GÜNDEM - 18 Haziran 2020 Perşembe 15:51

Yörük kadınların yayladaki zorlu yaşamları

A
A
A
Yörük kadınların yayladaki zorlu yaşamları

Afyonkarahisar’ın Hocalar ilçesine bağlı Kocayayla köyünde yaşayan ve her yıl yaz aylarında yaylaya çıkan Karakeçili Yörük kadınları, yaylalarda zorlu yaşam koşullarıyla mücadele ediyor.

Sabahın ilk ışıkları ile birlikte hayat mücadelesine başlayan Yörük kadınlar, gece saatlerine kadar çalışarak yaşamlarını sürdürüyor Baharın başlaması ile yüksek kesimlere göç etmeye başlayan Yörükler yaklaşık 6 ay yaylada kalarak geçimlerini peynir yaparak sağlıyor.

Yörük kadınların yayladaki zorlu yaşamları

Yaylada bir günlük yaşamını aktaran Firdevs Şahin, “Biz Yörük kadınları Nisan ayında yaylaya çıkarız. Sabah 6’da kalkar ve çobanlara kahvaltı hazırlayıp işlerine göndeririz. Daha sonra ev işlerini, yemek ve peynir yapımına başlarız. Öğleye doğru çobanlar hayvanlar ile geri döner. Onlara hazırlıklarını yaparız ve gün boyu bu şekilde hazırlıklarımız devam eder. Hayvanlar akşam döndüğünde sağım işlemi yapar ve ertesi günde peynir yapımı ve diğer işler ile vaktimizi hiç boş olmayacak şekilde geçiriyoruz. Bu yaşam tarzı yılın 6 ayı boyunca aynı şekilde devam eder. Baharın başlaması ile göç etmeye başlarız. Çok zorlu ve yorucu göçten sonra yerleştiğimiz yerde yine zorluklar ile işlerimize devam ederiz. Yaylaya ailecek göç ediyoruz. Pek birbirimizden ayrılmıyoruz. Çocukların okul dönemi olduğunda çocuklardan ayrı kalırız onun dışında pek ayrı kalmayız. Yaylada bulunan kadınlar ile de imece usulü ile işlerimizi yapıyoruz. Yayla komşularımız ile bir araya gelerek yiyeceklerimizi hazırlıyoruz. Yaylada gün boyu işlerle uğraşıyoruz. Keçilerimiz yayılımdan geldikten sonra sütünü sağıp peynir yapımına başlıyoruz” dedi.

Yörük kadınların yayladaki zorlu yaşamları

“Tamamen organik ve doğal peynir yapıyoruz”

Sütleri sipariş üzerine peynir yaptıklarını ve Sandıklı’da yoğunlukla satışını yaptıklarını anlatan Şahin, “Sütümüzün içerisinde, süt tozu gibi hiçbir katkı maddesi yok. Bizim tek geçim kaynağımız hayvancılık ve ondan elde ettiğimiz ürünler. Keçilerimizi sağdıktan sonra iki saat sütü dinlendiriyoruz. Sonra maya ile buluşturarak peynir yapıp tahtalara bastırıyoruz. Akşamda kesede bekletiyoruz ve peynirimizi yapıyoruz. Peynirlerimizi genellikle sipariş üzerine Uşak, Manisa, Sandıklı’ya yapıyoruz ve sipariş verenlere ürünlerimizi dağıtıyoruz” diye konuştu.

Ali Bayar

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul BankPozitif’ten kredi notu artışı değerlendirmesi Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch’in mart ayındaki not artışının ardından bir kredi notu artışı da Standard & Poor’s’tan geldi. S&P, Türkiye’nin kredi notunu "B"den "B+"ya yükseltirken, kredi notu görünümünü ise "pozitif" olarak korudu. S&P Global raporuna ilişkin değerlendirmelerde bulunan BankPozitif Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Erkan Kork, beklentiler doğrultusunda yapılan kredi notu artışının kararlılıkla uygulanan ekonomi programının bir sonucu olduğuna vurgu yaptı. Dr. Erkan Kork, “Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde ekonomi yönetimi büyük bir emek veriyor. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in nasıl bir özveri gösterdiğine iş dünyası olarak şahitlik ediyoruz. Yapılan kredi notu artışları Türkiye’nin potansiyelinin çok altında olsa da yabancı ilgisinin arttığı bu dönemde önem arz ediyor. Enflasyonla mücadele ederken, büyümeyi de başarabilen bir ekonomi var. Daha fazla sermaye girişi için gerekli rasyonel zemine sahip bir Türkiye var. Bu not artışları yılın ikinci yarısından itibaren bambaşka bir tabloyla karşılaşacağımızın işaret fişekleridir. Enflasyonun gerilemesiyle özellikle sonbaharın Türkiye için not artışlarının olduğu bir mevsim olacağını düşünüyorum" ifadelerini kullandı. ”Yatırımcının Türkiye’ye ilgisi artarak devam edecek" Kararın hem portföy hem de uluslararası doğrudan yatırımları olumlu etkileyeceğini belirten Dr. Erkan Kork, sözlerini şöyle tamamladı: “Ekonomi yönetiminin rasyonel adımları, öngörülebilir politikalar ve enflasyonun düşeceğine ilişkin beklentiler yabancı yatırımcı tarafından satın alındı. Yapılan not artışlarının yanı sıra Türkiye’nin, Dünya Bankası gibi dev kuruluşlarla yürüttüğü milyar dolarlık finansman anlaşmaları, haziran ayında gri listeden çıkılacak olması ve temel göstergelerde iyileşmenin devam etmesi ekonomiye olan güveni perçinleyecek. Türkiye, geçen yıl doğrudan yabancı yatırım projelerinde İspanya’yı geride bırakarak Almanya’nın ardından Avrupa’da 4’üncü sırada yer aldı. Ülkemizin önü açık ve daha gidecek çok yolumuz var. Uluslararası yatırımcıların Türkiye’ye olan ilgisinin artarak devam edeceğini düşünüyorum."
Manisa Soma’da yaşayan Ordulular hayatını kaybeden madenciler anısına fidan dikti Manisa’nın Soma ilçesindeki Ordulular Kültür ve Yardımlaşma Derneği yöneticileri ve üyeleri, Soma’daki maden faciasında hayatını kaybeden Ordulu madencilerin anısına dernek bahçelerine fidan dikti. 13 Mayıs 2014 yılında Soma’da meydana gelen ve 301 işçinin hayatını kaybettiği maden faciasının acısı hala yüreklerdeki tazeliğini koruyor. Soma ilçesindeki Ordulular Kültür ve Yardımlaşma Derneği yöneticileri ve üyeleri de faciada hayatını kaybeden Ordulu madencilerin isimlerini yaşatmak için dernek bahçelerine fidan dikimi gerçekleştirdi. Dernek tarafından yapılan açıklamada, madende hayatını kaybeden 301 şehide rahmet ve yakınlarına başsağlığı dilendi. Açıklamada şu ifadelere yer verildi: "Hayatını kaybeden 301 şehit madencimizin arasında bulunan Hüseyin Avkaş, Ferhat Avkaş, Sadettin Yılmaz, İsa Sadan ve ilçemizdeki başka madende hayatını kaybeden Salih Ayber’in hatıralarını burada yaşatmak hem de onların ailelerini onurlandırmak için böyle bir çalışma yaptık. Maden şehitliğine giderek hayatını kaybetmiş madenciler için dualar ettik. Diktiğimiz fidanlara da onların adının olduğu plakaları korkuluklarına çakarak isimlerinin ve hatıralarının yaşamasını istiyoruz. Emeği geçen yöneticilerimiz ve üyelerimizden Allah razı olsun. Hayatını kaybeden tüm madencilerimizin ruhları şad olsun”