EĞİTİM - 29 Mart 2017 Çarşamba 09:49

Yaş büyüdükçe kitap okuyan öğrenci sayısı azalıyor

A
A
A
Yaş büyüdükçe kitap okuyan öğrenci sayısı azalıyor

Kitaplar, çocuğun hayal dünyasının gelişmesine, düşünme gücünün artmasına, anadilini daha kolay öğrenmesine, kelime hazinesinin gelişmesine yarar sağlıyor.

Kitaplar, çocuğun hayal dünyasının gelişmesine, düşünme gücünün artmasına, anadilini daha kolay öğrenmesine, kelime hazinesinin gelişmesine yarar sağlıyor. Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre 78 milyonluk Türkiye nüfusunda kişi başı 8,4 kitap düşüyor. Milli Eğitim Bakanlığının yayımladığı 2017 Yılı Performans Programı’nda yer alan tabloya göre, 2017’de öğrenci başına düşen kitap sayısının ilkokuldayken 25 iken, yaş büyüdükçe de kitap okuyan öğrenci sayısının azaldığına dikkat çekiliyor.


İzmir Ekonomi Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Çocuk Gelişimi Programı Öğretim Görevlisi Hakan Yıldız, kitap okumayı sevdirmenin çocuğun geleceğini şekillendirmede önemli bir adım olduğunu söyledi. Çocukların küçük yaşlarda kitap ve dergilerle onların içindeki resim, şekil, renklerin etkisiyle tanıştıklarını ifade eden Yıldız, bu süreçte kitaplara karşı çocuklarda merak oluşmaya başladığını, bu duygunun çocukta kitap okumaya yönelik bir ilgi oluşturduğunu aktardı. Yıldız, “Okuma yazma becerisine sahip olmayan çocuk, kitapların içindeki yazılanları resimlerle ne anlatılmaya çalışıldığını öğrenmek isteyecektir ve okumaya, öğrenmeye karşı bir istek oluşacaktır. İşte tam bu nokta da ebeveynlerin bilinçli yönlendirmeleri büyük bir öneme sahiptir. Anne baba çocuğun bu merakını ve öğrenme isteğini doyurmak için devreye girmelidir. Ona model olmalı ve çocuğa kitap okuyarak destek olmalıdır” dedi.



"Okuma alışkanlığı çocuklukta kazanılır"


Yıldız, kitap okuma alışkanlığının azalmasının en önemli nedenlerinden birinin şimdinin ebeveynlerinin kendi çocukluk dönemlerinde okuma alışkanlığı kazandırılamamış olmasından kaynaklandığını kaydetti. Kitapların çocuğun hayal dünyasının gelişmesine ve düşünme gücünün artmasına etki ettiğini vurgulayan Yıldız, “Düşünmeyi öğrenen çocuk, yeni fikirler üretmede daha başarılıdır. Kendini ifade etme becerisi kazanır. Eleştirel bakmayı öğrenir, çok yönlü düşünme gücü gelişir ve daha doğru kararlar verebilir. Kitaplar çocuğun anadilini daha kolay öğrenmesini ve kelime hazinesinin gelişmesini sağlar. İnsanların günlük yaşamda kullandıkları kelime sayısının çok düşük seviyelerde olduğu araştırmalarda ortaya çıkmaktadır. Kendi anadilini kolay ve doğru bir şekilde öğrenen çocuk için ikinci bir dili öğrenmek zor olmaz” diye konuştu.



"Kitap okumak basite alınmamalı"


Okul öncesinin çocukların bilişsel gelişimin en yoğun ve hızlı dönemini oluşturduğuna işaret eden Yıldız, dil ile bilişsel gelişimin birbirine paralel olduğunu belirtti. Bunda kitapların etkisinin inkar edilemeyeceğini aktaran Yıldız, şunları söyledi:


“Kitap okumak, çocukların kişilik yapısından düzen alışkanlığı kazandırmasına, sosyal becerilerden dünyayı anlamlandırmasına kadar birçok konuda yaşamı kolaylaştıran bir etkiye sahiptir. Ebeveynler kitap ve okuma alışkanlığı kazandırma çalışmalarını basite almamalıdır. Çocuğun yaşına ve gelişim özelliklerine uygun, daha çok renkli ve resimli kitaplar seçilmelidir. Gün ortasında çocuğun ilgilerine yönelik onu heyecanlandırıp araştırmaya sevk edecek kitaplar okunmalıdır. Uyumadan önce ise günün yorgunluğunu dindirip onu rahatlatacak ve uykusunda hayal edebileceği güzel şeyleri anlatan kitaplar okunmalı ve o kitaplar hakkında konuşulmalıdır.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Çankırı Fırtınada bir minaresi devrilen caminin diğer minaresi kontrollü olarak yıkılıyor Çankırı’da, kuvvetli rüzgar sebebiyle bir minaresi devrilen caminin diğer minaresinin kontrollü olarak yıkımına başlandı. Yıkım çalışmaları dron ile havadan görüntülendi. Çankırı’da 20 Nisan’da meydana gelen fırtına sebebiyle il merkezi Abdulhalik Renda Mahallesi Taş Mescid Caddesi’nde bulunan Bademlik Camii’nin iki minaresinden biri yıkıldı. Geriye kalan diğer minarenin de herhangi bir risk oluşturmaması için kontrollü yıkımına karar verildi. Alınan karar sonrasında minarenin yıkımına başlandı. Ekiplerin yıkım çalışması dron ile havadan görüntülendi. "Can kaybının olmaması Çankırı’mız için çok büyük bir şans oldu" Minarenin yıkımından sonra caminin yeniden ibadete açılacağını belirten İl Müftüsü Mehmet Şahin, "20 Nisan Cumartesi günü hava muhalefeti nedeniyle çifte minareli camimizin bir minaresi şiddetli rüzgara dayanamayıp yıkıldı. En büyük şansımız, caminin önü 4 yol olmasına rağmen herhangi bir can kaybı olmaması. Bu bizim için çok büyük bir teselli oldu. Diğer minaremizle ilgili Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğümüzün yapmış olduğu araştırma neticesinde, yıkımına karar verildi. AFAD, Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü, belediyemiz ve Valiliğimiz ile Valimizin talimatlarıyla hasar alan minaremizi bugün itibarıyla yıkmaya başladık. Ekiplerimiz şu anda geldiler ve çalışmaya başladılar. İnşallah en kısa sürede yıkımı tamamlanacak. Camimiz ve Kur’an kursumuz şu anda ibadete kapalı. Yıkım sonrası inşallah camimizi ve kursumuzu açacağız. Çankırı’mıza çok geçmiş olsun diyorum. Can kaybının olmaması Çankırı’mız için çok büyük bir şans oldu" diye konuştu. Bademlik Camii İmam Hatibi Burhan Şen ise, "Şiddetli fırtınadan dolayı camimizin bir minaresi yıkıldı. Geriye kalan minarenin de risk oluşturmaması için profesyonel ekipler tarafından yıkılıyor" dedi.