GENEL - 29 Mart 2017 Çarşamba 10:22

(Özel haber) Saldırıdan aylar sonra yaralandığı yere geldi

A
A
A
(Özel haber) Saldırıdan aylar sonra yaralandığı yere geldi

İzmir Adliyesinde 5 Ocak günü yaşanan hain terör saldırısında bacağından yaralanan ve kafasına siper ettiği çantasındaki hukuk kitabı sayesinde başından vurulmaktan kurtulan 44 yaşındaki avukat Bülent Karagöz, aylar sonra ilk kez yaralandığı noktaya geldi.

İzmir Adliyesinde 5 Ocak günü yaşanan hain terör saldırısında bacağından yaralanan ve kafasına siper ettiği çantasındaki hukuk kitabı sayesinde başından vurulmaktan kurtulan 44 yaşındaki avukat Bülent Karagöz, aylar sonra ilk kez yaralandığı noktaya geldi. Bir süre koltuk değneği ile yürüyebilecek olan Karagöz, olay sırasında cep telefonu ile çekilen görüntülerini de izledi.


İzmir’de Vatan Partisi Konak İlçe Başkanlığını yürüten 44 yaşındaki avukat Bülent Karagöz, 5 Ocak’ta İzmir Adliyesinde yaşanan hain terör saldırısında bacağından yaralanmıştı. Bacağına iki kurşun isabet eden Karagöz’ün, başına siper ettiği evrak çantasında bulunan 5 santimetre kalınlığındaki hukuk kitabı ve ajandanın sayesinde ölümden döndüğü ortaya çıkmıştı. Saldırıdan sonra uzun bir tedavi süreci geçiren Karagöz, koltuk değneği ile aylar sonra İzmir Adliyesine geldi. Bacağındaki sinir zedelenmesi nedeniyle bir süre daha koltuk değneği ile yürüyebilecek olan Karagöz, olay sırasında cep telefonu ile çekilen görüntülerini de izledi.



Olay gününü anlattı


Olay günü yaşadıklarını anlatan Karagöz, "Olay günü bir dava açmak için adliyeye gelmiştim. Polis kontrol noktasını geçip kafenin olduğu yere geldiğim sırada ’dur’ diye bir ses duydum. Arkaya baktığımda bir aracın gelip polis memuruna çarptığını gördüm. Daha sonra aracın şoför kapısından birinin çıktığını ve hızla koşmaya başladığını gördüm. Zaten sonra da patlama oldu. Patlama olduğunda şoka girdim. Yukarıdan patlayan aracın parçalarının düşmeye başladığını gördüm ve elimle kafamı korudum. Tam o sırada kafenin önündeki masanın altına girdim. O sırada silah sesleri başladı. O sırada karar vermek zordu. Acaba yerde mi kalsam, koşarak uzaklaşsam mı diye düşündüm ama silah sesleri çok yoğun şekilde gelince orada kalmayı tercih ettim. Daha sonra bacağımda iki ayrı acı ve yanma hissedince vurulduğumu anladım. Hemen elimle tampon yaptım. Bir süre daha silah sesleri duydum ve sonrasında kafenin içinden iki bayan çıkıp yardım etti" diye konuştu.



Mermi çantadaki kitabı delip geçti


Saldırı sırasında kafeye 66 merminin isabet ettiğini söyleyen Karagöz, kafasına siper ettiği çantası sayesinde nasıl kurtulduğunu da şu sözlerle anlattı:


"Silah sesleri gelmeye devam ederken elimdeki çantayı kafama siper ettim. Bir gün önce açacağım dava ile ilgili kalın bir hukuk kitabı almıştım. Kitap da çantadaydı. O kurşun sağanağının altından sağ çıkabilmek büyük bir şans. Kafeye 66, benim bacağıma iki mermi isabet etti. Bir de çantama isabet etti. Bir gün önce aldığım kitabı mermi delmiş ve yön değiştirmiş. Kitaplar ve ajanda olmasaydı kurtulma şansım olmazdı."



"Kalbim heyecandan küt küt attı"


Aylar sonra vurulduğu yere geldiğinde heyecanlandığını ifade eden Karagöz, "Saldırıdan sonra ilk defa geldim, kafeye oturdum. Olay sırasında çekilen görüntülerimi izleyip Fethi Sekin’in kahramanlığını düşününce duygulandım. Ellerim titredi. Buraya doğru yaklaşırken kalbim heyecandan küt küt atıyordu ama burası çalışma yerim. Her zaman adliyeye gelmek durumundayım. Çünkü avukatım. Fethi Sekin’in kahramanlığı sayesinde ben bugün hayattayım. O kendini Türk milleti için feda etti" ifadelerini kullandı.



Elini kaldırarak yardım istemişti


Adliyeye yapılan saldırıda bir cep telefonu kamerası ile çekilen görüntülerde, yoğun silah sesleri arasında yerde yatan Karagöz’ün iki kez elini kaldırarak yardım istediği görülüyordu. Tedavisi devam eden Karagöz, 6 ay ila 1 yıl boyunca fizik tedavi görecek ve bu süre zarfında koltuk değneği ile yürüyebilecek.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep Gaziantep’te esrarengiz patlama sesi korku ve paniğe neden oldu Gaziantep’in Nizip ilçesine bağlı Suriye sınır hattındaki kırsal mahallelerde şiddetli bir patlama sesi duyuldu. Bölgede yaşayan vatandaşları tedirgin eden patlama sesi ile ilgili geniş çaplı inceleme başlatılırken boş araziye havan mermisi düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durulduğu öğrenildi. Olay, Gaziantep’in Nizip ilçesine bağlı Suriye sınır hattındaki kırsal mahallelerde meydana geldi. İddiaya göre, özellikle bölgedeki kırsal Gökçeli Mahallesi’nde yaşayan vatandaşlar bir anda çok yüksek bir patlama sesi duydu. Duydukları sesle korku ve panik yaşayan vatandaşlar 112 Acil Çağrı Merkezi’ne ihbarda bulundu. İhbar üzerine sesin duyulduğu bölgelere jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. Ölen ya da yaralanan kimsenin olmadığı olay sonrası patlama sesinin kaynağı ile ilgili geniş çaplı inceleme başlatıldı. Olayla ilgili çalışma yapan ekiplerin boş araziye havan mermisi düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durduğu öğrenildi. Korku ve panik yaşayan vatandaşlar o anları anlattı Yaşadıkları korku ve paniği anlatan Çapan Köse ve Adil Yılmaz isimli vatandaşlar, önce kısa süreli keskin bir ışık gördüklerini sonrasında ise şiddetli bir patlama sesiyle irkildiklerini söyledi. Vatandaşlar, Suriye’ye yakın olduklarını ve oradan bir şey düşme ihtimalinin akıllarına geldiğini de ifade etti. Konu ile ilgili geniş çaplı soruşturmanın sürdüğü bildirildi.
Ankara Gazeteci Hande Fırat’ın "Devriamber" sergisi Kültür Bakanlığı desteğiyle açıldı Gazeteci Hande Fırat’ın "Devriamber" isimli resim ve heykel sergisi Kültür ve Turizm Bakanlığının desteği ile Cumhuriyet Müzesi bünyesinde yer alan Sığınak Kültür Sanat’ta açıldı. Gazeteci Hande Fırat’ın “Devriamber” isimli sergisinin açılışı Ankara’da gerçekleştirildi. Sergiye, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Dışişleri Bakan Yardımcısı Yasin Ekrem Serim, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Gökhan Yazgı, TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanı Hulusi Akar, eski TBMM Başkanı Binali Yıldırım, MHP Genel Başkan Yardımcısı İsmail Özdemir, İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Oktay Vural, Dışişleri Bakanı Başdanışmanı Nuh Yılmaz, AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları Başkanı Ayşe Keşir, Yüksek Seçim Kurulu Başkanı Ahmet Yener, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkanı Yıldırım Demirören’in eşi Revna Demirören, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Meltem Demirören Oktay ve çok sayıda davetli katıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise serginin açılışı için mesaj gönderdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın mesajını serginin açılışında gazeteci Hande Fırat okudu. Cumhurbaşkanı Erdoğan mesajında, "Basın ve sanat dünyamızın değerli temsilcileri, kıymetli misafirler, sizleri en kalbi duygularımla, muhabbetle selamlıyorum. Nazik davetiniz için teşekkür ediyorum. Basınımızın önemli isimlerinden Hürriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Sayın Hande Fırat’ın kendi ifadesiyle ’çınarlarını kaybedip kendileri çınara dönen kadınların hikayesini’ anlattığı resim ve heykel sergisinin başarılı geçmesini temenni ediyorum. Başarılı gazeteci kimliğinin yanı sıra, bu sergi vesilesiyle sanatçı yönünü de öğrenme fırsatı bulduğumuz Sayın Hande Fırat’ı tebrik ediyor, kendisine hem meslek hem de sanat hayatında muvaffakiyetler diliyorum. Sizlerin şahsında basın ve sanat camiamızın tüm mensuplarını, sergiye ilgi gösteren tüm sanatseverleri bir kez daha yürekten selamlıyorum” ifadelerine yer verildi. "Bu sergi annemle, kızıma ithaf ediliyor" Fırat, serginin açılışı için Kültür ve Turizm Bakanlığının tüm personeline ve sergiyi açarken kendisine destek olan arkadaşlarına teşekkür etti. Hande Fırat, "Bu sergi, babalarını kaybeden tüm kız çocukları, tüm erkek çocukları ama özellikle kız çocuklarına atfen yapılmıştır. Bu sergi annemle, kızıma ithaf ediliyor" dedi. Devrialem sergisinin farklı bir anlamı olduğunu belirten Bakan Ersoy, "Bir toplumun zenginliği, kültür ve sanatının derinliği ile ölçülüyor. Kültür ve sanat toplumda ne kadar yerleştiyse, toplumda ne kadar kabul gördüyse, o toplumda kültür ve sanat ne kadar iyi üretilebiliyorsa aslında toplum o derece zengin algılanıyor. O açıdan da biz Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak kültür ve sanatı her yönüyle desteklemeyi görev addediyoruz. Sadece sanat üretimi değil, vatandaşlarımızın kültür ve sanata rahat erişimi de çok çok önemli" şeklinde konuştu. Kültür Yolu Festivalleri ile vatandaşların kültür ve sanata rahat ve kolay erişmesini amaçladıklarını belirten Ersoy, "Vatandaşın sanata erişimi yeterli değil. O yüzden kültür ve sanat üretimini artırmak istiyoruz. Kültür sanatın toplumun sadece bir kesiminin ilgilendiği bir etkinlik olmasının dışına çıkmasını, toplumun her kesimlerinin eriştiği bir alan olması için çabalıyoruz. Bu sergide anlamlı bulduğumuz, toplumda bilinirliği yüksek, toplumda yer etmiş kişilerin kültür sanat üretimindeki katkıları, kültür ve sanat üretiminde pay sahibi olmaları aslında sanatın popülaritesini artırıyor" ifadelerini kullandı. Serginin anlamının önemli olduğunu belirten Bakan Ersoy, “Serginizin anlamı da çok önemli. Ben de babamı kaybettim ama sizin gibi genç yaşta kaybetmedim. Genç kızlarımızın 18 yaşına girmeden önce babalarını kaybetmesinin nasıl bir duygu olduğunu, nasıl omuzlara yük getirdiğini kısmen de olsa anlayabiliyorum” diye konuştu. Sergide, tuval üzerine çeşitli malzemeler kullanılarak yapılan tablo ve heykellerden oluşan 40 eser sergileniyor. Sergi 25 Mayıs’a kadar açık olacak.