SAĞLIK - 13 Eylül 2023 Çarşamba 10:16

Ailelere ’Okul’ uyarısı: "Alışamadı 1 sene daha bekleyelim düşüncesi yanlış"

A
A
A

Milyonlarca öğrenci 2023-2024 eğitim öğretim yılının başlamasıyla okullarda yerini alırken bu yıl ilk defa okula gidenler ve uyum sorunu yaşayan çocuklar için uzmanlar uyarılarda bulunuyor. Çocuk, Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Arzu Önal Sönmez, ailelerin bu süreçlerde çocuklarına yönelik yaklaşımlarına ilişkin bilgi verirken, kolay bir uyum süreci yaşanması adına da tavsiyelerde bulundu. Doç. Dr. Arzu Önal Sönmez, bu dönemlerde yapılan yanlışlara da dikkat çekti.

“Okul fobisi, okula isteksizlik de çok ciddi ve uzun süren süreçler olabiliyor"

Çocukların okula uyum süreçlerinde ailelere büyük görevler düştüğünü aktaran Çocuk, Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Arzu Önal Sönmez, “Ne olacak, başıma ne gelecek, nasıl bir ortam olacak, hiçbir arkadaşımı, öğretmenimi tanımıyorum’ gibi başlangıç yapan öğrenciler de var. 1 gün önceden okula götüreceği tüm eşyaları sakin sakin hazırlayıp sabah telaşına bırakmamak, çocuğun kendini güvende hissetmesi için anne babanın da kendini biraz daha kontrollü tutması, çocuğun okula adaptasyonuna oldukça faydalı olacaktır. Sıklıkla uyku düzeni, elektronik eşyalarla oynama süresi, uyku, yemek hepsinde birtakım zorluklar oluyor çünkü değişkenlik oluyor; yaz döneminde daha bir rahatlık oluyor. Okulun başlaması çocuğa bir ceza gibi iletilmemeli bu çok önemli, ‘Artık okula başladın, şunu, bunu yapamazsın’ gibi bütün zevk aldığı, heyecan duyduğu şeylerin engellendiğini hissederse çocuğun okula olan tepkisi farklılaşır, daha bir düşmansı, rahatsız edici, onu engelleyici hissedip okula gitmek istemeyebilir.

Okul fobisi, okula isteksizlik de çok ciddi ve uzun süren süreçler olabiliyor. Kaçınılması gereken en önemli davranış; ‘Bir git bakarız, bugün bir git, bugün gitmesen olur’ gibi sanki okulun opsiyonel, bazen gidilip bazen gidilmeyecek keyfe keder bir yer olduğunu hissettirirlerse çocuk sıklıkla evde kalmayı tercih edebilir. Bu yüzden okulun hiçbir pazarlık kabul edilmeyen mutlaka her gün gidilmesi gereken, birkaç örnekle söylenebilir; ’Bak baban her gün işe gidiyor, abla, ağabeyin de her gün okuluna gidiyor, sen de gideceksin, bakalım bugün okulda neler olacak, sadece ders değil de kimlerle tanışacaksın, teneffüslerde ne oyun oynanacak acaba’ gibi biraz merak uyandırarak çocuğun adaptasyonunu artırmak için oyunun da okulda olduğunu hatırlatarak aileler çocuğa destek olabilir" dedi.

Ailelere ’Okul’ uyarısı:

"Alışamadı, 1 sene daha bekleyelim düşüncesi tamamıyla yanlış "

Okul süreçlerinde çocukların birbirinden farklı tepkiler gösterdiğini belirten Doç. Dr. Arzu Önal Sönmez sözlerine şöyle devam etti: “Her çocuk farklı kimi için gerçekten adım adım ayrılmaya ihtiyaç var ama bazı çocuklar gerçekten buna ihtiyaç duymuyorlar. ‘Bensiz ne yapacak, bir gözleyeyim, buradan ayrılmayayım’ diye hatta okulun bahçesinin önünde volta atan, çok kaygılı ebeveynleri görürüsünüz. O süreç çocuğu da olumsuz etkiler, ‘Annem bu kadar telaş ediyorsa demek ki başıma bir şey gelebilir’ gibi güvenle ayrılıp, daha çocuğun göremeyeceği bir yerde olmak belki küçük çocuklarda bir hafta boyunca yakınlarda dolaşmak yardımcı olabilir. Çocuk zorla uyutulmaya çalışıldığı zaman ertesi gün çocuk çok daha acite, rahatsız, sıkıntılı bir şekilde uyanıyor. Bu tanımadığı bir huzursuzluksa eğer okulla ilgili korkuları daha da artıyor. Çok sert, ‘Gideceksin, gitmezsen işte’ gibi tehditlerle devam edebiliyor. Yumuşak sert zorunluluğunu hissettirerek ama cezalandırıcı olmadan desteklemek gerekir.

Bir çocuk inatlaşırsa onu okula göndermek gerçekten aile için sıkıntı verici bir durumdur, bunu normal bir sürecin parçası gibi tatil bitiyor, makasla her şey kesiliyor ve bambaşka bir sürece geçiliyor gibi değil daha yumuşak geçiş yapılmalı. En önemli tavsiyem şu; ’Alışamadı 1 sene daha bekleyelim sonra verelim’ düşüncesi tamamıyla yanlış çünkü kaldığı noktadan çocuk 3 sene sonra bile gitse aynı kaygıyla devam eder çünkü o kısım hayatının o perdesi o şekilde kalmış oluyor ve halledilmeden hayatına devam ediyor. Tekrar o döneme geldiği zaman aynı perdeden devam eder o yüzden okula gitmesinin erken olduğu düşünülse bile adapte olup ondan sonra belki çocuğun durumuna göre tekrar planlama yapılmalı. Eğer çocuğun gelişimsel anlamda bir zorluğu, geriliği yoksa yaşıtlarıyla uyumlu, ince, kaba motor ve sosyal iletişim becerileri varsa çocuğu bekletmemek daha doğru olur.

Bazı çocuklarda geliştirilmesi gereken bu alanlarda önemli eksiklikler olabiliyor, bunların tamamlanması için de bu çocukların erken gitmesinin zararı olur. Bunu iyi ölçmek bazen de ölçülemeyecek düzeydeyse birinden destek alarak okula uygunluğunun değerlendirilerek karar verilmesi da doğru olur"

Hasibe Karadağ - Uğur Çetin


 

 

 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Karabük Karabük’te kar çilesi ve eğlence bir arada Karabük’te etkili olan kar yağışını fırsata çeviren bir içerik üreticisi, kayak takımlarıyla Safranbolu’nun tarihi sokaklarında kayarak renkli görüntülere imza attı. Karabük genelinde kar yağışı etkisini sürdürmeye devam ediyor. Yollar karla kaplanırken, sürücüler de ilerlemekte güçlük çekti. Bazı araçlar rampaları çıkamayarak geri dönüş yaptı. Yaşamı olumsuz etkileyen kar yağışı renkli görüntüleri de ortaya çıkardı. UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan Safranbolu’da bir içerik üreticisi, kayak takımlarını giyerek sokaklarda kayak yaptı. Karın keyfini doyasıya çıkaran içerik üreticisi Furkan Gülçetiner, gazetecilere yaptığı açıklamada, "Kar yağışı herkesi olduğu gibi bizi de heyecanlandırdı. Bende kayak takımlarımı alarak bir farkındalık ve deneyim olsun diye trafiğin olmadığı sokaklarda kaymak istedim. Çok güzel bir deneyimdi" ifadelerine yer verdi. Kayak sporunun çok güzel olduğunu ifade eden Gülçetiner, herkesin bu sporla ilgilenmesi tavsiyesinde bulundu. Minibüs şoförü Hayati Özbek, yolların çok kötü durumda olduğunu aktararak, "Sabah ne yapacağız bilmiyoruz" dedi. Özbek, yaşadıkları olumsuzluklara rağmen kar yağışının da kış güzelliği olduğunu dile getirdi. Öte yandan Safranbolu’nun bir çok noktasında vatandaşlar ve çocuklar, mahalle aralarını kayak merkezine çevirdi. Poşetlerini ve kızaklarını alan çocuklar, kayarak doyasıya karın tadını çıkardı. Kayak merkezine gidemediklerini belirten çocuklar, kendi kayak merkezlerini oluşturduklarını aktardılar.
Ağrı Kar ve soğuğa rağmen Ağrı Kadın Futbol Takımı’ndan 4 gollü galibiyet TFF Kadınlar 2. Ligi’nde mücadele eden Ağrı Kadın Futbol Takımı, yoğun kar yağışı ve dondurucu soğuklara rağmen sahasında Kahramanmaraş Anadolu Spor Kadın Futbol Takımı’nı 4-1 mağlup etti. Ağrı’da dünden itibaren etkili olan kar yağışı nedeniyle Vali Lütfü Yiğenoğlu Stadı karla kaplandı. Maçın oynanabilmesi için Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü Spor Hizmetleri Müdürü Cemil Budak koordinesinde sabah erken saatlerde başlatılan çalışmalarla saha zemnindeki kar kütlesi temizlendi. Yaklaşık 3 saat gecikmeli başlayan karşılaşma, olumsuz hava şartlarına rağmen oynandı. Kar yağışının ardından etkisini artıran dondurucu soğuk, futbolcuları zorladı. Karşılaşma boyunca sahadaki oyuncular kadar yedek kulübesindeki futbolcular da soğuktan korunmak için battaniyelere sarıldı. Zorlu hava şartlarında oynanan mücadelede ev sahibi ekip, oyunun kontrolünü elinde tutmayı başardı. Ağrı Kadın Futbol Takımı’na galibiyeti getiren golleri İrem, Esma, Müjde ve Hasret (penaltıdan) kaydetti. Konuk ekip Kahramanmaraş Anadolu Spor Kadın Futbol Takımı’nın tek golü ise birinci yarıda geldi. Karşılaşmayı Şeker Fabrikası Müdürü Kürşat Erdoğan, Gençlik ve Spor İl Müdürü Ahmet Çelebi, Ticaret Borsası Başkanı Ömer Yıldırım ve Ağrı 1970 Spor Kulübü Asbaşkanı Tekin Yuşan tribünden takip etti. Maçın ardından açıklamada bulunan Ağrı Kadın Futbol Takımı Teknik Direktörü Önder Tunay, zorlu şartlara rağmen sahada mücadeleyi bırakmayan futbolcularını tebrik etti. Tunay, hava koşullarının oyunu zorlaştırdığını ancak takımının gösterdiği performanstan memnun olduğunu ifade etti. Futbolcular ise karşılaşma sonrası yaptıkları açıklamada, havanın çok soğuk olduğunu ancak sahadan galibiyetle ayrıldıkları için mutlu olduklarını dile getirdi.