EKONOMİ - 24 Mart 2016 Perşembe 18:49

YTB'den 3 milyon TL'lik proje

A
A
A
YTB'den 3 milyon TL'lik proje

Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı (YTB), Çanakkale Savaşları'nın 100'üncü yılında hayata geçirdiği en önemli projelerini Ankara'da tanıttı.

YTB tarafından tanıtımı yapılan projeler arasında "100 Yıl Sonra İlim Heyeti Çanakkale'de", "Çanakkale Savaşı Pul Defteri" ve "100. Yılında Çanakkale Resim, Minyatür, Makale Yarışması" gibi dikkat çeken organizasyonlar yer aldı.

Çanakkale Zaferi'nin her boyutuyla anlatılmasını, savaşın hatıralarıyla tarih bilinci ve kimlik duygusunun güçlendirilmesini amaçlayan YTB, Çanakkale Savaşı'nın 100'üncü yılına özel mali destek programları açıklamıştı. Açıklanan programlarla YTB'ye yüzden fazla proje başvurusu yapıldı. 15 ülkeden gelen en seçkin 37 projeye destek sağlayan YTB, 2015 yılında Çanakkale'ye yönelik önemli çalışmalara imza attı.

"ÇANAKKALE BİR MEDENİYETİN ADETA KÜLLERİNDEN YENİDEN DOĞUŞUDUR"
"100. Yılında Çanakkale Projeleri" programında konuşan Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanı Doç. Dr. Kudret Bülbül, "Çanakkale bir medeniyetin adeta küllerinden yeniden doğuşudur" dedi.
Çanakkale'nin 250 bin yiğidin şehit verildiği onursal bir duruş olduğunu belirten Bülbül, "Çanakkale, bir şaire, 'Dur yolcu, bilmeden gelip bastığın bu toprak bir devrin battığı yerdir' dedirten, aynı zamanda bir devrin de başladığı bir yerdir. Çanakkale sadece şehit olunan bir yer değil aynı zamanda şehit veren bir yerdir. Çanakkale'ye gitmişseniz, Çanakkale'den oraya gitmiş, orada şehit olmuş erlerimizi mutlaka görürsünüz. Çanakkale iyilik medeniyeti ile kötülük simsarlarının devasa, tarihi savaşıdır" ifadelerini kullandı.
YTB'nin ortak bir aidiyetin, medeniyetin taşıyıcısı, ortak bir medeniyetin kuşaktan kuşağa gelecek nesillere aktarıcısı olduğunu vurgulayan Bülbül, "Bunu da nerede bir vatandaşımız, soydaşımız ve akrabamız varsa orada faaliyetleriyle gerçekleştirme çabasındadır. Bu perspektiften baktığımızda aslında bütün bir coğrafyayı ve değerleri birleştiren en güçlü unsur herhalde Çanakkale'dedir. Bizim çalıştığımız alanlar açısından bakıldığında ortak bir aidiyeti, ortak bir medeniyeti ve ortak bir geleceği çağrıştıran en güçlü unsur Çanakkale'dir. İnşallah böyle bir işbirliği yapalım, devletimiz belki daha sonra bunu tekrar edebilir. Orada şehit veren tüm ülkelerden katılımcıların olduğu bir program yapalım ve bunu da rutine bindirelim. Her yıl bunu tekrar edelim, bunun çerçevesini daha sonra çalışırız" diye konuştu.

Çanakkale programı ilan etme fikrinin nereden çıktığını anlatan Bülbül, şöyle devam etti:

"Geçen yıl bir Avustralya ziyareti yapmıştık, ani bir ziyaretti bu, çok kapsamlı, çok değerli bir ziyaretti. Oraya gidince daha iyi fark ediyorsunuz Avustralya'da çok büyük anlam yükleniyor Çanakkale'ye, Türkiye'ye. Çok büyük, adeta hacca gidermiş gibi bir bakış açısı var, kotalar var ve herkes Çanakkale'ye gelemiyor. Çanakkale'ye gelebilmek gerçekten bir ayrıcalık. Ben doğrusu Avustralyalı yazarları ve Avustralya devletini çünkü orada karşı karşıya olduğumuz halde bir nefret üzerinden değil, bir nefret üretmeden bizim üzerimizden kendisini kurmaya çalışan ve bunu kuran bir devletten bahsediyoruz. Bu tebrik edilmesi gereken bir şey, çok az devlet bunu başarabilir. Tabii ki bu açıdan bakıldığında biz dünyada örneği çok az olan milletlerden birisiyiz. Kendi varlığını bir başka devleti ötekileştirme üzerine, kendi varlığını bir başka devlet ve milletin nefreti üzerine inşa eden bir devlet değiliz. Genellikle ulus devletler bir nefret ve ötekileştirme üzerine inşa edilir ama Avustralya bir nefret üretmeden bizim üzerimizden bunu inşa edebiliyorsa ki yakın tarih bunu gösteriyor, bunu tebrik etmek gerekiyor. Çanakkale bu anlamda bizim de Avustralya, Yeni Zelanda, diğer ülkeler arasında bir dostluk köprüsüne dönüşmüş durumda. Çanakkale programı ilan etmek bizim orada aklımıza gelmişti. Dostluk köprülerini gerek Batılı ülkeler gerekse İslam coğrafyası açısından inşa edelim diye başlamıştık."

"3 MİLYONDAN FAZLA KAYNAK AKTARDIK"
YTB'nin söz konusu proje için 3 milyon TL'den fazla kaynak aktardığını anlatan Bülbül, "Çok sayıda ülkeden binlerce gencimiz değişik ülkelerden gelerek bu programdan faydalandılar. Çok önemli, çok güzel, çok güzide çıktılarından birisi ilim heyetinin 100 yıl öncesi yaptığı ziyaretin 100 yıl sonra tekrar edilmesi" dedi.
Resepsiyon sırasında gösterilecek bir başka projenin ise Çanakkale Türküsü'nü, Türkiye'de YTB burslarıyla okutulan uluslararası öğrencilerin söylemesi olduğunu anlatan Bülbül, "Bir Bangladeşli'nin Çanakkale Türküsü'nü söylemesi, Sırp kardeşimizin Çanakkale Türküsü'nü söylemesi, çok farklı ülkelerden... İnanın o günden beri benim dilimin ucunda pelesenk oldu, sürekli kendi kendime söylüyorum. 1915'te ecdadımız çok farklı ülkelerden hepsi bizim ecdadımızdır. Buraya geldiler, kahramanca bir medeniyetin inşası için mücadele ettiler ve veda ettiler. 2015'te biz onları anmak için böyle bir program yaptık, inşallah 2115'te de bizim torunlarımız, benzer bir ruhla bu tür programları tekrar ederler ve gelecek kuşaklara aktarırlar" ifadelerini kullandı.
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Muş Bakan Yardımcısı Eminoğlu, Muş’ta sporun geleceğini gençlerle konuştu Gençlik ve Spor Bakan Yardımcısı Enes Eminoğlu, Muş Spor Lisesi’ndeki öğrencilerle bir araya geldi. Muş Spor Lisesi Öğrencileriyle Söyleşi programı kapsamında buluşan Eminoğlu, Sultan Alparslan’ın şehrinde olmaktan büyük mutluluk duyduklarını ifade etti. Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak’ın birkaç ay öncesinde Muş’ta milli sporcularla bir araya geldiğini söyleyen Eminoğlu, "Özellikle spor lisemizde genç arkadaşlarımızla buluşmak istedik. Dereceye giren arkadaşlarımıza yürekten tebrik ediyorum. Biz bu buluşmalarda sizleri dinlemek istiyoruz. Sizlerden gelen geri dönüşleri, sizlerin önerileri, katma değerleri, eleştirileri varsa onları dinlemek istiyoruz. Gerçekten spor anlamında Türkiye son 20 yılda, çok büyük şansımız var, Sayın Cumhurbaşkanımız sporu seviyor, futbolu seviyor, bütün branşları seviyor. Medyadan takip ederseniz her ay başarılı olan dünya şampiyonlarımızı külliyede misafir ediyor. Dünyada sporu böyle yakından takip eden ve seven belki nadir cumhurbaşkanlarından biri. Muş’ta, Bitlis’te, Van’da, 81’in tamamında sporda sessiz bir devrim yaşandı. Bugün baktığımızda spor tesisleri, yüzme havuzları, gençlik merkezlerimiz var" dedi. "Son 20 yılda, 200 yıllık iş yapıldı" Eminoğlu, "2002’de yurt kapasite sayısı 100 bindi, şimdi 1 milyonu geçti. Gençlik Merkezi sayısı 9’du, 600’e yaklaştı. Son 20 yılda, 200 yıllık iş yapıldı. Burada Sayın Cumhurbaşkanımızın gençlere verdiği değerin en büyük karşılığıdır. Balkanlar, Avrupa, dünya ve olimpiyatlara katılacak arkadaşlarımız bu sıralardan çıkacak. Ülkemizi en güzel şekilde temsil edecekler ve bayrağımızı göndere çekeceksiniz. İstiklal Marşı’mızı bütün dünyaya okuyacaksınız. O yüzden yaptığınız iş çok önemli arkadaşlar. Diğer genç arkadaşlarımıza rol model oluyorsunuz. Bu büyük bir emek, büyük bir özveri. O yüzden her birinizi hayranlıkla tebrik ediyorum. İnşallah daha güzel başarılar da imza atacaksınız. Bu ülkede sporda sessiz bir devrim yaşandı. Hala da devam ediyor. Yatırımlar, tesisler her alana gittiğinizde Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın özellikle yatırımları görünüyor. Havuzlar, sentetik sahalar, basketbol salonları, atletizm pistleri, statlar vesaire baktığımızda doğusu, güneyi, batısı, kuzeyi tamamen tesislerle çevrilmiş vaziyette. Bu oranları da artırmamız lazım. Spor ile meşgul olan gençler, dijital, madde ve diğer bağımlılıkta önleyici faktör olarak bir rol oynuyorsunuz. Ben her birinizi tebrik ediyorum" ifadelerini kullandı. "Spor lisesinde geçtiğimiz dönemde ilimizin gururu oldular" Muş Valisi Avni Çakır da, Muş’un genç ve dinamik nüfus yapısının sporu doğal olarak ön plana çıkardığını belirterek, ilde sporun hem eğitimle hem de sosyal hayatla bütünleştiğini ifade etti. Vali Çakır, "Hem ilimizdeki gençlerimizin beklentileri, hayalleri, hem Muş’un spordaki konumu, durumu, hem ihtiyaçları çok güzel bir söyleşi olmuştu. Muş bir öğrenci şehri. Türkiye’nin en genç nüfuslarından birine sahip bir ilimiz. Nüfusumuz yaklaşık 400 bin. Bunun 200 bini 22 yaş altı diye söyleyebiliriz. Genç yoğun nüfusuna sahip olunca da bu da spor demek. Hem eğitimde hem de sporda çok güzel adımlar atıldı. Spor lisesinde geçtiğimiz dönemde ilimizin gururu oldular. Diğer branşlarda sporcu kardeşlerimiz var. Çok tercih edilen okulumuz. Sporla bütünleşmiş bir şehir. Spor yatırımları anlamında da çok iyi bir imkanlara sahibiz. Özellikle spor alanının güzel yatırılar yaptığı için teşekkür ediyoruz. Amacımız gençleri yarınlara çok daha güçlü bir şekilde hazırlamak" şeklinde konuştu. Konuşmaların ardından sporcuların talep ve önerileri dinlendi. Söyleşiye, Muş Gençlik ve Spor Müdürü Yusuf Kılıç, İl Milli Eğitim Müdürü Abdulkadir Altay ve sporcular katıldı.