ASAYİŞ - 23 Nisan 2024 Salı 12:03

Yasadışı silah ticareti soruşturmasında 21 şüpheli tutuklandı

A
A
A
Yasadışı silah ticareti soruşturmasında 21 şüpheli tutuklandı

İstanbul merkezli 11 ilde düzenlenen "Mahzen-28" operasyonunda, yasadışı silah imalatı ve kaçakçılığı yaptıkları gerekçesiyle gözaltına alınan 41 şüpheliden 21’i tutuklandı. Tutuklananlar arasında silah fabrikası sahibi Mustafa K.’nın da bulunduğu öğrenildi.



Silah kaçakçılarına yönelik geçtiğimiz günlerde İstanbul merkezli 11 ilde düzenlenen “Mahzen-28” operasyonu kapsamında, çok sayıda silah, mühimmat ve silah parçaları ele geçirilmiş, baskınlarda 41 şüpheli yakalanmıştı.


Yasadışı silah üretimi ve ticareti yapmak, çok miktarda silahı bütün ve parça halinde başka kişilere aktarmak ve çıkar amaçlı organize çeteler ile uyuşturucu tacirlerine silah temin etmekle suçlanan şüpheliler emniyetteki işlemlerinin ardından dün Kartal’daki Anadolu Adalet Sarayı’na sevk edilmişti. Mahkemeye çıkarılan şüphelilerden 20’si adli kontrol şartıyla serbest bırakılırken, aralarında silah fabrikasının sahibi Mustafa K.’nın bulunduğu 21 şüpheli ise tutuklanarak cezaevine gönderildi.



Olayı geçmişi


İstanbul Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerince yasadışı silah imalatı ve silah kaçakçılığı yapan suç ağlarına yönelik 18 Nisan’da İstanbul merkezli 11 ilde eş zamanlı olarak “Mazen-28” operasyonu düzenlenmişti. İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında düzenlenen operasyonda 41 şüpheli yakalanarak gözaltına alınmıştı. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya tarafından geçtiğimiz Perşembe günü duyurulan operasyona ilişkin ele geçirilen silah ve mühimmat dün İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nde sergilenirken, soruşturmaya ilişkin çarpıcı detaylar ortaya çıktı.



Polisin şehit olduğu saldırıda benzer marka silahlar çıkınca soruşturma derinleştirildi


İstanbul Kağıthane’de 25 Ağustos 2023 tarihinde uyuşturucu çetelerine karşı yapılan operasyonda saldırıya uğrayan polis memuru Hakan Telli, şehit düşmüştü. Saldırının ardından seri operasyonlar düzenleyen İstanbul polisi, 39 şüpheliyi yakalarken, bu kişilere ait ev ve iş yerlerinde yapılan aramalarda çok sayıda silah ele geçirmişti. O tarihlerde ele geçirilen silahların izini süren İstanbul Organize Suçlarla Mücadele Şubesine bağlı birimler, bazı silahların yasal fabrikada yasadışı yollarla üretildiği istihbaratına ulaştı. İstanbul, Ankara ve Antalya’da bir firmaya ait atölyelerde üretildiği tespit edilen silahların çetelere ve yeraltı örgütlerine pazarlandığı ortaya çıkarıldı. Hakan Telli’nin şehit edilmesinde ele geçirilen söz konusu markaya ait silahın izi sürülerek devam edilen çalışmalar, polisi “Mahzen-28” operasyonuna kadar götürdü ve söz konusu silahların birkaç fabrikada illegal olarak üretildiği tespit edildi.



Yasadışı silah ticareti deşifre edildi


Yürütülen soruşturma çerçevesinde 3 uzun namlulu tüfek, 236 otomatik silah, 340 otomatik silah parçası, 251 silah üst gövdesi, 287 dipçik, 2 bin 572 namlu ve 110 şarjör, bin 17 tabanca, 190 tabanca üst sürgü takımı, 682 tabanca namlusu, 2 bin 5 tabanca gövdesi, 827 sürgüsü, 153 kabzası ve 435 tabanca seri aparatı, silah kalıpları, çeşitli çapta 5 bin mermi, suçtan elde edildiği değerlendirilen 200 bin lira ile çok sayıda silah parçalarının ele geçirildiği operasyon, İstanbul, Ankara, Antalya, Düzce, Eskişehir, Kocaeli, Mersin, Sakarya, Samsun, Trabzon ve Yalova’da gerçekleştirilmişti.


Sorguları tamamlanan ve bu sabah adliyeye sevk edilen şüpheliler, yasadışı silah üretimi ve ticareti yapmak, çok miktarda silahı bütün ve parça halinde başka kişilere aktarmak ve çıkar amaçlı organize çeteler ile uyuşturucu tacirlerine silah temin etmekle suçlanıyor.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bayburt Bayburt’ta basit yaralama suçunda taraflar TSK’ya bağış yapma şartıyla uzlaştılar Bayburt’ta ’Basit Yaralama’ suçunda taraflar Türk Silahlı Kuvvetlerine (TSK) 10 bin lira bağış yapılması noktasında anlaştılar, dosya mahkemeye intikal etmeden çözülerek kapatıldı. K.A ve B.N.K isimli iki arkadaş dışarıda vakit geçirdikleri sırada araçla yanlarına gelen H.A ve R.A isimli şahıslar tarafından darp edildiler. Darp edildikleri iddiasıyla emniyete başvuran iki arkadaş H.A ve R.A’dan şikayetçi oldular. Mağdurların şikayeti üzerine şüpheliler H.A ve R.A hakkında ’Basit Yaralama’ suçundan soruşturma başlatıldı. Cumhuriyet Başsavcılığının yürüttüğü çalışmalar sonucunda dosyadaki suçun uzlaştırmaya uygun bir suç olduğu belirlendi, dosya Bayburt Cumhuriyet Başsavcılığı Uzlaştırma Bürosuna gönderildi. Uzlaştırma bürosu ekipleri, mağdur taraflarla uzlaşma şartlarını görüşmek için bir araya geldiler. Mağdur K.A ve B.N.K, TSK’ya bağış yapılması şartıyla şüphelilerle uzlaşacağını uzlaştırma bürosu ekiplerine bildirdiler. K.A’nın ve B.N’K’nın uzlaşma talebini kabul eden şüpheliler, TSK’ya 10 bin lira bağışta bulundular. Uzlaştırma Bürosu görevlilerinin titizlikle yürüttüğü çalışmalar sonucunda dosya mahkemeye intikal etmeden, çözüme kavuşturularak kapatıldı. Bununla birlikte, Uzlaştırma Bürosunda görevli Cumhuriyet Savcısı Asya Büşra Alim, taraflarla görüşme sağlayan uzlaştırmacılara titiz çalışmalarından ötürü teşekkür ederek, kişi onarıcı adalet anlayışına hizmet etme gayreti içerisinde olduklarını, kamuya yararlı edimleri Uzlaştırma Bürosu ekipleriyle birlikte gerçekleştirdiklerini ve çalışmaların özenle yürütüldüğünü vurguladı.
Bayburt Uzlaştırma Büro ekiplerince bir dosya daha çözüme kavuşturuldu Bayburt’ta özel bir diş kliniğine tedavi olmak için başvuran H.H.O isimli hasta, kendisine yanlış tedavi uygulandığı gerekçesiyle B.S.G isimli doktordan şikayetçi oldu. Mağdur H.H.O, şikayetçi olduğu doktorla Türkiye Erozyonla Mücadele, Ağaçlandırma ve Doğal Varlıkları Koruma Vakfı’na (TEMA) bağış yapma şartıyla uzlaşmaya vardı. Anlaşma sağlanan dosya ise Uzlaştırma Bürosu ekiplerinin çalışmaları sonucunda kapatıldı. H.H.O isimli bir vatandaş, tedavi olmak için gittiği özel diş kliniğinde diş hekimi B.S.G’nin kendisine yanlış tedavi uyguladığı iddiasıyla doktordan şikayetçi oldu, B.S.G, hakkında ’Taksirle Bir Kişinin Yaralamasına Neden Olma’ suçundan soruşturma başlatıldı. Dosyanın Bayburt Cumhuriyet Başsavcılığına intikal etmesi sonucunda dosya incelendi, suçun uzlaştırmaya tabi olduğu belirlendi. Devreye giren Cumhuriyet Başsavcılığı Uzlaştırma Bürosu ekipleri, mağdur H.H.O ile görüşme sağladılar. Mağdur H.H.O, şüpheli B.S.G’den TEMA Vakfı’na 150 fidan bağışta bulunmasını istedi. Daha sonra şüpheli B.S.G ile bir araya gelen uzlaştırma bürosu ekipleri, H.H.O’nun talebini B.S.G’ye ilettiler. H.H.O’nun isteğini kabul eden doktor ise, 150 fidan karşılığında TEMA Vakfı’na 12 bin 800 lira bağışta bulundu. Mahkemelerin iş yükünün azaltılması amacıyla yapılan uzlaşma görüşmeleri sonucunda, taraflar edimli olarak uzlaşmayı kabul etmiş oldular. Uzlaştırma Bürosu ekiplerinin özverili çalışmalarıyla bir dosya daha sonuca vardırılarak, kapatıldı. Öte yandan, Uzlaştırma Bürosunda görevli Cumhuriyet Savcısı Asya Büşra Alim, kamu yararı gözeten çalışmaların özenle devam ettiğini bildirerek, Uzlaştırma Bürosu ekiplerine çalışmalarından ötürü teşekkürlerini iletti. Önceliklerinin kamu yararı olduğunun altını çizen Savcı Alim, Bayburt Cumhuriyet Başsavcılığı Uzlaştırma Bürosu olarak çalışmaları özenle ve önemle yürüttüklerini söyledi.
Erzincan Erzincan’da Filistin’e destek yürüyüşü yapıldı Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi (EBYÜ) öğrencileri tarafından, İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarına tepki göstermek, Avrupa ve Amerika’da çeşitli üniversitelerde Filistin için yapılan protestolara destek vermek amacıyla ‘Gazze İçin Yürüyüş ve Dua’ programı düzenlendi. EBYÜ’de öğrenim gören öğrenciler ile akademik ve idari personelin yanı sıra çok sayıda Erzincanlı vatandaş, İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarını protesto etmek ve aynı amaçla ABD ile Avrupa’daki üniversitelerde yapılan eylemlere destek vermek amacıyla EBYÜ kampüsünde toplandı. Program, İlahiyat Fakültesi öğrencilerinden Eyüp Budak’ın okuduğu Kur’an-ı Kerim tilaveti ile başladı. Daha sonra öğrenciler, İngilizce ve Türkçe, "Gazze’de katliam var, sesini yükselt", "Bugünün Nazi’si işgalci İsrail", "Kudüs için, ilk kıblemiz Mescid-i Aksa için, Filistin için" yazılı pankart açtı. Özgür Filistin eylemlerine destek olmak amacıyla gerçekleştirilen programda EBYÜ öğrencileri adına basın açıklamasını Furkan Çoban okudu. Açıklamada şu metne yer verildi: “Allah’ın ve sizin düşmanlarınızı ve onların gerisinde olup sizin bilmediğiniz, ama Allah’ın bildiklerini korkutup caydırmak üzere, onlara karşı elinizden geldiği kadar güç ve savaş atları hazırlayın. Allah yolunda harcadığınız her şeyin karşılığı, zerrece haksızlığa uğratılmadan size tastamam ödenecektir. Bir asırdır Filistin’i işgal etmeye çalışan Siyonist terör şebekesi yaklaşık 210 gündür Gazze halkına zalimce saldırmaya devam ediyor. Filistin’de göğe yükselen bebeklerin ve çocukların feryadı, katledilen binlerce masum çocuğun mazlumiyeti; arşı alayı titretti ve arştan arza, yeryüzü şeytanlarının ve zalimlerin fermanı olarak indi. Ve dünyanın dört bir tarafında yeryüzünün vicdan ehli insanları, bataklığa düşmüş insanlığın onurunu ayağa kaldırmak adına bir devrim ateşini tutuşturdular. Bu devrim ateşi elden ele tüm ülkelerin ve milletlerin ufkunu aydınlatmaktadır. Filistin davasına destek amaçlı yapılan bu eylemler Siyonizm’in temsil ettiği küresel şeytani düzene karşı haklı bir isyandır. Başta Amerika ve Fransa olmak üzere, Batı dünyasının birçok yerinde en saygın kabul edilen üniversitelerde gönüldaşlarımız ayağa kalkarak isyan ateşine destek vermiş ve küresel intifadanın bir parçası olmayı tercih etmiştir. Birçok akademisyen ve öğrenci, bu davaya destek olmuştur. İntifada ateşi, sinelerinde yürek taşıyan herkesi etkisi altına almıştır. Tüm tedbir ve baskılara rağmen, onurlu gençlerin ve akademisyenlerin isyanları engellenememektedir. Binlerce öğrenci ve akademisyenin tutuklanması, sonucu değiştirmemiştir. Buradan zulme sessiz kalmayan bu onurlu akademisyenleri ve öğrencilerini selamlıyoruz. Ey vicdanlı ve aziz halkımız; sizler de kalkın ve bu insanlık zincirinin halkalarını oluşturun. Bu insanlık devrimine siz de iştirak edin. Gönülleriniz bu dava için atsın, Diliniz bu davayı konuşsun ve kalemleriniz bu davayı yazsın. İnsanlığın ikiye ayrıldığı bir zamanda aziz ve özgür insanların saflarında yer alın ve küresel intifadanın şerefini bir madalya olarak taşıyın. Bu şeref sizden sonraki nesillere de aktarılsın. Küresel intifadaya ve bu intifadayı kuşanan özgür ruhlu cesur yüreklere selam olsun. Ve buradan tekrar hatırlatıyoruz: Ehli Vicdan, Ehli iman olan ve kalbinde zerrece İnsanlık taşıyan herkese diyoruz ki küresel boykot mallarını almayın-aldırmayın. Unutmayın ki alınan her boykot malı bir bomba, bir tank veya bir füzedir. Ümmetin ve insanlığın izzet örtüsüne dokunan Siyonist eller varsa, onlara karşı çıkan yiğitler, Sütçü İmamlarda vardır elbet. Nihayetinde Şanlıurfa’dan bir yiğit çıktı adı Hasan saklanan idi. İmanı gayreti cesareti kabul etmedi bu zilleti ve canını Rabbi Rahmana teslim etti. Rabbimizden niyazımız şehidimizin attığı bu adımın zulmün tahtını sarsması ve İslam dünyasının bu zelilce seyirciliğine son vermesidir. Gazze’yi unutmama ve unutturmama adına elimizden ne geliyorsa yapacağız, insanlık ve Müslümanlığın bağrına hançer saplanmış iken buna seyirci ve ilgisiz kalmak elbette mümkün değildir. Son olarak buradan tüm dünyaya haykırıyoruz: Kudüs ve Mescidi Aksanın kurtuluşu için yapılacak olan her türlü meşru eylemin yanındayız, tarafıyız ve destekçisiyiz. Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi öğrencileri.” Basın açıklaması sonrasında yapılan yürüyüş ile program nihayete erdi.