GÜNDEM - 12 Mayıs 2012 Cumartesi 14:40

Yılın annesi seçildi

A
A
A
Yılın annesi seçildi

İzmir Eğitim Gönüllüleri Derneği'nin düzenlediği Anneler Günü programında Ulaştırma ve Denizcilik Bakanı Binali Yıldırım'ın eşi Semiha Yıldırım, yılın annesi seçildi.

SELCAN ŞERİFAKİ-FERRUH SERÇE

Bakan Yıldırım'ın eşi Semiha Yıldırım'a AK Parti İzmir Milletvekillerinden İlknur Denizli ve Nesrin Ulema da eşlik etti. Ege Üniversitesi Rektörlük binasında gerçekleşen sabah kahvaltısından sonra saygı duruşunda bulunuldu ve İstiklal Marşı okundu. Semiha Yıldırım kendisini yılın annesi seçen İzmir Eğitim Gönüllüleri Derneği'ne teşekkür ederek, "Ülkenin mutluluğu annenin yüzünü güldürmekten geçer. Annemizin yüzünü güldürmek nefes aldığımız her gün görevimizdir. Bu toprakların annelerinin yüreği büyüktür ki yavrularını vatana şehit vermişlerdir.

İşte bu yüzdendir ki 'cennet anaların ayakları altındadır' kutlu söyleyişi onlara verilmiştir. Bu yüzden bu toprakların adı Anadolu'dur. Bu vesileyle cennetle müjdelenen annelerimizin ve sadece annelerin değil anne olmayı yüreğinde taşıyan herkesin Anneler Günü'nü kutluyorum" şeklinde konuştu.

İzmir Eğitim Gönüllüleri Derneği Başkanı Hüseyin Dönmez de dünyadaki en önemli varlığın annelerimizin olduğunu söyleyerek, "Emekli öğretmenin eşi olan Bakan Binali Yıldırım'ın, 'her başarılı erkeğin arkasında bir kadın vardır' sözünden yola çıkarak; Bakan Yıldırım'ın arkasında olan emekli öğretmen Semiha Yıldırım'ın yılın annesi olmaya layık gördük" dedi.
Yıldırım'a yılın annesi ödülünü İzmir Eğitim Gönüllüleri Derneği Kadın Kolları Başkanı Ayşe Çelik takdim etti.

Öte yandan, AK Parti Milletvekili Nesrin Ulema, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'nın Aile Sosyal Destek Uzmanı programında 2 buçuk milyon kişiye ulaşıldığını ifade ederek, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'nın son çalışmasının da annelere destek olması amacıyla uygulanacak yeni bir proje gerçekleştirileceğini bildirdi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kayseri MHP’li Özdemir: "Türk ve Türkiye Yüzyılı hedefimizin gerçekleştirilmesi için tüm kurumlarımız üstün bir gayret içerisinde" Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkan Yardımcısı ve Kayseri Milletvekili İsmail Özdemir, Cumhurbaşkanlığına bağlı bazı kuruluşların bütçe görüşmelerinde Türkiye Büyük Milleti’nde (TBMM) aldığı sözde, "Türk ve Türkiye Yüzyılı hedefimizin gerçekleştirilmesi için tüm kurumlarımız üstün bir gayret içerisindedir" dedi. MHP Genel Başkan Yardımcısı ve Kayseri Milletvekili İsmail Özdemir, TBMM’de yapılan Cumhurbaşkanlığına bağlı bazı kuruluşların bütçe görüşmelerinde söz aldı. Özdemir görüşmelerde yaptığı konuşmada, "İnsanlık sanayi devriminin ardından girdiği ve yüksek hızla devam eden ilerleme sürecine 1940’lı yıllardan sonra uzaya ve başka gezegenlere erişim, böylelikle de rekabetin yeni koşullarına uzanan süreçle başlamıştır. Bu çabalar bilgisayar teknolojisinin ve uzaktan haberleşme imkânlarının getirdiği diğer koşullarla istihbarat çalışmalarını ve faaliyetlerini de derinden etkilemiştir. Belirsizliğin, düzensizliğin ve meydan okumaların fazlalaştığı mevcut zaman diliminde ise yeni bir kırılmayla daha karşı karşıyayız. Haber kaynakları ve bunların güvenilirlik derecesi her ne kadar fazla, hatta çoğu da açık alanlardan temin edilse bile analiz ve işleme yeteneği açısından teknolojinin getirdiği yüksek kazanımlar, devletlerarası verilen mücadelede fark oluşturmaktadır. Bu sebeple Milli İstihbarat Teşkilatının başta kuantum teknolojisi olmak üzere ileri nesil yapay zekâ ekosistemine sahip olması elzem hale gelmiştir. Karar alma süreçlerinde son derece değerli katkıları olan milli şuura sahip inanmış kadroların sergilediği üstün gayretler kadar, teknoloji ile doğru yöntemlerle harmanlanmış bir çalışma sistematiğinin, muadil istihbarat kuruluşlarıyla kıyaslandığında kendi kurumlarımızı farklı ve üstün kılmasını sağlamak gerekir. Allah, vatan, namus; yani Kur’an, bayrak ve silah üzerine edilen şerefli yeminlerin tutulması için sergilenen üstün gayretlerle verilen emeklerin hedefe tam manasıyla ulaşması için teknolojiden azami ölçüde istifade edilmelidir. Bu durum espiyonaj faaliyetleri kadar kontraespiyonaj alanında da Türk mührünün vurulması mecburiyetini doğurur. Son dönemlerde ülkemize karşı yürütülen bazı casusluk faaliyetlerinde şimdiye kadar alışılagelmedik metotların kullanıldığının anlaşılması da bizi buna mecbur kılmaktadır. Malum ve meşum yapılanmaların mensubu bulunduğu ülkelerin durumuyla, bilhassa savunma sanayimizle alakalı yürüttükleri anlaşılan uğraşları dikkate alındığında, resmi yahut özel tüm savunma sanayi kuruluşlarımızın hem fiziki hem de veri güvenliklerinin tesis edilebilmesi için ayrı bir politika geliştirilmesinin de gelinen aşamada elzem olduğu anlaşılmaktadır" dedi. "Bölgesinde lider Türkiye" Türkiye’nin, Cumhur İttifakı’nın dirayetli duruşu ve Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin getirdiği istikrarlı yapıyla bölgesinde lider, küresel seviyede de giderek, daha da fazla söz sahibi olmayı başardığını dile getiren Özdemir, "Türk ve Türkiye Yüzyılı hedefimizin gerçekleştirilmesi için tüm kurumlarımız üstün bir gayret içerisindedir. Terörsüz Türkiye’nin hayata geçmesiyle beraber ülkemizin küresel bir güç olması istikametinde kararlılıkla ilerleyişinde İletişim Başkanlığımızın da sorumluluğu oldukça fazladır. Zira aynı anda beş lobi, küresel seviyede ülkemize karşı hem kamuoylarını hem de diğer ülkelerin karar alma mekanizmalarını etkileyebilmek için aktif bir faaliyet yürütmektedir. Rum, Ermeni, Siyonist ve Hindu lobilerine ilave olarak İslamofobik yapılanmalar doğrudan Türkiye’yi kötüleyecek, uluslararası itibarımıza saldıran, aziz milletimiz arasında kin ve nefret tohumları ekmek üzere FETÖ ile de işbirliği yapmak suretiyle uğraş vermektedir. Bu şartlarda gerek bölgesel ve uluslararası politikalarımız, gerekse küresel barış ve istikrarın tesisi için sürdürdüğümüz gayretlerimizin sağlıklı mekanizmalarla doğru biçimde anlatılması önemlidir. Sosyal medyanın psikolojik harekâtlar ve beşinci kol faaliyetleri için de ana mecralar haline geldiği gerçeği göz ardı edilmemelidir. Dünya ile beraber ülkemiz de belirsizliklerle dolu ve öngörülemez bir iklimde artık her an tetikte ve teyakkuzda olunmalıdır. İletişim Başkanlığımız da bu anlamda yedi gün, yirmi dört saat uyanık ve şuurlu olmak durumundadır. Bu çabalarda kamu yayıncısı olarak önemli bir sorumluluğu yerine getiren TRT’nin de faaliyetlerini başarılı bulduğumuzu ifade etmek istiyorum. Türk milletinin gür sesini ve Türkiye’nin tezlerini küresel seviyeye ulaştırmada etkili bir yayıncılık anlayışı sürdüren TRT’nin milli değerlerimizden olduğu unutulmamalı, kurumsal niteliğinin yıpratılmaması için herkes gereken hassasiyeti göstermelidir" ifadelerini kullandı.