GÜNDEM - 05 Mayıs 2024 Pazar 09:29

Türkiye’nin ilk ayakkabı üreten lisesi

A
A
A
Türkiye’nin ilk ayakkabı üreten lisesi

Türkiye’de ilk ayakkabı eğitimi ve üretimi yapan okul olma özelliğini taşıyan TASEV Ayakkabı ve Saraciye Teknolojisi Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi, ihtiyaç sahibi öğrenciler ve afet durumlarında bölgedekiler için yardım ayakkabıları üretiyor. Aynı zamanda İstanbul’da Çağlayan, Anadolu ve Gaziosmanpaşa adliyelerine güvenlik görevlileri için ayakkabı üretimi yapan öğrenciler, üretimden gelir elde ediyor.


Son yıllarda en çok karşılaşılan kalifiye eleman sorununa merhem olan meslek liseleri alanındaki sektörlerin gelişmesi için büyük katkı sunuyor. Türkiye Ayakkabı Sektörü Araştırma Geliştirme ve Eğitim Vakfı (TASEV) tarafından kurulan ve 2003 yılından Milli Eğitim Bakanlığı’na bağışlanan okul, yardıma muhtaç öğrencilere ayakkabı üretiyor. Malzeme desteği vakıf tarafından okula veriliyor. Buradaki öğrenciler ise yardıma muhtaç olan okullardaki öğrencilere ayakkabıları üretiyorlar. Ardından vakıf aracılığı ile üretilen ayakkabılar okullardaki öğrenciler ulaştırılıyor. Okulda eğitim gören her 9’uncu sınıf öğrencisi asgari ücretin yüzde 10’u kadar burs alıyor. Daha sonraki yıllarda ise başarılı öğrencilere bu burs verilmeye devam ediliyor. Öğrenciler aynı zamanda okulun döner sermayesine katkıda bulunan üretimler de yapıyor. İstanbul’da Çağlayan, Anadolu ve Gaziosmanpaşa adliyelerinin güvenlik görevlileri için ayakkabı üretimi yapan öğrenciler hem üretim aşamalarını iyi bir şekilde öğreniyorlar hem de kendilerine harçlık kazanıyor. Okul aynı zamanda malzeme ve lojistik desteği alarak afet durumlarında bölgedeki vatandaşlar için yine gönüllü olarak ayakkabı üretimi yapıyor.



“Adliyelerde güvenlik görevlileri için ayakkabı üretimi yaptık”


TASEV Ayakkabı ve Saraciye Teknolojisi Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Müdürü Selim Şahin, “2002 yılında Türkiye Ayakkabı Sektörü Araştırma Geliştirme ve Eğitim Vakfı (TASEV) tarafından kurulup bakanlığa devredilmiş bir okuluz. O günden bu yana vakfın ve sektörün de destekleriyle ayakkabı sektöründe eğitim vermeye devam ediyor. Bizim çapımızda ayakkabı eğitimi veren ilk okul olma özelliğini taşıyoruz. Bizden yıllar sonra bir iki okul da bu eğitimi vermeye başladı. Uzun yıllar boyunca ayakkabı eğitimi veren tek okulduk. Okulumuz içerisinde ayakkabı tasarım ve üretim dalı var. Öğrenciler el ile tasarıma başlayarak oradan 3D uygulama ile tasarımına oradan kesim, dikim, montaj süreçleri ve son olarak paketlemeye kadar sıfırdan bir ayakkabıyı üretip paketlemeye kadar tüm süreçleri öğrenmiş oluyorlar. Biz burada iki tip üretim yapıyoruz. Birincisi döner sermayeye katkı sağlamak için yaptığımız üretim. Yıllar içerisinde İstanbul’da Çağlayan, Anadolu ve Gaziosmanpaşa adliyelerine güvenlik görevlileri için ayakkabı üretimi yaptık” dedi.



“Döner sermaye için çalışan öğrenciler üretimden pay alıyorlar”


Yardım yapmak için ayakkabıları TASEV Vakfı’nın destekleri ile ürettiklerini ifade eden Şahin, “Vakıfın bize sağladığı malzemeler ile öğrencilerimi atölyelerimizde üretimlerini yapıyorlar. Daha sonra ürünleri vakıfa teslim ediyoruz. Vakıfta bunları Türkiye’nin her yerindeki ihtiyaç sahibi öğrencilere gönderiyor. Özellikle vakıf ihtiyaç sahibi öğrencilere vermeye öncelik gösteriyor. Deprem yangın ve doğal afet durumlarında ise o bölgeye yine yardım için ayakkabı üretip gönderiyoruz. Vakıf öğrenicilere 9 sınıfta askeri ücretin yüzde 10’u kadar bir burs sağlıyor. Eğer öğrenci başarılı ise bu son sınıfa kadar devam ediyor. Bunun dışında döner sermaye için çalışan öğrenciler üretimden pay alıyorlar” diye sözlerini tamamladı.



“Öğrenciye askeri ücretin yüzde 10’u kadar bir burs veriliyor”


Türkiye Ayakkabı Sektörü Araştırma Geliştirme ve Eğitim Vakfı (TASEV) Genel Koordinatörü Atilla Başlar ise, “2002 yılında tüm ayakkabı sektörünün destekleri ile 4 ay gibi kısa bir sürede içerisinde bulunduğumuz kampüs inşa ediliyor. 2003 yılında Milli Eğitim Bakanlığı’na bağışlanıyor. 20 yıldır eğitim devam ediyor. Eğitim kampüsümüzün içerisinde bir laboratuvar ve ARGE merkezi de var. Şu anda ayakkabı sektörünün test ve analiz ihtiyaçlarını karşılıyor. Milli Eğitim Bakanlığı ve vakfımız arasında yapılan bir protokol ile her yeni kaydolan öğrenciye askeri ücretin yüzde 10’u kadar bir burs veriliyor. Diğer üst sınıflara geçtiklerinde ise başarılı olan öğrencilere burs verilmeye devam ediliyor” diye konuştu.



“Ürettiğim ayakkabıyı babam giyiyor”


12’nci sınıf öğrencisi Cansu Yakar, okulda perşembe günleri atölye dersi olduğunu söyleyerek, “Burada farklı tarzda babet, spor ve bot gibi ayakkabılar yapmayı öğreniyoruz. Geçen sene çizim ve model üretim eğitimimizi tamamladık. Bu yıl ise üretim kısmına geçerek çizdiğimiz modeller tamamen bir ayakkabı haline geliyor. Okula başladığım ilk günden bu yana yaklaşık 10 tane ayakkabı üretimi yapmışımdır. Ürettiğim ayakkabıyı babam giyiyor evde kullanıyoruz” dedi.



“En sevdiğimiz ders günü üretim yaptığımız perşembe günleri”


Üretim yapılan atölye derslerinin eğlenceli geçtiğini ifade eden 12’nci sınıf öğrencisi İrem Nur Koç ise, “Bizim en sevdiğimiz ders günü üretim yaptığımız perşembe günleri oluyor. Ayakkabının ön arka montaj işlemleri, dikimleri her şeyini yapabiliyoruz. Burada öğrendiklerimiz sayesinde bir ayakkabının nasıl üretildiğini ve nerelerinde hataları olduğunu anlayabiliyoruz. İlk önce kesim makinasından sayalarını çıkartıyoruz. Sayalarının dikimini yaptırıyoruz. Daha sonra atölyelerimizde ayakkabının üretimini yapıyoruz” diye konuştu.



Türkiye’nin ilk ayakkabı üreten lisesi

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Sakarya Boz ayının orman gezintisi fotokapana yansıdı Sakarya’da ormanda gezintiye çıkan boz ayının gezintisi doğasever vatandaşın kurduğu fotokapana yansıdı. Sakarya’da yaban hayatı izlemek için ormana fotokapan yerleştiren Serdar Özergene, görüntüleri incelediği sırada ormanda dolaşan boz ayının görüntüsünü gördü. Özergene, boz ayının bölgede gezindiği görünen fotokapan görüntülerini sosyal medyada paylaştı. Binlerce kez izlenen görüntülerde, boz ayının ormanda gezmesi, bir süre sonra ağaçlık alana girerek gözden kaybolması yer alıyor. “Yaban hayatında, ayıların benim için çok özel bir yeri var” Daha öncesinde fotokapanına defalarca ayı görüntüsü yakalandığını ancak her seferinde ayrı heyecan ve mutluluk yaşadığını ifade eden Serdar Özergene, “Uzun zamandan beri amatör ve gönüllü olarak yaban hayatı gözlemlemeye çalışıyorum. Onların yuvalarına, sessiz sedasız konuk olup bu faaliyetlerimi gerçekleştiriyorum. Yaban hayatını gözlemlemek benim için çok önemli. Buradaki tespitlerimi zaman zaman resmi kurumlara zaman zaman da bu işi daha profesyonel yapan arkadaşlarımıza bildirerek onlara kaynak oluşturmaya çalışıyorum. Yaban hayatında, ayıların benim için çok özel bir yeri var. Çünkü ayıların, yaban hayatında ve ormanda şemsiye bir tür olmasından dolayı bulundukları yerde bolluk ve bereket var diyebiliriz. O yüzden onların bu hareketleri, beslenmeleri ve yavruları ile bir yerden başka bir yerlerine gidişlerini gözlemlediğim zaman mutlu oluyorum. Bu görüntü ilk görüntüm değil, bundan önce defalarca fotokapanıma ayı görüntüsü yakalandı. Ama her seferinde ilk günkü gibi heyecan ve mutluluğu yaşıyorum” dedi.
Bursa Osmangazili gençler Türkçe rapin yıldızlarıyla coştu Osmangazi Belediyesi tarafından 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı çerçevesinde düzenlenen 1. Osmangazi Gençlik ve Spor Şöleni’nin ilk gününde sahneye çıkan Reckol, Kuty ve Ege Boran, verdikleri konser ile Osmangazili gençlerin bayram coşkusuna ortak oldu. Osmangazi Meydanı’nda düzenlenen konser programında sahneye ilk olarak Türkçe rapin son dönemdeki en popüler isimlerinden Reckol çıktı. Ünlü rapçiyi dinlemek isteyen hayranları, saatler öncesinden Osmangazi Meydanı’na akın etti. Konserine gençlerin ağzından düşmeyen şarkısı Talibana ile başlayan Reckol, kendisini dinlemeye gelen binlerce hayranı ile birlikte sevilen şarkısını coşkuyla hep bir ağızdan seslendirdi. Hareketli şarkıları ve muhteşem enerjileriyle Osmangazili gençlere unutamayacakları bir gece yaşatan ünlü rapçi, harika performansıyla hayranlarından büyük alkış aldı. Konserin ikinci bölümünde ise Türk rapinin genç yıldızları Reckol, Kuty ve Ege Boran birlikte sahneye çıktı. Aradan Çok Yıllar Geçti, Öldürdün Beni, İmkansız ve Sil Baştan gibi gençler tarafından oldukça beğenilen şarkılarını birlikte seslendiren üçlü, yaklaşık iki saat boyunca Osmangazili gençlere unutulmaz bir gece yaşattı. Sahneye çıkarak gençleri selamlayan Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın, “Bursalı olan Reckol, kentimizin bir değeri. Son dönemde Türkçe rapin en önemli isimlerinin başında geliyor. Gençlerimiz tarafından büyük ilgi gören bu müzik gurubuna önemli katkıları olmuş bir isim. Ben inanıyorum ki kendisini çok daha iyi yerlerde göreceğiz. 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nı bugün başlattığımız etkinlikler ile üç gün boyunca kutlayacağız. Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün dediği gibi gençlerimiz bizim ümidimiz. Gençlerimizi hem sahnede hem alanlarda görmek istiyoruz. Şimdi müzik zamanı. Reckol’a ve bu konserde bizleri yalnız bırakmayan siz gençlerimize teşekkür ediyorum. 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nızı şimdiden kutluyorum” dedi. Reckol da yaptığı konuşmada, “Gençler, sizin gibi başkanlarımız sayesinde artık eğlenebiliyor. 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı gibi anlamlı bir günde böyle güzel etkinlikleri biz gençlere sunduğunuz için size teşekkür ediyoruz” diye konuştu. Başkan Aydın, konuşmasının ardından Reckol’a çiçek ve plaket takdim ettim.
Bursa Başkan Birkan: "Türk gençliğine güveniyoruz" ANASİAD Genel Başkanı Hakan Birkan, 19 Mayıs’ın Türk gençliğine armağan edilmesinin Atatürk’ün gençlere duyduğu güvenin bir göstergesi olduğunu vurguladı. Türk gençliğinin Atatürk’ün açtığı yolda ve gösterdiği hedeflere doğru yürüyerek, Türkiye’yi çağdaş uygarlık seviyesinin üzerine taşıyacağına inandığını belirten Birkan, iş dünyasının gençlere olan güveninin de büyük olduğunu söyledi. Birkan yaptığı açıklamada şu cümlelere yer verdi; “Mustafa Kemal Atatürk, 19 Mayıs 1919’da Samsun’a çıkıp, bağımsızlık mücadelemizin ilk adımını atmış ve bu önemli günü gençlerimize bayram olarak bırakmıştır. Atatürk, geleceğin gençlerin ellerinde ve yüreklerinde şekilleneceğine inanarak onlara güvenmiştir. Bizler de bu düşünce doğrultusunda, Türkiye’nin geleceğinin teminatı ve aydınlık yarınların mimarları olarak gençlerimize güveniyoruz. Türkiye’yi çağdaş medeniyetler seviyesine taşıyacak en büyük gücümüz gençlerimizdir. Türk iş dünyası olarak bize düşen sorumluluk, gençlerimize güvenmek ve onlara destek olmaktır. Atatürk’ün vatanımızın bölünmez bütünlüğü ve birlik beraberliğimizin sağlanması hedefiyle başlattığı kurtuluş mücadelesinin yıl dönümünde, Türk iş dünyası adına 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nı kutluyor, gazilerimizi ve şehitlerimizi bir kez daha saygı ve rahmetle anıyorum.”