YEREL HABERLER - 08 Ocak 2015 Perşembe 13:28

Çeşme Rus Turistlerle İhya Olacak

A
A
A
Çeşme Rus Turistlerle İhya Olacak

Geçtiğimiz yıl Temmuz ayında yapılması planlanan ama çeşitli nedenlerle ertelenen St. Petersburg Denizcilik Asamblesi Başkanı Kont Nikolay Orlov’un Çeşme ziyareti dün gerçekleşti. 1770 yılında Çeşme açıklarında Osmanlı ve Rus donanmalarının karşı karşıya geldiği Çeşme Deniz Savaşı’nda Rus komutanları Aleksi ve Fyodor Orlov kardeşlerin 11. kuşaktan torunları olan Nikolay Orlov’un ziyaretine Türkiye Sualtı Araştırmaları Vakfı (TİNA) başkanı Oğuz Aydemir ile emekli amiraller Metin Ataç ve Işık Biren eşlik ettiler.
ÇEŞME DENİZ SAVAŞI DOSTLUĞUN SİMGE MEŞALESİ OLACAK
Çeşme’ye gelir gelmez Çeşme Kalesi’nde yer alan müzeyi gezen ve Çeşme Deniz Savaşı anısına yapılan Rus Koridoru’nda sergilenen objeleri ilgiyle inceleyip, yetkililerden bilgi alan Orlov, daha sonra Çeşme Belediye Başkanı Muhittin Dalgıç’ı makamında ziyaret etti. Yaklaşık 1,5 saat süren görüşmede, Çeşme’de bir Türk - Rus Dostluk Parkı yapılması kararlaştırıldı. Ayrıca 23-25 Temmuz 2014 tarihinde St. Petersburg’ta gerçekleştirilen II. Uluslararası Avrasya Denizcilik Tarihi Kongresi esnasında Çeşme ile Puşkin şehirleri arasında imzalanan kardeş şehir protokolü Çeşme Belediyesi’ne teslim edildi. Protokolü Başkan Muhittin Dalgıç adına St. Petersburg’ta imzalayan Emekli Amiral Işık Biren burada yaptığı açıklamada Puşkin’in 93 bin nüfuslu, St. Petersburg’ta bir yerel yönetim birimi olduğunu belirterek, “Puşkin ile Çeşme kardeş şehir oldular. Ben de Çeşme’nin bir aşığı olarak, eski Güney Deniz Saha Komutanı olarak, Muhittin başkanımızın dostu olarak, onun adına orada bu kardeşlik belgesini imzaladım. 22’nci Deniz Kuvvetleri Komutanı’mız Emekli Oramiral Metin Ataç’la beraber St. Petersburg’da II. Deniz Tarihi kongresi vardı ve burada da bu belgeyi aldık. Şu andan itibaren Puşkin Belediyesi ve Çeşme Belediyesi kardeş belediye olmuştur. Çeşme’nin tanıtımı açısıdan önemli bir katkısı olacaktır. Artık burada daha çok Rus turisti göreceksiniz. Nasıl Çanakkale’de bir abide var, abidenin üzerinde Mustafa Kemal’in, “Buraya çocuklarınızı gönderdiniz, burada öldüler, ama artık onlar bizim de evlatlarımız” deyişi yer alıyorsa, geçmişte meydana gelen Çeşme Deniz Savaşı’nı biz de bugünkü dostluğun meşalesi olarak simgeleyelim. Burada çok Türk ve Osmanlı leventi can verdi. Birbirlerine sarılmış yatıyorlar şimdi bir yerlerde. Biz İngilizleri, Anzakları denize dökmüşüz Çanakkale’de ama her sene geliyorlar mı anmaya? Biz Sarıkamış’a gidiyor, tören yapıyoruz. Kısacası geçmişte savaşanlar şimdi dost oldular. Biz de Çeşme ile St. Petersburg arasında bu dostluğu pekiştirelim” diye konuştu.
ST. PETERSBURG’TAKİ MÜZENİN DEVAMI ÇEŞME’DE OLACAK
Rusların tarihinde Çeşme’nin, Çeşme Deniz Savaşı’nın çok önemli bir konuma sahip olduğunu, 245 yıl önce kazandıkları zafer için St. Petersburg’da anıtlar diken, zafer anısına paralar basan Ruslar’ın Çeşme’yi keşfetmesi için atılması gereken adımların başında bir dostluk parkı oluşturmanın geldiğini vurgulayan TİNA Başkanı Oğuz Aydemir sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bu başarı Ruslar için o kadar önemli ki, Petersburg’da bir Çeşme Müzesi var. Bunların hepsi artık geçmişte kaldı. Bizim şimdi yapmamız gereken Çeşme’yi Ruslar için bir cazibe merkezi haline getirmek. Saint Petersburg’daki müzenin devamı niteliğinde olabilecek, üstelik savaş mahalinde bir cazibe merkezi. Üstelik Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Vladimir Putin de, sualtı araştırmalarına çok meraklı. Çeşme’deki batıklara mutlaka ilgi gösterecektir diye düşünüyorum. Kont Nikolay Orlov’un buraya gelmesi önemli bir hadise. İlk defa Türkiye’ye geliyor ve geliş nedeni Çeşme’yi görmek. Kendisini üç gündür İstanbul’da ağırladık. Şimdi de Çeşme’deyiz. Burada Çeşme Deniz Savaşı’na ait eserleri de görme şansına sahip oldu. Kendisi iyi düşüncelerle ve iyi bir takım tasavvurlarla burada var olan eski ortak mirasımızın devam etmesini arzu ediyor. Ve Çeşme’de bir Rus - Türk dostluk parkı ve anıtı yapmak istiyor. Belediye Başkanı Muhittin Dalgıç’a uzun zamandır düşüncemiz olan bu projeyi de anlattık. Uygun görülürse şüphesiz kültür turizmi açısından Çeşme’ye önemli katkılar sağlayacak bir gelişme olacak. 2015 belki Rusların ekonomik açıdan kötü bir yılı olacak. Ciddi bir boyutta turist azalması bekleniyor ama yeni bir destinasyon olarak Çeşme, gerçekten büyük bir potansiyel olarak kendisini gösterecektir. Turizm acentelerinin tıpkı Çanakkale’de yaptıkları girişimler gibi konuyu destekleyecekler ve Çeşme için iyi bir boyuta geleceğini düşünüyorum. Bizim bu ziyaretle yapmaya çalıştığımız, ilişkilerimiz içerisinde deniz tarihimizin bir boyutu olarak tamamlayıcı bir nitelikte olmasıydı ve arkasını da getiririz diyoruz. Saint Petersburg’da Çeşme isimli birçok yer var. Dolayısıyla onların da tekrar Çeşmeliler tarafından hatırlanması ve bilinmesi, tahmin ediyorum iki tarafın da ortak mirası olarak güzel bir gelişme olacak, atılacak adımlarla dostluğumuz pekişecektir.”
OLUMSUZ BAŞLAYAN OLAYLAR, SORADAN DOSTLUKLARA VESİLE OLMUŞTUR
Çeşme Belediye Başkanı Muhittin Dalgıç görüşmede, konuyla ilgili olarak sürekli bilgilendirildiğini, St. Petersburg’a gitmek için uçak biletlerini bile aldıklarını ama yoğun yaz dönemine geldiğinden gidemediğini belirterek, “Tarih boyunca yaşanan birçok olumsuz olaylar, savaşlar, her toplum arasında olmuştur. Ama olumsuz başlamış olaylar, daha sonra dostluklara vesile olabiliyor. Ben de o düşüncedeyim. Dünyada yaşayan bütün insanların hiçbir şekilde savaşmaması taraftarıyım. İnsanlar barış içerisinde hayatlarını sürdürmelidir diye düşünüyoruz. Aslına bakarsanız ben de orijin olarak Balkanlar’dan geliyorum. Her toplumun birbirine yakınlaşması ve dediğim anlamdaki barış ve hukuk içerisinde yaşaması gerekir. Atılan her adım yeni başlangıçtır. Bu duygularla da, sizi Çeşme’de görmekten gerçekten memnun olduğumu belirtmek isterim” dedi.
EN ÖNEMLİ KATKIMIZ ÇEŞME’YE RUS TURİST GETİRMEK OLUR
St. Petersburg Denizcilik Asamblesi Başkanı Kont Nikolay Orlov’un Çeşme’de gördüklerini için her iki amiral ve Oğuz Aydemir’e çok etti. Orlov şöyle konuştu:
“Bize, tarihimize ait eserleri görmekten memnun oldum. Açıkçası bu kadarını görebileceğimi sanmıyordum. Her zaman olduğu gibi, bundan sonra da her yenilgiden sonra da insanın oturup düşünmesi gerekiyor ve bir şeyleri fark etmesi gerekiyor. Biz de Türk-Rus dostluğu adına katkıda bulunabiliriz. Zaten ülkelerimiz de yakınlaşıyor. En önemlisi katkımız buraya Rus turistleri getirmekte olur. Burasını görmelerine sebep oluruz, gezmelerine yardımcı oluruz. Böyle bir proje üzerinde çalışmalıyız. Bu bir proje ama gerçekleştirilebilir, yapabileceğimiz bir şey bu. Biz üzerimize düşeni yerine getiririz. Çeşme’yi de güzelleştirecek ve Çeşme’nin de adına yakışacak bir park yapabiliriz. Zaten size böyle bir teklifle gelmiş olduk. Böyle bir park yapmak için ön anlaşma veya sözleşme imzalayabiliriz. En önemlisi de güzel bir park için, güzel bir yer gerekiyor. Bu yerin parka, parkın da belirlenecek yere yakışması gerekiyor. Her iki ülkeye de, Rusya ve Türkiye’ye yakışması gerekiyor. Özellikle bu son dostluk olaylarından sonra. Doğal gazı bile artık Türkiye üzerinden pazarlayacağız. Amiral Biren Paşa’nın dediği gibi, geçmişteki savaşı, bugünkü dostluğun meşalesi olarak simgeleyelim ve adına yaraşır böyle bir mekan yapalım.”
ANLAŞMAYA VARILDI
Taraflar karşılıklı konuşmalar sonrasında, öncelikle parkın yapılması için gereken yer tespitinin Çeşme Belediyesi tarafından yapılmasını, 3-4 ay içerisinde Belediye Başkanı Muhittin Dalgıç’ın bir iade ziyareti için St. Petersburg’a gitmesini ve gelişmeleri protokol altına almaları kararlaştırıldı.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Bursa’daki kayıp adamdan 17 gündür haber yok Bursa’nın Mudanya ilçesinde 28 Kasım 2025 tarihinden bu yana kendisinden haber alınamayan Mustafa Abi için başlatılan arama çalışmaları aralıksız sürüyor. Kayıp ihbarının ardından geçen 17 güne rağmen herhangi bir ize ulaşılamadı. Daha önce de kayıp haberlerine konu olan Mustafa Abi için Jandarma Komutanlığı’na bağlı Jandarma Arama Kurtarma (JAK) ekipleri, bölgede çalışmalarını devam ettiriyor. İlk 7 gün boyunca ise AFAD ve çok sayıda sivil toplum kuruluşuna bağlı arama kurtarma ekipleri de çalışmalara destek verdi. Ekipler, Mustafa Abi’nin kaybolduğu günden itibaren köy ve çevresinde yaklaşık 30-35 kilometrelik geniş bir alanı kapsayan çember içerisinde detaylı arama yaptı. Ormanlık alanlar, kırsal bölgeler ve geçiş güzergâhları tek tek taranmasına rağmen, şu ana kadar herhangi bir sonuca ulaşılamadı. Kayıp Mustafa Abi’nin eşi Ayla Abi, yaşadıkları çaresizliği dile getirerek, "Günlerdir evimizde huzur yok, uykusuz bekliyoruz. Köylülerimiz ve jandarma ekipleri ellerinden geleni yapıyor ama hâlâ bir sonuç yok. En azından bir haber alsak, bir iz bulunsa, bu belirsizlik çok zor" ifadelerini kullandı. Ailesi, Mustafa Abi’yi gören ya da yerini bilen vatandaşların vakit kaybetmeden 112 Acil Çağrı Merkezi’ni arayarak bilgi vermelerini istedi. Mustafa Abi’den gelecek umut verici bir haber, ailesi ve yakınları tarafından endişeyle bekleniyor.
Ankara MHP Lideri Bahçeli: "Türk dili; millet olma şuurunu besleyen, tarih bilincini diri tutan ve kültürel sürekliliği temin eden temel sütundur" Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "15 Aralık Dünya Türk Dili Ailesi Günü; kökü mazinin derinliklerine uzanan, istikbale yönelen büyük Türk milletinin müşterek hafızasını, irfanını ve tarihi yürüyüşünü idrak etmeye imkan sunan müstesna bir gündür" dedi. MHP Genel Başkanı Bahçeli, 15 Aralık Dünya Türk Dili Ailesi Günü dolayısıyla yazılı mesaj yayımladı. "15 Aralık Dünya Türk Dili Ailesi Günü; kökü mazinin derinliklerine uzanan, istikbale yönelen büyük Türk milletinin müşterek hafızasını, irfanını ve tarihi yürüyüşünü idrak etmeye imkan sunan müstesna bir gündür" diyen Bahçeli, mesajında bugünün önemine değinerek şu ifadeleri kullandı: "Türk dili; millet olma şuurunu besleyen, tarih bilincini diri tutan ve kültürel sürekliliği temin eden temel sütundur. Altaylar’dan Balkanlar’a, Hazar havzasından Akdeniz’e uzanan geniş coğrafyada Türkçenin taşıdığı anlam dünyası; birlik fikrini pekiştiren, dirliği esas alan ve kardeşlik hukukunu muhafaza eden bir medeniyet tasavvurunu yansıtmaktadır. Bu itibarla, Türkçenin tarihi derinliğini ve ifade kudretini tahkim etmek; onu yozlaşmadan, yabancılaşmadan ve anlam kaybından uzak tutarak gelecek nesillere güçlü, sahih ve köklü bir miras halinde intikal ettirmek, kültürel sürekliliğin teminatı olmanın yanında milli varlığın korunmasına yönelik stratejik bir sorumluluk mahiyeti taşımaktadır. 15 Aralık Dünya Türk Dili Ailesi Günü vesilesiyle; Türk diline emek veren ilim insanlarını, münevverleri ve gönül erlerini selamlıyor; Türk milletinin diliyle, kültürüyle ve ülküsüyle ilelebet var olmasını Yüce Allah’tan niyaz ediyorum."