YEREL HABERLER - 14 Aralık 2012 Cuma 14:54

12-18 ARALIK YOKSULLARLA DAYANIŞMA HAFTASI

A
A
A
12-18 ARALIK YOKSULLARLA DAYANIŞMA HAFTASI

Erzurum Sosyal Hizmetler İl Müdürü Sultan Murat Aydın, "Dayanışma duygusunu güçlendirmek, yardımlaşma kültürünü yaymak, yoksulluğu yenmenin yöntemlerini araştırarak uygulamaya koymak, gönüllü kuruluşlarla sivil toplum örgütlerini bir araya getirerek yoksulluk sorununa gönül birliği ve güç birliği yaparak sahip çıkmak amacıyla, 1993 yılından itibaren, 12-18 aralık tarihleri arasında bulunan hafta `Yoksullarla Dayanışma Haftası` olarak ilan edilmiş olup Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı tarafından 2011 yılından itibaren kutlanmaya başlanmıştır," dedi.
Haftayla ilgili açıklama yapan Aydın, şöyle konuştu:
"Sosyal yardımlaşma ve dayanışmayı teşvik etmek, Cehalet, fakirlik ve hastalıkla mücadelede birlik sağlamak, yoksulluğu yok etmenin ve verimliliği artırmanın çarelerini araştırmak, insani ilişkilerde birlik beraberlik, sevgi, saygı, düzen ve saygınlığı sağlamaya katkıda bulunmak, toplumsal kalkınma ve refahı tabana yaymanın temelini teşkil eden paylaşmayı tavsiye ve telkin etmek, amaçları ile hareketin önemine binaen her yıl 12-18 Aralık tarihlerinde kutlanan Yoksullarla Dayanışma Haftası, Müdürlüğümüz tarafından çeşitli etkinliklerle, yoksul ve yardıma muhtaç vatandaşlarımızla birlikte kutlanacaktır. İçinde yaşlılık dolayısıyla kişisel bakımlarını sürdüremeyenlerin de bulunduğu yaklaşık 6603 özürlüyü evde bakım ücreti hizmetinden yararlandıran kurumumuz, bu kapsamda 2007 yılından itibaren 120.668.869,43TL ödeme yapmış yine bağlı özel bakım merkezlerinde çoğu yaşlılık nedeniyle kişisel bakımını yapamayan 260 özürlünün barındırılmasını sağlamıştır. Bu hizmet kapsamında özel bakım merkezlerine aylık ortalama 350.000,00 TL ödeme yapılmaktadır. Ayrıca Müdürlüğümüz tarafından sosyal ve ekonomik destek hizmetleri kapsamında 979 çocuğumuz için ailelerine nakdi yardım yapılmakta olup bu hizmet kapsamında 2012 yılında yaklaşık 5 milyon lira ödeme yapılmıştır. Yoksullukla mücadelede çeşitli çalışmaları halen devam eden Müdürlüğümüz yine aynı kapsamda Alan Tarama çalışmalarını sürdürmektedir. Alan tarama çalışmaları kapsamında 10363 aileye ulaşılmış ve bu ailelerden ``Acil Riskli`` ve ``Kısmen Yüksek Riskli`` 310 aileye uygun hizmet modelleri uygulanmıştır. Yoksulluk veya fakirlik, günlük temel ihtiyaçların tamamını veya büyük bir kısmını karşılayacak yeterli gelire sahip olmama durumu olarak tanımlanıyor olsa da biz Kurum olarak, eğitim, sağlık, rehberlik, danışmanlık v.b. imkanlara erişim olanaklarının düşüklüğünü de yoksulluk olarak değerlendirmekte ve gerek ekonomik destekle, gerekse bu imkanlara erişimi kolaylaştırmak şeklinde yoksullukla mücadelemizi sürdürmekteyiz. Yoksulluğa karşı dur demek için toplumun topyekun seferber olması gerektiği bilinci ile toplumumuzda zaten var olan yardımlaşma ve dayanışma bilincinin daha da artması ümidiyle 12-18 Aralık Yoksullarla Dayanışma Haftasını kutlarım."
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kars TAB Gıda 2000’inci restoranını Kars’ta açtı Hızlı servis restoran işletmecisi TAB Gıda, Türkiye’de 2000’inci restoranını Kars’ta açarak ekonomiye katkısını ve sunduğu istihdam imkanlarını daha da güçlendirdi. Hızlı servis restoran operatörü TAB Gıda, Edirne’den Kars’a uzanan büyüme vizyonu doğrultusunda, çatısı altındaki 7 markadan, ekosistem şirketlerinden ve dijitalleşme yatırımlarından aldığı güçle yeni restoran açılışlarına devam ediyor. Şirket, Burger King markasıyla Kars’ta 2000’inci restoranını açarak Türkiye’nin her noktasını kapsayan büyüme stratejisinde önemli bir dönüm noktasına imza attı. Restoran, şirketin hizmet kalitesinin yanında oluşturacağı işgücü ve ekonomik hareketlilikle de bölgeyi destekleyecek. "Her yıl restoran portföyümüzün yüzde 10’u kadar yeni restoran açarak ülkemizin her yerinde büyümeyi sürdürüyoruz" Açılışı değerlendiren TAB Gıda Yönetim Kurulu Başkanı Erhan Kurdoğlu, "Türkiye’nin lider hızlı servis restoran operatörü olarak 30 yılı aşan yolculuğumuzda kendimize her zaman yeni hedefler koyarak daima ileri gitmeyi benimsedik. Bu kapsamda, her yıl portföyümüzün yaklaşık yüzde 10’una karşılık gelen sayıda yeni restoran açmayı sürdürüyoruz. İstanbul’da tek bir restoranla başladığımız hikâyemiz, bugün Türkiye’nin dört bir yanına yayıldı. Bu yolculukta 2000’inci restoranımızı Kars’ta açmanın gururunu yaşıyoruz. Türkiye’deki mutfak tercihlerinin yüzde 85’ini kapsayan yedi markamızla güçlü bir büyüme hikâyesi yazmaya devam ediyoruz. Büyürken hem ülkemizin ekonomisine destek oluyoruz hem de restoranlarımızla daha fazla istihdam oluşturuyoruz. Büyüme başarımızda; stratejik karar alma yetkinliğimiz, operasyonel verimliliğimiz, pazar dinamiklerini ve tüketici eğilimlerini doğru okuyabilmemiz ve yüksek inovasyon kapasitemiz kadar gıda işletmeciliği konusundaki ihtiyaçlarımızı kendi bünyemizde karşılamamıza imkân tanıyan ekosistem şirketlerimizin önemli payı bulunuyor. Şirket olarak uzun vadeli bakış açımızla yatırımlarımızı istikrarlı biçimde sürdürürken paydaşlarımız için kalıcı değer üretiyoruz. Dünya çapında sevilen markaları, gıda ve hijyen standartlarından ödün vermeden Türkiye’deki tüketicilerin beklentilerine uygun yeniliklerle sunma kabiliyetimizin yanı sıra, kendi oluşturduğumuz ve yakın coğrafyalardan başlayarak yurt dışına da açtığımız markalarımız da uzun yıllardır pazarda öncü konumda olmamızın temel unsurları arasında yer alıyor. TAB Gıda’da markalarımızın dengeli yapısı, müşteri odaklı inovasyonlarımız ve dijitalleşme yatırımlarımız bizi güçlü bir şekilde ileri taşıyor. Ekosistem şirketlerimizin sağladığı benzersiz destekle, önümüzdeki dönemde de sürdürülebilir değer oluşturarak büyümeye devam edeceğiz" dedi. "Teknoloji yatırımlarımızla, Franchise sistemimizle ve operasyonel gücümüzle liderliğimiz ve sürdürülebilir büyümemiz güçlenerek devam ediyor" Şirketin teknoloji yatırımları, sürdürülebilir ve dengeli iş modeliyle büyümeye devam ettiğinin altını çizen TAB Gıda Yönetim Kurulu Başkan Vekili Korhan Kurdoğlu ise şöyle konuştu: "Şirketimizde inovasyon kapasitemizin yanında, franchise ekosistemimiz, güçlü operasyon yapımız, entegre ekosistemimiz, markalarımızın rekabet gücü ve uzun vadeli yatırım disiplinimizle bugün bir kilometre taşına daha imza attık. 2000’inci restoranımızın Kars’ta açılması, uzun vadeli büyüme modelimizin bir yansıması. Türkiye’nin her noktasında ekonomiye katkı sağlayacak, istihdam oluşturacak, teknolojik yeniliklerle hizmet sunacak ve bölgesel potansiyeli harekete geçirecek yatırımlar yapmaya devam ediyoruz. Restoranlarımız işimizin kalbinde yer alıyor ve bu bilinçle onları birer deneyim alanına dönüştüren önemli yatırımlar yapıyoruz. Yalnızca lezzetli ve kaliteli ürünler sunan noktalar olarak görmediğimiz restoranlarımızı, veriye dayalı çalışan, teknolojiden beslenen ve müşterisini yakından tanıyan modern ve dijital deneyim merkezlerine dönüştürüyoruz. Aynı zamanda franchise ağımızı güçlendiriyoruz ve markalarımızı daha fazla yatırımcıyla buluşturmayı sürdürüyoruz. Sadece restoran sayısı açısından değil; teknolojiyi etkin kullanma ve yenilikçi çözümler geliştirme konusunda da öncü bir yaklaşımı sürdürüyoruz. Hedefimiz, yalnızca Türkiye’de değil, dünya genelinde teknoloji ve yapay zekâ kullanımında sektörün lider şirketleri arasında yer almak. Entegre tedarik zincirimiz, güvenilir ve yüksek operasyonel standartlarımız ve teknolojik ilerlemeyi merkeze alan yönetim yaklaşımımız ve bu yetkinlikleri hayata geçiren insan kaynağımız sayesinde büyüme hedeflerimizi yerine getiriyoruz. Kars’ta açılışını yaptığımız 2000’inci restoranımızla beraber, sunduğumuz fırsatları, üstün hizmet kalitemizi, markalarımızın gücünü ve istihdam olanaklarımızı ülkemizin her köşesine taşımayı sürdüreceğiz. Ülkemizdeki varlığımızı daha da genişletirken sürdürülebilir büyüme yolculuğumuzda da kararlılıkla ilerleyeceğiz." 2 bin restoran ve 22 bini aşkın çalışanla Türkiye ekonomisine destek Yapılan açıklamaya göre, bugün 2000’e ulaşan restoran sayısıyla şirket, Türkiye’nin yanı sıra Gürcistan, Kuzey Makedonya ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde de restoranlar işletiyor. Franchise operasyonları dahil 22 bini aşkın çalışan istihdam eden şirket, Türkiye ekonomisine sunduğu önemli katkıları her gün artırıyor. Şirket bünyesinde, Burger King, Sbarro, Popeyes, Arby’s ve Subway gibi dünya çapında başarılı olmuş markalar ve Usta Dönerci ve Usta Pideci gibi şirketin sıfırdan oluşturduğu iki marka olmak üzere toplam 7 marka bulunuyor. Ana hissedarı TFI TAB Gıda Yatırımları’nın kurduğu birbiriyle entegre çalışan dev gıda ekosistemi sayesinde şirket, gıda tedarikini ve lojistik operasyonlarının büyük bölümünü kendi içinde karşılayarak Türkiye’den dünyaya örnek olan bir iş modeliyle çalışmaya ve büyümeye devam ediyor.
Denizli Tüp mide ameliyatı hastalara konfor ve ağrısız bir tedavi imkanı sunuyor DENİZLİ (İHA) – Denizli’de aşırı kilolarından kurtulmaları için ağrısız tüp mide ameliyatı uygulanan iki hasta, sağlıklı kilo kaybını günlük yaşamlarını daha rahat sürdürerek sağladı. Ağrısız tüp mide ameliyatları hakkında bilgi veren Öğr. Üyesi Prof. Dr. Onur Birsen, "Ağrısız tüp mide ameliyatı olarak da bilinen perigastrik blokaj yöntemiyle gerçekleştirdiğimiz sleeve gastrektomi (tüp mide) ameliyatlarında, hastalar ameliyat sonrasında çok daha kısa sürede sağlığına kavuşmakta ve belirgin şekilde daha az ağrı hissetmektedir. Perigastrik blokaj tekniği, ameliyat sırasında mide çevresindeki sinir hatlarına uygulanan bölgesel bir anestezi yöntemi olup, hastanın ameliyat sonrası ağrı kontrolünü önemli ölçüde iyileştirir. Bu sayede hastalar hem erken yürüme olabilmekte hem de normal yaşantılarına daha hızlı dönebilmektedir. Ayrıca bu yöntemin kullanılması, ameliyat sonrası narkotik ağrı kesicilere duyulan ihtiyacı azaltarak hem daha konforlu hem de daha güvenli bir iyileşme süreci sağlamaktadır. Sleeve gastrektomi zaten kapal) olarak uygulandığı için hastaların iyileşme süreci kısa olsa da, perigastrik blokaj sayesinde bu konfor bir adım daha ileri taşınmaktadır. Kısacası, uyguladığımız bu yöntemle hastalarımız ameliyat sonrası dönemi daha rahat geçirirken, hızlı ve güvenli bir şekilde sağlıklarına kavuşmaktadır. Bu yöntemi son olarak iki hastamıza başarıyla uyguladık ve her iki hastamızın da ameliyat sonrası süreci son derece rahat ve konforlu geçirdiğini gözlemledik" dedi. "Kilolarım yüzünden yaşadığım zorluklar artık geride kaldı." Ameliyat sonrası kilo vermeye başlayan hasta Erkan İpek de iyileşme sürecini şu sözlerle anlattı: "Ameliyat olmaya karar vermeden önce endokrin bölümünde uzun süre tedavime devam ettim. Bu süreçte 50 kilo verdim fakat kısa sürede geri aldım. Ardından akupunktur denedim, 35 kilo verdim ama 45 kilo geri aldım. Daha sonra diyetisyen eşliğinde diyetler yaparak 40 kilo vermeyi başardım; fakat 50 kilo geri aldım. Tüm bu denemelerden sonra artık ameliyatsız bu sorunun çözülemeyeceğini anladım ve ameliyat olmaya kesin olarak karar verdim. Kilolu olmak normal hayatımı her anlamda etkiliyordu; ayakkabılarımı bağlayamaz hale gelmiştim, nefes nefese kalıyordum ve gerçekten büyük bir eziyet çekiyordum. Kilolu olmak hem fiziksel hem de ruhsal açıdan oldukça zor ve sağlığım açısından ciddi riskler taşıyordu. Bu nedenle bu ameliyat benim için bir dönüm noktası oldu. Ameliyattan sonra toparlanma sürecim beklediğimden daha rahattı. Ağrılarım minimum seviyedeydi. Şu an kendimi daha hafif, daha enerjik ve daha umutlu hissediyorum." Ameliyat olan diğer hasta Rafet Akbaş ise "Kilo artık vücuduma zarar vermeye başlamıştı. Nefes almakta zorlanıyor, yürürken hemen yoruluyor, günlük işlerimi bile yapamaz hale geliyordum. Üstelik abimin daha önce Onur Hoca’da ameliyat olup gözlerimin önünde nasıl değiştiğine birebir şahit oldum. Kısa sürede verdiği kilolarla hem sağlığına kavuştu hem de hayatına çok daha konforlu bir şekilde devam etmeye başladı. Bu değişimi görünce, benim için de en doğru kararın ameliyat olduğuna inandım. Ameliyattan sonra şu an çok rahatım, kendimi daha özgür hissediyorum. Artık geleceğe dair umutlarım daha güçlü" ifadelerini kullandı.
Eskişehir Ankara’dan gelen "Kurbağa Adamlar" da kayıp öğretmenin arama çalışmasına katıldı Ankara Emniyet Müdürlüğü’nden Koruma Şube Müdürlüğü Su Altı Grup Amirliği bünyesindeki "Kurbağa Adamlar" isimli 6 dalgıç polisinde katıldığı 43 kişilik ekip, AFAD Eskişehir İl Müdürlüğü koordinesindeki Porsuk Çayı’nın içinde ve kenarında 7 gündür kayıp olan 51 yaşındaki Türkçe öğretmenini bulmak için arama çalışmalarını sürdürüyor. Eskişehir’de 7 gün önce kaybolan Türkçe öğretmeni Tuncay Arslan’ı bulmak için son görüldüğü yer olan Porsuk Çayı’nın Gökmeydan Mahallesi kısmında yapılan aramalara bugün Ankara Emniyet Müdürlüğü’nden Koruma Şube Müdürlüğü Su Altı Grup Amirliği bünyesindeki "Kurbağa Adamlar" isimli 6 dalgıç polisi de katıldı. Aramalara Eskişehir İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü’nden 13, Ankara Emniyet Müdürlüğü Koruma Şube Müdürlüğü Su Altı Grup Amirliği bünyesindeki Kurbağa Adamlar’dan 6, Eskişehir İl Emniyet Müdürlüğü’nden 3, Odunpazarı Belediyesi Arama Kurtarma Ekibi’nden (OBAK) 6, Dorlion Arama Kurtarma’dan (DAK) 4, MEB Arama ve Kurtarma Birimi’nden (AKUB) 5, itfaiyeden 3, ve Sivil Arama Kurtarma Derneği’nden (SARTEM) 2 çalışan olmak üzere toplam 43 kişilik ekip Türkçe öğretmenini bulmak için çalışma yaptı. Ekiplerin kıyı taraması da sürerken, özel kıyafetli dalgıçlar Tuncay Arslan’ın balçıkla dolu su içinde aradı. Kayıp öğretmenin yakınlarının da çalışmaları yakından takip ettiği bölgede gözlendi. AFAD Eskişehir İl Müdürü Aslan Mehmet Coşkun çalışmaları sahada koordine edip yakından takip ediyor.