SAĞLIK - 14 Haziran 2018 Perşembe 09:52

Panik atak en fazla gençlerde görülüyor

A
A
A
Panik atak en fazla gençlerde görülüyor

Geçmişte yaşanılan olumsuz travma, etkilenilen bir olay, ölüm korkusu gibi sebeplerle ortaya çıkan ve kişilerin sosyal yaşantılarını olumsuz etkileyen panik atak rahatsızlığına en çok ergenlik dönemindeki gençler yakalanıyor.

Geçmişte yaşanılan olumsuz travma, etkilenilen bir olay, ölüm korkusu gibi sebeplerle ortaya çıkan ve kişilerin sosyal yaşantılarını olumsuz etkileyen panik atak rahatsızlığına en çok ergenlik dönemindeki gençler yakalanıyor. Sıcakların artmasıyla birlikte terleme, çarpıntı, bunalma gibi şikayetler, kontrol edilemediği takdirde psikolojik anlamda bireyleri çöküntüye uğratıp sosyal hayatla tüm iletişimi koparan panik atak rahatsızlığına da dönüşebiliyor.


“Panik atak psikolojik rahatsızlıktır”


Panik atak rahatsızlığının kişideki nevrotizenin yüksek olmasıyla bağlantılı olduğunu söyleyen Beykent Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Psikoloji Bölümü Başkanı Dr. Öğretim Üyesi Hüseyin Ebadi şunları söyledi: “Panik atak aniden oluşur ve yaşanılan çevre, sosyal yaşantı bu duruma sebeptir. Önce hastalığın sebepleri araştırılarak hızlıca teşhisi konulduktan sonra tedaviye başlanılmalıdır.“


“En fazla gençlerde görülüyor”


Günümüzde sık rastladığımız panik atak rahatsızlığı; evden dışarı çıkamama, ölüm korkusu, toplu taşıtlara binememe gibi sonuçlar doğurarak hastanın sosyal çevresiyle iletişimi kesip, içine kapanıp her an ölümü düşünerek vakit geçiren bireylere dönüşmelerine sebep oluyor. Konuyla ilgili Ebadi, var olan şikayetler değerlendirildiğinde eğer sonuç panik atağa götürüyorsa, hemen tedaviye başlanılmalıdır. Tedavinin iki şekilde yapıldığını söyleyen Ebadi, ilaç tedavisi ve psikolojik tedaviyle hastanın iyileştirilebileceğini ve ilerlemeden sosyal yaşantısına devam edebildiğini söyledi.


“Aileye de büyük sorumluluk düşüyor”


Panik atağın tedavi edilmezse sorunun büyüyerek ağır psikolojik bozukluklara sebep olabileceğini söyleyen Ebadi: “İlaç tedavisi ve psikoterapi yardımıyla rahatsızlık giderilmeye çalışılmalıdır. Bu noktada hasta yakınlarına büyük sorumluluklar düşüyor. Hasta yakınları daima anlayışlı olmalıdır. Ayrıca hasta nelerden korkuyor ve uzaklaşıyorsa ikna edip ona yönelterek tedavi sürecinin hızlanması sağlanır. Hasta metroya binmekten korkuyorsa, ikna edin ve metroya bindirin. Evden çıkmaktan korkuyorsa ikna edip dışarı çıkarmaya, gezdirmeye çalışın böylelikle tedavi süreci daha da hızlanmış olur” diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bayburt Bayburt’ta ’Eczane Teknisyenleri ve Teknikerleri Günü’ dolayısıyla etkinler düzenlendi Her yıl 26 Nisan’da kutlanan ’Eczane Teknisyenleri ve Teknikerleri’ günü dolayısıyla Bayburt’ta da çeşitli etkinlikler yapıldı, alanında uzman isimler ve öğrenciler Eczane Teknisyenleri ve Teknikerleri Günü’nü düzenledikleri programla kutladılar. Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Eczane Hizmetleri öğrencileri tarafından ’Eczane Teknisyenleri ve Teknikerleri Günü’ münasebetiyle panel, tiyatro, söyleşi ve stanttan oluşan etkinlikler organize edildi. Düzenlenen program, panelle başladı. ’Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp: Fitoterapi’ paneline konuşmacı olarak katılan Karadeniz Teknik Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ufuk Özgen ve Akademisyen/Yazar Doç. Dr. Kenan Taştan, bitkilerin tedavi süreçlerindeki temel ve yardımcı fonksiyonlarını anlatan çok yönlü sunumlarını katılımcılarla paylaştılar. Doç. Dr. Kenan Taştan konuşmasında Geleneksel tedavi yöntemlerinin önemine vurgu yaptı. Halk arasında çok fazla bilinen ve kullanılan hacamat yöntemine özellikle ayrı bir parantez açan Taştan, “Hacamat mutlaka işin uzamanı bir hekim tarafından ve gerekli tahliller yapıldıktan sonra uygulanmalıdır. Aksi halde özellikle kan hastalıkları olan bireylerde ya da enfeksiyondan kaynaklanan problemler ciddi rahatsızlıklara yol açması söz konusu olabilir” diyerek konuştu. Prof. Dr. Ufuk Özgen ise konuşmasında birçok ilacın hammaddesini oluşturan bitkilerin şifalı özelliklerine değindi. Ancak ilaçlarla birlikte kullanılan bitkisel çayların ya da bilinçsizce kullanılan bitkisel ürünlerin çok ciddi yan etkileri olabileceğine vurgu yaptı. Etkinliğin ikinci ayağında Eczane Hizmetleri öğrencileri Şehit Recep Eşiyok Ortaokulunda öğrencilerle bir araya geldiler. Öğrenci Ecem Şahin’in kaleme aldığı tiyatro oyunu ile ortaokul öğrencilerine akıllı ilaç kullanımının önemine ve gerekliliğine dikkat çektiler. Ardından Eczane Hizmetleri öğretim elemanlarından Dr. Öğr. Üyesi Ümit Karakaş, öğrencilere ilaçlar ve akılcı ilaç kullanımı konulu söyleşisini gerçekleştirdi. Etkinlik Bayburt şehir merkezinde Yakutiye Camisi önünde kurulan stant ile son buldu. Stantta ’Doğru İlaç Kullanımı’ konusunda vatandaşla buluşan gençler, konu ile ilgili el broşürü, ilaç zamanlama ve taşıma kutusu dağıttılar. Öğrenciler, vatandaşlara ilaç ile ilgili sorular sorarak, doğru ilaç kullanımına yönelik farkındalık kazandırmaya çalıştılar. Konu ile ilgili olarak düzenleme komitesi başkanı öğrenci Nazım Onur Bulut, akıllı ilaç kullanımı hakkında bilgiler vererek, "Akıllı ilaç kullanımı konusunda toplumun bilgilendirilmesi için oldukça önemli nedenler bulunmaktadır. Bu gerekçelerin ilki modern sağlık bakımındaki kimyasal ajanların önemli rolünün olmasıdır. İkincisi bireylerin sağlıkları ile ilgili sorumluluk alabilmelerini ve uygun tedavi edici stratejilerin belirlenmesini sağlamaktır. Üçüncüsü, bireylerin tedavi edici kararlarında rol almaları ve sonraki dozlar ve süreç ile ilgili bilgilendirilme haklarının olmasıdır. Dördüncüsü ise bireylerin akılcı ve güvenli ilaç teminini ve etik olmayan ticari tanıtımdan zarar görmemelerini sağlamaktır" dedi.