POLİTİKA - 01 Mart 2017 Çarşamba 18:34

AK Partili Külünk’ten ’sistem’ açıklaması

A
A
A
AK Partili Külünk’ten ’sistem’ açıklaması

AK Parti İstanbul Milletvekili Metin Külünk, "Türkiye’nin bugüne kadar yaşadıkları sıkıntıların tek başına suçlusu siyasetçiler ve askerler değil sistem kaynaklıdır.

AK Parti İstanbul Milletvekili Metin Külünk, "Türkiye’nin bugüne kadar yaşadıkları sıkıntıların tek başına suçlusu siyasetçiler ve askerler değil sistem kaynaklıdır. Mustafa Kemal yaşasaydı sistem değişikliğiyle partili başkanlık sistemine geçerdi; çünkü Mustafa Kemal’in genetiği bunu emrediyor" dedi.
AK Parti İstanbul Milletvekili Metin Külünk, İzmir’de Türkiye Lokantacılar ve Pastacılar Federasyonluğu tarafından organize edilen ’Dünyadaki ekonomik gelişmeler ve Türkiye’ye etkileri’ isimli konferansta konuştu. Toplantıya; milletvekilleri, belediye başkanları, il yöneticileri, belediye meclis üyeleri ve çok sayıda davetli katıldı. Konuşmasında 15 Temmuz darbe girişimi hakkında konuşan Külünk, hain darbe girişimin yunan işgalinden farksız olduğunu söyledi. Külünk, "15 Temmuz’u anlamanın anahtarı İzmir’in işgalindedir. Bu şehir, 15 Temmuz’u anlamanın anahtarıdır. 15 Temmuz’daki kalkışma ile Yunan işgali arasında hiçbir fark yok. Ben biliyorum ki bu şehir Yunan işgalini geldikleri yere gönderen bu şehir 15 Temmuz’u en iyi anlayan şehirdir. 15 Temmuz’un hedefi, bize ait olan Cumhuriyetin intikamını almaktı. Mustafa Kemal, Cumhuriyeti bağımsızlık esaslı kurdu. Mustafa Kemal’in Cumhuriyeti kurarken İstanbul’daki İngiliz işgalcilerin eline tutsak edilmek istenen devleti Anadolu’daki Kuva-i Milliye ruhuyla ayağa kalkarak Ankara’da o devletin bağımsızlığını ilan etti. O günden beri bizden intikam peşindeler. O günden beri bağımsızlığımızı elimizden alma, Türkiye’yi kontrol etme peşindeler. Bize manga muamelesi, sömürge muamelesi yapma peşindeler. Bize şu mesajı vermeye çalıştılar; ’Cumhuriyeti kurdunuz, bağımsızlığınızı ilan ettiniz ama sizi ekonomik krizlerle, siyasi krizlerle kontrol altında tutarız. Hiçbiri olmazsa darbelerle kontrol altında tutarız’" diye konuştu.

"Mustafa Kemal yaşasaydı.."
AK Partili Külünk, "Türkiye’nin bugüne kadar yaşadıkları sıkıntıların tek başına suçlusu siyasetçiler ve askerler değil sistem kaynaklıdır" diyerek, "Türkiye’nin bugüne kadar yaşadıkları sıkıntıların tek başına suçlusu siyasetçiler ve askerler değil sistem kaynaklıdır. Parlamenter sisteme ve çok partili sisteme geçerken Türkiye millete mi sordu. Mustafa Kemal yaşasaydı sistem değişikliğiyle partili başkanlık sistemine geçerdi; çünkü Mustafa Kemal’in genetiği bunu emrediyor. Mustafa Kemal’i elimizden alanlarda 15 Temmuz’un arkasındakilerdir" şeklinde konuştu.

"Sayın Erdoğan’ın güce ihtiyacı yok ki"
Türkiye’de rejim problemi olmadığını vurgulayan Külünk, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bağımsızlık bizim, demokrasi bizim, Atatürk bizim. Ey CHP’li, MHP’li kardeşlerim, vatandaşlarımız; bizim başımıza bir şey gelse başka gidecek yerimiz yok. Birbirimizi sevelim. 15 Temmuz’daki hain örgüt üzerinden Orta Doğu’nun değişecek haritasında Türkiye’nin dışarıda kalmasını istediler. Onların tekrar derdi petrolü kontrol edip dünyadaki adaletsiz egemenliklerini sürdürebilmek. O masa yeniden kurulmuş durumda. Bu masada küresel para baronları çizmek istedikleri haritada Türkiye’yi oyunun dışında bırakmak istiyorlar. Recep Tayyip Erdoğan’ın bu süreçte iyi anlayalım. Recep Tayyip Erdoğan kendi mücadelesini vermiyor. Sayın Erdoğan’ın güce ihtiyacı yok ki. Ülkenin her noktasında mutlaka bir eseri var. Derdi ne? Bir Cumhurbaşkanı Merkel’in hayran bıraktığı her kesin hayranlıkla izlediği lider otururdu Beştepe’de. Hanımefendi ile seyahatlere giderdi. Bir cumhurbaşkanı neden ’milli seferberlik’ der? Küresel ölçekte Türkiye üzerindeki planı görüyor. ’Gelin bu sistemi değiştirelim’ diyor."

"İzmir hak ettiği yerde değil"
Konferansta İzmir’in hak ettiği yerde olmadığını öne süren Külünk, "Bunu peşin peşin konuşalım. İzmir bugün bulunduğu yerden çok daha öte noktada olmalı. Biz bu denklemde ’Nerede olmalıyız?’ sorusunun cevabını vermek yerine, siyasetçiye havale edip kendi sorumluluklarımızı kenarda tutmayı seven bir geleneğimiz var ama bu hepimizin meselesi. 160 milyar doları geçkin ihracatımız yetmez. Geleceğimiz noktada birinci etap 500 milyar dolardır. Bu uçuk bir rakam değildir. 1 trilyon dolar ihracatı gerçekleştirecek potansiyele sahibiz. Batının bizim arkamızdan hayretle izlediği güçlü Türkiye yolunda yürüyebiliriz. Yeter ki birbirimizi sevelim. Bizim sevgimiz gariptir. İsteriz ki sevdiğimiz kendimize benzesin. Hayır böyle bir dünya yok. Anadolu topraklarında herkes birbirini olduğu gibi görerek sever. Farklılıklarımızı birbirimize dayatmak yerine Türkiye idealizmin de buluşturduğumuz zaman başarabiliriz" ifadelerine yer verdi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Muratpaşa afet gönüllülerine, AFAD’dan eğitim Antalya’da Muratpaşa Belediyesi’nin kısa adı MAG olan afet gönüllüsü programına katılan 32 kişi, AFAD eğitim ve tatbikatını başarıyla tamamlayarak GEA Arama Kurtarma ekibinin üyesi oldu. Muratpaşa Belediyesi’nin Türkiye’yi sarsan ikiz deprem felaketi sonrası her mahallede afet gönüllü grubu oluşturmayı hedefleyen Muratpaşa Afet Gönüllüsü (MAG) programı devam ediyor. Felaket sonrası 297 gönüllüsüyle İskenderun ve Antakya’da arama kurtarma çalışmalarına katılan ve 40 depremzedeyi göçük altından kurtaran GEA Arama Kurtarma Antalya ekibiyle yürütülen program kapsamında 420 gönüllüye eğitimler verildi. Olması muhtemel bir doğal afet anında ilk müdahalecinin yapması gerekenlerin anlatıldığı eğitim 8 hafta devam etti. İlk müdahale, afet bilinci, afet anatomisi, gönüllülük, ilk yardım, arama kurtarma gibi teorik eğitimlerin tamamlanmasının ardından 63 MAG üyesi AFAD Eğitim ve Tatbikat alanında 6 saat süren arama kurtarma tatbikatına katıldı. MAG üyelerinden 32’si ise ulusal bir afet durumunda gönüllü olabilecek düzeye ulaşması üzerine GEA Arama Kurtarma ekibine dahil edildi. Muratpaşa Belediyesi, MAG programının yanı sıra depreme dayanıklı bir kent için Protection Civile Federation isimli Fransız sivil savunma derneğinin desteğiyle Muratpaşa’nın 10 ayrı noktasına temel arama kurtarma malzemelerinin yer aldığı ‘Dayanıklılık Merkezleri’ de kuruyor.
Nevşehir 2024 YÖKAK Uluslararası Kalite Güvencesi ve Akreditasyon Konferansı Başladı Yükseköğretim Kalite Kurulu (YÖKAK) tarafından düzenlenen ‘2024 YÖKAK Uluslararası Kalite Güvencesi ve Akreditasyon Konferansı başladı. Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar ve YÖKAK Başkanı Prof. Dr. Ümit Kocabıçak’ın katılımlarıyla Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi ev sahipliğinde düzenlenen konferansa NEVÜ’yü temsilen Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mutluhan Akın, Kalite Ofisi yardımcıları Yabancı Diller Yüksekokulu Müdürü Doç. Dr. Bengü Aksu Ataç, Meslek Yüksekokulu Müdürü Doç. Dr. Yasin Polat katıldı. Konferansın açılış töreninde konuşan YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, evrensel düzeyde geleceğe yön veren yenilikçi ve rekabetçi bir yükseköğretim sistemi kurmayı hedeflediklerini belirterek; uluslararasılaşma ve kalite çerçevesinde üniversitelerin uluslararası görünürlüklerini artırmak, uluslararası sıralamalardaki üniversite sayısını yükseltmek, akademisyenlerin yer aldığı uluslararası projelerle nitelikli ve etki değeri yüksek yayınların sayısını çoğaltmayı amaçladıklarını ifade etti. Mevcut istatistiklere göre Türkiye’deki üniversitelerin 73’ünün kurumsal akreditasyona sahip olduğunu belirten Özvar, 2027’ye kadar üniversitelerin tamamına yakınının akreditasyon sürecini tamamlamasını beklediklerini söyledi. Ana teması ’Yükseköğretimde Kalitenin İyileştirilmesi’ olarak belirlenen ve yükseköğretimde kalite güvencesi alanındaki bilimsel gelişmeleri, yenilikleri, deneyimleri ve farklı bakış açılarını bir araya getirmeyi amaçlayan konferans çerçevesinde; ’Kalite Güvencesi Uygulamaları ve Sorunları’, ’Kalite Güvencesinin Etkileri’, ’Kalite Güvencesinde İyi Uygulama Örnekleri’ ve ’Kalite Güvencesinin Geleceği’ ana başlıklarında oturumlar düzenlenecek. 25-26 Nisan tarihleri boyunca 16 farklı oturumda bildiri ve sunumların gerçekleştirileceği konferansta; uluslararası ve ulusal düzeyde kalite güvencesi ajansları, akreditasyon kuruluşları ve yükseköğretim kurumları gibi paydaşlar bir araya gelecek.
Denizli CHP lideri Özel’den Başkan Çavuşoğlu’na övgü CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Bülent Nuri Çavuşoğlu’nu ziyaret etti. CHP Genel Başkanı Özgür Özel ziyarette, Başkan Çavuşoğlu’na başarılar dileyerek, “Denizli ittifakı, Türkiye ittifakı kazandı” dedi. Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel bir dizi ziyaret ve temaslarda bulunmak üzere Denizli’ye geldi. CHP Lideri Özgür Özel, 31 Mart Mahalli İdareler Genel Seçimleri öncesi Denizli Büyükşehir Belediyesi seçimlerini partisinin kazanması durumunda CHP Denizli İl Başkanı Ali Osman Horzum’a söz verdiği kırmızı motorsiklet ile belediye binasına geldi. Vatandaşların yoğun sevgi gösterileri arasında Delikliçınar Meydanı’ndan giriş yapan CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Bülent Nuri Çavuşoğlu’nu ziyaret ederek, çalışmalarında başarılar diledi. Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Bülent Nuri Çavuşoğlu, ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getirerek, “Genel Başkanım şehrimize, Denizli’mize hoş geldiniz. Sizleri burada ağırlamak bizim için büyük bir onur. Türkiye’de başlattığınız değişim yolculuğunun Denizli’de taçlanıyor olması bizim açımızdan bir keyif. Bu sürecin içinde gerek şahsıma, gerek Denizli örgütüne duymuş olduğunuz güvenden dolayı sizlere çok teşekkür ediyorum. Bizler de umarım sizleri mahcup etmemişizdir ki bu yolculuğumuzun sonunda sizleri Denizli Büyükşehir Belediyemizde ağırlıyoruz” dedi. “Denizli ittifakına, Türkiye ittifakına minnettarız” CHP Genel Başkanı Özgür Özel de, seçim sonrası 2018’de Çorlu’da yaşanan tren kazası davasını takip etmek için gittikleri Tekirdağ’dın ardından ilk ziyareti Denizli’ye yaptıklarını ve keyifli bir ziyaret gerçekleştirdiklerini belirtti. CHP lideri Özel, “Dün gece Denizli’de kaldım bu sabah Cumhuriyet Halk Partisi’nin yönettiği Denizli Büyükşehir ve Merkezefendi ilçesinde uyandım, birazdan hemen yanımızda olan Pamukkale’miz var. Denizli’de 4 küçük ilçe belediyesi hariç bütün belediyeleri CHP kazandı. Bunu tek başına partiye mal etmiyoruz, Denizli ittifakı, Türkiye ittifakı kazandı. Denizli’deki uzun yıllardır mücadele eden çok sevgili sosyal demokratlar, Cumhuriyet Halk Partililer Denizli ittifakını kurdular. Her görüşten insanlarla bu ülkenin vatanına, bayrağına saygılı olan herkesle el ele, omuz omuza kazandık. Denizli ittifakına, Türkiye ittifakına minnettarız” ifadelerini kullandı. “Başkanlık makamına Denizlililer kimi seçtiyse, O oturur” Genel Başkan Özel, Başkan Çavuşoğlu’nun makam koltuğuna oturmasını rica ettiğini ifade ederek konuşmasına şöyle devam etti; "Başka siyasi partilerin liderleri geliyorlar ve belediye başkanın koltuğuna oturuyorlar. Bu koltuğa bir kişi oturabilir, Denizlililer kimi seçtiyse O oturur. Cumhuriyet Halk Partisi lideri olmak, siyasi parti lideri olmak kamu görevini yapan birisinin partisinden seçilmiş olduğu koltuğunu hak etmiş anlamına gelmez. Bu koltuğa 5 yıl boyunca Denizlililer Nuri Çavuşoğlu’na otur dedi. Bu koltuk onun koltuğudur. Nuri Başkan bu koltukta oturdukça tüm Denizli’ye karşı sorumluluğu vardır. Oy veren, vermeyen herkese karşı sorumludur " diye konuştu. Büyükşehir Belediye Başkanı Bülent Nuri Çavuşoğlu’nun hiçbir ayrım etmeksizin kent geneline hizmet edeceğini vurgulayan Genel Başkan Özel konuşmasına şöyle sürdürdü; “Ben kendisini biliyorum. İl Başkanlığı yaptığı süreçte, parti meclisindeki görevinden, Denizli Büyükşehir Belediyesi adaylığı sürecinden biliyorum. Son derece enerjik ve çalışkan bir arkadaşımız. Denizli’nin de birikmiş sorunlarını çözecek. Kamuoyunda çokça konuşulan borçlarını ödeyecek, hizmeti aksatmadan sürdürecek” dedi. Konuşmaların ardından CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Denizli Büyükşehir Belediyesi Şeref Defterini imzaladı.