SAĞLIK - 28 Mart 2017 Salı 14:34

Prof. Dr. Sezik: “Yanlış bilgilere aldırmayın, adaçayını gönül rahatlığıyla için”

A
A
A
Prof. Dr. Sezik: “Yanlış bilgilere aldırmayın, adaçayını gönül rahatlığıyla için”

Fitoterapi Derneği Başkanı Prof.

Fitoterapi Derneği Başkanı Prof. Dr. Ekrem Sezik, adaçayının bir antioksidan kaynağı olduğunu ve üst solunum yolu rahatsızlıklarında da kullanılabileceğini söyledi.


Fitoterapi Derneği Başkanı Prof. Dr. Ekrem Sezik bitki çayları arasında önemli bir yere sahip olan adaçayının faydaları ve nasıl kullanılması gerektiği hakkında bilgi verdi. Prof. Dr. Sezik, adaçayının antioksidan kaynağı olduğunu ve üst solunum yolu rahatsızlıklarında da kullanılabileceğini ifade etti. Son zamanlarda adaçayının kullanılışı ve yan etkileri hakkında yanlış bilgilerin yaygınlaştığını ifade eden Sezik,"Yanlış bilgilere aldırmayın, adaçayını gönül rahatlığıyla için" dedi.


“Turizmin gelişmesiyle adaçayı şehirlere yayıldı”


Şifalı bir bitki olarak nitelediği adaçayının tarihi hakkında bil veren Prof. Dr. Sezik, “Anadolu’da ‘adaçayı’ adı verilen, bilimsel isimleri ve dış görünüşleri birbirinden farklı 30 kadar bitki bulunmaktadır. Bunlardan şehirlerde günlük hayatımıza girmiş olan bilimsel adı ‘Salvia Fruticosa’ olanıdır. Altmışlı yıllarda, sadece Muğla - Marmaris çevresindeki kahvelerde ve halk arasında çay olarak içilirdi. Çalı şeklinde olan bu bitkinin küçük bir dal parçası, çay bardağı içine konur, üzerine sıcak su ilave edilip içilirdi. Hafif sarı renkli ve kendine has kokulu olan bu çay, diğer bölgelerde pek bilinmezdi. Turizmin ve iletişimin artması sonucu, yavaş yavaş büyük şehirlere yayılmaya başladı. Aktarlarda demetler halinde satılmaya başladı ve hâlâ satılıyor. O kadar yayıldı ki, şimdi siyah çaya seçenek olarak içilen bitki çayları arasında önemli bir yere sahip ve poşet çayları da var” diye konuştu.


“Mümkün değil!”


Son zamanlarda adaçayının kullanılışı ve yan etkileri hakkında internet ve medyanın yanlış bilgilerle dolduğunu belirten Prof. Dr. Sezik, “Adaçayının kimyasal yapısında az miktarda izoflavon genel adını dediğimiz maddeler var. Bu maddelerin benzerleri soya tohumlarında da bulunuyor ve östrojenik yani kadınlık hormonuna benzer etkiye sahip. Soyadaki bu maddeler saflaştırılıp veya yoğun özütleri halinde bu amaçla kullanılıyor. Bazı araştırmacılar, adaçayında da izoflavonlar var şeklinde düşünerek adaçayı içilirse erkeklerde üreme bozuklukları, kadınlarda düşükler ve benzeri istenmeyen durumlar meydana gelebilir diyorlar. Mümkün değil! “ dedi.


“Bilim insanları fikir yürütürken dikkatli olmalı”


Her bitkisel ürünün etkisinin alınan miktara yani doza ve üründe bulunan diğer maddelere bağlı olduğunu bildiren Prof. Dr. Sezik, “Adaçayında bu maddeler çok az. Bu konuda sıçanlarda yapılmış eski de olsa bir çalışma var; Yüksek miktarda 30 gün süre ile adaçayı ekstresi verilen erkek sıçanlarda hiçbir değişiklik olmamış, dişi sıçanlarda ise düşük tehdidi meydana gelmiş. Çalışmada verilen miktarı 60 kiloluk bir insana çevirdiğinizde kişinin günde 120 kupa, rakam yanlış değil, adaçayını 30 gün süre ile içmesi lazım! Bunun mümkün olmadığı gün gibi aşikar. Aklınıza soya yemeyelim mi gibi bir soru da gelebilir. Eğer soya yendiğinde erkek ve kadınlarda üreme bozuklukları olsa idi, devamlı soya yiyen, Çin, Kore ve Japonya’da nüfus azalırdı. Tam tersi artırıyor, çok artmasın diye planlama yapıyorlar. Şunu unutmayalım her bitkisel ürünün etkisi alınan miktara yani doza ve üründe bulunan diğer maddelere bağlıdır. Bilim adamlarının, etkiler hakkında fikir yürütürken bu hususlara dikkat etmeleri lazım. Etmeyince bu yanlış bilgiler ortalıkta gezmeye başlıyor” ifadelerini kullandı.


“Akdeniz ülkelerinde ‘halk ilacı’ olarak kullanılıyor”


Adaçayının şifalı etkilerini aktaran Prof. Dr. Sezik, “Adaçayı bitkisi Yunanistan, Ürdün, Lübnan, İsrail gibi Akdeniz ülkelerinde de yabani olarak yetişiyor ve bu ülkelerde de çay olarak içilmesinin yanında halk ilacı olarak soğuk algınlığı, hatta şeker hastalığında kullanılıyor. Halk ilacı olmasından dolayı son yıllarda üzerinde pek çok araştırma yapıldı. Değişik ülkelerde yapılan çok sayıda araştırma sonucu, iltihap giderici, antimikrobiyal, antioksidan etkilerinin olduğu bulundu. Antimikrobiyal etkisinin bulunmasından dolayı, soğuk algınlığı, nezle vb. üst solunum yolu rahatsızlıklarında kullanılması tavsiye edilmekte. Kısacası, keyif için veya siyah çayın yerine bir seçenek olarak içilen adaçayı, artık yararlı etkilere sahip şifalı bir çay olarak değerlendiriliyor” diye konuştu.


“Günde 3 kupa antioksidan etki için yeterli”


Prof. Dr. Sezik adaçayının antioksidan etkisinden yararlanabilmek için tarif de verdi. İşte o tarif; “Porselen bir kupa içine bir dal veya bir poşet adaçayı konur, sıcak su ilave edilir, üzeri kapatılır, 5 dakika kadar bekletilip, poşet çıkarılır ve içilir. Fazla tutulursa acı maddeler de suya geçeceği için, hoş olmayan bir lezzet meydana gelir. Günde 3 kupa adaçayı içilmesi yeterli antioksidan alımını sağlayacaktır. Şeker ilavesi isteğinize bağlı”.


“Soğuk algınlığında içilebilir ve gargara yapılabilir”


Adaçayının, çay olarak içilmesinin yanında gargara yapılmasını da tavsiye eden Prof. Dr. Sezik, “Çayı, antioksidan etki için kullanılan hazırlama yöntemi ile aynıdır. Hastalık sırasında ve iyileştikten sonra birkaç gün, günde 3-4 kupa içilmesi yeterlidir. Sentetik maddelerden hazırlanan gargaralar yerine adaçayı ile gargara yapılması da boğaz ağrısı olanları rahatlatacaktır. Gargara da çay hazırlar gibi hazırlanır, bekletilir, ılık çay ile gargara yapılır. Günde 5-6 defa gargara yapılmasında yarar var. Her gargaradan sonra 1 saat kadar herhangi bir şey yeyip içilmemeli ki gargara etkili olsun. Keyif için içtiğiniz adaçayını da içmeye gönül rahatlığı ile devam edebilirsiniz. İnternette ve medyada gezen yanlış bilgilere aldırmayın” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzurum Erzurum’da çiftçiye makine desteği Erzurum’da hayvancılığın geliştirilmesi ve çiftçiye destek olmak için yüzde 75 hibe destekli süt sağım, koyun kırkım ve yem ezme makinesi dağıtıldı. Erzurum’da yüzde 75 hibe destekli süt sağım, koyun kırkım ve yem ezme makinesi dağıtıldı. Erzurum İl Tarım ve Orman Müdürü Alparslan Kenger törende yaptığı konuşmada, tarımın bilhassa hayvancılığın başkenti konumunda olan Erzurum’un aynı zamanda besi materyali üretim deposu olduğunu ifade ederek, “695 bin büyükbaş, 878 bin küçükbaş hayvan varlığıyla ülkemiz hayvancılığının en önemli hayvansal üretim merkezlerinden olan ilimiz için hayvancılık, şehir ekonomisinde önemli bir yer teşkil eder. 4 milyon 700 bin dekar alanda çiftçilerimiz tarafından yapılan bitkisel üretimde bitki deseni genel anlamda hayvancılığı destekleyici niteliktedir. Bakanlığımız, valiliğimizle ve büyük şehir belediyemizin katkıları ve destekleriyle hayvansal üretimde modernizasyon ve makineleşmeye yönelik projeleri yetiştiricilerimizle buluşturmaya devam ediyoruz. Hayvansal üretimin ana unsurlarından olan süt ve değer katmak, sütün özellikle soğuk zincirle hijyenik bir şekilde endüstriyel aktarılmasını sağlamak önceliklerimiz arasında yer alıyor. Bu kapsamda süte değer projesi uygulamaya konulmuş olup dönem içerisinde desteklenen projeye ek uygulamalar ilimiz hayvancılığına önemli katkılar sundu. Sütün hijyenik şartlarda sağılması ve hayvansal üretimin iş yükünün azaltılması anlamında suç sağma makineleri, hayvan beslemede verimliliğin ana unsurlarından olan kesik yem rasyon hazırlamasında ve yem maliyetlerinin azaltılmasında katkı sağlayacak yem ezme makineleri, küçükbaş yetiştiriciliğinde yetiştiricilerimizin ihtiyacı olan koyun kırpın makineleri, bereketli meralarımıza swaplar ilimiz yetiştiricilerine ve hayvancılık sektörüne olsun diyorum” dedi. Vali Mustafa Çiftçi, AK Parti Erzurum Milletvekilleri Mehmet Emin Öz ve Abdürrahim Fırat, Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen de yaptıkları konuşmalarda; Erzurum’da tarım ve hayvancılık anlamında ciddi bir potansiyel olduğu ifade ederek bunun hem bölge hem de ülke ekonomisine katma değer olarak daha fazla harekete geçirilmesi gerektiğini dile getirdi. Konuşmaların ardından çiftçilere süt sağım, koyun kırkım ve yem ezme makineleri sembolik olarak dağıtıldı. Protokol üyelerinin de katıldığı etkinlikte koyun kırkımı yapıldı. Makine dağıtım törenine Vali Mustafa Çiftçi, AK Parti Erzurum Milletvekilleri Mehmet Emin Öz ve Abdürrahim Fırat, Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, kurum yöneticileri, çiftçiler ve vatandaşlar katıldı.
Balıkesir Başkan Deveciler, “Haksız kazanç elde etmek üzere çeşitli ürünlerde fiyat artışı yapmak isteyen zincir marketler ile vatandaşlarımızın hakkını savunmak amacıyla yaptığımız mücadelemizi aksatmıyoruz.” Burhaniye Belediyesi Zabıta Müdürlüğüne bağlı ekipler ilçe genelindeki zincir marketlere kapsamlı bir denetim gerçekleştirdi. Ekipler, hijyen kuralları, ürünlerin son kullanma tarihleri, reyon fiyatları ile kasa fiyatlarının karşılaştırılması gibi denetimlerin yanı sıra fahiş fiyat denetimi de yaptı. Zabıta ekipleri ürünlerin fiyatlarında artış yaparak haksız kazanç elde edilmesini engellemek amacıyla denetimlerini sürdürüyor. Belediye Başkanı Ali Kemal Deveciler ’in talimatı üzerine çalışmalarını sürdüren zabıta ekipleri büyük firma ve marketlerde fiyat ve etiketleri kontrol etti. Ekipler, markette rafları dolaşarak etiketleri inceleyip fahiş oranda fiyat artışı yapılıp yapılmadığını tespit etmeye çalıştı. Burhaniye Belediyesi Zabıta Müdürlüğü ekipleri fiyat etiketlerinin yanı sıra rutin kontrollerini de yapmayı ihmal etmedi. Burhaniye Belediyesi Zabıta Müdürlüğü ekiplerinin yürüttüğü çalışmalar hakkında açıklamalarda bulunan Başkan Deveciler, “Haksız kazanç elde etmek üzere çeşitli ürünlerde fiyat artışı yapmak isteyen zincir marketler ile vatandaşlarımızın hakkını savunmak amacıyla yaptığımız mücadelemizi aksatmıyoruz. Zabıta ekiplerimiz ilgili kurumlarla koordineli bir şekilde bu çalışmalarını sürdürüyor. İşletmeler ve marketler belirli aralıklar denetleniyor. Özellikle son zamanlarda kur üzerinden bahaneler üretip fahiş fiyat artışı yapan zincir marketlere taviz vermiyoruz çünkü Zabıta Müdürlüğümüzün görevlerinden biri halk sağlığını korumakla birlikte vatandaşımızın hakkını da korumaktır. Yapmış olduğumuz denetimlerde özellikle gıda ve temizlik ürünlerinde fahiş fiyat, etiket, ruhsat, hijyen, genel tertip ve düzen, işgal, işyeri önü çevre kirliliği hususlarında denetimlerimizi yapıyoruz eğer bir usulsüzlük olduğunu görürsek ilgili işletmeden savunma tutanağı tanzim ederek alış ve satış faturaları ile ilgili Ticaret İl Müdürlüğüne konuyu sevk ediyoruz, bu denetimleri yapmaya ara vermeden devam edeceğiz çünkü vatandaşlarımızın hakkını korumak bizim boynumuzun borcudur. “ dedi.
Erzurum ESKİ’den su israfına karşı seferberlik Erzurum Büyükşehir Belediyesi ESKİ Genel Müdürlüğü, Sakıp Efendi İmam Hatip Ortaokulu öğrencilerine suyun önemi ve tasarrufu hakkında eğitim verdi. Su kaynaklarının korunması ve su tasarrufu konusunda toplumun her kesimini bilgilendirme amacıyla farkındalık çalışmalarına devam eden ESKİ Genel Müdürlüğü, Sakıp Efendi İmam Hatip Ortaokulu öğrencileriyle bir araya gelerek suyun önemini anlattı. Erzurum’da su israfına karşı seferberlik başlattıklarını ifade eden ESKİ Genel Müdürü Remzi Ertek, yaşamın özünü oluşturan suya karşı daha vefalı davranmamız gerektiğini söyledi. Ertek, “Su tüm canlıların yaşamını sürdürebilmesi için verilmiş en büyük nimetlerden biridir. Bu nimetin farkında olmak, israfa karşı durmak ve gelecek nesilleri korumak hepimizin temel görevlerinden biri olmalı. Ülkemiz su stresi yaşayan ülkeler arasında yer almakta ve her geçen gün stres seviyesi artmaktadır. Toplum olarak alınacak basit önlemlerle çok ciddi su tasarrufları yapabiliriz. ESKİ olarak su bilinci oluşturma adına her kesimden vatandaşlarımızı içme suyu arıtma tesislerimizde misafir ederek, suyun uzun ve meşakkatli serüvenini gösteriyoruz. Okullara giderek öğrencilerimize farkındalık eğitimleri veriyoruz. Suyun önemi ve tasarruf ile ilgili afişlerimizi kamu kurumlarına, hastanelere, okullara asarak vatandaşlarımıza ‘Geleceğe Bir Damla Da Sen Ol’ diyoruz.” ifadelerini kullandı. Sakıp Efendi İmam Hatip Ortaokulu yöneticileri öğrencilere verilen eğitimin ardından, ESKİ Genel Müdürü Remzi Ertek ve yetkililere teşekkür etti.