yaşanan yıkımlarla yerle bir olan Emek Mahallesi, enkazın kaldırılmasıyla boş araziye dönmüştü. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın çalışmalarıyla Emek Mahallesi, binalarla doldu ve ışıl ışıl çehreye kavuştu. Kahramanmaraş merkezli depremde en çok yıkımın olduğu Hatay’da binlerce bina yerle bir olurken yaklaşık 25 bin insan hayatını kaybetti. Asrın felaketinin en çok hasara uğrayan ilçesi olan Antakya kent merkezi, depremden sonra enkazın kalkmasıyla bomboş araziye dönmüştü. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı kısa sürede çalışmalara başlamıştı. Depremzede vatandaşların yuvalarına kavuşmaları için gece gündüz emek veren ekiplerin çalışmalarıyla Antakya kent merkezi adeta yeni baştan inşa edildi. Depremden önce gecekondu ve harabe evlerin olduğu Emek Mahallesi’nde; asrın inşasının ardından modern, estetik ve sağlam görünümlü yeni konutlar yapıldı. Depremin ardından enkazın kalkmasıyla çorak araziye dönen mahalle, inşa çalışmalarının ardından afetzede vatandaşlarını bekleyen sıcak yuvalara dönüştü. "Enkazın kalkmasıyla bomboş araziye dönmüştü, devletimiz gücünü burada göstererek evlerimizde ışıklar yanmaya başladı" Depremle birlikte boş araziye dönen mahallesinin yeniden inşa edildiğini söyleyen Emek Mahallesi Muhtarı Celal Sarı, "Cumhuriyet Caddesi üzerindeyiz ve arkamda bulunan yerde Emek Mahallesi. Deprem olduktan sonra bu mahallede hiçbir şey kalmamıştı. Binalarımızın çoğu ağır hasarlı veya yıkılmıştı. Mahallemde de birçok can kaybı da oldu. Mahallemizde birçok yerde sadece ağaçlarımız kalmıştı. Depremden sonra mahallemiz enkazla doluydu ve sonra enkaz kaldırılmıştı. Enkazın kalkmasıyla bomboş araziye dönmüştü. Sadece sağlam kalan ağaçlarımızdı. Devletimizin gücünü burada görülmektedir. Evlerimizin ışıkları yanmaya başladı. Allah da en kısa zamanda mahalle sakinlerimizle birlikte oturmamızı nasip etsin. İnşallah böyle acılarda yaşamayız. Bu mahalleyi deprem dümdüz boş araziye çevirdi. Devletimizin gücü o kadar güzel ki burada yapılan işler anlatmakla bitmez. Sadece görmeleri gerekiyor. Emek Mahallesi’ne gelin bakın neler yapıldığını görün. Sayın Cumhurbaşkanıma teşekkür ederim. Depremden önce burası gecekondu ve harabe evler vardı, şimdi ise her şey yapıldı ve dört dörtlük oldu" ifadelerini kullandı.
Kocaeli YEDEP 2026 proje teklif çağrısı yayımlandı: Başvurular 1-31 ocak tarihleri arasında alınacak Kocaeli’de Yerel Destek Programı kapsamında 2026 Yılı Proje Teklif Çağrısı ilan edildi. Sivil toplumun güçlendirilmesi ve katılımcı yerel yönetim anlayışının yaygınlaştırılmasını hedefleyen program için STK’lara yönelik bilgilendirme ve eğitim süreci başlarken, başvurular 1 Ocak’ta başlayacak ve 31 Ocak’ta sona erecek. Yerel Destek Programı (YEDEP) 2026 çağrısı, önceki yıllarda olduğu gibi kentlilik bilincinin artırılması ve katılımcılığın güçlendirilmesi ana temasıyla hayata geçirilecek. Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, Kocaeli Kent Konseyi ve sivil toplum kuruluşlarının iş birliğiyle sürdürülen program kapsamında; gönüllülüğün teşvik edilmesi, toplumsal dayanışmanın güçlendirilmesi, yerel değerlerin korunması ve tanıtılması, sürdürülebilir kalkınma ve kapsayıcılığın desteklenmesi öncelikli alanlar arasında yer alıyor. 2022 yılından bu yana kesintisiz devam eden YEDEP ile kentte daha bilinçli, katma değeri yüksek ve iş birliğine dayalı projelerin hayata geçirilmesi amaçlanıyor. STK’lara yönelik bilgilendirme ve eğitimler düzenlenecek Proje teklif çağrısının ilan edilmesiyle birlikte, Kocaeli genelinde faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşlarına yönelik bilgilendirme ve eğitim toplantıları düzenlenecek. Toplantılarda programın kapsamı, hedefleri ve başvuru süreçleri detaylı şekilde anlatılacak, katılımcılara rehberlik sağlanacak. Eğitimlerin yer ve tarihleri, STK’lara SMS ve e-posta yoluyla duyurulacak. YEDEP 2026 için son başvuru tarihi 31 Ocak 2026 olarak belirlendi. Sivil toplum kuruluşları proje başvurularını, 1 Ocak 2026 tarihinden itibaren online olarak yapabilecek. Kimler başvurabilir? YEDEP 2026’ya başvuracak kuruluşların; kar amacı gütmeyen tüzel kişiliğe sahip STK (dernek, vakıf, federasyon veya konfederasyon) olması, Kocaeli’de faaliyette bulunması, son yıla ait beyannamesini vermiş olması, Sivil Dünya Kocaeli platformuna kayıtlı bulunması gerekiyor. Program kapsamında küçük, orta ve büyük ölçekli olmak üzere üç ayrı destek alanı bulunuyor. Küçük ölçekli projeler için STK’nın 2026 yılı veya öncesinde kurulmuş olması, orta ölçekli projeler için STK’nın 2024 yılı veya öncesinde kurulmuş ve mali, proje ile idari kapasite açısından deneyimli olması, büyük ölçekli projeler için ise STK’nın 2023 yılı veya öncesinde kurulmuş ve yeterli deneyime sahip olması şartı aranıyor.