ASAYİŞ - 17 Aralık 2017 Pazar 11:37

(Özel Haber) Alperen’in ölümü ile ilgili mahkemeye çıkmayan sanık ifade verdi

A
A
A
(Özel Haber) Alperen’in ölümü ile ilgili mahkemeye çıkmayan sanık ifade verdi

İzmir’in Çiğli ilçesinde 3 yaşındaki Alperen Sakin’in serviste unutularak ölmesinin ardından görülen iki mahkemeye de gelmeyen tutuksuz sanık Ahmet S.

İzmir’in Çiğli ilçesinde 3 yaşındaki Alperen Sakin’in serviste unutularak ölmesinin ardından görülen iki mahkemeye de gelmeyen tutuksuz sanık Ahmet S., Ayvalık’ta talimatla ifade verdi. Kimseye başka bir ifade vermesi için telkinde bulunmadığını ileri süren Ahmet S., ’’Nurcan bana ’Ağabey çocuk araçta unutuldu’ dedi. Yurdagül de bana, ’Her şeyi anlatacağız. Şu an burada anlatırsak linç ederler bizi, savaş çıkar. Çok kalabalıklar ve sinirliler’ dedi’’ diye ifade verdi.


Geçtiğimiz 15 Ağustos günü 3 yaşındaki Alperen Sakin, İzmir’in Çiğli ilçesinde bir anaokulu servisi içerisinde unutulmuş ve saatlerce araç içerisinde kalarak hayatını kaybetmişti. Olay tüm Türkiye’yi üzüntüye boğarken, servis şoförü Tamer İ. ve kreş sahibi ve aynı zamanda servis şoförünün eşi Yurdagül İ. tutuklanmış, 4 şüpheli ise tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmıştı. Yaşanan olay sonrasında savcı Şükran Dedeağaoğlu’nun sanıklar hakkında hazırladığı iddianame Karşıyaka 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde kabul edilerek, sanıklar hakkında dava açıldı. Servis şoförü Tamer İ. ve eşi Yurdagül İ.’nin tutuklu yargılandığı davada savcı, karı-koca hakkında "bilinçli taksirle ölüme neden olma", "suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme" suçlamalarından 3 yıldan 14 yıla kadar hapis cezası talep etti. Tutuksuz yargılanan servis hostesi Dilara K. hakkında da 3 yıldan 9 yıla kadar hapis cezası istendi. Savcı, yine okuldaki görevlilerden Bekir G. hakkında "bilinçli taksirli ölüme sebebiyet verme" suçundan 3 yıldan 9 yıl, Arzu G. hakkında ise "taksirle ölüme sebebiyet verme" suçlarından 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası istedi. Ahmet S. içinse "suç delillerini yok etme, gizleme ve değiştirme", "suça azmettirme" suçlarından 6 aydan 5 yıla kadar ceza talep edildi. Sanıklar, geçtiğimiz geçtiğimiz aylarda iki kez hakim karşısına çıktı.



Anaokulu sahibi ’Her şeyi anlatırsak linç ederler bizi’ demiş


Minik Alperen’in ölümüyle ilgili Karşıyaka 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde iki duruşma görülürken, 2 tutuklu sanık ve 3 tutuksuz sanık mahkemeye gelip savunma verdi ancak mazeret gösteren tutuksuz sanık Ahmet S. duruşmalara gelmedi. Hazırlanan iddianamede şüpheli Ahmet S.’nin, okul sahibi ve kurucusu Yurdagül İ.’nin yönlendirmesiyle usta öğretici olarak görevli bulunan şüpheli Arzu G.’yi telefonla arayarak, "Hiçbir şekilde doğruyu söylemeyeceksin. Alperen’in yatakta olduğunu, uyandırdığımızda uyanmadığını söyle. Doğruyu söylersen meslek hayatın biter" diye tehdit ettiği yer aldı. Balıkesir’in Ayvalık ilçesinde ikamet eden tutuksuz sanık Ahmet S., talimatla Ayvalık 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde savunmasını yaptı. Geçtiğimiz cuma günü Ayvalık 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen talimat dosyasına tutuksuz sanık Ahmet S., sanık avukatı Ufuk Mansuroğlu, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı avukatı Müjgan Bilgen Özen, Sakin ailesinin avukatı Onur Keleş katıldı.


İfadesinde televizyonlarda yalan haber çıktığını, iş yerinin çevresinde yabancı araçların dolaştığını ileri sürüp can güvenliği nedeniyle talimatla ifade vermek istediğini söyleyen sanık Ahmet S., okulun işleyişi ile ilgili bilgisinin olmadığını, sadece cumartesi ve pazar günleri çalıştığını, 3 yaşın altındaki çocukların da anaokuluna alındığını bildiğini söyledi. Kız kardeşi söyleyince ölüm olayını duyduğunu belirten sanık Ahmet S., ’’Olayla ilgili bilgim yoktu, ne olduğunu bilmiyordum. Ben sadece Arzu ile konuştum, başka hiç kimse ile konuşup görüşmedim. Kimseye telkinde bulunmadım. Nurcan Hanım’ın eşi geldikten sonra Nurcan Hanım’la eşi kendi aralarında konuştu ve ifadelerini polise vereceklerini söylediler. Ben sadece Yurdagül’ün ’Taner’i ara, söylediğimi yaptı mı?’ dediğini sormamı istemesi üzerine üzerine Taner’i aradım. Taner bana, ’Eskisini söktüm, yenisini taktım’ dedi. Fakat eskisini söküp yenisini taktı mı bilmiyorum. Ben sadece serviste unutulduğunu biliyorum. Ayrıca bana çocuğun yatakta baygın bulunduğunu söylediler. Çocuğun ailesine de böyle bilgi vermişler. Nurcan bana ’Ağabey çocuk araçta unutuldu’ dedi. Yurdagül de bana, ’Her şeyi anlatacağız. Şu an burada anlatırsak linç ederler bizi, savaş çıkar. Çok kalabalıklar ve sinirliler’ dedi’’ diye konuştu.


Okulda uyku odasının ceza odası olarak kullanılıp kullanılmadığını bilmediğini belirten sanık Ahmet S., ’’Ben Yurdagül’e, Taner’in kamerayı yenisi ile değiştirdiğine ilişkin beyanı söyleyemedim. Çünkü Yurdagül o esnada ifade veriyordu. Ben cinayet masasında ifademi verirken polisin kamera kayıtlarını izlerken gördüm. Nurcan Hanım, Dilara Hanım, Arzu öğretmen çocuğu servisten alıp gelirken kameradan gördüm’’ dedi.


Alperen Sakin’in ölüm davasının üçüncü celsesi önümüzdeki Salı günü Karşıyaka 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülecek.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Denizli Denizli’nin coğrafi işaretli ürünleri Avrupa’ya çıkacak DENİZLİ(İHA) – Denizli Valiliği AB ve Dış İlişkiler Bürosu ile Denizli İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü ortaklığında yürütülen Güney Ege Kalkınma Ajansının (GEKA) Teknik Destek Programı kapsamında desteklediği, “Coğrafi Ürünler Avrupa Yolunda” projesinin eğitim faaliyeti tamamlandı. Denizli Valiliği AB ve Dış İlişkiler Bürosu ile Denizli İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü ortaklığında yürütülen Güney Ege Kalkınma Ajansının (GEKA) Teknik Destek Programı kapsamında desteklediği Denizli’de Coğrafi İşaret tescili almış veya başvuru aşamasındaki 15 ürünün başvuru sahibi kurumlarından temsilcilerin katıldığı eğitim faaliyeti, 15 Nisan-19 Nisan 2024 tarihleri arasında Denizli Valiliği’nde gerçekleştirildi. Tüm ilgili kuruluşlar bu proje sonunda kendi başvurularını yapabilecek yeterliliğe ulaşırken ilgili çalışanları da söz konusu alanda yeterli donanıma ve niteliğe ulaşmış olacak. Böylece Denizli’de bu alanda yetkinlik kazanan kurumların çalışanları bir araya gelerek ortak çalışma yürütebilecekler. Birçok ürün uluslararası coğrafi işaret tescili alacak Faaliyete katılanlara ilk etapta “Coğrafi İşaret Uluslararası Tescil Sistemleri ve Başvuru Formları” hazırlama eğitimi verildi. Projenin danışmanlık hizmeti aşamasında ise önümüzdeki ay, “Uygulamalı AB Coğrafi İşaret Tescil Dosyası Örneği Oluşturma” danışmanlığı verilecek. Eğitim ve danışmanlık faaliyetleri sonucunda, Denizli’ye ait birçok ürün uluslararası coğrafi işaret tescili alacak. Uluslararası alanda tescillenen ürünler, Denizli’nin ve ülkenin ekonomisine katkı sağlayacak olup alanında tanınırlığı sağlanırken turizm gelirinin de artacağı ön görülüyor. Uluslararası görünürlük artacak Eğitim ve danışmanlık faaliyeti bitiminde Babadağ Kekik Balı, Buldan Bezi, Buldan Kestanesi, Denizli Kekiği, Denizli Leblebisi, Denizli Traverteni, Denizli Çalkarası Üzümü, Honaz Kirazı, Tavas Baklavası, Çameli Elmalı Bezi, Kale Biberi, Çameli Fasulyesi, Çameli Kilimi, İsabey Çekirdeksiz Üzümü ve Acıpayam Kavunu için ilgili kurumlar AB Coğrafi İşaret Tescili başvurularını tamamlayacaklar. Uluslararası tescilleri tamamlanan ürünler alanında Denizli’nin tanınırlığını ve ekonomisini artırmakla kalmayıp ülkeye uluslararası görünürlüğünü de önemli ölçüde arttıracaktır.
Malatya Yeşilyurt’ta sanatsal ve kültürel kurslara yoğun ilgi Yeşilyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. İlhan Geçit, Kiltepe Mahallesinde faaliyetlerine devam eden Yeşilyurt Mesleki Eğitim ve Yaşam Merkezinde açılan 15 kursa 250’e yakın kursiyerin katıldığını, farklı alanlarda verilen eğitimlere gösterilen ilginin kendilerini mutlu ettiğini söyledi. Yeşilyurt’un kültürel ve sanatsal açıdan zengin alt yapısını ön plana çıkarmanın yanı sıra hobi ve meslek edindirme kurslarıyla 7’den 70’e tüm vatandaşların sosyal hayatlarını daha nitelikli hale getirmek hedefiyle Kiltepe Mahallesi’nde hizmete sunulan Yeşilyurt Mesleki Eğitim ve Yaşam Merkezi’ndeki sanatsal ve kültürel kurslara gösterilen ilgi, her geçen gün artmaya başladı. Dört kat üzerinde faaliyetlerine aralıksız devam eden eğitim merkezinde 4 ile 6 yaş aralığındaki çocuklara yönelik başlatılan Erdem Okullarının yanı sıra kuaförlük, gastronomi, halk oyunları, bilgisayar, aşçı yardımcılığı modelistlik, trikotaj, tekstil ara elemanı ve farklı branşlardaki meslek edindirme kurslarının yanı sıra Kur’an-ı Kerim, gitar, resim, halı dokuma, örgü, robotik kodlama, dron, akıl oyunları ve yazılım kursları düzenleniyor. Yeşilyurt Mesleki Eğitim ve Yaşam Merkezi sunduğu kaliteli hizmetler ile toplumdaki deprem travmasının atlatılmasında önemli bir rol oynarken, şehrin farklı noktalarından gelen vatandaşlar buradaki kurslarda hem kaliteli zaman geçiriyor hem de meslek sahibi olarak hayatına farklı bir pencere açıyor. Kursların çok verimli geçtiğini söyleyen kursiyerler, kendilerine bu tür ortamlar sunan Yeşilyurt Belediyesi’ne teşekkürlerini sundular. Yeşilyurt Mesleki Eğitim ve Yaşam Merkezi Koordinatörü Ümmü Gülsüm Alkan ise, kurslara yoğun bir talep olduğunu ifade etti. Yeşilyurt Belediye Başkanı Prof.Dr.İlhan Geçit ise, "Yeşilyurt’un fiziksel dönüşümünün yanı sıra vatandaşların sosyal hayatlarını nitelikli hale gelmesinde önemli rol oynayan kültürel ve sanatsal çalışmalara ve meslek edindirme kurslarına ayrı bir önem verdiklerini söyledi.
Ankara Ankara’da Junıor Teknoloji festivali Buse Bilim Koleji’nin düzenlendiği 2024 Junior Teknoloji Festivali 5-11 yaş aralığındaki çocuklara eşsiz bir deneyim yaşatmaya devam ediyor. Milli Eğitim Bakanlığı’nın tüm okullar için ortak duyurusu olan Bilim ve Teknoloji Festivali için haftalar boyunca titizlikle değerlendirmeler yapıldı. Festivalde şehir içi ve dışından katılım gösteren yüzlerce proje arasından finale kalan projeler yarışacak ve kazananlar ödülleriyle buluşacak. Eğitim öğretimde 25 yılını tamamlayan ve Ankara Yenimahalle’nin tek IB programlı okulu olan Buse Bilim Koleji’nin düzenlediği Festival, 27 Nisan 2024 Cumartesi günü saat 11:00’da Buse Bilim Koleji bahçesinde gerçekleştirilecek. Bu festival sizi göklere uçuracak 23 Nisan haftasına denk gelen festivalde teknolojik, bilimsel, kültürel ve sanatsal aktiviteler yapılacak. Çocukların gökyüzünü yakından tanıma fırsatını yakalayacağı etkinlikte drone uçurma, İHA, teleskop gözlemi, planetaryum, survivor parkurları, robotik kodlama, fildişi macunu, volkan deneyi, dinozor avcıları, büyüteç izleme, masal dinletisi, mandala, alçı, akıl oyunları, makey makey gibi birçok etkinlik yer alacak. Eğlenerek öğrenen çocuklar, yeni bilgiler deneyimleyebilecekleri bir gün yaşayacaklar. Buse Bilim Kolej’i Bilim Kurulu Başkanlığından yaptığı açıklamada; ‘Festival için hazırlanan projelerin sahipleri, alanlarında uzman isimlerle bir araya gelecek ve onlarla birlikte yakından deneyimlerini paylaşacaklar. Bu festival ile gelecekte bilim ve teknoloji adına yeni fikirler için çocuklara ilham olmasını planlanıyor. Üniversitelerden profesörler, Yente Makine A.Ş ve Airaks Havacılık Teknolojileri mühendisleri ve daha önce Buse Eğitim Kurumları’ndan mezun olan mühendisler jüri olarak görev alacaklar. Festivalin 1’incisi olan öğrenci veya gruba “ 9 bin TL + 3 bin TL, danışman Ödülü”, 2’nci olan öğrenci veya gruba “6 bin TL + 2 bin 500 TL danışman ödülü”, 3’üncü olan öğrenci veya gruba “3 bin TL + 2 bin TL danışman ödülü” Katılımcılara ise ‘’Katılım Belgesi’’ verilecek.
Malatya MAGİNDER, kentteki çalışmaların hızlandırılmasını istiyor Malatya Girişimci İş İnsanları Derneği (MAGİNDER) olarak her süreçte Malatya’nın yanında yer aldıklarını belirten Başkan Salih Karademir, her zaman sorunları dile getirerek çözüm yollarının bulunması adına gerekli adımları attıklarını söyledi. 6 Şubat depremlerinin üzerinden yaklaşık 15 ay gibi bir süre geçtiğini ifade eden Başkan Karademir, 31 Mart’ta gerçekleştirilen yerel seçim sonuçlarına değindi. Seçimlerin üzerinden 26 gün geçtiğini ifade eden Karademir, “Belediye başkanlarımıza öncelikle MAGİNDER ailesi olarak hayırlı olsun diyoruz” dedi. Malatya’da bugün en büyük sorunlardan birinin imar sorunu olduğunu da dile getiren Karademir, “Malatya’da şu an yerinde dönüşümlerle ilgili, rezerv alanlarla ilgili ve imar noktasında belediye başkanlarımızın hızlı bir şekilde adım atmasını bekliyoruz. Çünkü bugün Adıyaman’da seçimden önce 3-4 ay öncesinden rezerv alanların tamamının ihalesi yapılmış tamamı da bugün itibari ile de devam etmektedir. Yine aynı şekilde Adıyaman’dan örnek verecek olursak yerinde dönüşümler yine 3-4 ay öncesinden başladı, şu an yerinde dönüşüm projeleri devam etmektedir. Oradaki vatandaşlar yerinde dönüşümden faydalanıp inşaatlarını tamamlama noktasına gelmiş bulunmaktadır. Aynı şekilde TOKİ bugün Adıyaman’da yıl sonuna kadar toplamda 36 bin konut ihalesi yapacağı ve 20 bin konutu yıl sonuna kadar teslim edeceklerdir. Ama biz Malatya olarak şu an çok gerideyiz. Yerinde dönüşümler ile ilgili başlayan hiçbir projemiz yok. Yine aynı şekilde rezerv alanlarımızın hiçbirinin ihalesi yapılmamıştır. Yine aynı şekilde TOKİ tarafından yapılan konut sayısı da şu an hali hazırda toplamda 10 bin konut ihalesi yapılmıştır. Ve bunun sadece 6 bini teslim edilmiştir. Malatya için toplamda 65 bin TOKİ konutunun yapılacağı belirtilmiştir. Ama biz Malatya olarak şu an çok gerideyiz. Bu da Malatya’nın en büyük sorunudur. İş dünyası bugün çok zor durumdadır. Malatya’nın hem esnafı hem tüccarı hem sanayicisi, barınma sorunu ve ticaretin yeniden canlanması için devletin bir an önce burada ki projelere hız vermesi gerektiğini düşünüyor” ifadelerine yer verdi. Buradaki en büyük sorumluluğun yeni seçilen belediye başkanları ve siyasilere düştüğünü de ifade eden Karademir, “Başkanlarımızın ve siyasilerimizin bir an önce birlik ve beraberlik içerisinde devletimiz ve hükümetimiz ile gerekli noktalarda görüşüp hızlı bir şekilde bu sorunları çözüme kavuşturması gerekiyor. Eğer bunu hızlı bir şekilde gerçekleştiremezlerse Malatya halkı gerçekten çok ciddi bir göç kaybı verecektir. Ve bu göç kaybı daha da büyüyerek devam edecektir” dedi. Her zaman Malatya’da olduklarını ve olmaya da devam edeceklerini de dile getiren Başkan Karademir, “Malatya’da çalışacağımızı ve burada yatırım yapmaya devam edeceğimizi söyledik, bugünde bu şekilde devam ediyoruz. Ama Malatya halkının da sesine kulak vermeliyiz, vermek zorundayız. Malatya halkının sorunlarını çözmek zorundayız. Biz bugün yaptığımız basın açıklamasıyla birlikte bir an önce milletvekilleri, belediye başkanlarımızı birlik ve beraberlik içinde Malatya’mız için hızlı bir şekilde çalışacaklarına inanıyoruz. Çünkü Malatya halkı bugün Türkiye’de yapılan seçimlerde üzerine düşeni fazlasıyla yapmıştır. Malatya’nın bu saatten sonra beklentileri daha fazladır. Hükümetimizin Malatya’ya daha fazla destek vermesi gerektiğine inanıyoruz. Malatya halkı hiçbir zaman devletini ve hükümetini yalnız bırakmamıştır. Bu seçimde de tekrardan bunu göstermiştir” şeklinde konuştu. Bugün diğer deprem bölgesindeki illerin daha hızlı bir şekilde toparlandığını ve yatırım aldığını da gördüklerini dile getiren Karademir, “Bununla ilgili siyasilerimizin kendi aralarında olan kısır çekişmeleri bırakıp bir an önce Malatya’nın sorunlarına odaklanıp, ‘Ben değil biz olarak’ sorunları çözmelerini istiyoruz. Çünkü birliğin olmadığı bir yerde hiçbir zaman başarı gelmez. Eğer başarılı olmak istiyorlarsa Malatya halkının sesine kulak vermeleri lazım. İstişare yapmaları lazım. Kendi aralarındaki sorunları çözmeleri lazım. Malatya’ya hizmet etmeleri lazım. Biz inşallah sürecin takibindeyiz, yine elimizden geldiği kadar Malatya’mızın sorunlarını dile getirmeye çalışacağız” diye konuştu. Malatyalıların artık dayanacak gücünün kalmadığını da vurgulayan Karademir, “Depremin üzerinden yaklaşık 15 ay geçti. Bugün Adıyaman’ın bile bu şekilde yatırım olması ve hızlı bir şekilde projelerin çözüme kavuşması Malatya halka adına üzüntü vericidir. Siyasilerimizin hızlı bir şekilde bu konuları çözmeleri gerekiyor. Yoksa burada Malatya’daki yaşayan vatandaşlarımızın umudu kalmamıştır, sabrı tükenmiştir. Bu şehri biz başkalarına bırakmak istemiyoruz, bu şehirde kalmak istiyoruz. Biz MAGİNDER ailesi olarak elimizden geldiğince bu sorunları dile getirmeye çalışmaya devam edeceğiz” dedi.