EKONOMİ - 13 Aralık 2017 Çarşamba 14:43

Ekonomideki rekor büyüme Almanların radarında

A
A
A
Ekonomideki rekor büyüme Almanların radarında

Türk ekonomisindeki rekor büyüme, Alman eyaletlerinin radarını Türkiye’ye yönlendirmesine yol açtı.

Türk ekonomisindeki rekor büyüme, Alman eyaletlerinin radarını Türkiye’ye yönlendirmesine yol açtı. Almanya’nın en gelişmiş eyaletlerinden biri olan Kuzey Ren-Vestfalya eyaleti, İzmirli iş adamlarını Almanya’da yatırıma davet etti.


Ekim ayında Almanya’nın Mecklenburg-Vorpommern Eyaleti Kalkınma Ajansını ağırlayan Ege İhracatçı Birlikleri (EİB) bu kez, Almanya’nın en gelişmiş eyaletlerinden biri olan Kuzey Ren-Vestfalya Eyaleti Kalkınma Ajansını İzmir’de ağırladı. İki ülke arasında son dönemde yaşanan siyasi krizlerin Almanya ve Türkiye arasındaki ticaretin gelişimine engel olmadığını belirten Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Sabri Ünlütürk, 2017 yılı içinde Almanya ile çok sayıda iş birliği projesine imza attıklarını, bu sayede Almanya’ya hem Türkiye’nin, hem de Ege Bölgesi’nin ihracat rakamlarının ciddi artış gösterdiğini kaydetti.


İzmir’de bir otelde düzenlenen toplantıda konuşan Ünlütürk, “Almanya, Türkiye’nin ihracatında lider ülke. İthalatında ise ikinci sırada. 2016 yılının Ocak-Kasım döneminde Almanya’ya 12 milyar 605 milyon dolar ihracat gerçekleştirmişken, 2017 yılının aynı döneminde ihracatını yüzde 8 arttırarak 13 milyar 585 milyon dolara çıkardı. EİB’den Almanya’ya yaptığımız ihracatımız ise 1 milyar 164 milyon dolardan, 1 milyar 241 milyon dolara yükseldi. Almanya bölge ihracatımızdan yüzde 12 pay alıyor” şeklinde konuştu.


2017 yılı içinde “Teknik Tekstiller” ve “Endüstri 4.0” konularında Almanya’ya iki ziyaretleri olduğunu ve çok verimli geçtiğini dile getiren Ünlütürk şöyle devam etti:


“Alman ithalatçıları mayıs ayında İzmir’de ağırladık. Türk-Alman Ekonomi Günü düzenledik. Türk ihracatçılarımızla Alman ithalatçılarımız çok verimli iş görüşmeleri gerçekleştirdi. Almanya’da organik ve hazırgiyim sektörlerinde düzenlenen 3 fuarın Türkiye Milli Katılım Organizasyonu’nu üstlendik. İki ülke arasındaki yoğun ticari ilişkilerin önümüzdeki süreçte de devamı ve karışlıklı yatırıma dönüşmesi en büyük beklentimiz.”



“Gurbetçilerimiz 66 milyar euroluk ekonomik güce kavuşacak potansiyele sahip”


Türkiye’den Almanya’ya 1960’lı yıllarda “misafir işçi” olarak giden Türk vatandaşlarının bugün Almanya’da 3 milyonluk bir kitleye ulaştığının altını çizen EİB Koordinatör Başkanı Ünlütürk, “Almanya’daki Türk vatandaşlarımız özellikle 1980’li yıllardan itibaren girişimciliğe yönelerek kendi iş yerlerini kurmuş ve işveren konumuna geldiler. Bugünkü eğilimlerin devam etmesi halinde, Almanya’daki Türk girişimcilerinin sayısının 160 bine ulaşacağı, Türk işletmelerin de yaklaşık 720 bin kişiye iş imkanı sağlanacağı, yatırım hacminin 15 milyar euroya ulaşacağı ve bu firmaların yıllık toplam cirolarının 66 milyar euro civarında gerçekleşeceği tahmin edilmektedir. Ancak bizler bu oranların karşılıklı olarak potansiyelin çok altında olduğu inancındayız. Bu nedenle iki ülke arasında gerçekleştirilen ticari iş birlikteliklerini güçlendirici faaliyetlerin yanı sıra bugün gerçekleştirdiğimiz toplantıda olduğu gibi bölgeler arası ticari ilişkilere fokuslanmanın önemli fayda sağlayacağına inanıyoruz” diyerek sözlerini noktaladı.



“Ekonomik ilişkilerin devam etmesi mutluluk verici”


Almanya’nın İzmir Başkonsolosu Dr. Rainer Lassing de Türkiye ile Almanya arasındaki siyasi duruma rağmen, Kuzey Ren-Vestfalya Eyaleti Kalkınma Ajansının İzmir’e gelmesinden büyük mutluluk duyduğunu, iki ülke hükümetleri arasında çözülmesi gereken anlaşmazlıkların mevcut olmasına rağmen, bu durumun iki ülke arasında yerel ve bölgesel seviyedeki ekonomik ilişkilerin sürmesini etkilememesi gerektiğini, bu dönemde Kuzey Ren-Vestfalya Eyaleti Kalkınma Ajansının İzmir’e gelmesinden dolayı özellikle teşekkür ettiğini söyledi.


İzmir’in Türkiye’nin üçüncü büyük şehri olduğunun altını çizen Lassing, “İzmir, Türkiye sanayisinin yüzde 7’sini, ihracatının yüzde 6’sını üretiyor. İzmir’de 500’den fazla Alman yatırımı var. İzmir’deki yabancı yatırımların dörtte biri Alman firmalarına ait. Türk sermayeli şirketlerin Almanya’da yatırım yapma isteği artmış durumda. Kuzey Ren-Vestfalya Eyaleti büyük ekonomik potansiyeli ve çok gelişmiş altyapısı ile olağanüstü fırsatlar sunuyor. 18 milyon nüfusu ile Almanya’nın en kalabalık eyaleti olmakla birlikte halkı içerisinde yüksek oranda Türk ve Türk kökenli vatandaşlar bulunuyor. Türk iş adamlarını Almanya’da yatırıma davet ediyoruz” diye konuştu.



“160 milyonluk zengin bir pazarın merkezindeyiz”


Türk yatırımcılara Kuzey Ren-Vestfalya eyaletinin cazip taraflarını anlatmak için 10 yıldır İstanbul’da temsilcilik olarak çalıştıklarını ifade eden Kuzey Ren-Vestfalya Eyaleti Ekonomik Kalkınma Ajansı Türkiye Temsilcilik Müdürü Dr. Adem Akkaya, Kuzey Ren-Vestfalya eyaletini “Almanya’daki bir numaralı yatırım merkeziniz” diye tanımladı.


Almanya’da 16 eyalet bulunduğunun bilgisini veren Akkaya, “16 eyaletin kalkınma ajansı var. Yatırımcı çekme anlamında rekabet halindeyiz. 10 yıldır İstanbul’da temsilciliğimiz var. Eyaletin 18 milyon var. Çevremizde 160 milyon nüfus var. AB satın alma gücünün yüzde 45’ini temsil ediyor. Kuzey Ren-Vestfalya Eyaleti, 670 milyar avroluk Gayri Safi Milli Hasıla’ya sahip. Almanya’ya gelen yatırımcının yüzde 29’u buraya geliyor, gelenler ürün satmak, pazara yakın üretim yapmak istiyor. Kişi başı 38 bin 500 avro milli geliri olan yüksek satın alma gücü olan bir eyaletiz. Makine, kimya, gıda, metal üretimi, otomotiv, cam, kauçuk, metal işleme, inşaat, elektrik-elektronik güçlü olduğumuz sektörler” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Büyükçekmece’de kıran kırana tavla turnuvası heyecanı Tavla tutkunları Büyükçekmece Belediyesi Geleneksel 2. Klasik Tavla Turnuvası’nda buluştu. Prof. Dr. Türkan Saylan Spor Tesisleri’nde 2 gün boyunca devam eden turnuvaya katılan 128 oyuncu kıran kırana mücadele etti. Turnuvada kazanan yarışmacılara ödüllerini takdim eden Büyükçekmece Belediye Başkan Yardımcısı Ömer Kazancı yarışmacıları tebrik ederek şöyle konuştu: ‘’İki gündür devam eden turnuvamız bugün nihayete erdi. Çok çekişmeli bir maç oldu finalde. 7-6 skorla Süleyman Marangoz arkadaşımız yarışmayı kazandı. Ben de şahsen ilk turda geçtim ama ikinci turda elendim. Gerçekten Büyükçekmece ilçesi şanslı insanların yaşadığı bir ilçe. Sanatın, sporun, kültürün en fazla yaşandığı bir ilçe. Yeşil alanlarıyla, spor alanlarıyla çok güzel bir ilçe. Bu ilçeyi bu şekle getiren burada uzun süre belediye başkanlığı yapan Dr. Hasan Akgün’dür. Bu vesileyle turnuvaya katılan bütün Büyük Büyükçekmeceli hemşehrilerimize teşekkür ediyoruz. Kazananları kutluyoruz, kaybedenleri bir dahaki turnuvaya bekliyoruz. Çok güzel bir turnuva oldu.’’ ‘’Çok güzel bir turnuvaydı’’ Turnuvada dereceye giren yarışmacılar çok mutlu olduklarını belirterek duygularını şöyle dile getirdi; Süleyman Marangoz, ’’ Turnuva için Sayın Hasan Akgün Başkan’ıma teşekkür ederim. Çok güzel bir turnuvaydı. Katılan arkadaşlara da, herkese teşekkür ederim. Güzel bir gün geçirdik. Birinci olduğum için mutluyum‘’ dedi. Noushin Rashidinava ise, ‘’İki gün çok eğlendik, çok güzeldi. Efsane heyecan yaşadık. Ödüller bir kenara, onun keyfi, eğlencesi bambaşka bir şey. İnşallah tekrar bu heyecanı yaşayalım. Çok mutluyum. Çok teşekkür ediyorum her şey için’’ ifadelerini kullandı. Kazananlar belli oldu Büyükçekmece Belediyesi 2. Klasik Tavla Turnuvası 2 gün süren çekişmeli mücadelenin ardından son buldu. Rekabetin doruğa ulaştığı turnuvanın tamamlanmasıyla düzenlenen ödül töreninde birinci, ikinci, üçüncü oyunculara ve en çok tur atlayan oyuncuya ödülleri Büyükçekmece Belediye Başkan Yardımcısı Ömer Kazancı tarafından takdim edildi. Ödül alan oyuncuların listesi şu şekilde oluştu: Birinci: Süleyman Marangoz İkinci: Fırat Sönmez Üçüncü: Erdem Demir En çok tur atlayan Kadın Oyuncu: Noushin Rashidinava
İzmir İzmir’de iki aile çapraz böbrek nakliyle hayata yeniden başladı İzmir’de kan grupları uyuşmadığı için eşlerinin böbreğini veremediği Saliha Aslan (54) ile Akil Taka (51), çapraz nakille sağlıklarına kavuştu. Diyaliz tedavisi gördüğü zamanlarda felç geçiren ve çok zor zamanlar yaşayan fakat çapraz nakil yönetimiyle böbrek nakli olup sağlığına kavuşan Saliha Aslan, “Diyaliz çok zor bir durum, çaresizdim. Herkes çapraz nakile başvursun, annemden yeniden doğmuş gibi oldum” dedi. Kadavradan yıllarca organ bağışı beklemek, makineye de bağlı bir yaşam sürmek istemeyen böbrek yetmezliği hastaları canlı donörlerden yapılan nakillerle yeni bir hayata kavuşmak istiyor. Ancak bazı hastalar canlı vericileriyle kan uyuşmazlığı yaşıyor ve nakil olma şanslarını kaybediyorlar. Burada ise çözüm olarak devreye çapraz nakil giriyor. Nakil için başvurdukları İzmir Acıbadem Kent Hastanesinde Aslan ve Taka çiftleri çapraz nakil için eşleşince ameliyat hazırlıkları başladı. Saliha Aslan’ın eşi Engin Aslan (54), Akil Taka’ya, Engin Aslan’ın eşi Gülgün Taka (52) da Saliha Aslan’a donör oldu. Nakil başarıyla gerçekleşirken, polikistik böbrek hastalığı yüzünden 2,5 yıldır diyalize bağımlı bir hayat geçiren İzmirli Saliha Aslan ile 3,5 yıl önce makineli yaşama başlayan Fethiyeli Akil Taka, fedakar eşleri sayesinde 2. hayatlarına başladı. 5 Nisan Kadir Gecesi’nde İzmir Acıbadem Kent Hastanesinde Opr. Dr. Işık Özgü, Opr. Dr. Uğur Saraçoğlu, Opr. Dr. Gökhan Ekin, Doç. Dr. Ebru Sevinç Ok ve Prof. Dr. Hüseyin Töz’den oluşan ekip tarafından gerçekleştirilen çapraz nakille çiftler, donör sorununu aşarken, ameliyattan bir ay sonra hastaneye kontrolle gelen Aslan ve Taka ailesi çiftleri arasında duygusal anlar yaşandı. “Diyaliz çok zor bir durum, çaresizdim” 2022 yılının Ocak ayında böbrek rahatsızlığı nedeniyle diyaliz tedavisi görmeye başladığını ve 6 ay sonra felç geçirdiğini belirten 30 yıllık evli 2 çocuk annesi 54 yaşındaki Saliha Aslan, “Bursa Acıbadem Kent Hastanesine başvurdum çapraz nakil için ancak felç geçirdiğim için o başvuruyu iptal ettik. Felcin üzerinden 1,5 sene geçmeli denildi. İzmir Acıbadem Kent Hastanesine böbrek nakli için başvurduk. Donör bulunduğunda çok sevindim. Donörüm ile ameliyat olacağım zaman tanıştık. Ameliyat sürecim çok iyi geçti, şu an çok iyi durumdayım. Diyaliz çok zor bir durum, çaresizdim. Herkes çapraz nakile başvursun, annemden yeniden doğmuş gibi oldum” dedi. “Herkese çapraz nakili öneririm” 3.5 yıl böbrek yetmezliği nedeniyle diyaliz tedavisi gördüğünü ve çok zor günler yaşadığını aktaran 51 yaşındaki 30 yıllık evli 2 çocuk babası Akil Taka, “Biz çapraz nakil yöntemini diyaliz tedavisi sürecinde öğrendik. Üniversite hastanesine gittik ve oradaki hocalarımız ‘çapraz nakile’ girebilirsiniz dedi. Bunun üzerine Acıbadem Kent Hastanesine yönlendirdiler. Burada 3,5 sene içerisinde depremi de korona virüsü de gördük. Sonunda muradımıza erdik. Şu anda çok iyiyiz, mutluyuz. Allah razı olsun hocalarımızdan. Böbrek veren eşime ve böbrek kardeşime teşekkür ederim. Nakil olmamın üzerinden bugün bir ay bir gün geçmiş oldu. Yeniden doğmuş gibi oldum. Hastanenin organ nakli koordinatörü Havva Hanım aradı ve ‘donörünüz hazır’ gelin bilgisini verdi. İki kere diyalize girdim, son diyalizim oldu. Ramazan Bayramı’nı burada geçirdik, doktorlarımız çok iyi baktı. Ben aynı zamanda şeker hastasıyım, damarlarımda daralma var ve süreci çok zor geçirdim. Bir damar ameliyatım var onu da olduktan sonra hayatıma yeniden doğmuş gibi devam edeceğim” diye konuştu. “Böbrek vermişim, vermemişim öyle bir şey hissetmiyorum” Eşi Saliha Aslan’ın çapraz nakille böbrek nakli olarak sağlığına kavuştuğu süreçte kendisi de eşine donör olan aileden Akil Taka’ya böbreğini veren Engin Aslan (54), “Bursa Acıbadem Kent Hastanesindeki bilgilerimizi İzmir Acıbadem Kent Hastanesine aktarttık. Buraya da başvurduktan 38-40 gün zarfında bize böbrek çıktı. Ondan sonra da zaten süreç bizi buraya kadar getirdi. Mesleğim kaynakçılık ve normalde ayağıma diken, gözüme çapak batsa çıkarttıramam. Ama süreçte bana bir cesaret geldi. Böbrek vermişim, vermemişim öyle bir şey hissetmiyorum. En son ayın beşinde nakil olduk. Alan memnun, veren memnum. Allah razı olsun herkesten” ifadelerini kullandı. “Çapraz nakil çaresizliğimize çare oldu” Saliha Aslan’a böbreğini veren 51 yaşındaki Gülgün Taka, “3,5 yıl zorlu bir süreç yaşadık. Süreçte bende böbrek nakli vericisi olarak listeye yazıldım. 2 çocuk sahibi olduğum için ameliyatın nasıl bir şey olduğunu biliyorum ve bu yüzden de çapraz nakilden hiç korkmadım. Eşime böbrek nakli için gönüllü oldum ama nakil için doku uyumsuzluğu ortaya çıktı. Ondan sonra zaten bize hastanede çapraz nakil önerisi yapıldı. o bizim için bir umut oldu ve arayışa girdik. Gelişen süreçte eşleşme oldu ve eşimin böbrek nakli gerçekleştirildi. Telefonlarımızda ‘böbrek kardeşim’ diye birbirimizi kaydettik. Tek böbrekle de sağlıklı bir şekilde hayat sürdürülebiliyor. Çapraz nakil çaresizliğimize çare oldu. Herkesi de organ bağışı yapmaya davet ediyorum” şekline konuştu. “Hastalığın en iyi tedavisi canlı vericili böbrek nakli” Böbrek yetmezliği hastalığının en iyi tedavisinin canlı vericili böbrek nakli olduğuna dikkat çeken Ürüloji Uzmanı Op. Dr. Uğur Saraçoğlu, sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Kadavradan da böbrek nakli yapılabiliyor ama en uzun böbrek sağlığını gerçekleştiren müdahale canlı vericili böbrek nakli. Canlı vericili böbrek naklinde de genelde hastaların birinci ya da ikinci derece akrabaları gönüllü oluyorlar. Fedakarlıkla yapılan bir işlem fakat, her zaman hastanın yakınlarının kan grupları olsun, doku kipleri olsun o hastaya uymuyor. Hastalar bize ‘yanımda bir vericim var, gönüllü yakınım var’ diye geliyorlar. Biz araştırmaları yapıyoruz, tetkikleri yapıyoruz. İncelemeler sonrası ‘o kişinin böbreği size uymuyor’ diyoruz. Bu hastaların bilgilerini biz bir havuzda topluyoruz. Daha sonra aynı şekilde olan hastaların birbirlerinin böbreklerine uyacağı ortaya çıkıyor. Örneğin ben hastayım, siz benim vericisiniz. Sizin böbreğinizi bana değil ama uyan başka bir vericisi olan kişiye takıyoruz. O kişinin de yakınının böbreği bana takılıyor. Biz bunu çapraz nakil diyoruz. Hastalarımızın durumu şu an iyi. Ameliyat iyi geçti. Özellikle ilk 3 ay önemlidir. İlk 3 ayda bazen tekrar doku reddi olabiliyor. Bir takım operasyona dair komplikasyonlar, sıkıntılar olabiliyor. Yaklaşık bir ay oldu. Sağlıkları iyi gidiyor. Onlar da kontrole gelmeye devam ediyor” diye belirtti.
Kahramanmaraş Kahramanmaraş’ın deprem öncesi ve sonrası Kahramanmaraş şehir merkezinde 15-20 yıl önce çekilen fotoğraf kareleri şehrin deprem sonrası değişimini gösterdi. 6 Şubat felaketinin vurduğu şehir merkezinin şimdiki hali ise dron ile görüntülenip fotoğraflandı. Akdeniz bölgesinde yer alan Kahramanmaraş, 6 Şubat depremlerinde yıkıldı. Depremler öncesi 2023 sonu verilerine göre nüfusu 1 milyon 116 bin 618 olan şehirde depremler sonrası 429 bin 729 afetzede kara ve hava yoluyla şehirden ayrıldı. Depremzede 312 bin 456 vatandaş ise memleketi Kahramanmaraş’a geri döndü. 6 Şubat depreminin merkez üssü Kahramanmaraş’ta en çok yara alan merkezi oldu. Şehirde 12 bin 980 ağır hasarlı ve yıkık bina kayda geçti. Maraş ovasına yerleşimin az olması 6 Şubat depremlerinde can ve mal kaybının daha az olmasına neden oldu. Şehrin dağ eteklerinde yerleşimin artmasının son 30 - 40 yıldır devam ettiği gözlemlendi. Depremin en çok vurduğu şehir merkezindeki mahallelerin yaklaşık 15 - 20 yıl önceki fotoğrafları gün yüzüne çıktı. Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi basın yayın biriminde görev yapan Sertaç Akkuş, arşivindeki şehrin eski fotoğraflarını sosyal medya hesabından yayımladı. Fotoğraf karelerinde Trabzon ve Azerbaycan Bulvarı ile Kıbrıs Meydanı görüldü. Helikopterden çekilen fotoğraf karelerinde depremin en çok vurduğu Ebrar Sitesi ve çevresi, Hayrullah ve Şazibey mahalleleri de görüldü. Fotoğraflar sosyal medyadaki depremzedeleri duygulandırdı. Şehrin 6 Şubat depremlerinden geçen bir yılın ardından şimdiki hali ise dron ile görüntülendi. Fotoğraf karelerinin eski ve yeni halleri karşılaştırılınca şehirde büyük değişimin görüldüğü ve değişimin devam ettiği görüldü. Depremzede Fahri Akkurt, "Yeni binaların hızla yapılmasını bekliyoruz benim evim de yıkıldı" dedi. Depremzede Özgür Kaya, "İnsanlar elinden geleni yapıyor eski ve yeni hali arasında çok fark var. Gittiğim yerleri tanıyamıyor bulamıyorum" diye konuştu.
Samsun Bu ilçede dar gelirli ailelerin düğünleri belediyeden Samsun’un İlkadım Belediyesi, en düşük emekli maaşı alan aileler ile evine tek maaş giren ailelerin çocuklarının düğün salonu, pasta, gelinlik, damatlık ve ikram masraflarını karşılama kararı aldı. İlkadım Belediye Başkanı İhsan Kurnaz, göreve başladıktan sonraki ilk projesini hayata geçirdi. Başkan Kurnaz’ın seçim vaadi olarak söz verdiği proje çerçevesinde dar gelirli ailelerin çocuklarının düğün salonu ve düğün masrafları belediye tarafından karşılanacak. Konuyla ilgili meclise getirilen madde, oy birliği ile hayata geçirildi. Alınan karar neticesinde, en düşük emekli maaşı alan aileler ile evlerine tek maaş giren aileler ve belediye ile kaymakamlıktan sosyal yardım alan ailelerin evlatları müracaat etmeleri halinde imkanlardan yararlanacak. Dar gelirli aileler için İlkadım Belediyesine ait Yeşilkent Düğün Salonu ve Gazi Sosyal Tesisleri’ndeki bir düğün salonu tahsis edilirken, evlenen çiftler için gerekli olan gelinlik, damatlık, pasta ve ikram gibi gider masrafları da belediye tarafından karşılanacak. “İlk projemiz, dar gelirli ailelerin düğünlerini karşılamak” Göreve başladıktan sonra ilk iş olarak söz verdikleri projeleri hayata geçirmeye başladıklarını ifade eden İlkadım Belediye Başkanı İhsan Kurnaz, “Zaman hızlı geçiyor. Seçimden bu yana 1 ayı aşkın süre oldu. Biz de bu süreçte çalışıyoruz. Kampanya döneminde vatandaşlarımıza vaat ettiğimiz projelerle ilgili çalışmaya başladık. İlk projemizi de meclisimizden geçirdik. Nedir bu projemiz? Dar gelirli ailelerimizin çocuklarına ve en alt seviyede maaş alan emeklilerimizin çocuklarına ücretsiz düğün salonu. ‘Çocuklarınızı evlendireceğiz, hiçbir masrafınız olmayacak’ demiştik. Bahsettiğimiz gelir düzeyinde olan hemşehrilerimizin çocuklarına 2 düğün salonumuzu tahsis ettik. Meclisten de kararını geçirdik. Bundan sonra bize müracaat eden ve bu gerekli şartlara uyan vatandaşlarımıza gelinliğiyle, damatlığıyla, salonuyla, içindeki ikramıyla bir paket halinde ihtiyaçlarını karşılayarak düğünlerini yapacağız” dedi. “2 düğün salonunu dar gelirli ailelere tahsis ettik” Dar gelirli ailelerin düğün salonu ve diğer masraflarını karşılayacaklarını dile getiren Başkan İhsan Kurnaz, “Bu bizim ilk projemizdi, bunu hayata geçiriyoruz. En düşük, en düşük emekli maaşı alan yani 10 bin TL civarında emekli maaşı alan ve evinde tek maaşı olan ailelerin çocukları bu projemizden yararlanabilecek. Yine bizim sosyal yardımlardan istifade eden dar gelirli aile dediğimiz bunların kriterleri belli hem bizde hem kaymakamlıklarda bu ailelerimizin çocuklarıdır, bundan istifade edecekler. Bize müracaat etmeleri halinde biz onların hızlı bir şekilde araştırmalarını yaparak bu çocuklarımızın düğün salon rezervasyonlarını vereceğiz. Yeşilkent Düğün Salonumuzu ve Gazi Sosyal Tesislerimizdeki üst salonu bu projemiz için yeni evlenecek çiftlere tahsis ettik. Mecliste de bunların kararını aldık. Bunları başvuran dar gelirli hemşehrilerimizin hizmetine sunacağız. Vatandaşlarımız bize özel kalemimize müracaat edecekler. Özel kalemimiz ilgili birimlere yönlendirerek çok hızlı bir şekilde bunların araştırmalarını yapacaklar. Sonuçlandırdıktan sonra da hemşerilerimize randevularını vereceğiz. Kendi isteklerine göre düğün tarihlerine göre bu düğünlerimizi yapacağız” diye konuştu. “Tüm kararları oy birliği almayı temenni ediyorum” Mecliste çoğunluklarının olmasına rağmen kararları tüm meclis üyelerinin oy birliği kararı ile almayı temenni ettiğini vurgulayan Başkan Kurnaz, “Biz yaklaşık 35 proje açıkladık. Bunları hızlı bir şekilde yapacağız ama önce bütçemizi, ilçemizin, belediyemizin yapısını bir gözden geçiriyoruz, yeniden planlıyoruz. İnşallah bu planlamalar bittikten sonra diğer projelerimizi de art arda inşallah vatandaşlarımızın hizmetine sunacağız. Biz Cumhur İttifakı olarak mecliste çoğunluktayız. Ama ben sadece Cumhur İttifakı olarak bakmıyorum. Meclisimizi oluşturan hem Cumhuriyet Halk Partisi’nin grubundaki meclis üyelerimizin hem İYİ Parti grubundaki meclis üyelerimizin bize katkı vereceklerini biliyorum. Zaten geçen hafta yaptığımız mecliste aldığımız kararları oy birliğiyle aldık. Yani hem Cumhuriyet Halk Partisi hem İYİ Parti gruplarının desteğiyle aldık. Ben kendilerine teşekkür ediyorum. İnşallah önümüzdeki dönemde de halkımızın yararına olacak zaten projelerimiz ağırlıklı olarak sosyal projeler, inşallah muhalefette bulunan arkadaşlarımızın, meclisimizde bulunan bütün grupların desteğiyle geçen hafta olduğu gibi oy birliğiyle kararlar alırız diye temenni ediyorum” şeklinde konuştu. "Vatandaşlarımızın güvenini boşa çıkarmayacağız" Kurnaz ayrıca İlkadımlıların güvenini boşa çıkartmamak için gece geç saatlere kadar mesai yaptıklarının altını çizerek, şunları söyledi: “İlkadımlı hemşehrilerim bize güvendiler. Biz onların güvenini boşa çıkarmayacağız. Çok çalışacağız. Temiz bir İlkadım, bugüne kadar aksayan hizmetleri tamamlayan bir İlkadım olarak yanlarında olacağız diyorum.”