SAĞLIK - 14 Haziran 2018 Perşembe 16:13

Babasının böbreği hayata bağladı

A
A
A
Babasının böbreği hayata bağladı

Isparta’da böbrek rahatsızlığı ilerleyen ve diyalize girme tehlikesiyle karşı karşıya kalırken babasının verdiği böbrekle hayata tutunan genç kız, "Babam sağolsun.

Isparta’da böbrek rahatsızlığı ilerleyen ve diyalize girme tehlikesiyle karşı karşıya kalırken babasının verdiği böbrekle hayata tutunan genç kız, "Babam sağolsun. O her zaman bize baba örneğinin nasıl olduğunu göstermiştir" dedi.


Süleyman Demirel Üniversitesi (SDÜ) Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi Organ Nakli Merkezi’nde babadan kızına böbrek nakli gerçekleştirildi. Isparta’da yaşayan 23 yaşındaki Nurcihan Tuğluk’a, kusma ve baş ağrısı şikayeti ile gittiği hastanede yapılan muayene sonucunda böbrek yetmezliği teşhisi konuldu.


Genç kızın teşhis sonrası ilaç tedavisine başlandığını ancak belirli süre sonra ilacın yeterli olmaması üzerine diyaliz sürecinin başlaması gerektiğini belirten SDÜ Araştırma ve Uygulama Hastanesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Nefroloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof.Dr. Barış Afşar, "Diyaliz ya da organ nakli, başka çaremiz yoktu. Aile ile konuştuk. Verici adaylarını çağırdık, nakil koordinatörlüğümüz aracılığıyla testlere başladık. Yapılan testler sonrasında baba ile dokular uydu" dedi.



"SDÜ Hastanesi, bölge için büyük bir şans"


Aslen Batmanlı olan ve organ bağışı konusunda herkesin duyarlı olmasını isteyen baba Abdullah Tuğluk, "Bölge için büyük bir şans olan Süleyman Demirel Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi Organ Nakli Merkezi’nden çok memnun kaldık. Başta doktorlarımız Doç. Dr. M. Zafer Sabuncuoğlu, Prof. Dr. Barış Afşar ve nakil koordinatörümüz olmak üzere tüm ekip çalışanlarına gösterdikleri ilgiden dolayı teşekkür ederim. Kızım sağlığına kavuştu, umarım herkes sağlığına kavuşur" diye konuştu.



"Her zaman örnek oldu"


Böbrek naklinden başka çaresinin kalmadığını anlatan Nurcihan Tuğluk ise, babaları Abdullah Tuğluk’un her zaman kendilerine örnek olduğunu dile getirerek, "Kardeşim ve annem böbreklerini vermek istemelerine rağmen, kan uyuşmazlığı çıkınca, babam her zamanki gibi kendini ve babalığını gösterdi ve ’ben böbreğimi vereceğim’ dedi. O her zaman bize baba örneğinin nasıl olduğunu göstermiştir. Onlar benim mutluluğum. Dokular


uyunca nakil işlemini gerçekleştirmeye karar verdik. Babam sağolsun, Allah razı olsun" dedi



Laparoskopik yöntemle bağışçılardan böbrek alıyorlar


SDÜ Araştırma ve Uygulama Hastanesi Organ Nakli Merkezi Sorumlu Hekimi Doç. Dr. M. Zafer Sabuncuoğlu da hastaların sıkıntılarını, gerçekleştirdikleri başarılı nakillerle gidermenin büyük mutluluk olduğunu kaydetti. Doç. Dr. Sabuncuoğlu, insanların çoğunun nakil süreci konusunda yeterli ve doğru bilgilendirilmediği için organ bağışçısı olmak konusunda çekimser davrandığına dikkati çekti.


Sabuncuoğlu, insanların genelde ameliyat korkusu yaşandığını, ancak kendilerinin laparoskopik yani kapalı yöntemle bağışçılardan böbrek aldıklarını anlatarak, "Naklin ertesi günü bağışçılar ayağa kalkarak ihtiyaçlarını kendileri görebilecek duruma geliyorlar. Bu bizler için çok önemli" ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Sivas Sivas’ta otobüs şoförü ’insanlık ölmemiş’ dedirtti 2018 yılında kolu kırılan çocuğu hastaneye götüren, 2023 yılında kaza yapan motosikletli kuryeye yardım eden halk otobüsü şoförü, bu kez de evinin yolunu kaybeden yaşlı kadın için seferber oldu. Yardımsever şoförün yaptığı hareket takdir topladı. 2018 yılında Özel Halk Otobüsü ile sefer halindeyken kolu kırılan çocuğu hastaneye yetiştiren, 2023 yılında yağmurlu yolda kaza yapan motosikletli kuryeye yardımcı olan şoför Muhammet Cin, örnek bir davranışa daha imza attı. 23 Nisan tarihinde duraktan otobüse binerek, tansiyonunun yükseldiğini ve yolunu kaybettiğini söyleyen yaşlı kadını, görevli olduğu hattan çıkarak evine bıraktı. Halk otobüsü şoförünün bu hareketi ‘insanlık ölmemiş’ dedirtti. Rahatsızlanan yaşlı kadını duraktan aldığını belirten şoför Muhammet Cin, “23 Nisan günü akşam Gülyurt seferine çıktım. Meydana geldim bir teyze Deveci Camisini sordu. Deveci Camisini bilmediğimi söyledim, tekrar hattıma devam ettim. Kılavuz Mahallesine gittim, orada teyze inmek istediğini söyledi. Yolcular da Deveci Camisinin burada olmadığını söyledi. O an caminin uzak olduğu aklıma geldi. ‘Teyze sen burada dur, gerekirse ben seni evine kadar bırakacağım. Burada inip mağdur olma’ dedim. Teyze, tansiyonunun yükseldiğini ve gözlerinin zor gördüğünü söyledi. Ailesini aradım, kızıyla irtibata geçtik. Evinin adresini öğrendim. Hattan çıkarak teyzeyi evine kadar bıraktım. Ailesi teşekkür etti, teyze dua ederek indi. Onlardan da Allah razı olsun, dualar ettiler. Yolcular da sağ olsun tepki göstermediler. İnsanlık görevimizi yaptık, kim olsa yapardı. İyilik yapmak asil Türk insanının kanında vardır” şeklinde konuştu.