SAĞLIK - 27 Mart 2015 Cuma 11:54

Yemek yerken çay içmeyin!

A
A
A
Yemek yerken çay içmeyin!

Dr. Gönül Ateşsaçan, yemek yerken kesinlikle çay ve kahve içilmemesi gerektiğini söyledi.


Doğru beslenmenin önemine değinen Beslenme Danışmanı Dr. Gönül Ateşsaçan, “Aç değilseniz yemeyin ve yerken de; yüzde 75 doyma kuralını uygulayın. Evde veya dışarıda yerken mümkün olduğu kadar basit şekilde beslenin.En fazla 3 veya 4 yiyeceği karıştırın. Mevsimlere göre beslenmeye özen gösterin. Yazın sulu ve serin gıdalar, kışın sıcak ve kuru gıdalar tüketin. Tatlandırıcı ve şeker kullanmayın. Yiyecekleri 30-40 kez çiğneyin.Ağızda çiğnenen asidik gıdalar alkali olurlar ve midede o denli az asit oluştururlar. Bu da kilo vermeye yardımcı olur. Yemek sırasında su veya sıvı tüketmeyin.Sindirim yavaşlar, fermantasyona izin verecek şekilde tükürük ve mide salgıları sulanır. Öğün aralarında günde toplam 10-12 bardak-2 litre (saf ve alkalik) su tüketin. Sabah kalkınca 2 bardak; kahvaltıdan sonra 2 bardak; yemekten sonra 2 bardak; akşam yemekten sonra yatmadan önce 2 bardak su içmeye çalışın.Çok ağır bedensel çalışmıyorsanız daha hafif beslenin. Yemeklerinizi sakin bir ortamda , oturarak, huzurlu olarak yiyin.Ne kadar hızlı yerseniz, o kadar yavaş hazmedersiniz.Bu da kilo almanıza neden olur. Hastayken, ateşiniz varken sulu gıdalar tüketin. Duygusal çöküntü yaşıyorsanız, kızgın,endişeli ve üzüntülü iseniz yemek yemeyin. Sindirim sistemi kapanır çalışmaz. Yediğiniz her şey kalır, asit ve toksin üretir.Bu durumlarda oruç tutmak iyidir. Unutmamak gerekir ki önemli olan ne yediğinizdir, ama daha da önemlisi ne kadar yediğinizdir. “Çok yiyen beden hastalıkla doludur.” Herkesin midesi kendi 2 avucu kadardır. Ana öğünlerde 2 avuç kadar yemek yenilmeli, ara öğünlerde ise 1 avuç yenilmelidir.

Doğru Yiyecek kuralları : Yüksek glisemik indeksli yiyecekleri tüketmeyin. Düşük glisemik indeksli yiyecekler tüketin. Lifli gıdalar tüketin. Çok pişmiş ve kaynamış yağdan, bira ve şekerden kaçının. Yüzde 30- yüzde 50 taze ve çiğ gıda tüketin. Sentetik ve rafine gıdalardan kaçının. Soğuk iyi preslenmiş yağ ile sebze suyu tüketin. Yağlı, işlenmiş et ve et ürünlerinden kaçının. Organik tavuk, balık, dana, hindi, tüketin, bu arada unutmayınız sebze yemeği ana yemek olsun, et yemeği garnitür olsun. Yemeği sevgiyle pişirirseniz faydalı , ilaç olur; yemeği kızgınlık ve nefretle pişirirseniz zehir olur.” Dedi.

Beslenme Danışmanı Dr. Gönül Ateşsaçan, daha sonra şunları söyledi;
MİDENİN KURALLARI
Sıvı gıdaları yemekten 2 saat sonra tek başına tüketin. Yemekte küçük bir bardak sıvıdan fazlasını tüketmeyin ( 120 ml) Yemekte çay ve kahve içmeyin (1,5 -2 saat sonra veya 1 saat önce için) Yemekte süt içmeyin (1,5 -2 saat sonra veya 1 saat önce için) Meyveleri tek başına tüketin (1,5 -2 saat sonra veya 1 saat önce yiyin) Yemeği sıkılınca yemeyin, acıkınca yiyin. yemekten sonra 35-45 dakika dinlenin, hazmı kolaylaştırır. Mide ilacı antiasidleri kullanmayın Yemekten sonra ki 3 saat içinde uyumayın Ne düşünürsek, ne yersek ve barsaklardan ne kadar emilirse oyuz!

BARSAKLAR İÇİN ÖNERİLER
Büyük bir bardak greyfurt suyu için sabahları, ardından 30 dakika bir şey yemeğin. Yemekte kahve, kola ve çay içmeyin, yemekten 1,5 saat sonra için. Her gün minimal 15 dakika egzersiz yapın. Çok fazla yemekten ve çok fazla öğünden kaçının. İşlenmiş gıda ve şekerden uzak durun. Her gün aynı şeyleri yemeyin, değişiklik yapın. Çok fazla domates, patates, biber , patlıcan, tütün tüketmeyin. Sigara içmeyin. Lifli gıda tüketin Sindirim ağızda başlar, bununla ilgili 3 ana kural. Çiğne , çiğne ve çiğne. Tükürük çiğneyince salgılanır ve sindirim ağızda başlar.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bayburt Bayburt’ta ’Eczane Teknisyenleri ve Teknikerleri Günü’ dolayısıyla etkinler düzenlendi Her yıl 26 Nisan’da kutlanan ’Eczane Teknisyenleri ve Teknikerleri’ günü dolayısıyla Bayburt’ta da çeşitli etkinlikler yapıldı, alanında uzman isimler ve öğrenciler Eczane Teknisyenleri ve Teknikerleri Günü’nü düzenledikleri programla kutladılar. Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Eczane Hizmetleri öğrencileri tarafından ’Eczane Teknisyenleri ve Teknikerleri Günü’ münasebetiyle panel, tiyatro, söyleşi ve stanttan oluşan etkinlikler organize edildi. Düzenlenen program, panelle başladı. ’Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp: Fitoterapi’ paneline konuşmacı olarak katılan Karadeniz Teknik Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ufuk Özgen ve Akademisyen/Yazar Doç. Dr. Kenan Taştan, bitkilerin tedavi süreçlerindeki temel ve yardımcı fonksiyonlarını anlatan çok yönlü sunumlarını katılımcılarla paylaştılar. Doç. Dr. Kenan Taştan konuşmasında Geleneksel tedavi yöntemlerinin önemine vurgu yaptı. Halk arasında çok fazla bilinen ve kullanılan hacamat yöntemine özellikle ayrı bir parantez açan Taştan, “Hacamat mutlaka işin uzamanı bir hekim tarafından ve gerekli tahliller yapıldıktan sonra uygulanmalıdır. Aksi halde özellikle kan hastalıkları olan bireylerde ya da enfeksiyondan kaynaklanan problemler ciddi rahatsızlıklara yol açması söz konusu olabilir” diyerek konuştu. Prof. Dr. Ufuk Özgen ise konuşmasında birçok ilacın hammaddesini oluşturan bitkilerin şifalı özelliklerine değindi. Ancak ilaçlarla birlikte kullanılan bitkisel çayların ya da bilinçsizce kullanılan bitkisel ürünlerin çok ciddi yan etkileri olabileceğine vurgu yaptı. Etkinliğin ikinci ayağında Eczane Hizmetleri öğrencileri Şehit Recep Eşiyok Ortaokulunda öğrencilerle bir araya geldiler. Öğrenci Ecem Şahin’in kaleme aldığı tiyatro oyunu ile ortaokul öğrencilerine akıllı ilaç kullanımının önemine ve gerekliliğine dikkat çektiler. Ardından Eczane Hizmetleri öğretim elemanlarından Dr. Öğr. Üyesi Ümit Karakaş, öğrencilere ilaçlar ve akılcı ilaç kullanımı konulu söyleşisini gerçekleştirdi. Etkinlik Bayburt şehir merkezinde Yakutiye Camisi önünde kurulan stant ile son buldu. Stantta ’Doğru İlaç Kullanımı’ konusunda vatandaşla buluşan gençler, konu ile ilgili el broşürü, ilaç zamanlama ve taşıma kutusu dağıttılar. Öğrenciler, vatandaşlara ilaç ile ilgili sorular sorarak, doğru ilaç kullanımına yönelik farkındalık kazandırmaya çalıştılar. Konu ile ilgili olarak düzenleme komitesi başkanı öğrenci Nazım Onur Bulut, akıllı ilaç kullanımı hakkında bilgiler vererek, "Akıllı ilaç kullanımı konusunda toplumun bilgilendirilmesi için oldukça önemli nedenler bulunmaktadır. Bu gerekçelerin ilki modern sağlık bakımındaki kimyasal ajanların önemli rolünün olmasıdır. İkincisi bireylerin sağlıkları ile ilgili sorumluluk alabilmelerini ve uygun tedavi edici stratejilerin belirlenmesini sağlamaktır. Üçüncüsü, bireylerin tedavi edici kararlarında rol almaları ve sonraki dozlar ve süreç ile ilgili bilgilendirilme haklarının olmasıdır. Dördüncüsü ise bireylerin akılcı ve güvenli ilaç teminini ve etik olmayan ticari tanıtımdan zarar görmemelerini sağlamaktır" dedi.
Ankara Bakan Tunç: "İsrail Dışişleri Bakanının, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ı hedef alan seviyesiz açıklamaları İsrail Hükümetinin çocuk, kadın demeden yaptığı katliamları gizleyemeyecektir" Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, "İsrail Dışişleri Bakanının, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ı hedef alan seviyesiz açıklamaları, soykırım suçu işleyen işgalci İsrail Hükümetinin çocuk, kadın demeden yaptığı katliamları gizleyemeyecektir" dedi. Adalet Bakanı Tunç, İsrail Dışişleri Bakanı Yisrael Katz’ın sosyal medya hesabından Cumhurbaşkanı Erdoğan ile ilgili yaptığı paylaşıma ilişkin sosyal medya hesabı üzerinden yazılı bir açıklama yaptı. Bakan Tunç, açıklamasında şu ifadelere yer verdi: "İsrail Dışişleri Bakanının, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ı hedef alan seviyesiz açıklamaları, soykırım suçu işleyen işgalci İsrail Hükümetinin çocuk, kadın demeden yaptığı katliamları gizleyemeyecektir. Nerede olursa olsun, her platformda daha adil bir dünya için mücadele eden Sayın Cumhurbaşkanımız, Filistin’de ateşkes ve barış sağlanarak akan kanın bir an önce durması için çabalamaktadır. Gözü dönmüş insanlık düşmanı canilerin, Sayın Cumhurbaşkanımızı hedef alması işte bundandır. İnsan haklarını yok sayarak ve uluslararası hukuku görmezden gelerek kuvözdeki bebekleri dahi öldüren; okulları, sığınma kamplarını, hastaneleri bombalayarak her yeri kana bulayan İsrailli yöneticiler, daima yaptıkları katliamlarla anılacak ve hukuk önünde hesap vermekten kaçamayacaktır."