GENEL - 18 Haziran 2018 Pazartesi 08:52

Terörden temizlenen Amanoslar’da "Kayısı Festivali"

A
A
A
Terörden temizlenen Amanoslar’da "Kayısı Festivali"

Terörden temizlenen Amanos Dağları eteklerinde köylüler ’Kayısı Festivali’ düzenledi.

Terörden temizlenen Amanos Dağları eteklerinde köylüler ’Kayısı Festivali’ düzenledi. Güvenlik güçlerinin başarılı operasyonları sonucu teröristlerden temizlenen Amanos Dağları ve eteklerindeki köylerde hayat normale döndü. Hatay’ın Arsuz ilçesi Kurtbağı köyünde düzenlenen ‘Kayısı Festivali’ şölen havasında geçti.


Kayısı Festivali’ne köylüler yoğun bir katılım gösterdi. Etkinlikte konuşan AK Parti Hatay Milletvekili Orhan Karasayar, kayısı denince akla ilk olarak Kurtbağı köyünün geldiğini belirterek, “Kurtbağı kayısısı tamamen organik doğal minerallerden oluşup, şeker oranıyla da insanlarımızın tatlı ihtiyaçlarını gideren bir üründür. Kurtbağı köylümüz sadece Türkiyemize değil, ihracat da yaparak ülke ekonomimize katkı veriyor” dedi.


AK Parti Hatay Milletvekili adayı Abdulkerim Güven ise Türkiye’nin birçok yerinde kayısı yetiştiğini ancak Kurtbağı köyü kayısısının yerini hiçbir şeyin tutmadığını ifade ederek, bu kayısıyı bir marka haline getireceklerini söyledi.


Sazların çaldığı ve türkülerin söylendiği ‘Kurtbağı Kayısı Festivali’nde kadınlar iğneden ip geçirme yarışması yaptı. Kayısı yeme yarışması ve bilek güreşlerinde de coşku dolu anlar yaşandı. En güzel kayısı yetiştiriciliği yarışmasında birinciliği Hatice Şirin kazanırken, kayısı yeme yarışmasını ise Berat Kızıl Kaya kazandı. Kazananlara çeşitli ödüller takdim edildi.


Amanoslar’ın teröristlerden temizlenmesinden dolayı memnuniyetlerini ifade eden Kurtbağı Köyü Kayısı Festivali Tertip Komitesi Başkanı İsmail Sertel, "Güvenlik güçlerimizin sayesinde kayısımızı daha rahat bir şekilde toplayıp satıyoruz. Burayı terörden temizledikleri için askerimize ve güvenlik güçlerimize çok teşekkür ediyoruz. Artık rahat rahat kayısımızı satabiliyoruz. Türkiye genelinde en kaliteli kayısıyı biz üretiyoruz. Her yıl 2 bin ton üretim yapıyoruz. Hedeflerimizin arasında köyümüzün önemli bir tarım ürünü olan kayısının tüketiminin teşvik edilmesini sağlamak, çiftçiliğin gelişimine katkıda bulunmak, kayısı üretiminin teşviki ile kalitesinin yükseltilmesini sağlamak da yer alıyor. Bizim kayısılarımız tadıyla, kalitesi ve lezzetiyle taze tüketim olarak sofralarda yerini alır" dedi.


Kurtbağı köyü kayısısını bütün dünyaya tanıtacaklarını söyleyen kayısı üreticilerinden Hanifi Kasap ise, “Her yıl kayısı üretimimiz artıyor. Bütün tüccarları, ihracatçıları köyümüze davet ediyoruz” diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Bakan Ersoy, Yunan mevkidaşı ile "Romeo ve Juliet" oyununu izledi Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ile Yunanistan Kültür Bakanı Lina Mendoni, William Shakespeare’in unutulmaz eseri "Romeo ve Juliet" oyununun Atatürk Kültür Merkezi’ndeki (AKM) gösteriminde bir araya geldi. Oyun, Türkiye’den Devlet Tiyatroları ve Yunanistan’dan Atina Konser Salonu Megaron ve Yorgos Lykiardopoulos kültürel organizasyonu Lykofos ortak projesiyle Ege’nin her iki yakasında tiyatro severlerle buluşuyor. Yunanistan ve Türkiye’den sanat kurumları ile sanatçıları bir araya getiren proje, iki ulus arasında köprü kurmayı hedefliyor. Dün İstanbul’da ilk gösterimi yapılan ve 28 Nisan’a kadar sahnelenmeye devam edecek esere ilişkin AKM’de gerçekleştirilen basın toplantısında Bakan Mehmet Ersoy, Bakan Lina Mendoni ile verimli bir görüşme gerçekleştirdiklerini ve değerlendirmelerde bulunduklarını söyledi. Basın toplantısında konuşan Bakan Ersoy, "Bugün değerli mevkidaşım, Yunanistan Kültür Bakanı Sayın Lina Mendoni ve beraberindeki heyeti misafir ettik. Verimli bir görüşme gerçekleştirdik; değerlendirmelerde bulunduk. Şimdi ise çok güzel bir sanat birlikteliği vesilesiyle buradayız. Devlet Tiyatrolarımız ile Pire Belediye Tiyatrosunun ortak bir proje çerçevesinde sahneye koyduğu Romeo ve Juliet oyununun İstanbul galasını izleyeceğiz” dedi. "Sanatın evrenselliği insanlık için daima ortak bir çatı olmuş; en güzel, en anlamlı birlikteliklere ev sahipliği yapmıştır" diyen Ersoy, sözlerine şöyle devam etti: “Bizler de buna sahip çıkmanın, katkı ve değer sunmanın gayretindeyiz. İnanıyorum ki bu proje sadece bir başlangıç olacak, önümüzdeki dönemlerde sanatın diğer alanlarına da yayılacaktır. Romeo ve Juliet, Shakespeare’in eşsiz kaleminden çıkmış ölümsüz bir klasik. Bizler ise bu eseri, sanatçılarımızın kendi kültürel ve tarihsel geçmişlerinden ilham alarak yeniden yorumladıkları bir temsille sahneye taşıyoruz. Oyundaki aileler kendi aralarında anadillerinde konuşurken bir araya geldiklerinde, bildikleri tek ortak dil olan İngilizce ile iletişim kuracaklar. Bu yaklaşım, farklı dillerin ve kültürlerin etkileşimiyle insan doğasının derinliklerine inerek evrensel duyguları keşfetmeyi amaçlamaktadır. Esere günümüz dünyasından açılan bu çağdaş bakış açısı ve yeni yorum vesilesiyle Türkiye ve Yunanistan’ın köklü kültürel mirasını da bir araya getirmiş ve iki ülke arasında derinleşen kültürel diyaloğu sembolize etmiş olacağız. Provalar 18 Şubat’ta, Yunanistan’da başlamıştı. Yönetmen Lefteris Giovanidis’in rejisiyle sahneye taşınan eser, Türkiye’de sanatseverlerle buluşmasının ardından Mayıs ayında, Atina’da perdelerini açacak ve iki ülkede toplamda 13 temsil gerçekleştirilecek. Ayrıca 17-27 Mayıs 2024 tarihleri arasında, Antalya’da düzenlenecek olan 14’üncü ‘Devlet Tiyatroları Antalya Uluslararası Tiyatro Festivali’nde yer almasını da planlıyoruz. Yine yaz aylarında ve önümüzdeki tiyatro sezonunda Türkiye’nin ve Yunanistan’ın farklı şehirlerinde sahnelenmesi, Avrupa’daki prestijli tiyatro festivallerine katılımı söz konusu olacak. Türkiye ve Yunanistan arasındaki kültürel ilişkilerin geliştirilerek daha ileri boyuta taşınması adına bundan sonra da Yunanistan’ın ilgili kurum ve kuruluşlarıyla eşgüdüm ve iş birliği içerisinde çalışmaktan memnuniyet duyacağımızı ifade etmek isterim. Sayın Bakan’a, Pire Belediye Tiyatrosunun ve Devlet Tiyatrolarımızın çok değerli sanatçılarına ve Sayın Lefteris Giovanidisi’in şahsında, sahne arkasında bu esere emek veren bütün ekibe teşekkür ediyorum. Sanatseverleri bu özgün ve özel temsili izlemeye davet ediyor, hepinize saygılar sunuyorum” dedi. Yunanistan Kültür Bakanı Lina Mendoni ise eserin sahneye konulma sürecinden bahsederek, Türk- Yunan ilişkileri bakımından oyunun İstanbul’da izleyicilerle buluşmasından dolayı mutluluk duyduklarını ifade etti. Romeo ve Juliet’in en güzel aşk hikayesi, aynı zamanda da bir drama olduğunu belirten Mendoni, "Bu oyun bir başlangıç olabilir. İki toplumun kültürel bağlarımızı daha da yüksek hale getirebiliriz. Sadece devlet düzeyinde değil, özel kuruluşlar arasında da ortak projelerin ve ikili işbirliklerinin olduğunu öğrenmekten mutluluk duyuyoruz. Yakın zamanda sizleri Atina’ya 16 Mayıs’ta sahnelenecek oyuna da bekliyorum. Eminim oyun, Atina’da da çok iyi karşılanacak" diye konuştu. Bakan Ersoy ve Mendoni, ortak basın toplantısının ardından AKM Tiyatro Salonu’nda sahne alan "Romeo ve Juliet" oyununu birlikte takip etti.