SPOR - 22 Eylül 2017 Cuma 14:33

Dünya Ralli Şampiyonası 7 yıl sonra Türkiye’de

A
A
A
Dünya Ralli Şampiyonası 7 yıl sonra Türkiye’de

Dünya Ralli Şampiyonası’nın Türkiye’ye geri dönmesi konusunda Türkiye Otomobil Sporları Federasyonu (TOSFED) yöneticilerinin kararlı çalışmaları sonuç verdi ve Türkiye yeniden şampiyonaya dahil edildi.

Dünya Ralli Şampiyonası’nın Türkiye’ye geri dönmesi konusunda Türkiye Otomobil Sporları Federasyonu (TOSFED) yöneticilerinin kararlı çalışmaları sonuç verdi ve Türkiye yeniden şampiyonaya dahil edildi.


Dün Paris’te toplanan FIA Dünya Motor Sporları Konseyi tarafından açıklanan 2018 Dünya Ralli Şampiyonası takvimine göre, Polonya’nın yerine şampiyonaya dahil edilen Türkiye’deki organizasyon, 13 yarıştan oluşan takvimin 10. yarışı olarak 13-16 Eylül tarihlerinde Muğla ve çevresinde gerçekleştirilecek.



7 yıl aradan sonra yeniden


Aday olan diğer ülkeler Yeni Zelanda, Hırvatistan, Japonya, Şili, Kenya ve Güney Afrika’yı geride bırakarak takvime dahil olan ülkemiz, 2003-2010 yılları arasında Antalya ve İstanbul’da toplam 6 kez Dünya Ralli Şampiyonası’na ev sahipliği yapmıştı. 7 yıl sonra yeniden ülkemize dönmesiyle, Türk otomobil sporlarına büyük bir ivme kazandıracak olan ralli, aynı zamanda 2018 yılında Türkiye’de düzenlenecek en büyük spor organizasyonu olacak.



Yazıcı: "Ülkemiz ve sporumuz adına çok mutluyuz"


TOSFED Başkanı Serkan Yazıcı konu ile ilgili, “Başta bize inanarak bu organizasyonu ülkemize yeniden getirmemizde destek olan Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a, Gençlik ve Spor Bakanımıza, Spor Genel Müdürümüze ve tüm bakanlık çalışanlarına, Spor Toto Teşkilat Başkanımıza, Muğla Büyükşehir Belediye Başkanımıza, Muğla Valimize, Ula ve Marmaris Kaymakamlarımıza, Muğla Gençlik Spor İl Müdürümüze, Ula ve Marmaris Belediye başkanlarımıza çok teşekkür ediyoruz. Çok önemli ülkeler arasından sıyrılıp 7 yıl aradan sonra yeniden Dünya Şampiyonası takvimine girmeyi başardık. İnşallah bu organizasyon, diğer büyük organizasyonların önünün açılmasında da ülkemize yardımcı olacaktır. Ülkemiz ve sporumuz adına çok mutluyuz” açıklamasını yaptı.



Otomotiv üreticileri Türkiye’yi destekliyor


WRC Promotör Direktörü Oliver CIESLA da, Dünya Ralli Şampiyonası’nın Türkiye’nin yeniden dönmesiyle ilgili olarak, "2018 sezonu takvim için gelenekselleşmiş yarışlarla birlikte, yeni yarışların ilgi çekici bir karışımından oluşuyor. İsveç, Arjantin ve Finlandiya gibi yarışların arasına Türkiye yeniden ekleniyor. Türkiye, üretim ve satış anlamında oldukça önemli bir otomotiv pazarı... 2016 yılında milyona ulaşan otomobil satışı ve spora olan ilgideki yükselişin bir araya gelmesiyle Türkiye takvime geri dönüyor. Biz, Dünya Ralli Şampiyonası’nda, otomobil üreticilerine seri üretim bazlı modellerini yarıştırıp tanıtabilecekleri bir rekabet ortamı sunuyoruz. Ne mutlu ki, Türkiye’nin takvime yeniden dahil olması şampiyonaya dahil üreticiler tarafından da destekleniyor ve memnuniyetle karşılanıyor" dedi.



Ülke tanıtımına büyük katkı


Ülke tanıtımı ve imajına büyük katkı sağlayacak organizasyon, 228 ülkede, 132 ayrı televizyon kanalında yer alacak, yapıldığı bölgeye de büyük ekonomik katkı sağlayacak. 2016 sezonunda tüm dünyada yayınlanan programların global izleyici kitlesi 700 milyondan fazla ve programlar, 12.000’den fazla saat tüm dünya genelinde yayınlandı.



WRC organizatörleri etaplara hayran kaldı


Ağustos ayı içerisinde ülkemizi ziyaret ederek, Muğla ve ilçelerinde detaylı araştırmalar ve incelemelerde bulunan WRC yetkilileri, özellikle etapları çok uygun ve rekabetçi bulduklarını belirttiler. Dünya Ralli Şampiyonası tarihinde ilk kez yapılacak olan servis alanından geçen özel etaplar WRC organizatörlerini de heyecanlandırdı.



Provası ekim ayında Marmaris’te


Bu yıl WRC’nin bir provası niteliğinde olan Marmaris Rallisi 20-22 Ekim tarihlerinde düzenlenecek ve Avrupa Ralli Kupası kapsamında gerçekleştirilecek. Bu yarışa Dünya şampiyonasında yarışan fabrika takımları mühendis ve görevlilerini göndererek, 2018 için gerekli bilgileri toplayacak ve hazırlıklara şimdiden başlayacaklar.



2018 DÜNYA RALLİ ŞAMPİYONASI TAKVİMİ


Raund Tarih


1. Monte-Carlo 25 - 28 Ocak


2. İsveç 15 - 18 Şubat


3. Meksika 8 - 11 Mart


4. Fransa 05 - 08 Nisan


5. Arjantin 26 - 29 Nisan


6. Portekiz 17 - 20 Mayıs


7. İtalya 07 - 10 Haziran


8. Finlandiya 26 - 29 Temmuz


9. Almanya 16 - 19 Ağustos


10. Türkiye 13 - 16 Eylül


11. Büyük Britanya 04 - 07 Ekim


12. İspanya 25 - 28 Ekim


13. Avusturalya 15 - 18 Kasım

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Lokanta ve kafelerde KDV oranında değişiklik Resmi Gazete’de Lokanta ve kafelerde yüzde 8 olan KDV, yüzde 10’a, yüzde 18 olan KDV’nin, yüzde 20’ye çıkarılmasına ilişkin tebliğ Resmi Gazete’de yayımlandı. Katma Deper Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ Resmi Gazete’de yayımlandı. Tebliğe göre, Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın 26 Nisan 2014 tarihli Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde yer alan ’yüzde 8’ ibarelerinin ’yüzde 10’, ’yüzde 18’ ibarelerinin ’yüzde 20’ olarak değiştirilmesine karar verildi. Buna göre, lokantaların hizmetlerini, et, su, meyve suyu gibi gıda malzemesi satışı göstererek yüzde 10 yerine yüzde 1 KDV ile faturalandırmasının önüne geçilecek. Hizmet sunan lokanta, kafe, pastane gibi işletmeler kendilerinin hazırlayıp sundukları yiyecek ve içecekler ile dışarıdan temin edilerek buralarda sattıkları ürünler için yüzde 10 oranında KDV hesaplayacak. Bu işletmelerin telefonla veya internet üzerinden sipariş suretiyle adrese gönderme, gel-al gibi yöntemlerle yaptıkları tüm satışlar da aynı kapsamda değerlendirilecek. Öte yandan, yiyecek ve içecek hizmetlerine yönelik işyeri ruhsatı bulunmadığı halde müşterilerine masa, oturma yeri, tezgah gibi servis yapılabilen alanlarda yiyecek ve içecek hizmetleri sunanların bu yerlerde yaptıkları satışlar da bu kapsamda olacak. Tebliğin yayımını izleyen ayın başında yürürlüğe gireceği belirtilirken hükümlerinin Hazine ve Maliye Bakanınca yürütüleceği belirlendi.
Bitlis Ahlat’ta ‘Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun’ anma programı düzenlendi Eski Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun vefatının 5. yılında Bitlis’in Ahlat ilçesinde anıldı. Ahlat ilçesinde Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun anısına “Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun” anma programı düzenlendi. Kültür ve Turizm Bakanlığı ile İçişleri Bakanlığı’nın katkılarıyla Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği tarafından düzenlenen program saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Daha sonra konuşma yapan Bitlis Valisi Erol Karaömeroğlu, “Haluk Dursun’un hatırasına sahip çıkan bu anlamlı program dolayısıyla sizlerle beraber olmaktan duyduğum memnuniyeti özellikle ifade etmek istiyorum. Bugün ülkemizin yetiştirmiş olduğu mümtaz bir ismi anmak üzere buradayız. Prof.Dr.Haluk Dursun’u ebedi aleme uğurlayalı tam 5 yıl oldu. Van Erciş’te kendi aracıyla seyir halindeyken meydana gelen elim bir trafik kazası sonucu maalesef hocamızı 19 Ağustos 2019 tarihinde kaybettik. Kültür birikimi ve hitabetiyle araştırmayı, bildiğini ve gördüğünü meraklısına aktarmayı seven, hayatını görevine adayan bir bilim insanıydı. Ahmet hocamızı bir kez daha rahmetle, özlemle, şükranla yad ediyorum. Değerli ailesine, dostlarına, mesai arkadaşlarına tekrar başsağlığı diliyorum. Rabbim Haluk hocamızdan razı olsun, mekanı ali olsun. Bu anlamlı buluşmanın düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” dedi. Ardından konuşan AK Parti Ankara Milletvekili Zeynep Yıldız, “Gerçekten bir ideal, ülkü ve niyet uğruna yola koyulanlardandı Haluk hoca ve bugün bizi burada bir araya getirdi. Bunu da yaparken bir mekan ve bellek ilişkisi kurmaya yönelik en önemli noktalardan birinde Ahlat’ta bizleri buluşturdu. Gerçekten nereden geldik nereye doğru yürüyeceğiz duygusunu bize pekiştirebilecek bir noktada bir araya gelmiş olduk” ifadelerini kullandı. MHP Genel Başkan Başdanışmanı Prof. Dr. Ruhi Ersoy’da, “Ahlatın maneviyatıyla gençliğin enerjisini bir araya getiren bu tarihi ve bu mukaddes şehirde Kubbet-ül İslam’da sizlerle beraber olmaktan tarihe adanmış, adanmış olduğu bir ülküsünde yol yürürken rahmeti rahmana kavuşmuş değerlerimizi anma vesilesiyle sizlerle olmaktan bende kıvanç duyuyorum. Ahlat’ı anlamak, tanımak ve bu değerler etrafında dertlenen Ahmet Haluk Dursun profili, şahsiyetleri, onun etrafında neşet etmiş yetiştirmiş olduğu gençlerin yeniden filizlenmesine iklim oluşturmaktır. Bizim muradımız ve mefkuremiz budur. Siyasetten de, devlet hayatından da anladığımızda budur, bu olmalıdır. Bu sebepten dolayı bugün bu saatte bu salonu dolduran her bir arkadaşım bu atmosferin bir parçası olmuştur. Bu programın hayat bulmasında dertlenerek Ahmet Haluk Dursun hocanın derdini kendine dert ederek yola çıkıp kamu imkanlarıyla bu iş yürümüyorsa milletle yürüyebiliriz, dernekleşiriz diyerek devletimizin kapısını çalarız diyerek yolculuğa başladı. Bugünün anlamını bir bütün halinde program bitene kadar hissedip yaşayalım” şeklinde konuştu. Bitlis Eren Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof.Dr.Ferit İzci ise, “Bizim medeniyetlerimiz başka medeniyetlere benzemez. Bizim medeniyetlerimiz işte böyle şahsiyetler ve gençler üzerine inşa edilmiş ilelebet varlığını devam ettirecek medeniyetlerdir. Başka medeniyetlerin hayal bile edemeyecekleri zirvelere çıkmış olan ecdadın nesilleriyiz. Hayatını bu şekilde mücadeleyle geçiren başta sayın Ahmet hocamız olmak üzere bu ülkede ve coğrafyada yetişmiş değerlerli şahsiyetlere huzurlarınızda saygıyla ve minnet duyuyorum” dedi. Düzenlenen program hakkında gazetecilere açıklamada bulunan Anadolu Tarih ve Kültür Birliği Derneği Başkanı Doğan Güngör, “Kültür ve Turizm Bakan yardımcısıyken çok sevdiği Ahlat’ı ziyaretinin hemen sonrasında geçirdiği trafik kazasıyla hayatını kaybeden Prof.Dr.Ahmet Haluk Dursun hocayı anmak, Ahlat’ı anlatmak ve gençlerle hemhal olmka için buradayız. Dernek olarak hocamızı anmak üzere yaptığımız ikinci program. İlkini Çanakkale’de yine tarihimizin müstesna mekanlarından birinde, bugünde Ahlat’ta yaptık” dedi. Anma programına katılan Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kızı Nilay Dursun’da duygularını şöyle ifade etti; “Babamın hayatının son yıllarında özellikle çok önem verdiği Anadolu Tarih ve Kültür Birliği projesinin yaşatılıyor olabildiğini görmek gerçekten çok mutluluk verici. Yıllar önce babamın vefatından sonra tanıştığım bu değerli ekiple 5.yılında da bu tarz etkinliklerle bir araya gelmeyi sürdürüyoruz. Babamı anmayı, onun öğretilerini, gençlere aktarmaya çalıştığı bilgileri bir arada tekrar hatırlayarak belki yeni kitlelere aktarmaya çalışıyoruz. Bu gerçekten çok önemli. Dolayısıyla bu etkinliklerde desteği olan herkese çok teşekkür ediyorum.” İstanbul Üniversitesi Tarih Bölümü son sınıf öğrencisi Kenan Toprak Çatkın’da, “Ahlat’a ikinci gelişim. Bundan önce de bir program aracılığıyla gelmiştim. Haluk hoca bizde çok önemli ve derin etkiler bıraktı. Zaten bu etkileri panelimizde de anlatacağız” dedi. Yapılan konuşmaların ardından program Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği Musiki Grubunun Haluk Dursun’un sevdiği müzikleri seslendirmesiyle devam etti. Arından Ahmet Haluk Dursun hocayla anısı olan çeşitli üniversite öğrencilerin paneli ve BEÜ öğretim üyesi Doç.Dr.Hasan Buğrul’un Ahlat’taki tarihi mezar taşları üzerindeki övgü içerikli yazılar adlı sunumuyla program sona erdi. Anma programı sonunda toplu hatıra fotoğrafı çektirildi. Ahlat Halk Eğitimi Merkezi konferans salonunda düzenlenen anma programına Ahlat Kaymakamı Batuhan Bingöl, Ahlat Belediye Başkanı Yavuz Gülmez, Bitlis İl Emniyet Müdürü Ortaç Şekeroğlu, Bitlis İl jandarma komutanı Tuğgeneral Eyüp Subaşı, bazı kurum amirleri, çok sayıda akademisyen, yazar, eğitimci ve öğrenci katıldı. Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kaza sonucu vefatı 2019 yılında Malazgirt Zaferi’nin 948. yıl dönümü etkinlikleri öncesi Ahlat’ta gezi ve incelemelerde buluna merhum Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun, buradaki incelemeleri sonrası kara yoluyla Van’a hareket etmişti. Dursun’un içinde bulunduğu araç, Erciş’in Bayramlı Mahallesi yakınlarında kaza yapmış, kazada Ahmet Haluk Dursun hayatını kaybetmişti.
Antalya Otomobil su kanalına uçtu: Öldüğü düşünülen sürücünün yüzerek kaçtığı ortaya çıktı Antalya’da kontrolden çıkıp su kanalına uçan otomobildeki sürücü, kanaldan yüzerek çıkıp olay yerinden kaçtı. Aracın yaklaşık 1 buçuk ay önce satışını yapıp devrinin henüz alınmadığını belirten ruhsat sahibi kadın ise olay yerine geldiğindeki ilk sözü, “Allah’tan içinde kimse yok” oldu. Kazanın görgü şahidi bir genç ise, “Sürücü çok paniklemişti, yüzerek kanaldan çıktı, ardından kaçtı” dedi. Kaza, saat 22.00 sıralarında Kepez ilçesine bağlı Göksu Mahallesi’ndeki Nene Hatun Caddesi ile İbn-i Sinan Sokak kesişiminde meydana geldi. Henüz sürücüsünün ismi öğrenilemeyen 16 LUB 73 plakalı otomobilin önce kaldırıma çarpıp ardından su kanalına uçtuğunu görenler durumu 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdi. İhbarın ardından olay yerine itfaiye, polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Belirtilen adrese gelen itfaiye ekipleri, araçta yaptıkları kontrolde herhangi bir kişinin olmadığını tespit etti. Bunun üzerine görgü şahitlerinin ifadesine başvuran polis, sürücünün araçtan çıktıktan sonra yüzerek kanaldan çıktığını ve ardından panikleyerek kaçtığını belirledi. Trafik polisinin araç plakasından yaptığı sorgulamada, aracın Gülfer Hanedar adına kayıtlı olduğu belirlendi. “Arabayı sattım, parasını aldım ama devrini almadı” Ekiplerin haber vermesiyle kaza yerine gelen Hanedar, aracı Halil isminde bir galerice yaklaşık 1 buçuk ay önce sattığını, parasını almasına rağmen karşı tarafın devrini henüz üzerine almadığını söyledi. Gazetecilere de açıklamada bulunan Hanedar, “Arabayı satmıştım, parasını aldım ancak devrini henüz üzerine almadı. Kaza olunca beni aradılar. Allah’tan içinde kimse yok, ona sevindik. Galericiye satmıştım. Onun sürüp sürmediği de belli değil, ulaşamıyorum da” diye konuştu. Kazayı görenlerden Musa Kont isimli genç ise “Araba aniden fren yaptı ve kanala uçtuktan sonra sürücü yüzerek çıktı. Adam çok panik yapıyordu, sakinleştirmeye çalıştık ama kaçtı gitti” dedi. Polis ekipleri sürücüyü bulmak için çalışma başlatırken, araç çekiciyle su kanalından çıkartılarak otoparka götürüldü.