EKONOMİ - 15 Ekim 2023 Pazar 19:06

Havacılık Fuarı’nın kalbi Routes Konferansı ile İstanbul’da atıyor

A
A
A

Her yıl dünyanın farklı ülkelerinde düzenlenen ve havacılık sektörünün kalbi olan Routes Konferansı’nın 28.’incisi İstanbul’da düzenleniyor. Fuara ev sahipliği yapan İGA İstanbul Havalimanı CEO’su Selahattin Bilgen, “İGA İstanbul Havalimanı olarak hem katılım seviyesinin çok yüksek olduğu hem katılımcı sayısının yüksek olduğu bir konferansa ev sahipliği yapıyoruz” dedi.

28. Routes Fuarı, İstanbul Fuar Merkezi’nde İGA Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı ev sahipliğinde sektörün devlerine kapılarını açtı. Sivil havacılık dünyasının en prestijli etkinliği olarak kabul edilen Routes World 2023, dünyanın önde gelen havayollarının başkanları dahil olmak üzere binlerce yönetici, turizm delegesi ve havayolu tedarikçisini ağırlıyor. Yeni rota fırsatlarını keşfetmek için 10 binin üzerinde görüşmenin planlandığı etkinlik, Air France, easyJet, Delta Air Lines, Emirates, IndiGo, Japan Airlines, JetBlue Airways, Qantas, Turkish Airlines ve Wizz Air’in de aralarında bulunduğu havayolu şirketlerinin katılımıyla 15-17 Ekim tarihleri arasında İstanbul’da düzenleniyor.

“3 bin 200’den fazla katılımcı var”

Fuara ev sahipliği yapan İGA İstanbul Havalimanı CEO’su Selahattin Bilgen, “Routes Konferansları havacılık sektörünün en prestijli buluşmaları oluyor. Her yıl bir ülkede yapılıyor. Ülkemizde ilk defa yapılıyor, Cumhuriyetimizin 100’üncü yılında. Dünyanın dört bir yanından hava yolu şirketleri, havalimanı işletmeleri ve havacılık sektörünün diğer paydaşlarını bir araya getiren en önemli etkinlik. Katılım oranı oldukça yüksek. Routes Konferansları her yıl düzenli olarak dünyanın farkı ülkelerinde yapılıyor. Bu yıl yapılan konferans, şu zamana kadar yapılmış konferanslar arasında rekor kırmış durumda. 3 bin 200’den fazla katılımcı var. 600 civarında havalimanı şirketi ve havalimanı işletmesi katılıyor. Bu şirketlerden de 60’a yakın üst düzey yönetici, genel müdür, genel müdür yardımcısı düzeyinde katılım var. İGA İstanbul Havalimanı olarak hem katılım seviyesinin çok yüksek olduğu hem katılımcı sayısının yüksek olduğu bir konferansa ev sahipliği yapıyoruz. Bu rekorların kırılmış olduğu bir etkinlik oldu” dedi.

“Routes Konferansları da bu anlamda önemli bir platform oluşturuyor”

Konferansın sektörü hareketlendireceğini söyleyen Bilgen, “İGA İstanbul Havalimanı operasyona başladıktan sonra ev sahipliği yaptığı hava yolu sayısını 61’den 96’ya kadar çıkardı. Ülkemize yeni hava yolu şirketlerinin uçuşlarını başlatması, bu alt yapının ortaya koyulması, onlara kaliteli bir üst düzey servis verilmesiyle mümkün oluyor. Bu sayının daha da yukarılara çıkarılması, uzun vadede 200 milyon yolcu hedefine ulaşabilmemiz için aslında burada yeni havalimanı şirketlerini ülkemize çekmemize devam etmemiz gerekiyor. Routes Konferansları da bu anlamda önemli bir platform oluşturuyor” şeklinde konuştu.

“Uçuş sayısı olarak 3 yıl üst üste Avrupa’da bir numarayız”

Uçuş sayısında son 3 yılda Türkiye’nin önde olduğunu söyleyen Bilgen, “Bu konferansa katılımında bize gelecek açısından umut veren bir gelişme oldu. 96 havayolu şirketi geliyor. 315 destinasyona uçuş yapılıyor İstanbul Havalimanı’nda. Bu yılsonunu 77 milyon yolcu ile kapatmayı hedefliyoruz. Uçuş sayısı olarak 3 yıl üst üste Avrupa’da bir numarayız. Avrupa’yı aşıp dünya çapında bir klasmana giriyoruz. Uzun vadede bu 77 milyon olan sayımızı 200 milyonlara çıkarmak asıl hedefimiz. Bunun için de 96 olan havayolu şirketini bu yıl bitmeden 100’ün üzerine çıkarmak, önümüzdeki yılda da 150’lilere yaklaştırmak istiyoruz” ifadelerini kullandı.

Etkinliğin ikinci günü olan 16 Ekim Pazartesi günü İGA İstanbul Havalimanı Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Kalyoncu, BBC program sunucusu Aaron Heslehurst moderatörlüğündeki “Havalimanları ve Şehirler” başlıklı panele konuşmacı olarak katılacak.

Davut Has


Havacılık Fuarı’nın kalbi Routes Konferansı ile İstanbul’da atıyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Tekirdağ Mıhlama için izdiham: Süleymanpaşa’da 1 tonluk lezzet seli Tekirdağ’ın Süleymanpaşa ilçesinde düzenlenen 2. Hamsi ve Mıhlama Festivali’nin ilk gününde yaklaşık 1 ton mıhlama kısa sürede tükenirken, etkinlik alanında zaman zaman izdiham yaşandı. Tekirdağ’ın Süleymanpaşa ilçesinde Karadenizliler Derneği tarafından organize edilen 2. Hamsi ve Mıhlama Festivali, ilk gününden yoğun ilgi gördü. Festival kapsamında vatandaşlara yaklaşık 1 ton mıhlama ikram edilirken, lezzetten tatmak isteyenler erken saatlerden itibaren etkinlik alanına akın etti. Kazanlarda hazırlanan mıhlama karıştırılırken ortaya çıkan görüntüler adeta görsel şölene dönüştü. Mıhlama dağıtımı öncesinde oluşan uzun kuyruklar dikkat çekerken, dağıtımın başlamasıyla birlikte kalabalık zaman zaman kontrolden çıktı, yoğunluk üst seviyeye ulaştı. Oluşan kalabalık nedeniyle festival yetkilileri, hazırlanan mıhlamanın yetip yetmeyeceği konusunda endişe yaşadı. İzdiham havadan görüntülendi Mıhlama için oluşan metrelerce kuyruk ve kalabalık, dron ile görüntülendi. Havadan çekilen görüntülerde, etkinlik alanındaki yoğunluk net şekilde gözler önüne serildi. Festivalin ilk günü, yoğun katılım ve renkli görüntülerle hafızalara kazındı. "6 bin kişiye mıhlama dağıtacağız" Tekirdağ Karadeniz İlleri Kültür, Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı Muharrem Akyüz, "Hamsi ve Mıhlama festivalimizin bugün ikinci günündeyiz. Arkamda görüyorsunuz izdiham oluştu. Bu daha ikinci gün mıhlama dağıtımı. Sağ olsun Süleymanpaşalılar bizlere tevazu gösteriyorlar. Bizi çok memnun ettiler ve çok kalabalık oldu. Mıhlama yetecek mi yetmeyecek mi bunun endişesi içerisindeyiz. Katılan herkese çok teşekkür ediyorum. 6 bin kişilik mıhlama hazırladık, 6 bin kişiye ücretsiz mıhlama dağıtacağız. Yarın da 10 bin kişiye ücretsiz hamsi dağıtacağız" dedi.
Ankara Yoğurt, ayran, turşu gibi ürünler 2026’da gıda trendleri arasında Türk mutfak kültüründe önemli bir yere sahip olan yoğurt, ayran ve turşu gibi ürünlerin tüketim trendinin arttığını belirten Beslenme ve Diyet Uzmanı Sena Nur Doğan, "İnsanlar bu gıdaları artık yalnızca sindirim için değil, bağışıklık, ruh hali ve enerji üzerindeki etkileri nedeniyle tercih ediyor; böylece kültürel tarifler modern dokunuşlarla yeniden popülerleşiyor" dedi. Bireylerin artık yalnızca beslenmeye değil sağlıklarını korumaya, yaşam kalitesini artırmaya, zihinsel ve bedensel dengeyi sağlamaya ve çevre bilinciyle hareket etmeye odaklandığını vurgulayan Medicana International Ankara Hastanesi Feel Well Beslenme ve Yaşam Tasarımı bölümü Diyetisyen Sena Nur Doğan, 2026 yılına nostaljik tatlar ve geleneksel pişirme tekniklerinin damga vuracağını söyledi. Proteinin beslenmenin merkezindeki yerini daha da sağlamlaştıracağına belirten Diyetisyen Sena Nur Doğan şu bilgileri paylaştı: "Bu yılın en güçlü sağlık temalarından biri bağırsak sağlığı. Mikrobiyom dostu ürünler, prebiyotik lifler, fermente gıdalar ve doğal probiyotik içeren seçenekler giderek daha fazla tercih ediliyor. Yoğurt, ayran, turşu gibi kültürümüzde var olan gıdalar modern beslenme trendlerinin yıldızı haline geliyor. 2026’da sağlıklı beslenme ‘yasaklar’ üzerinden ilerleyen katı bir sistem olmaktan çıkıyor. Yerini; tat duyusunu tatmin eden, dokularla oynayan, nostaljik lezzetleri modern yorumlarla yeniden sunan bir beslenme kültürü alıyor. Fermente gıdalar, bakliyatlar, ev yapımı soslar, eski pişirme teknikleri ve yerel malzemelerle hazırlanan yemekler güçlü bir geri dönüş yapıyor." Sığır yağı talebi artıyor Sığır yağının raflarda daha sık görüleceğini aktaran Diyetisyen Sena Nur Doğan, "Bir zamanlar geleneksel yemek pişirmenin temel unsurlarından biri olarak yüksek dumanlanma noktası ve zengin aromasıyla değer verilen sığır yağı, alternatif yağ arayışındaki tüketiciler tarafından yeniden keşfediliyor. Ancak sığır yağı doymuş bir yağdır. Yüksek doymuş yağ alımı, kalp ve damar hastalıkları riskiyle ilişkilidir; bu nedenle az miktarda tüketilmesi en sağlıklısıdır" ifadelerini kullandı. Proteinli içecekler daha da popülerleşiyor İçeceklerin artık yalnızca bir tamamlayıcı değil, başlı başına fonksiyonel bir ürün haline geldiğini ifade eden Diyetisyen Sena Nur Doğan sözlerini şöyle sürdürdü: "Elektrolit destekli sular, proteinli içecekler, prebiyotik içeren soğuk çaylar, mantar özleri ve zihinsel dengeyi hedefleyen bitkisel karışımlar her zamankinden daha popüler. Tüketici, içtiği her ürünün kendisine ne sağladığını bilmek istiyor. Bu durum, üreticileri daha sade içeriklere, daha net amaçlara ve daha şeffaf etiketlere yönlendiriyor. Günümüz gıda trendleri, sağlıklı beslenmenin yalnızca makro ve mikro besin dengesiyle sınırlı olmadığını; keyif, sürdürülebilirlik, duygusal iyilik hali, kültürel bağlar ve pratik yaşamla uyumlu bir bütünlük sunması gerektiğini gösteriyor. 2026; bedeni besleyen, zihni destekleyen ve gezegene saygı duyan daha bütüncül bir beslenme yılı olacak."