GÜNDEM - 04 Aralık 2023 Pazartesi 03:51

Gazze’den tahliye edilen Türk vatandaşları İstanbul’a geldi

A
A
A

İsrail’in saldırıları nedeniyle Gazze’den tahliye edilen 142 Türk vatandaşı ve aile yakınları Kahire’den kalkan uçakla İstanbul’a getirildi.

İsrail’in devam eden saldırıları nedeniyle Gazze’de bulunan Türk vatandaşları tahliye ediliyor. 142 Türk vatandaşı ve aileleri Refah Sınır Kapısı’ndan Mısır’a geçerek Kahire’den hareket eden Türk Hava Yolları’na ait bir uçakla İstanbul’a getirildi. Saat 02.00 sıralarında vatandaşları yakınlarının yanı sıra Dışişleri Bakanlığı temsilcileri ve AFAD yetkilileri karşıladı. İstanbul’da kalacak vatandaşları yakınları havaalanında karşılarken diğer illere gidecek olanlar ise AFAD görevlileri tarafından otellere yerleştirilmek üzere tahsis edilen araçlara bindirildi. Pasaport kontrolünün ardından havaalanından çıkan bazı vatandaşları karşılayan yakınları sevinç gözyaşları ile yakınlarına sarıldı.

Onur Dursun - Ahmet Uzun

 

 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Mardin Kalça çıkığı hastaya kısaltmalı kalça protezi ameliyatı yapıldı Mardin’de doğuştan kalça çıkığı olan hastaya 6 hafta arayla ikinci kısaltmalı kalça protezi ameliyatı yapıldı. Nusaybin Kaymakamı Ercan Kayabaşı ve Mardin İl Sağlık Müdürlüğü desteğiyle Nusaybin Devlet Hastanesinde kalça çıkığı olan hastaya ikinci kısaltmalı kalça protezi ameliyatı yapıldı. Nusaybin Devlet Hastanesinde ziyaret ettiği Selma Sağat’ın hikayesinden etkilendiğini belirten Kaymakamı Ercan Kayabaşı, "Kıymetli gazimizin kızı Selma hanım 5 ay önce yanımıza geldiğinde kalça çıkıklığı problemi ile uzun yıllardır mücadele ettiğini anlattı. Hem fiziksel hem de psikolojik olarak dezavantajlarından bahsetmişti. Bu noktada devletimizden çözüm bulması konusunda kaymakamlığımızı ziyarette bulunmuştu. Biz incelemelerimizi yaptık. Kardeşimiz birçok hastanede tedavi yöntemlerini aramıştı. Özel hastanelerde tedavi masrafları çok yüksek olduğu ile karşılaşınca devlet hastanemizde hem başhekimimiz hem de ilgili alandaki doktorumuzla yaptığımız toplantıda epey bir kafa yorduk bu noktada. Hastamızı nasıl tedavi edebiliriz, normal hayatına nasıl döndürebiliririz devlet hastanemizde yapabilir miyiz noktasında birçok fikir alışverişinde bulunduk. Bu tür faaliyetler cesaret isteyen icraatlardır” dedi. Nusaybin İlçe Devlet Hastanesinde hem fiziki kapasitesi ile hem de doktor ve uzman kadrosuyla bu işin altından kalkabileceklerine inanıp harekete geçtiklerini belirten Kaymakam Kayabaşı, “Bu noktada gerekli girişimleri kıymetli uzman doktorumuz ile birlikte süreci başlattık. Bugün gelinen noktada yaklaşık dört aylık bir süreçte hastamızın iki operasyonu gerçekleştirildi. Eski halinden eser kalmadı. Kendi rahatsız olduğu fiziksel engeller kıymetli doktorumuzun önderliğinde hastanemizin ev sahipliğinde tamamen bertaraf edilerek sağlığına kavuştu. Bu sadece fiziksel bir sağlığa kavuşma değil. Aynı zamanda psikolojik ve mental sağlığını da çok hızlı bir şekilde olumlu seyrettiğine bizzat şahit olduk. Öncelikle kıymetli kardeşimize ve ailesine geçmiş olsun dileklerimi diliyorum. Bir parantez açarak da hem Nusaybin Devlet Hastanemize hem yöneticilerine hem de bu operasyonu büyük bir özveriyle gerçekleştiren saygıdeğer uzman hocama tüm Nusaybinli hemşerilerim adına şükranlarımı sunuyorum. Nusaybin Devlet Hastanemiz bütün kadrosuyla birlikte Nusaybinli hemşerilerimize hizmet etmeye devam edecektir” diye konuştu. Nusaybin Devlet Hastanesi Başhekimi Mehmet Selim Ünverdi ise hastanın dört ay önce kaymakam Kayabaşı talimatıyla kendilerine geldiğini söyledi. Ünverdi, "Kalça çıkığı tanısı konuldu. Ortopedi uzmanımız Abdurrahim Navat ve ekibi ile değerlendirdik. Hastanemizde bu operasyonları gerçekleştirdik. Bu ilimizde ilk defa yapılan bir operasyon. Başarılı bir şekilde geçti. Hastamızın 15 gün içerisinde taburcu edeceğiz” şeklinde konuştu. Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Opr. Dr. Abdurrahim Navat, doğuştan kalça çıkış şikayetiyle hastanelerine başvuru yapıldığını belirterek, "Yürüme topallama bel çukurunda belirginleşmeye çok büyük sıkıntılıydı. Hastamız daha önce hem devlet hastanesinde hem de özelde imkanları zorlamış. En son buraya geldiğinde gerekli malzemelerin temininde sorun olduğunu ilettik. Kaymakamımız Ercan Kayabaşı, başhekimimiz ve il sağlık müdürlüğümüz el birliği ile bu işi çözdüler. Ben ve daha önce aynı hastanede çalıştığımız Ortopedi ve Travmatoloji uzmanı Dr. Deniz Akbulut ile beraber yaklaşık 6 hafta arayla yapılan iki ameliyatla her iki kalçasını normal olması gereken yerine yerleştirip protez koyduk. Böylece hastanın boyu 6 santimetre uzamış oldu. Bel çukurunda bulunan belirginlik sorunu çözüldü ve kalça eklem hareket açıklığı neredeyse normal insan açısına kavuştu. Ameliyat içinde ve sonrasında herhangi bir komplikasyon olmadı. Hastanın normal yürümesi ve normal hayata dönmesini bekliyoruz” dedi. Ameliyatına katkıda bulunan herkese teşekkürlerini ileten Selma Sağat, Nusaybin Kaymakamı Ercan Kayabaşı sayesinde inancını yitirmediğini belirtti. Sağat, "Bugüne kadar inancımı ve umudumu hiçbir zaman yitirmedim. Çalmadığım kapı kalmadı bugüne kadar. En son Nusaybin Kaymakamımız Ercan Kayabaşı’nın kapısını çaldım. Allah razı olsun kaymakam bey beni geri çevirmedi. Kaymakamımızın ilk söylediği cümleyi unutamıyorum. Biz elimizden gelen her şeyi yaparız dedi. Oradan çıkıp eve gittiğimde o inancım daha da arttı. Allah hepsinden razı olsun. Doktorumun çok büyük emeği var. Bu 3 insanın her zaman bende değeri olacak ve hepsine ayrı ayrı teşekkür ederim” ifadelerini kullandı.
İzmir Hastalığını yendi ve çok sevdiği hemşireliği bırakmadı Türkiye’ye Rusya’dan gelen Maral Hanedan, burada televizyondan Türkçeyi öğrendikten sonra çok sevdiği hemşirelik mesleğini de yapmaya devam etti. Bu sırada geçirdiği hastalık ve ameliyatlara rağmen Maral hemşire mesleğinden vazgeçmedi. Hanedan, "Çalışarak kendimi daha iyi hissediyorum. Hastalarıma şefkatle ve sevgiyle yaklaşmak hem bana hem onlara hastalığı unutturuyor" dedi. Ahıska Türkü olan ve Rusya’da doğup büyüyen Maral Hanedan, yaklaşık 30 yıllık Rusya hayatının ardından evliliği sebebiyle Türkiye’ye yerleşti. Anadili Rusça olan Hanedan, Eğitim Bilişim Ağı (EBA) aracılığıyla Türkçeyi öğrendi. Rusya’da hemşirelik mesleğini yapan Hanedan, gerekli prosedürleri tamamladıktan sonra çok sevdiği mesleğini Türkiye’de de yapmaya başladı. Ufak yaşlardan beri miyom büyümesi rahatsızlığı olan Hanedan, hastalığının tekrarlamasının ardından evi gibi kabullendiği İzmir Medical Point Hastanesi’nde başarılı bir ameliyat geçirdi. Yine de çevresindekilerin ‘hemşireliği bırak’ sözlerini dinlemeyen Maral hemşire, bir kez daha çok sevdiği mesleğine dönüp hastalara şifa dağıtmaya başladı. "Evlilik sebebiyle Türkiye’ye geldim" İEÜ Medical Point Hastanesi’nde görev yapan Hanedan, yaşadığı zorlu süreçleri anlattı. Hanedan, "Ahıska Türküyüm ancak Rusya’da doğup büyüdüğüm için anadilim Rusça’ydı. Evlilik sebebiyle Türkiye’ye geldim. Pandemi döneminde eşimin çocuğu 1. sınıfa gidiyordu. Onunla birlikte ben de okuma yazma öğrendim. Süreçleri tamamladıktan sonra yeniden hemşirelik yapmaya başladım. Kolay olmadı. Çünkü dil konusu büyük problem. Çalışma yöntemleri Rusya’da da aynı ama yani buna alışmak burada zor oldu ama hepsini aştım. İnsan isteyince her şeyi başarıyor" dedi. "Hastalarımız ailemizden biri oluyor" 2014 yılından beri miyom büyümesi rahatsızlığının olduğunu ifade eden Hanedan, "Rusya’da iki defa ameliyat olmuştum. Hastalığımın tekrarlaması üzerine yeni evimde İEÜ Medical Point Hastanesi’nde başarılı bir ameliyatla sağlığıma kavuştum. Ameliyat sonrası ailem çok destek oldu. Arkadaşlarım da hep yanımdaydı. Mesleğe dönüp dönmeme konusunda şüphelerim vardı. Çevremdeki bazı insanlar yeniden mesleğe dönmemem gerektiğini söylüyordu. Ancak mücadelemle, sabrımla bu mesleği tekrar devam etmek istedim. İyi ki de yapmışım. Çünkü kendimi bu mesleğe ve buraya ait hissediyorum" ifadelerini kullandı. "Çalışarak kendimi daha iyi hissediyorum" Hemşirelik mesleğine devam ederek hem iyileştiğini hem de iyileştirdiğini belirten Hanedan, "Bu mesleği yapmazsam iyileşemeyeceğimi de anladım. Çalışarak kendimi daha iyi hissediyorum. Hastalarıma şefkatle ve sevgiyle yaklaşmak hem bana hem onlara hastalığı unutturuyor. Hemşirelik özveri gerektiren bir meslek. Hastalara şefkatle yaklaşmanız gerekiyor. Hastalarımız bizim ailemizden bir parça gibi oluyor. Onlar iyileşip taburcu olunca bizler mutlu oluyoruz" diyerek sözlerini noktaladı.
İstanbul Eyüpsultan’da eski öğrencisi tarafından öldürülen Okul müdürünün son görüntüleri ortaya çıktı Eyüpsultan’da özel bir okulda müdür olan 74 yaşındaki İbrahim Oktugan, 5 ay önce okuldan atılan Iraklı öğrencisi tarafından silahla vurularak öldürülmüştü. Eski öğrencisi tarafından silahla vurulan İbrahim Oktugan’ın son görüntüleri ortaya çıktı. Eyüpsultan’da 7 Mayıs’ta meydana gelen olayda yabancı uyruklu öğrenci Y.K. (17), okuduğu özel liseden atılmasından sorumlu tuttuğu ve aralarında geçen tartışma dolayısıyla husumet beslediği okul müdürü İbrahim Oktugan’ı odasında silahla vurarak ağır yaralamıştı. Hastaneye kaldırılan Oktugan hayatını kaybederken, olayın ardından yakalanan Y.K. gözaltına alınmıştı. Emniyetteki işlemlerinin tamamlanmasının ardından adliyeye sevk edilen Y.K., daha sonra çıkarıldığı nöbetçi hakimlikçe ‘kişiyi yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle tasarlayarak kasten öldürme’ suçundan tutuklanarak cezaevine gönderilmişti. Saldırı sonrası görüntüler ortaya çıktı Eski öğrencisi tarafından silahlı vurulan okul müdürü İbrahim Oktugan’ın son görüntüleri ortaya çıktı. Görüntülerde koşar adımlarla müdürün odasına giren öğrencinin saniyeler içinde aynı şekilde koşup dışarı çıktığı görülüyor. Silahlı saldırı sonrası yaralanan Okul Müdürü İbrahim Oktugan’ın ise yaralı halde odasından çıktıktan sonra yere yığılıp yardım istediği o anlar yer alıyor.
Yalova Çiftlikköy’de patili dostlara otomat Çiftlikköy Belediyesi, sokak hayvanları için mama ve su veren geri dönüşüm otomatlarını devreye soktu. Başkan Adil Yele, Yalova’da bir ilk olan projenin vatandaşlardan ilgi gördüğünü ve otomat sayısını ilerleyen dönemde arttıracaklarını söyledi. Çiftlikköy Belediye Başkanı Adil Yele, hayvanseverlere verdiği sözü yerine getirerek güneş enerjili mama otomatlarını devreye aldı. İçine su döküldüğünde su, pet şişe atıldığında da mama veren otomatları inceleyen Çiftlikköy Belediye Başkanı Adil Yele, İklim Değişikliği ve Sıfır Atık Müdürü Emine Yeşim Aras’tan bilgi aldı. Otomatın Yalova’da bir ilk olduğunu ifade eden Başkan Yele, “Sokaktaki canlarımız için başlattığımız uygulama ile içtiğimiz pet su şişelerini, pet veya metal meşrubat kutularını artık çöpe değil mama otomatlarına atarak onları besleyebileceğiz. Makineye atılan her pet-metal şişe için belli oranda alttaki hazneye 30 gram mama otomatik olarak bırakılıyor. Yan tarafında bulunan su doldurma noktasını kullanarak sokak hayvanlarının su ihtiyacı da karşılanabiliyor. Böylece hem sokak hayvanlarımıza destek olmuş, hem de geri dönüştürülebilir atıkların çevreye zarar vermeden toplanıp yeniden ekonomiye kazandırılmasını sağlamış olacağız. Güneş panelleri sayesinde kendi enerjisini üreterek çalışan mama otomatları, çevre dostu enerji kullanımına da örnek teşkil ediyor” dedi. Başkan Yele, hayvanseverlere sokak hayvanlarıyla ilgili böyle bir projenin sözünü verdiklerini hatırlatarak, “Bu sözümüzü de yerine getirmiş olduk, artık sokak hayvanlarını beslemek isteyen herkes bu otomatları kullanarak, kedi ve köpekler için su ve mama sağlayabilir” diye konuştu. Yalova’da bir ilk olan projenin uygulanmasına Yaşar Okuyan Parkı ve Mokamp alanından başlandı. İlerleyen dönemde sayının arttırılması planlanıyor.