EKONOMİ - 03 Şubat 2023 Cuma 14:30

'Yıllık enflasyon, baz etkisi ile geriliyor'

A
A
A
'Yıllık enflasyon, baz etkisi ile geriliyor'

TÜİK Ocak ayında Tüketici Fiyatları Endeksi’ni (TÜFE ) yüzde 6,65, Yurt İçi Üretici Fiyatları Endeksi’ni (ÜFE) yüzde 4,15 olarak açıkladı. Böylece yıllık bazda TÜFE yüzde 57,68’e, ÜFE ise yüzde 86,41’e geriledi. Altınbaş Üniversitesi Öğretim Üyesi, Ekonomist Doç. Dr. Atilla Çifter, aylık fiyatlarda yüksek artışa rağmen hem tüketici hem de üretici enflasyonunda yıllık olarak gerilemenin baz etkisi nedeniyle gerçekleştiğini belirtti.

TÜİK Ocak ayı verilerini değerlendiren Doç. Dr. Atilla Çifter, İTO’nun da Ocak ayında İstanbul Ücretliler Geçinme Endeksini aylık yüzde 5,94, Toptan Eşya Fiyat Endeksi’ni ise aylık 5,53 olarak açıkladığını hatırlattı. TÜFE’de fiyat gerilemesinin yaşandığı tek grup eksinin yüzde 1,53 ile giyim ve ayakkabıda gerçekleşirken, sağlık yüzde 18,35 ile rekor düzeyde arttığına dikkat çekti. Atilla Çifter, aylık fiyatlarda yüksek artışa rağmen hem tüketici hem de üretici enflasyonunda yıllık bazda gerileme baz etkisi nedeniyle gerçekleştiğini belirtti.

“Muhtemel bir döviz kuru şoku, TÜFE’yi Aralık 2021’deki gibi artırabilir”

Sabit döviz kuru politikasının mevcut ödemeler dengesi yapısı ile mümkün olamayacağını söyleyen Atilla Çifter’e Döviz kurundaki muhtemel bir şokun ise TÜFE’yi Aralık 2021’dekine benzer bir şekilde arttırabileceği uyarısında bulunarak, “Enflasyon ile mücadelede para ve maliye politikalarına dönüş gerekiyor. Merkez Bankası’nın düşük politika faizi ısrarı enflasyonun en önemli silahını etkisiz kılarken, parasal genişleme uygulamaları enflasyon ile mücadelede maliye politikasını etkisizleştiriyor” dedi.

Prof. Dr. Işın Çelebi: “Enflasyonla mücadelede, sektörel baslı analiz yapmak gerekir”

FED’in faiz artırımı kararının, yüzde 2 enflasyon hedefiyle tutarlı olduğunu dile getiren Prof. Dr. Işın Çelebi, FED Başkanı Powel’ın enflasyonla mücadeleyi birinci öncelik olarak ele aldığını belirterek, iş gücünde ve istihdamda da gelir artışını göz ardı etmeyeceğine dikkat çekerek, “Dezenflasyonist politikalara devam etseler bile ekonomiyi resesyon sürecine girmeyecek dengeyi gözeterek, bu anlamda bir durgunluğa yol açmayacaklar” diye konuştu.

FED’in açıklamalarındaki en dikkat çeken hususun, enflasyon analizini yaparken sektörel bazda analizlere önem vermeleri olduğunu ifade eden Çelebi, “FED’in, altı yedi sektörü analiz ederek, büyük ölçüde değerlendirmesinin temeline aldığı görülüyor. Bizim de Türkiye'de enflasyon değerlemesi yaparken, bu sektörel bazdaki değerlendirmeyi yapmamız gerekir. Genel Toptan Eşya Fiyatları Endeksini ve Üretici Fiyat Endeksi'nin değerlendirirken ki, üretici Fiyat Endeksleri maliyet enflasyonunu ortaya koyuyor, bizim mutlaka gıda sektörünü, ulaştırmayı sektör bazında fiyat artışlarının ne noktada olduğunu analiz etmemiz gerekiyor. Çünkü gıda, direk insanların alım gücünü ve hayat standartlarını etkiliyor. Örneğin gıda da yıllık artış yüzde 70’ler düzeyinde, ulaştırmada ise yüzde 24 olmuş. Türkiye'nin de bu sektörel bazda analizlere önem veren, enflasyonla mücadele programına ihtiyacı var” şeklinde konuştu.

'Yıllık enflasyon, baz etkisi ile geriliyor'

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul İstanbul Ticaret Odası ve İstanbul Ticaret Üniversitesi İhracat Akademisi Projesi için bir araya geldi Ticaret Bakanlığı öncülüğünde hayata geçirilen İhracat Akademisi projesi kapsamında İstanbul Ticaret Odası (İTO) ve İstanbul Ticaret Üniversitesi işbirliğiyle "yeni nesil ihracat uzmanı" yetiştirilecek. Proje kapsamında İstanbul Ticaret Üniversitesi Sürekli Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezi’nde (SEM) ihracata yönelik eğitim programları gerçekleştirilecek. İstanbul Ticaret Üniversitesi Ahi Çelebi Kampüsü’nde düzenlenen eğitim işbirliği protokolü imza törenine Ticaret Bakan Yardımcısı Özgür Volkan Ağar, İTO Başkanı Şekib Avdagiç, İstanbul Ticaret Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Dr. İsrafil Kuralay ve İstanbul Ticaret Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necip Şimşek katıldı. Eğitimlerle dış ticaret alanında yetişmiş iş gücünün niteliğini artırılması ve bu amaçla üniversitelerin ve iş dünyasının birikimlerinden yararlanılması hedefleniyor. Kursiyerlere Ticaret Bakanlığı ve İstanbul Ticaret Üniversitesi onaylı sertifika verilecek. İhracat Akademisi ile Ticaret Bakanlığının yöneticileri, akademisyen hocaları, ihracatçı ailesinin temsilcileri ve ticaret uzmanlarının aktif olarak sunum yapıp, ders verecekleri interaktif tecrübe, teoriyi ve pratiği birleştiren bir program hazırlandı. Eğitimler Ticaret Bakanlığı orta ve üst düzey yöneticileri ile uzmanlar, profesyonel eğitmenler, akademisyenler ve iş dünyası, STK ve şirket üst düzey yöneticileri tarafından İstanbul Ticaret Üniversitesi’nin Eminönü’ndeki Ahî Çelebi Kampüsü’nde verilecek. İhracat Akademisi, Ticaret Bakanlığı ve Yükseköğretim Kurulu arasında imzalanan İş Birliği Protokolü çerçevesinde, dış ticaret alanında yetişmiş insan kaynağının niteliğini geliştirmek ve bu eğitim faaliyetlerinde üniversitelerin birikimlerinden istifade etmek amacıyla hayata geçirildi. Eğitim sonunda başarılı olan kursiyerlere Ticaret Bakanlığı ve İstanbul Ticaret Üniversitesi onaylı sertifika verilecek. İhracat Akademisi bünyesinde verilecek programlar; üniversite öğrencileri, yeni mezunlar, ihracata başlamak isteyen firma çalışanları, ihracatla iştigal eden profesyoneller, dış ticaret uzmanlığı alanında kariyer planlaması yapan veya kendini geliştirmek isteyen katılımcılara yönelik tasarlandı. "Türkiye’nin ihracatçıları yetişecek" İstanbul Ticaret Odası Başkanı Şekib Avdagiç, "İstanbul tüccarının odası ile üniversitesi, Türkiye ticaretinin kalbinin attığı Eminönü’nde, Türkiye’nin ihracatçılarını yetiştirmeye başlıyor. Akademi’nin misyon ve vizyonu bizim hedeflerimizle örtüşüyor. Bu yüzden daha ilk duyduğumuz andan itibaren bu projeyi sahiplendik, hayata geçirmek için gönüllü olduk. Zira az önce verdiğim Ticaret Müzesi örneğinin de olduğu gibi ihracatı artıracak her girişimin biz yanında ve destekçisiyiz. Bu bizim tarihî zorunluluğumuz ve görevimizdir. Türkiye’yi küresel ihracatta öne çıkarmak, rekabetçi yapmak ancak böylesi bir stratejiyle mümkün olacaktır" dedi. "Eğitim programından birinde ihracat uzmanlığını öğretirken, diğerinde Turquality uzmanı yetiştirilecek" İhracat akademisinin çok kapsamlı bir program olduğunu belirten Avdagiç, "İhracat Akademisinin çok değerli bulduğum bir yönü, iki ana eğitim programından birinde ihracat uzmanlığını öğretirken, diğerinde Turquality uzmanı yetiştirmeyi hedeflemesidir. Bunun anlamı şudur ki, Türk ürünlerinin uluslararası piyasada pazar bulması ancak markalaşmasıyla mümkündür. Bu gerçek, daha yolun başında ihracatçı adayının zerrelerine zerk ediliyor. İhracat Akademisi’ni kapsamlı bir ilan ile gençlerimize ve isteklilere duyuracağız. Katılımın en üst seviyede olmasını temin edeceğiz. Ne evde ne işte olanların, mutlaka ihracatta olmaları için çaba göstereceğiz. Bu yüzden esas hedef kitlemiz, gençlerimizdir. Aynı zamanda üniversite öğrencileri ve yeni mezunlardır, ihracata başlamak isteyen firma çalışanlarıdır, dış ticaret ve ihracat profesyonelleridir ve kariyerini dış ticaret alanında geliştirmek isteyen kişilerdir. Bunun anlamı şudur, ruhunda ve içinde girişimcilik olan herkese kapımızı açık olacak" ifadelerini kullandı. "Türkiye’nin küresel ticaret kapasitesini yeniden şekillendireceğiz" Ticaret Bakan Yardımcısı Özgür Volkan Ağar da "Kuruluşundan yaklaşık bir yıl sonra İhracat Akademisini yalnızca bir eğitim kurumu değil Türkiye’nin küresel ticaret kapasitesini yeniden şekillendiren bir insan kaynağı yatırımına dönüştüğünü mutlulukla görüyoruz. Sadece akademi dünyasıyla değil teoriyi pratikle birleştirme hedefiyle ticaret ekosisteminin öncü paydaşlarıyla işbirliğimizi daha da derinleştirmeye büyük önem veriyoruz. Bugün imzalayacağımız 12’inci protokolümüz ile bu çalışmalarımızı daha da ileriye taşıyacağız" dedi. İstanbul Ticaret Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Kuralay ise böylesine önemli bir projenin bir parçası olmaktan büyük bir mutluluk duyduklarını ifade etti. Kuralay, bu projenin kendileri için önemine değinerek, "Proje, isminde ’ticaret’ olan üç tane farklı görev icra eden kurumun beraberliğiyle yapılıyor. Ticaret Bakanlığı devleti, İstanbul Ticaret Odası iş dünyasını, İstanbul Ticaret Üniversitesi de akademiyi temsil ediyor. Bu üçlünün, üç isminin bir araya gelmesinden daha farklı sinerjiler, daha farklı büyük birliktelikler ortaya çıkacağına inanıyorum. Böyle bir projenin parçası olmak gerçekten bizi çok mutlu etti" diye konuştu. İstanbul Ticaret Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Şimşek de üniversite, İTO ve Ticaret Bakanlığı arasında imzalanacak bu protokolün üniversitenin bilgi üretmenin ötesinde bu bilgiyi toplumun ve iş dünyasının hizmetine sunma sorumluluğunun güçlü bir ifadesi olduğunu vurguladı. Açılış konuşmalarının ardından söz konusu protokol, İTO Başkanı Şekib Avdagiç, Ticaret Bakanlığı İhracat Genel Müdürü Mehmet Ali Kılıçkaya, İstanbul Ticaret Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necip Şimşek ve Orta Anadolu İhracatçı Birlikleri Genel Sekreteri Musa Demir tarafından imzalandı.