GENEL - 30 Ekim 2018 Salı 03:32

Isparta’daki Fener Alayı’nda Belediye Başkan Yardımcısı ‘Andımız’ı okuttu

A
A
A
Isparta’daki Fener Alayı’nda Belediye Başkan Yardımcısı ‘Andımız’ı okuttu

Isparta Belediyesi tarafından 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı dolayısıyla düzenlenen Fener Alayı yürüyüşü sonrasında bir araya gelen binlerce insan, Belediye Başkan Yardımcısı İrfan Veli Kayacan önderliğinde 2 kez ‘Andımız’ı okudu.

Isparta Belediyesi tarafından 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı dolayısıyla düzenlenen Fener Alayı yürüyüşü sonrasında bir araya gelen binlerce insan, Belediye Başkan Yardımcısı İrfan Veli Kayacan önderliğinde 2 kez ‘Andımız’ı okudu. Cumhuriyet’in 1923 yılında ilan edilmesine ithafen bin 923 balonun gökyüzüne bırakıldığı etkinlikte ayrıca 95. yıl dönümüne özel olarak hazırlanan 95 kişilik halk oyunları ekibi gösteri yaptı.


Düzenlenen Fener Alayı’na Isparta Belediye Başkanı Yusuf Ziya Günaydın, eşi Dilek Günaydın, Isparta Barosu Başkanı Gökmen Hakkı Gökmenoğlu, Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) İl Başkanı Nail Bayram, Merkez İlçe Başkanı Gürsan Taştekin, Ülkü Ocakları Başkanı Umur Güzerin ve çok sayıda vatandaş katıldı. Belediye binası önünde başlayarak, Mimar Sinan Caddesi ve Hükümet Caddesi’ni takiben devam eden etkinlikte vatandaşlar, ellerinde meşaleler ve Türk bayrakları ile marşlar eşliğinde Isparta Valiliği önündeki 15 Temmuz Demokrasi ve Cumhuriyet Meydanı’na yürüdü.


Yürüyüşe bazı vatandaşlar motosiklet ve bisikletleriyle katılırken, metrelerce uzunluktaki dev Türk Bayrağı da katılımcı vatandaşlar tarafından gururla taşındı. Yürüşün ardından Isparta’ya Belediyesi’ne ait hizmet araçları geçiş yaparak, kornalarıyla vatandaşları selamladılar.


Binlerce vatandaş ‘Andımız’ı söyledi


Meydanda son bulan yürüyüş sonrasında saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunması sonrasında, Isparta Belediye Başkan Yardımcısı İrfan Veli Kayacan önderliğinde binlerce vatandaş ‘Andımız’ı her bir ağızdan tekrar etti.


95.yıla özel 95 kişilik halk oyunları ekibi


Belediye tarafından 15 Temmuz Demokrasi ve Cumhuriyet Meydanı’nda Türkiye Cumhuriyeti’nin 95. yılına özel hazırlanan 95 kişilik halk oyunları ekibi tarafından sunulan vatandaşlardan büyük alkış aldı.


29 Ekim 1923 anısına 1923 balon gökyüzüne bırakıldı


Kaymakkapı Meydanı’nda kurulan platformda devam eden etkinlikler, yine saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlarken, burada da Cumhuriyet’in kuruluş yılına ithafen 1923 adet Türk bayraklı balon alkışlar eşliğinde gökyüzüne bırakıldı.


Başkan Günaydın’dan bayram yoğunluğu yorumu: “İşin içinde Atatürk varsa kalabalığı meydanlar almaz”


Türkiye Cumhuriyeti’nin 29 Ekim 1923’te kurulduğunu ve daha sonra Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde bu günün bayram olarak kabul edildiğini dile getiren Belediye Başkanı Yusuf Ziya Günaydın, o günden bugüne kutlamalara katılımda zaman inişler ve çıkışlar olduğunu, ancak işin içinde Atatürk olduğu zaman bugünkü gibi kalabalığı meydanların almadığını söyledi.


Günaydın, “Biz, bir bütünüz, ’Türküm, doğruyum, çalışkanım, ilkem küçüklerimi korumak’ bu sözlerin neresi yanlış?”


Başkan Günaydın konuşmasında son dönemde siyasiler tarafından tartışma konusu olan ‘Andımız’ hakkında ‘Ayrımcılık yapılıyor’ diyenlere de göndermelerde bulunarak, “1933 yılından buyana çocuklarımıza her sabah ‘Andımız’ okutuldu, bizler ‘Andımız’ ile büyüdük. Bakanımızın birisi; ‘Bu ayrımcılıktır’ diyor. Ben, nasıl ayrımcılık, bunu izah etmek istiyorum. Biz, Çanakkale harbini yaşadık. Kürdümüz, Lazımız, Çerkezimiz ve Bosnalımız vardı, var oğlu vardı. Ama ne altında çalıştılar onlar, ‘Türkler 7 düvelle çarpıştı’ denildi. Bunun ayrımcılıkla ne alakası var, biz bir bütünüz. En küçüğümüzden 15’li gençlerimiz, lise çağındaki öğrencilerimizi orada şehit verdik. O şehitlere bir bakıyorsun Mardin, bir bakıyorsun Konya’dan ve 700 küsür şehit de veren Isparta’dan. Her yerden şehit verildi ve biraz önce saydığımız tebalarımızla verdik bu şehitleri. Öyleyse Çanakkale bizim için bir bütünlüktür. Bizi birleştiren Çanakkale’dir. Bu Çanakkale’ye Türkler layık olduğunu, cephede 7 düvele karşı geçilmez olduğunu göstermiştir. Kimlerle gösterdik, hep beraber gösterdik bunu. Ne ile gösterdik, Türk Bayrağı altında gösterdik. Atatürk, ‘Kendini Türk gibi hisseden herkes Türktür’ diyor. Madem ki öyle; ‘Türküm, doğruyum, çalışkanım, ilkem küçüklerimi korumak’ bu sözlerin neresi yanlış? Biz 5 sene yasak ettiniz, bugün Danıştay karar verdi, ‘Tamam’ dedi. Bir bakan diyor ki hala, ‘Bu ayrımcılık’. Ayrımcılığı kim yapıyor, ‘Türk’ dedirtmemek ayrımcılık değil midir? Biz, İstiklal Marşımızla, ‘Andımız’la beraber yaşarız. Biz, Çanakkale Savaşıyla, Sakarya Savaşıyla, Dumlupınar Savaşıyla, İstiklal Savaşıyla beraber yaşayan bir milletiz, neresi ayrımcılık bunun? Bugün, çocuklar gibi çok neşeliyim. Öfkemin arkasında da büyük bir neşe var, sevme, sevda ve güzellik var. İlelebet, sonsuza dek kalacak olan Türkiye var, karşımda Isparta halkı var, sevinçliyim. Hepinizin Cumhuriyet Bayramı’nı en derin sevgilerimle kutluyorum” dedi.


Sanatçı Mustafa Keser, konserine Atatürk’ün sevdiği parçalardan başladı


Günaydın’ın konuşmaları, alanda bulunan vatandaşlardan büyük alkış aldı.


Etkinlikler kapsamında düzenlenen konserde sahne alan Türk Halk Müziği Sanatçısı Mustafa Keser ise Atatürk’ün sevdiği şarkılar başta olmak üzere, birbirinden değerli eseri katılımcılar için seslendirdi.


Konser, Sanatçı Keser’e hediye takdimi ile son buldu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bitlis Ahlat’ta ‘Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun’ anma programı düzenlendi Eski Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun vefatının 5. yılında Bitlis’in Ahlat ilçesinde anıldı. Ahlat ilçesinde Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun anısına “Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun” anma programı düzenlendi. Kültür ve Turizm Bakanlığı ile İçişleri Bakanlığı’nın katkılarıyla Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği tarafından düzenlenen program saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Daha sonra konuşma yapan Bitlis Valisi Erol Karaömeroğlu, “Haluk Dursun’un hatırasına sahip çıkan bu anlamlı program dolayısıyla sizlerle beraber olmaktan duyduğum memnuniyeti özellikle ifade etmek istiyorum. Bugün ülkemizin yetiştirmiş olduğu mümtaz bir ismi anmak üzere buradayız. Prof.Dr.Haluk Dursun’u ebedi aleme uğurlayalı tam 5 yıl oldu. Van Erciş’te kendi aracıyla seyir halindeyken meydana gelen elim bir trafik kazası sonucu maalesef hocamızı 19 Ağustos 2019 tarihinde kaybettik. Kültür birikimi ve hitabetiyle araştırmayı, bildiğini ve gördüğünü meraklısına aktarmayı seven, hayatını görevine adayan bir bilim insanıydı. Ahmet hocamızı bir kez daha rahmetle, özlemle, şükranla yad ediyorum. Değerli ailesine, dostlarına, mesai arkadaşlarına tekrar başsağlığı diliyorum. Rabbim Haluk hocamızdan razı olsun, mekanı ali olsun. Bu anlamlı buluşmanın düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” dedi. Ardından konuşan AK Parti Ankara Milletvekili Zeynep Yıldız, “Gerçekten bir ideal, ülkü ve niyet uğruna yola koyulanlardandı Haluk hoca ve bugün bizi burada bir araya getirdi. Bunu da yaparken bir mekan ve bellek ilişkisi kurmaya yönelik en önemli noktalardan birinde Ahlat’ta bizleri buluşturdu. Gerçekten nereden geldik nereye doğru yürüyeceğiz duygusunu bize pekiştirebilecek bir noktada bir araya gelmiş olduk” ifadelerini kullandı. MHP Genel Başkan Başdanışmanı Prof. Dr. Ruhi Ersoy’da, “Ahlatın maneviyatıyla gençliğin enerjisini bir araya getiren bu tarihi ve bu mukaddes şehirde Kubbet-ül İslam’da sizlerle beraber olmaktan tarihe adanmış, adanmış olduğu bir ülküsünde yol yürürken rahmeti rahmana kavuşmuş değerlerimizi anma vesilesiyle sizlerle olmaktan bende kıvanç duyuyorum. Ahlat’ı anlamak, tanımak ve bu değerler etrafında dertlenen Ahmet Haluk Dursun profili, şahsiyetleri, onun etrafında neşet etmiş yetiştirmiş olduğu gençlerin yeniden filizlenmesine iklim oluşturmaktır. Bizim muradımız ve mefkuremiz budur. Siyasetten de, devlet hayatından da anladığımızda budur, bu olmalıdır. Bu sebepten dolayı bugün bu saatte bu salonu dolduran her bir arkadaşım bu atmosferin bir parçası olmuştur. Bu programın hayat bulmasında dertlenerek Ahmet Haluk Dursun hocanın derdini kendine dert ederek yola çıkıp kamu imkanlarıyla bu iş yürümüyorsa milletle yürüyebiliriz, dernekleşiriz diyerek devletimizin kapısını çalarız diyerek yolculuğa başladı. Bugünün anlamını bir bütün halinde program bitene kadar hissedip yaşayalım” şeklinde konuştu. Bitlis Eren Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof.Dr.Ferit İzci ise, “Bizim medeniyetlerimiz başka medeniyetlere benzemez. Bizim medeniyetlerimiz işte böyle şahsiyetler ve gençler üzerine inşa edilmiş ilelebet varlığını devam ettirecek medeniyetlerdir. Başka medeniyetlerin hayal bile edemeyecekleri zirvelere çıkmış olan ecdadın nesilleriyiz. Hayatını bu şekilde mücadeleyle geçiren başta sayın Ahmet hocamız olmak üzere bu ülkede ve coğrafyada yetişmiş değerlerli şahsiyetlere huzurlarınızda saygıyla ve minnet duyuyorum” dedi. Düzenlenen program hakkında gazetecilere açıklamada bulunan Anadolu Tarih ve Kültür Birliği Derneği Başkanı Doğan Güngör, “Kültür ve Turizm Bakan yardımcısıyken çok sevdiği Ahlat’ı ziyaretinin hemen sonrasında geçirdiği trafik kazasıyla hayatını kaybeden Prof.Dr.Ahmet Haluk Dursun hocayı anmak, Ahlat’ı anlatmak ve gençlerle hemhal olmka için buradayız. Dernek olarak hocamızı anmak üzere yaptığımız ikinci program. İlkini Çanakkale’de yine tarihimizin müstesna mekanlarından birinde, bugünde Ahlat’ta yaptık” dedi. Anma programına katılan Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kızı Nilay Dursun’da duygularını şöyle ifade etti; “Babamın hayatının son yıllarında özellikle çok önem verdiği Anadolu Tarih ve Kültür Birliği projesinin yaşatılıyor olabildiğini görmek gerçekten çok mutluluk verici. Yıllar önce babamın vefatından sonra tanıştığım bu değerli ekiple 5.yılında da bu tarz etkinliklerle bir araya gelmeyi sürdürüyoruz. Babamı anmayı, onun öğretilerini, gençlere aktarmaya çalıştığı bilgileri bir arada tekrar hatırlayarak belki yeni kitlelere aktarmaya çalışıyoruz. Bu gerçekten çok önemli. Dolayısıyla bu etkinliklerde desteği olan herkese çok teşekkür ediyorum.” İstanbul Üniversitesi Tarih Bölümü son sınıf öğrencisi Kenan Toprak Çatkın’da, “Ahlat’a ikinci gelişim. Bundan önce de bir program aracılığıyla gelmiştim. Haluk hoca bizde çok önemli ve derin etkiler bıraktı. Zaten bu etkileri panelimizde de anlatacağız” dedi. Yapılan konuşmaların ardından program Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği Musiki Grubunun Haluk Dursun’un sevdiği müzikleri seslendirmesiyle devam etti. Arından Ahmet Haluk Dursun hocayla anısı olan çeşitli üniversite öğrencilerin paneli ve BEÜ öğretim üyesi Doç.Dr.Hasan Buğrul’un Ahlat’taki tarihi mezar taşları üzerindeki övgü içerikli yazılar adlı sunumuyla program sona erdi. Anma programı sonunda toplu hatıra fotoğrafı çektirildi. Ahlat Halk Eğitimi Merkezi konferans salonunda düzenlenen anma programına Ahlat Kaymakamı Batuhan Bingöl, Ahlat Belediye Başkanı Yavuz Gülmez, Bitlis İl Emniyet Müdürü Ortaç Şekeroğlu, Bitlis İl jandarma komutanı Tuğgeneral Eyüp Subaşı, bazı kurum amirleri, çok sayıda akademisyen, yazar, eğitimci ve öğrenci katıldı. Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kaza sonucu vefatı 2019 yılında Malazgirt Zaferi’nin 948. yıl dönümü etkinlikleri öncesi Ahlat’ta gezi ve incelemelerde buluna merhum Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun, buradaki incelemeleri sonrası kara yoluyla Van’a hareket etmişti. Dursun’un içinde bulunduğu araç, Erciş’in Bayramlı Mahallesi yakınlarında kaza yapmış, kazada Ahmet Haluk Dursun hayatını kaybetmişti.
Antalya Otomobil su kanalına uçtu: Öldüğü düşünülen sürücünün yüzerek kaçtığı ortaya çıktı Antalya’da kontrolden çıkıp su kanalına uçan otomobildeki sürücü, kanaldan yüzerek çıkıp olay yerinden kaçtı. Aracın yaklaşık 1 buçuk ay önce satışını yapıp devrinin henüz alınmadığını belirten ruhsat sahibi kadın ise olay yerine geldiğindeki ilk sözü, “Allah’tan içinde kimse yok” oldu. Kazanın görgü şahidi bir genç ise, “Sürücü çok paniklemişti, yüzerek kanaldan çıktı, ardından kaçtı” dedi. Kaza, saat 22.00 sıralarında Kepez ilçesine bağlı Göksu Mahallesi’ndeki Nene Hatun Caddesi ile İbn-i Sinan Sokak kesişiminde meydana geldi. Henüz sürücüsünün ismi öğrenilemeyen 16 LUB 73 plakalı otomobilin önce kaldırıma çarpıp ardından su kanalına uçtuğunu görenler durumu 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdi. İhbarın ardından olay yerine itfaiye, polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Belirtilen adrese gelen itfaiye ekipleri, araçta yaptıkları kontrolde herhangi bir kişinin olmadığını tespit etti. Bunun üzerine görgü şahitlerinin ifadesine başvuran polis, sürücünün araçtan çıktıktan sonra yüzerek kanaldan çıktığını ve ardından panikleyerek kaçtığını belirledi. Trafik polisinin araç plakasından yaptığı sorgulamada, aracın Gülfer Hanedar adına kayıtlı olduğu belirlendi. “Arabayı sattım, parasını aldım ama devrini almadı” Ekiplerin haber vermesiyle kaza yerine gelen Hanedar, aracı Halil isminde bir galerice yaklaşık 1 buçuk ay önce sattığını, parasını almasına rağmen karşı tarafın devrini henüz üzerine almadığını söyledi. Gazetecilere de açıklamada bulunan Hanedar, “Arabayı satmıştım, parasını aldım ancak devrini henüz üzerine almadı. Kaza olunca beni aradılar. Allah’tan içinde kimse yok, ona sevindik. Galericiye satmıştım. Onun sürüp sürmediği de belli değil, ulaşamıyorum da” diye konuştu. Kazayı görenlerden Musa Kont isimli genç ise “Araba aniden fren yaptı ve kanala uçtuktan sonra sürücü yüzerek çıktı. Adam çok panik yapıyordu, sakinleştirmeye çalıştık ama kaçtı gitti” dedi. Polis ekipleri sürücüyü bulmak için çalışma başlatırken, araç çekiciyle su kanalından çıkartılarak otoparka götürüldü.