EKONOMİ - 29 Nisan 2024 Pazartesi 10:05

Birevim Genel Müdürü Orak: “KKM’den ayrılan paranın yastık altına geri dönmesi önlenmeli”

A
A
A
Birevim Genel Müdürü Orak: “KKM’den ayrılan paranın yastık altına geri dönmesi önlenmeli”

Merkez Bankası’nın 2023 yılında 818 milyar liranın üzerinde zarar etmesinin ana nedeni olarak Kur Korumalı Mevduat (KKM) gösterildi. Bilanço verilerini değerlendiren Birevim Genel Müdürü Av. Mahir Orak, “KKM sürecine yönelik eleştirileri bir kenara bırakıp toparlanmaya yönelik hamle yapmalıyız. Bu noktada yapılması gereken ilk iş ise KKM çıkışlarının yastık altına geri dönmesini önlemektir” dedi.


Geçtiğimiz günlerde Resmi Gazete’de yayınlanan Merkez Bankası bilançosu, Kur Korumalı Mevduatın (KKM) ülke ekonomisine etkisini net bir şekilde ortaya koydu. Açıklanan bilgiye göre; Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası’nın 2023 yılındaki dönem zararı 818 milyar 182,9 milyon lira olarak kayıtlara geçti. Merkez Bankası’nın zarar etmesine yol açan KKM sürecini değerlendiren Birevim Genel Müdürü Av. Mahir Orak, “Finansman modelinin iç kaynaklara dayandırılmadığı sistemlerde bu tür ciddi kayıplar muhtemel görünüyor. Fakat şu an KKM sürecine yönelik eleştirileri bir kenara bırakıp toparlanmaya yönelik hamle yapmamız gerekiyor. Zararın azaltılıp karlılığın artırılması açısından KKM’den çıkan paranın yastık altına değil, sisteme geri dönmesi gerekiyor. Tasarruf Finansman sektörü olarak bu süreci tersine çevirecek ve karlılığı artıracak potansiyele sahibiz” dedi.



Tasarruf Finansman sisteminin Merkez Bankası bilançosuna etkisi


“Tasarruf Finansman sistemi, yastık altında bekleyen küçük birikimlerin sisteme katılmasını sağlayarak hem vatandaşın ev, araç hayaline ulaşmasını sağlıyor hem de durağan halde bekleyen birikimleri harekete geçirerek milli ekonomiye katkı sağlıyor” diyen Av. Mahir Orak, Tasarruf Finansman sisteminin Merkez Bankası bilançosuna etkisini şu sözlerle açıkladı:


“Hizmet sunduğumuz Tasarruf Finansman sektörünün temel amacı, herkesin kendi ev ve aracına sahip olmasını sağlamaktır. Faiz ve peşinatın olmadığı bu sistem sayesinde vatandaşımızın yaşam standardını yükseltmeyi hedefliyoruz. Nüfusun büyük çoğunluğu ev, araç, evlilik, seyahat, iş kurma gibi nedenlerle birikim yapıyor ve bu küçük tasarrufları yastık altında bekletiyor. Bireysel olarak gösterilen bu çabanın sonunda hayalleri gerçekleştirmek için gereken finansmana erişmek ise uzun yıllar alabiliyor. Biz bu küçük birikimleri bir araya getiren bir sistem inşa ettik. Tasarruf Finansmanı sistemi adını verdiğimiz bu sistem sayesinde insanlar, tasarruflarını bir araya getirerek daha kısa sürede borçlanmadan kendi evine ve aracına sahip olabiliyor. Bu sistemin en önemli avantajlarından biri de bu küçük birikimlerin sisteme katılmasıdır. Ekonomik açıdan güçlü bir ülkeye dönüşebilmek için içerdeki kaynaklara ihtiyacımız var. Dış borçlanma ve dışa bağımlılık konularını gündemimizden çıkarmaya ihtiyacımız var. Merkez Bankası bilançosunda meydana gelen zararın ana nedeni olarak gösterilen KKM ve Taşınan Açık Döviz Pozisyonları, temelde borçlanma ile ilgili durumlardır. Borçlanma durumunu minimize etmenin en akılcı yolu ise bireysel tasarruf yerine kollektif tasarrufa yönelmek, iç kaynakları artırmaktır. Kredi bir borçlanma biçimidir, tasarruf finansmanı ise kendi kaynağını kullanmanı sağlayan finansman sistemidir.”



KKM’nin gelecek dönemde vatandaşa etkisi


Ülkedeki para politikalarından sorumlu olan Merkez Bankası tarafından uygulamaya konulan KKM’nin gelecek dönemde vatandaşa etkisini değerlendiren Av. Mahir Orak, “Bir ülkede para ile ilgili tüm süreçleri yürüten resmi bir yapının zarar etmesi ve bu zararın ciddi boyutlara ulaşması, o ülkenin idarecilerinin olduğu kadar vatandaşlarının da sorunu ve sorumluluğudur. Dolayısıyla Merkez Bankası’nın zararı, hepimizin zararıdır. Bu noktada her birimizin bu zorlu dönemeci geçebilmek için çaba sarfetmesi gerekmektedir. İlk adım olarak KKM çıkışlarının yastık altına dönmesi önlenmeli, sistem içerisinde kalması sağlanmalıdır. Bu noktada idarecilerle vatandaşın uyum içerisinde hareket etmesi elzemdir. Özellikle vatandaş nezdinde, sistem içerisindeki paranın yatırıma dönüşmesini sağlayan ve tamamen iç kaynaklarla faizsiz, peşinatsız finansman sağlayan Tasarruf Finansmanı seçeneği değerlendirilmelidir. Ülkenin idarecileri tarafından KKM’nin Merkez Bankası üzerindeki baskısını azaltacak ve zararın karlılığa dönmesini sağlayacak Tasarruf Finansmanı gibi finansal sistemler desteklenmelidir. Toparlanmanın yolu, dış borçlanmayı artıran kısa süreli iktisadi çözümler değildir. Tasarruf seçeneği, elimizdeki en kuvvetli seçenektir. Kültürel kodlarında tasarruf olan bir ülkenin borçlanma ya da zarar etme lüksü yoktur, olmamalıdır. İç varlıklarımızı büyütebileceğimiz alternatif sistemleri desteklemeli, ülke ekonomisini güçlendirmeliyiz” diye konuştu.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul İstanbul Valiliği’nden Başakşehir’de bulunan bomba düzeneği ile ilgili açıklama Başakşehir’de bulunan basit EYP düzeneğiyle ilgili İstanbul Valiliği yaptığı açıklamada, "El yapımı bomba süsü verilmiş düzenek içerisinde; nevi belirsiz 2 gram yanıcı toz madde maytap fitili, şeffaf renkli bant sarılı ilaç kutusu, 1 adet kalem pil olduğu görülmüştür. Düzeneği bölgeye yerleştiren şahsın kimlik tespiti ve yakalama çalışmaları devam etmektedir" denildi. Başakşehir’de metro durağının yanında bulunan duvara konulmuş basit bir EYP düzeneği polis ekipleri tarafından etkisiz hale getirilmiş ve incelenmek üzere Bomba İmha Şube Müdürlüğü’ne götürülmüştü. İstanbul Valiliği tarafından yazılı açıklama yapıldı. Açıklamada, “İstanbul Emniyet Müdürlüğü ekiplerimiz, 15.05.2024 Çarşamba günü saat 15.07’de alınan bomba ihbarı üzerine, Başakşehir ilçesi Turgut Özal Metro İstasyonu’na intikal etmiştir. Ekiplerimizin bölgede yaptığı incelemede, Turgut Özal Metro İstasyonu ile Esenler Sanayi Sitesi arasında bulunan duvara saklanmış el yapımı bomba süsü verilmiş bir cisim bulunmuştur. Bölge, emniyet ekiplerimizce tahliye edilerek gerekli güvenlik tedbirleri alınmış, söz konusu cisim ise bomba imha uzmanları tarafından etkisiz hale getirilmiştir. El yapımı bomba süsü verilmiş düzenek içerisinde; nevi belirsiz 2 gram yanıcı toz madde maytap fitili, şeffaf renkli bant sarılı ilaç kutusu, 1 adet kalem pil olduğu görülmüştür. Düzeneği bölgeye yerleştiren şahsın kimlik tespiti ve yakalama çalışmaları devam etmektedir" denildi.
Ankara Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı Kılıç: “Örgütlü yapılarla emniyet, adalet ve istihbarat teşkilatlarının yürüttüğü mücadeleyi sonuna kadar destekliyoruz” Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı Suat Kılıç, "Toplumun ifsadına ve başta aile olmak üzere toplumsal değerlerimizin içten çökertilmesine yönelik örgütlü yapılarla emniyet, adalet ve istihbarat teşkilatlarının yürüttüğü mücadeleyi sonuna kadar destekliyoruz” dedi. Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı Suat Kılıç, Merkez Yürütme Kurulu toplantısının ardından gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Kılıç, 16, 17 ve 18 Mayıs tarihlerinde Genel Başkan Fatih Erbakan liderliğinde Şanlıurfa, Mardin ve Diyarbakır illerinde Yeniden Refah Partisi’nin kazandığı belediyeleri yerinde ziyaret edeceklerini belirtti. Ahlaklı belediyeciliğin başlangıcını bölge belediye başkanlarıyla birlikte vereceklerini söyleyen Kılıç, "Genel Başkanımızla birlikte ziyaret edeceğimiz üç ildeki yüksek oy oranına ulaştığımız ilçelere de aynı şekilde ziyaretlerimizi gerçekleştireceğiz. Vatandaşlarımızla buluşacağız. Vatandaşlarımızın talep, öneri ve şikayetlerini not etme imkanını bu şekilde yakalamış olacağız” dedi. “Örgütlü yapılarla emniyet, adalet ve istihbarat teşkilatlarının yürüttüğü mücadeleyi sonuna kadar destekliyoruz” Başta bölücü terör örgütü PKK ve FETÖ olmak üzere her türlü terör yapılanmaları, organize suç örgütleri, uyuşturucu kartelleri ve irili ufaklı örgütlerle mücadelede devlet birimlerinin yanında olduklarını söyleyen Kılıç, “Toplumun ifsadına ve başta aile olmak üzere toplumsal değerlerimizin içten çökertilmesine yönelik örgütlü yapılarla emniyet, adalet ve istihbarat teşkilatlarının yürüttüğü mücadeleyi sonuna kadar destekliyoruz. Adı, sanı, faaliyet alanı ne olursa olsun hiçbir yapılanma Türkiye Cumhuriyeti müesseselerinden daha güçlü ve dokunulamaz değildir. İllegal faaliyetlerle mücadele halinde olan emniyet ve adalet teşkilatlarımıza güveniyoruz. Güvenimizi sonuna kadar korumak istiyoruz” şeklinde konuştu. “Türkiye tarım ve hayvancılıkta yeniden kendi kendine yeten bir ülke olmak zorundadır” Dünya Çiftçiler Günü’nü geride bıraktıklarını hatırlatan Kılıç, “Bu özel günde çiftçilerimize güzel haberler verilmesini bekledik ama maalesef olmadı. Türkiye tarım ve hayvancılıkta yeniden kendi kendine yeten bir ülke olmak, hatta nitelikli ve işlenmiş tarım ürünleri ihracatını arttıran bir ülke olmak zorundadır. Tarım ve hayvancılıkta verimliliği artırmadan gıda enflasyonunu dizginlemek mümkün değildir. Köylünün acil ihtiyacı mazot, gübre, tohum ve zirai ilaç giderlerine devletimizin ortak olmasıdır. Çiftçinin üretim maliyeti düşürülmeden tüketicinin gıda enflasyonu düşürülemez. Yaş çay kilogram fiyatı destekleme rakamıyla birlikte 19 lira olarak açıklandı. Bu rakam üreticinin beklentisini karşılamaktan uzaktır. Geçen sene Rize’de bir kilo yaş çay ile iki buçuk ekmek alınabilirken, bu sene bir kilo yaş çay ile bir buçuk ekmek alınabilmektedir” açıklamasında bulundu. Kılıç, hükümetten beklentilerinin yaş çay alım fiyatının satın alma gücü bakımından 2023 rakamına çıkarılması olduğunu sözlerine ekledi. “Staj ve çıraklık mağdurları için de adalet arayışlarını desteklemeye devam ediyoruz” Ekonomide yaşanan kaynak sıkıntısının farkında olduklarını ve bununla birlikte emeklilikte adalet arayanlarının da yanında durduklarını vurgulayan Kılıç, “EYT sorunu çözülürken kademeli geçiş göz ardı edildiğinden, yaşanan adaletsizliğin verdiğimiz kanun teklifi doğrultusunda çözüme kavuşturulmasını bekliyoruz. Aynı şekilde staj ve çıraklık mağdurları için de adalet arayışlarını desteklemeye devam ediyoruz. Staj ve çıraklık mağdurlarıyla kademeli emeklilik bekleyen vatandaşlarımızın sorunlarını Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde düzenlediği basın toplantılarıyla gündemde tutan Konya Milletvekilimiz Sayın Ali Yüksel’e de bu vesileyle teşekkürlerimizi ifade ediyoruz" dedi. “Tasarruf tedbirlerini Yeniden Refah Partisi olarak ilkesel olarak destekliyoruz” Hükümet tarafından kamuda tasarruf önlemleri paketinin kamuoyuna duyurulduğunu hatırlatan Kılıç, “Hazine ve Maliye Bakanı Sayın Mehmet Şimşek tarafından açıklanan tasarruf tedbirlerini Yeniden Refah Partisi olarak ilkesel olarak destekliyoruz. Ancak araç kiralama sözleşmeleriyle işçi ve memurların minibüs ve otobüs servisleriyle yapılacak tasarruftan beklenen faydanın sağlanması mümkün değildir. Türkiye’nin tasarruf ihtiyacı 100-200 milyar lira değil, çok daha fazlasıdır. Bunun için de kara deliklerin kapatılması kaçınılmazdır. Vergi af ve muafiyetleri ile yap-işlet-devret projelerin mercek altına alınması halinde tasarruf paketinin tümünden daha fazla tasarruf yapılacağı açıkça ortadadır. Hazine ve Maliye Bakanımız Sayın Mehmet Şimşek’e bu anlamda açık çağrıda bulunuyoruz. İşçi ve memur servislerini kaldırmakla bu paket amacına ulaşmaz. Asıl olan esas kayıp ve kaçakları tespit etmek, önlemek, önüne geçmek ve kamuda gerçek tasarrufu kaynağında yapabilmektir” ifadelerini kullandı.