SPOR - 16 Ağustos 2017 Çarşamba 16:06

Levent Nazifoğlu’nun konuşması sırasında Dival Kurulu Karıştı

A
A
A
Levent Nazifoğlu’nun konuşması sırasında Dival Kurulu Karıştı

Galatasaray Olağanüstü Divan Kurulu Toplantısı’nda gerginlik yaşandı.

Galatasaray Olağanüstü Divan Kurulu Toplantısı’nda gerginlik yaşandı. Levent Nazifoğlu’nun konuşması sırasında salon karıştı. Divan Kurulu Başkanı İrfan Aktar, oturuma 10 dakika ara verdi.


Kendisinden önce konuşan Mehmet Helvacı’yı hedef alarak konuşmasına başlayan eski yönetici Levent Nazifoğlu, “Sayın Helvacı keşke kendi alanında konuşsaydı. Son ayda birçok kez başkanın ofisine gitme sebebi ortaya çıktı. Senin bu olaya ait olmaman lazımdı. Sizin yaptığınız kontratlardan dolayı hala uğraşıyoruz. Artık sizin gibilere yer yok. Benim gibilere yer olacak göreceksiniz. Her zaman aynı şekilde mi devam etsin divan kurulu” ifadelerini kullandı. Levent Nazifoğlu’nun konuşması üzerine Divan Kurulu Başkanı İrfan Aktar araya girdi ve, “112 yıllık bir üyenin davranacağı şekilde davranın” diyerek Nazifoğlu’nu uyardı.



“Cenk Gönen için para almadık, para ödedik”


Giden futbolcuların bonservis bedelleriyle ilgili konuşan Nazifoğlu, “20 milyon Euro gelmiş. Gelen futbolculara da toplam 41 milyon Euro bonservis harcaması olmuş. Her yerde 34 milyon Euro diyorsunuz. Buna bir itirazınız var mı? 23 milyon 750 bin Euro bonservis. Sözleşme fesih bedelleri. UEFA diyor ki sizin sadece maaşlarınızı stopajlarınızı ve maç başlarınızı sayarım. Gerisini FFP’de görmem. Ama biz bunları görmek zorundayız. Fesih bedelleri 7 milyon Euro. Bunların hiçbirisi gitmiyor. Cenk Gönen’in gitmesi için para almadık, 200 bin Euro ödedik. KAP’a açıklama yapılmış ama kandırmaca. 2017-2018 sezonundaki hakkından 600 bin Euro feragat etmiştir. 1 milyon Euro alıyor Cenk Gönen. Bunu biliyor muydunuz? Kasaya 200 bin Euro girmiş gibi görünüyor. Riekerink ve 2 yardımcısı, 800 bin Euro tazminatı var ve işten atarsak 600 bin Euro tazminatı var. Yardımcılarıyla birlikte 2 milyon Euro’ya yakın toplam ödeme olacak” ifadelerini kullandı.



İrfan Aktar toplantıya ara verdi, Dursun Özbek toplantıyı terk etmek istedi


Ana maaş tablosunun 43 milyon Euro olduğunu söyleyen Nazifoğlu, “43 milyon Euro ana tablo maaş. Menajerle yüzde 10’dan aşağıya anlaşamazsınız. Menajerleri 4.3 milyon Euro olarak koydum. Gönderilecek futbolcular için paralar ödenecek, Olcan Adın ve Riekerink’le de görüşeceksiniz. Bunları topladığımız zaman bizim bu sene bulmamız gereken para 99 milyon Euro. Burada hesap ortada. Alp bey ve bana, ‘Galatasaray’a gelecekseniz, her yere haciz geliyor, geleceksiniz ve burayı kurtaracaksınız’ demişti. Ben kabul etmedim ama Alp abi beni kandırdı. Dedi ki, ‘Levent burayı kurtarmamız lazım.’ Başkan, ‘Siz beni rahat ettireceksiniz, ben satış işleriyle uğraşacağım’ dedi. Yanlış bir şey anlatıyorsam Başkanım cevap verebilirsiniz” diye konuştu.


Levent Nazifoğlu’nun konuşma şekli ve üslubu üyeleri rahatsız ederken, yönetim kurulu masasından Alper Narman, Nazifoğlu’na “Terbiyesizlik yapma” diye çıkıştı. Bu lafın ardından salonda Levent Nazifoğlu’na büyük tepki vardı. Bazı üyeler de tepkiler üzerine birbirleriyle tartışmaya başladı. Levent Nazifoğlu’nun konuşmasını bitirmesine izin vermeyen Divan Kurulu Başkanlığı, toplantıya 10 dakika ara verdi. Arada Başkan Dursun Özbek, toplantıyı terk etme kararı aldı ancak Divan Kurulu Başkanı İrfan Aktar, Özbek’i ikna ederek toplantıya devam etmesini istedi.



“Ali Sami Yen’in koltuğunda oturan Sayın Başkan’dan özür diliyorum”


Toplantıya verilen aranın ardından Levent Nazifoğlu konuşmasına devam etti. Nazifoğlu, “Öncelikle sayın başkanın söylediği gibi Ali Sami Yen Başkan’ın koltuğunda oturan bir kişiye söylediklerimden dolayı özür diliyorum. Tekrar konuşmamın aynı noktasını aktaracağım. Başkan bizimle konuşurken ‘Her türlü problemi üstünüze alın, herkes sizinle konuşsun. Galatasaray’ın borçları için burayı satalım. Borçları sıfırlayalım. Ben bir tüzük çıkaracağım, gençlerden kurulu bir takım kuracağım ve ardından kazandığımızdan fazla para harcamayacağız’ dedi. Ben de dedim ki eğer bunlar olursa, herkesle kavga etmeye ben varım dedim. Her maçtan sonra gazetecilerle ve seyircilerle ben kavga ettim. Başkan da çok başarılı şekilde Riva’yı göz yaşlarıyla sattı. Galatasaray’ı kurtardık dedim. Bu paraları asla harcayamayız söz verdim dedi. Ben de başkanı transfer yapmaya ikna etmeye çalışıyordum. Ancak Sonra başkanın danışmanları, bu transferleri yapmazsak olmaz dedi. Riva’yı sat, Galatasaray’ın borçlarıyla ilgili hiçbir şey konuşmayacağım dedim. Bir tarafta kupalar vardı, diğer tarafta borçlar. Kupaları alalım dedi” diye konuştu.



“Yüzde 30 şampiyonluk şansı için bu kadar harcama yapılmaz”


Borcu kapattıktan sonra 135 milyon TL borç alındığını söyleyen Levent Nazifoğlu, “Bizim en değerlimiz Riva değil miydi? Burası gitti arkadaşlar, artık Riva yok. 5 tane takımın şampiyonluk şansı var. Zaten 2 ezeli rakibimiz var, artık Trabzonspor ve Başakşehir de var. Bizim şampiyonluk umudumuz yüzde 30. Bu şansla bu kadar harcama yapılır mı? Söylediklerimden dolayı özür dilemiyorum, tarzımdan dolayı özür diliyorum. Sizin hiç sevmediğiniz bir kanalda ben konuşmalarımda demedim mi, beni artık kimse listesine almaz, bana kimse oy vermez diye. Ben Galatasaray için kendimi yakıyorum. Ama ikinci başkan çıkıyor benim haberim yok diyor, başkan yardımcısı çıkıyor haberim yok diyor. Neden haberiniz yok, neden müdahale etmiyorsunuz. Ben 100 milyon Euro’luk giderden bahsediyorum. Galatasaray bu şartlarda giderse Riva’nın bu parası, belki 3 şampiyonluk alırız ama 5 sene sonra kredi döndürülemeyecek hale gelecektir. Florya’mız Riva’mız var dediğimiz kıymetlimiz de gidecek. Seyircinin de bazen karşısında durmamız lazım. Zor şartlarda yaşayan taraftarlar var ve bir mutluluğum Galatasaray diyor. Ama bizim de durmamız lazım” açıklamasını yaptı.



“Kulüpten aldığımız para, eski sporculara ödenen maaşlardı”


Galatasaraylı Sporcular Derneği Başkanı olduğunu söyleyerek sözlerine devam eden Levent Nazifoğlu, “Galatasaraylı Sporcular Derneği Başkanı’yım. Biz yönetimden para alıyormuşuz. 112 yıllık kulübümüzde zor durumda olan sporcularımız var. Her ay para vermemiz gereken sporcular var. Dernek olarak karşılamaya çalışıyoruz, karşılayamayınca başkana gidiyoruz. Daha evvel de Ünal Başkan’a gidiyorduk. Başkan da dedi ki Sportif A.Ş.’den aylık sponsorluk anlaşması yapalım, buradan gitsin maaşlar. Aylık 20 bin TL. Son 9 aydır alamıyoruz kulüpte para olmadığı için. Alınan para budur, kimsenin cebine girmez. Tarzımdan dolayı kırdığım insanlardan ve Ali Sami Yen’in koltuğunda oturan sayın başkandan özür diliyorum” diyerek sözlerini tamamladı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Mevsimlik tarım işçilerinin çalışma koşullarının iyileştirilmesine yönelik yeni düzenlemeler Resmi Gazete’de Çalışmak için bulundukları ilden başka illere giden mevsimlik tarım işçileri ve ailelerinin yaşadıkları sorunların giderilmesine yönelik yapılacak çalışmalar ile ilgili Cumhurbaşkanlığı Genelgesi Resmi Gazete’de yayımlandı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından imzalanarak Resmi Gazete’de yayımlanan ’Mevsimlik Tarım İşçileri ile İlgili 2024/5 Sayılı Cumhurbaşkanlığı Genelgesi’ ile mevsimlik tarım işçilerinin çalışma koşullarının iyileştirilmesine yönelik yeni düzenlemeler getirildi. Genelge kapsamında, mevsimlik tarım işçileri ve aileleri için geçici yerleşim alanları oluşturulacak ve bu alanlarda eğitim, sağlık, ulaşım ve sosyal hizmetler sunulacak. Genelgeye göre, valilikler tarafından mevsimlik tarım işçilerinin yoğun olarak çalıştığı yerlerde iklim şartlarına uygun, emniyetli ve estetik prefabrik yapılar kullanılarak geçici yerleşim alanları kurulacak. Bu alanlar sel, su baskını gibi doğal afetlere karşı güvenli lokasyonlarda planlanacak ve yerleşim yerlerine elektrik, su ve kanalizasyon hizmetleri sağlanacak. Valiliklerce hazırlanan eylem planlarında belirlenen alanlara ilişkin tahsis veya protokol belgesi Mevsimlik Tarım İşçileri Bilgi Sistemi’ne (e-METİP) aktarılacak. Sağlık hizmetleri Genelgede sağlık hizmetleri kapsamında, il sağlık müdürlükleri tarafından mevsimlik tarım işçileri ve ailelerine yönelik aşılama, kronik hastalık taramaları ve mobil sağlık ekipleri ile sağlık hizmetleri sunulacak. İl sağlık müdürlüklerince mevsimlik tarım işçiliğinin yoğun olduğu bölgelerde yeterli sayıda personelinin istihdamının sağlacağı belirtilen genelgede, ”İl sağlık müdürlüklerince mevsimlik tarım işçiliğinin yoğun olduğu bölgelerde yeterli sayıda sağlık personelinin istihdamı sağlanacak ve hizmet ihtiyacına göre personelin çalışma saatleri düzenlenecektir. Çalışan sağlığının korunması ve geliştirilmesi kapsamında il sağlık müdürlüklerince gerekli bilgilendirme faaliyetleri yapılacaktır” ifadelerine yer verildi. Eğitim hizmetleri Genelgeye göre çocukların eğitimi için geçici yerleşim alanlarında eğitim merkezleri oluşturulacak ve Milli Eğitim Bakanlığı tarafından eğitim hizmetleri koordine edilecek. İl milli Eğitim Müdürlüklerince; geçici yerleşim alanlarında eğitim ve sosyal faaliyetler için oluşturulan merkezin, öncelikle çocuklar için etkin bir eğitim merkezi olarak kullanılmasının sağlanacağına dikkati çekilen genelgede şu ifadelere yer verildi: "Çocukların eğitimi için geçici yerleşim alanlarında eğitim merkezleri oluşturulacak ve Milli Eğitim Bakanlığı tarafından eğitim hizmetleri koordine edilecek. Mevsimlik tarım işçilerinin zorunlu eğitim çağındaki çocuklarının eğitimlerini devam ettirmek üzere konu hakkında Milli Eğitim Bakanlığının ilgili yönerge/genelge hükümleri uygulanacaktır. Bu hususta şartlı nakit transferi gibi özendirici tedbirler etkin şekilde uygulanacak, çocukların okul kıyafetleri ve malzemeleri valiliklerce sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakıfları aracılığıyla temin edilecektir. İl milli eğitim müdürlüklerince; mevsimlik tarım işçilerinin çocuklarının daimi ikametgahlarındaki okullarına döndüklerinde öğrenme kayıplarına yönelik telafi/yetiştirme eğitimleri yapılacaktır. Mevsimlik tarım işçileri, daimi ikamet ettikleri illere geri döndüklerinde çalışma ve iş kurumu il müdürlükleri, halk eğitimi merkezleri ve mesleki eğitim merkezlerince; işçiler arasında yaygın eğitim ihtiyacı olanlar tespit edilerek eğitim ihtiyaçları karşılanacak, yetişkinlere okuma-yazma ve/veya meslek edindirme kursları, iş sağlığı ve güvenliği eğitimleri ile sosyal-kültürel faaliyetler düzenlenecektir. Özel eğitim ihtiyacı bulunan çocuklar rehberlik araştırma merkezi müdürlükleri tarafından eğitim imkanlarından faydalandırılacaktır. Mevsimlik tarım işçisi ailelerin çocuklarının eğitime erişimlerinin sağlanması amacıyla il/ilçe milli eğitim müdürlükleri bünyesinde kurulan ekiplerin görevleri süresince ulaşım ihtiyaçlarının giderilmesi için gerekli tedbirler Valiliklerce alınacaktır." Genelgeye göre, İçişleri Bakanlığı, mevsimlik tarım işçilerinin güvenli bir şekilde seyahat etmeleri için gerekli trafik denetimlerini artıracak ve gece saatlerinde yolculuk yapmamaları sağlanacak. Geçici yerleşim alanlarının korunması ve asayişin sağlanması için kolluk kuvvetleri tarafından düzenli devriyeler yapılacak. Sosyal hizmetler Aile ve sosyal hizmetler il müdürlüklerince sosyal hizmetler kapsamında, mevsimlik tarım işçileri ve ailelerinin bilgilendirilmesi sağlanacağı kaydedilen genelgede kadın, çocuk, engelli ve yaşlıların sunulan hizmetlerden yararlanacağı vurgulandı. Okul çağına gelmemiş çocuklar için ise aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlükleri ve İl Milli Eğitim Müdürlükleri tarafından geçici yerleşim alanlarında eğitim ve bakım hizmetleri için personel görevlendirilebilecek. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından sunulan gezici kütüphane, gezici müze ve benzeri hizmetlerin geçici yerleşim alanlarında faaliyet göstermesi amacıyla Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile koordineli çalışmalar yürütüleceği aktarılan genelgede şunlar yer aldı: "Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından mevsimlik tarım işçisi ailelerin çocuklarına yönelik sosyal ve sportif faaliyetler yürütülecektir. İl Müftülüklerince mevsimlik tarım işçilerinin ve ailelerinin inanç ve ibadet ihtiyaçlarının karşılanması için gerekli tüm tedbirler alınacak; çocuk işçiliğinin önlenmesine ve çocukların zorunlu eğitime devam etmelerinin sağlanmasına ilişkin olarak ailelerin bilgilendirilmesine yönelik çalışmalara destek verilecektir." Mevsimlik Tarım İşçileri Bilgi Sistemi (e-METİP) Mevsimlik tarım işçisi olarak daimi ikametgahı dışında bir başka ilde çalışmak amacıyla geçici olarak yer değiştirenlerin ve ailelerinin kimlik bildirimleri, bu kişilerin yaşadıkları geçici yerleşim alanlarındaki kolluk kuvvetlerince alınacağı vurgulanan genelge şu şekilde devam etti: "Bu bildirimler Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile elektronik ortamda paylaşılacaktır. Bu bilgilerin e-METİP’e sürekli ve eksiksiz şekilde aktarılması için teknik altyapıya yönelik gerekli her türlü düzenleme Emniyet Genel Müdürlüğü ve Jandarma Genel Komutanlığı tarafından yapılacaktır. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı; Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, Millî Eğitim Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığına e-METİP’e kayıtlı olan mevsimlik tarım işçilerinin ve aile bireylerinin kimlik numaralarını bildirecektir. Milli Eğitim Bakanlığı tarafından kullanılmakta olan Milli Eğitim Bakanlığı e-Okul Yönetim Bilgi Sistemi’nde yer alan mevsimlik tarım işçilerinin çocuklarına ilişkin kayıtlar e-METİP’e aktarılacaktır. Bu bilgilerin e-METİP’e sürekli ve eksiksiz şekilde aktarılması için altyapıya yönelik gerekli her türlü düzenleme Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yapılacaktır. Mevsimlik tarım işçilerinin ve ailelerinin kimlik numaraları her sağlık hizmeti sunumunda alınarak, sunulan hizmetlere ilişkin bilgiler kişisel verileri içermeyecek şekilde e-METİP’e aktarılacaktır. Bu bilgilerin e-METİP’e sürekli ve eksiksiz şekilde aktarılması için altyapıya yönelik gerekli her türlü düzenleme Sağlık Bakanlığı tarafından yapılacaktır. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı gerekli gördüğü takdirde e-METİP’in etkinliğinin artırılması amacıyla diğer kamu kurum ve kuruluşlarından protokole gerek duymadan kişisel verileri içermeyecek şekilde veri talebinde bulunabilecektir. Tarım alanlarının geniş bölgelere yayılması nedeniyle mevsimlik tarım işçilerinin kayıt altına alınması sürecinde kolluk kuvvetlerine kolaylık sağlamak amacıyla Tarım ve Orman Bakanlığı taşra teşkilatı başta olmak üzere ilgili kamu kurum ve kuruluşları, muhtarlar ile ziraat odaları birlikleri ve mevsimlik tarım işçisi çalıştıran tarla veya bahçe sahipleri/işleticileri ve işverenler tespit ettikleri/çalıştırdıkları mevsimlik tarım işçilerini kolluk kuvvetlerine bildirecektir.
Ankara Lokanta ve kafelerde KDV oranında değişiklik Resmi Gazete’de Lokanta ve kafelerde yüzde 8 olan KDV, yüzde 10’a, yüzde 18 olan KDV’nin, yüzde 20’ye çıkarılmasına ilişkin tebliğ Resmi Gazete’de yayımlandı. Katma Deper Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ Resmi Gazete’de yayımlandı. Tebliğe göre, Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın 26 Nisan 2014 tarihli Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde yer alan ’yüzde 8’ ibarelerinin ’yüzde 10’, ’yüzde 18’ ibarelerinin ’yüzde 20’ olarak değiştirilmesine karar verildi. Buna göre, lokantaların hizmetlerini, et, su, meyve suyu gibi gıda malzemesi satışı göstererek yüzde 10 yerine yüzde 1 KDV ile faturalandırmasının önüne geçilecek. Hizmet sunan lokanta, kafe, pastane gibi işletmeler kendilerinin hazırlayıp sundukları yiyecek ve içecekler ile dışarıdan temin edilerek buralarda sattıkları ürünler için yüzde 10 oranında KDV hesaplayacak. Bu işletmelerin telefonla veya internet üzerinden sipariş suretiyle adrese gönderme, gel-al gibi yöntemlerle yaptıkları tüm satışlar da aynı kapsamda değerlendirilecek. Öte yandan, yiyecek ve içecek hizmetlerine yönelik işyeri ruhsatı bulunmadığı halde müşterilerine masa, oturma yeri, tezgah gibi servis yapılabilen alanlarda yiyecek ve içecek hizmetleri sunanların bu yerlerde yaptıkları satışlar da bu kapsamda olacak. Tebliğin yayımını izleyen ayın başında yürürlüğe gireceği belirtilirken hükümlerinin Hazine ve Maliye Bakanınca yürütüleceği belirlendi.
Bitlis Ahlat’ta ‘Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun’ anma programı düzenlendi Eski Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun vefatının 5. yılında Bitlis’in Ahlat ilçesinde anıldı. Ahlat ilçesinde Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun anısına “Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun” anma programı düzenlendi. Kültür ve Turizm Bakanlığı ile İçişleri Bakanlığı’nın katkılarıyla Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği tarafından düzenlenen program saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Daha sonra konuşma yapan Bitlis Valisi Erol Karaömeroğlu, “Haluk Dursun’un hatırasına sahip çıkan bu anlamlı program dolayısıyla sizlerle beraber olmaktan duyduğum memnuniyeti özellikle ifade etmek istiyorum. Bugün ülkemizin yetiştirmiş olduğu mümtaz bir ismi anmak üzere buradayız. Prof.Dr.Haluk Dursun’u ebedi aleme uğurlayalı tam 5 yıl oldu. Van Erciş’te kendi aracıyla seyir halindeyken meydana gelen elim bir trafik kazası sonucu maalesef hocamızı 19 Ağustos 2019 tarihinde kaybettik. Kültür birikimi ve hitabetiyle araştırmayı, bildiğini ve gördüğünü meraklısına aktarmayı seven, hayatını görevine adayan bir bilim insanıydı. Ahmet hocamızı bir kez daha rahmetle, özlemle, şükranla yad ediyorum. Değerli ailesine, dostlarına, mesai arkadaşlarına tekrar başsağlığı diliyorum. Rabbim Haluk hocamızdan razı olsun, mekanı ali olsun. Bu anlamlı buluşmanın düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” dedi. Ardından konuşan AK Parti Ankara Milletvekili Zeynep Yıldız, “Gerçekten bir ideal, ülkü ve niyet uğruna yola koyulanlardandı Haluk hoca ve bugün bizi burada bir araya getirdi. Bunu da yaparken bir mekan ve bellek ilişkisi kurmaya yönelik en önemli noktalardan birinde Ahlat’ta bizleri buluşturdu. Gerçekten nereden geldik nereye doğru yürüyeceğiz duygusunu bize pekiştirebilecek bir noktada bir araya gelmiş olduk” ifadelerini kullandı. MHP Genel Başkan Başdanışmanı Prof. Dr. Ruhi Ersoy’da, “Ahlatın maneviyatıyla gençliğin enerjisini bir araya getiren bu tarihi ve bu mukaddes şehirde Kubbet-ül İslam’da sizlerle beraber olmaktan tarihe adanmış, adanmış olduğu bir ülküsünde yol yürürken rahmeti rahmana kavuşmuş değerlerimizi anma vesilesiyle sizlerle olmaktan bende kıvanç duyuyorum. Ahlat’ı anlamak, tanımak ve bu değerler etrafında dertlenen Ahmet Haluk Dursun profili, şahsiyetleri, onun etrafında neşet etmiş yetiştirmiş olduğu gençlerin yeniden filizlenmesine iklim oluşturmaktır. Bizim muradımız ve mefkuremiz budur. Siyasetten de, devlet hayatından da anladığımızda budur, bu olmalıdır. Bu sebepten dolayı bugün bu saatte bu salonu dolduran her bir arkadaşım bu atmosferin bir parçası olmuştur. Bu programın hayat bulmasında dertlenerek Ahmet Haluk Dursun hocanın derdini kendine dert ederek yola çıkıp kamu imkanlarıyla bu iş yürümüyorsa milletle yürüyebiliriz, dernekleşiriz diyerek devletimizin kapısını çalarız diyerek yolculuğa başladı. Bugünün anlamını bir bütün halinde program bitene kadar hissedip yaşayalım” şeklinde konuştu. Bitlis Eren Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof.Dr.Ferit İzci ise, “Bizim medeniyetlerimiz başka medeniyetlere benzemez. Bizim medeniyetlerimiz işte böyle şahsiyetler ve gençler üzerine inşa edilmiş ilelebet varlığını devam ettirecek medeniyetlerdir. Başka medeniyetlerin hayal bile edemeyecekleri zirvelere çıkmış olan ecdadın nesilleriyiz. Hayatını bu şekilde mücadeleyle geçiren başta sayın Ahmet hocamız olmak üzere bu ülkede ve coğrafyada yetişmiş değerlerli şahsiyetlere huzurlarınızda saygıyla ve minnet duyuyorum” dedi. Düzenlenen program hakkında gazetecilere açıklamada bulunan Anadolu Tarih ve Kültür Birliği Derneği Başkanı Doğan Güngör, “Kültür ve Turizm Bakan yardımcısıyken çok sevdiği Ahlat’ı ziyaretinin hemen sonrasında geçirdiği trafik kazasıyla hayatını kaybeden Prof.Dr.Ahmet Haluk Dursun hocayı anmak, Ahlat’ı anlatmak ve gençlerle hemhal olmka için buradayız. Dernek olarak hocamızı anmak üzere yaptığımız ikinci program. İlkini Çanakkale’de yine tarihimizin müstesna mekanlarından birinde, bugünde Ahlat’ta yaptık” dedi. Anma programına katılan Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kızı Nilay Dursun’da duygularını şöyle ifade etti; “Babamın hayatının son yıllarında özellikle çok önem verdiği Anadolu Tarih ve Kültür Birliği projesinin yaşatılıyor olabildiğini görmek gerçekten çok mutluluk verici. Yıllar önce babamın vefatından sonra tanıştığım bu değerli ekiple 5.yılında da bu tarz etkinliklerle bir araya gelmeyi sürdürüyoruz. Babamı anmayı, onun öğretilerini, gençlere aktarmaya çalıştığı bilgileri bir arada tekrar hatırlayarak belki yeni kitlelere aktarmaya çalışıyoruz. Bu gerçekten çok önemli. Dolayısıyla bu etkinliklerde desteği olan herkese çok teşekkür ediyorum.” İstanbul Üniversitesi Tarih Bölümü son sınıf öğrencisi Kenan Toprak Çatkın’da, “Ahlat’a ikinci gelişim. Bundan önce de bir program aracılığıyla gelmiştim. Haluk hoca bizde çok önemli ve derin etkiler bıraktı. Zaten bu etkileri panelimizde de anlatacağız” dedi. Yapılan konuşmaların ardından program Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği Musiki Grubunun Haluk Dursun’un sevdiği müzikleri seslendirmesiyle devam etti. Arından Ahmet Haluk Dursun hocayla anısı olan çeşitli üniversite öğrencilerin paneli ve BEÜ öğretim üyesi Doç.Dr.Hasan Buğrul’un Ahlat’taki tarihi mezar taşları üzerindeki övgü içerikli yazılar adlı sunumuyla program sona erdi. Anma programı sonunda toplu hatıra fotoğrafı çektirildi. Ahlat Halk Eğitimi Merkezi konferans salonunda düzenlenen anma programına Ahlat Kaymakamı Batuhan Bingöl, Ahlat Belediye Başkanı Yavuz Gülmez, Bitlis İl Emniyet Müdürü Ortaç Şekeroğlu, Bitlis İl jandarma komutanı Tuğgeneral Eyüp Subaşı, bazı kurum amirleri, çok sayıda akademisyen, yazar, eğitimci ve öğrenci katıldı. Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kaza sonucu vefatı 2019 yılında Malazgirt Zaferi’nin 948. yıl dönümü etkinlikleri öncesi Ahlat’ta gezi ve incelemelerde buluna merhum Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun, buradaki incelemeleri sonrası kara yoluyla Van’a hareket etmişti. Dursun’un içinde bulunduğu araç, Erciş’in Bayramlı Mahallesi yakınlarında kaza yapmış, kazada Ahmet Haluk Dursun hayatını kaybetmişti.