GENEL - 20 Mart 2016 Pazar 10:47

(Özel Haber) Türkiye'nin Tuz Deposu Iğdır'da

A
A
A
(Özel Haber) Türkiye'nin Tuz Deposu Iğdır'da

IĞDIR (İHA) – Iğdır’ın Tuzluca ilçesinde eski çağlardan beri tuz çıkarılan Tuz mağarası, Türkiye’nin 200 yıllık tuz ihtiyacını karşılayacak rezerve sahip bulunuyor.
Tarihin birçok döneminde farklı medeniyetlerin ilkel yöntemle tuz çıkardığı Tuz dağı, günümüzde iş makinelerinin ve TIR’ların rahatlıkla hareket ettiği kilometrelerce tuz mağaralarında oluşan labirentlere dönüşmüş durumda. 800 milyar ton tuz rezervi olduğu tahmin edilen Tuz dağında üretilen yemeklik ve sanayi tuzu, Erzurum, Kars, Ağrı, Ardahan, Van, Bitlis, Muş, Diyarbakır, Adana gibi birçok ilin tuz ihtiyacını karşılamasının yanı sıra komşu ülkelerden Gürcistan, Azerbaycan ve İran’a da tuz gönderiliyor.
Maden Sorumlusu Maden Mühendisi İsmail Taştan, dağın en üstteki birinci kısımda eski çağlarda kaya tuzu çıkarıldığını belirterek, kendilerinin ise şu an dağın alt katmanı olan üçüncü kısmında iş makineleri ve dinamitler kaya tuzu çıkardıklarını söyledi. Kaya tuzunun çekilen deniz sularından oluştuğunu ifade eden Taştan, Nuh’un gemisinin Ağrı dağına indiğine inanıldığını anımsatarak, “Hani akıla şöyle bir soru gelecektir, burada deniz var mıydı? Nuh Tufanı gösteriyor ki, buralar eskiden suyla kaplı denizmiş. Kaya tuzu da denizin dibinde tahmini 60 milyon yılda sodyum ve klorun bileşimi ile oluşmuş. Şu elimde gördüğünüz kaya tuzu da bu şekilde oluşmuş” dedi.
“HİTİTLER BURADA KAYA TUZU ÇIKARMIŞ”
Birçok medeniyetin kaya tuzu çıkardığını anlatan Taştan, “Burası birçok medeniyetin kaya tuzu çıkardığı mağaralardan oluşmuş bir maden. En üst kattaki mağaralarda Hititlerden kaldığı belirlenen kemiklerin ve çömleklerin bulgularına rastlanmıştır. Demek ki en üstteki mağaraları Hititler kullanmış. Bunlardan önce burada kaya tuzu çıkarılmış. İranlılar, Ermeniler, Osmanlılar burada kaya tuzu çıkarmış. Şu an bizim üstümüzde iki tünel var. Biz şu an dağın üçüncü kademesinde bulunuyoruz” şeklinde konuştu.
“BURASI TÜRKİYE’NİN TUZ DEPOSUDUR”
Türkiye’nin hiçbir yerinde tuz olmaması durumunda buranın ülkenin 180 ile 200 yıllık tuz ihtiyacını karşılayacak rezerve sahip olduğunu belirten Taştan, “Şu an bir kaya kütlesinin altında, yanında ve üstündeyiz. Kayadan oyulmuş labirentlerin içerisindeyiz. Burada dağı dinamitle patlatarak iş makineleri kullanarak parçaladığımız kayaları imalathanede işleyerek kısım kısım kaya tuzu elde etmekteyiz” dedi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Adıyaman İsias Otel Davası’nda yeni bilirkişi raporu istenmesine karar verildi İsias Otel davasının 2. duruşmasın yeni bilirkişi raporu istenmesine karar verildi. Duruşma sırasında KKTC Başbakanı Ünal Üstel ile sanık avukatı arasında tartışma yaşanırken Üstel, bazı iddialarda bulunan sanık avukatına ‘yalan söylüyorsun’ diyerek tepki gösterdi. Adıyaman 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde, saat 10.00’da başlayan ve saat 18.15’de sona eren duruşmada mahkeme heyetinin ara kararıyla, tutuklu sanıklar Ahmet Bozkurt, Mehmet Fatih Bozkurt ve Erdem Yıldız’ın tutukluluk halinin devamına karar verildi. Tutuksuz sanıklar Efe B., Halil B., Hasan A., Mehmet G., Şule Ö. ve Ulviye B.’nin adli kontrollerin devam etmesine karar verildi. Mahkeme ayrıca, dosyayı yeniden bilir kişi heyetine tebliği edildi. Davanın bundan sonraki duruşmasının 12 Haziran 2024 tarihinde saat 09.00’da görülmesine karar verildi. KKTC Başbakanı Ünal Üstel, sanık avukatına ‘yalan söylüyorsun’ tepkisi 6 Şubat depreminde yıkılan ve 72 kişiye mezar olan İsias Otel davasıyla ilgili duruşmada, KKTC Başbakanı Ünal Üstel ve Sanık Avukatı Fuat Göktaş arasında gerginlik yaşandı. Sanık avukatları savunmasında, Karadeniz Teknik Üniversitesi, Gazi Üniversitesi raporlarına itiraz ederek, usule uygun alınmadığı ve laboratuvarlarda testin düzgün yapılmadığını söyledi. Otel sahibi tutuklu sanık Ahmet Bozkurt’un Avukat Fuat Göktaş, Gazi Üniversitesi’ne gönderilen numunelerin gitmesinden iki gün sonra KKTC’de bulunan Doğu Akdeniz Üniversitesi’yle Gazi Üniversitesi’nin ‘kardeş üniversite’ olduğunu yönünde haberler çıktığını belirtti. Göktaş, bunun yanında Gazi Üniversitesi heyetinin Kıbrıs başbakanıyla görüştüğü yönünde haberlerin servis edildiğini ancak bu görüşmelerin rutin olabileceğini düşündüklerini söyledi. Bunun üzerine salonda bulunan KKTC Başbakanı Ünal Üstel, ziyareti yalanlayarak avukata hitaben, ‘Yalan söylüyorsun, sözlerini geri al’ dedi. Başbakanın bu sözleri üzerine, avukat KKTC’de medyaya yansıyan ziyaret haberini gösterdi. Sanık Avukatı Fuat Göktaş son olarak, çıkan bu haberleri kendisine gösteren müvekkil yakınlarına, ‘Bu ziyaretlerle ilgili olumsuzluk düşünmeyin, bu rutin bir ziyaret olabilir. Bu tür haberlere itibar etmeyin’ dediğini söyledi. Mahkeme Başkanı, salonda yaşanan sözlü sataşma nedeniyle tarafları sakin olmaya davet ederek, mahkemenin düzenini bozdurmayacağını vurguladı. Mahkemede tutuklu sanık Ahmet Bozkurt savunmasında, “Otelimin statiği 14 kata göre yapılmıştır. Otelim 9 kat olarak yapılmıştır. Statiğinde, taşıyıcısında herhangi bir eksiklik olduğunu düşünmüyorum. Ben burayı yap-sat için yapmadım, burayı kendime yaptım. Malzemelerin en iyisini kullandım. Benim buraya yaptığım para ile aynı şekilde iki bina yapabilirdim. Ben malzemeden çalmadım. Adıyaman dördüncü derece deprem bölgesindeyken, ikinci derece deprem bölgesinin şartlarını karşılayacak şekilde otel yaptım. Ben suçsuzum. Suçlamaları kabul etmiyorum. Tahliyemi talep ediyorum” dedi. Tutuklu sanık Mehmet Fatih Bozkurt ise savunmasında, “Otelin yapıldığı yıllarda, 1993-1999 yılları arasında Kıbrıs’taydım. Benim mesleğim otomotiv sektörüdür. Ben suçlamaları kabul etmiyorum. Yüce mahkemenizden tahliyemi talep ediyorum” ifadelerini kullandı. Diğer tutuklu sanık Erdem Yıldız ise, “Ben sadece dekorasyon yaptım. Benden öncekini bilmem. Benden sonra yapılan şeylerle hiçbir ilgim yok. Benim yaptığım musluğun, asma tavanın binanın yıkımında etkisi yoktur” şeklinde konuştu.