POLİTİKA - 15 Mart 2017 Çarşamba 13:34

Başbakan Yardımcısı Kaynak: “Avrupa İslam düşmanlığında başı çekmektedir”

A
A
A
Başbakan Yardımcısı Kaynak: “Avrupa İslam düşmanlığında başı çekmektedir”

Basın Yayın Enformasyon Genel Müdürlüğü tarafından düzenlenen kahvaltıda Kahramanmaraş, Gaziantep, Malatya ve Kilis’te görev yapan gazetecilerle bir araya gelen Başbakan Yardımcısı Veysi Kaynak, “Avrupa, şimdi de İslam düşmanlığında başı çekmektedir” dedi.

Basın Yayın Enformasyon Genel Müdürlüğü tarafından düzenlenen kahvaltıda Kahramanmaraş, Gaziantep, Malatya ve Kilis’te görev yapan gazetecilerle bir araya gelen Başbakan Yardımcısı Veysi Kaynak, “Avrupa, şimdi de İslam düşmanlığında başı çekmektedir” dedi.


Kahramanmaraş Valisi Vahdettin Özkan, Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye Başkanı Fatih Mehmet Erkoç, Basın Yayın Enformasyon Genel Müdürü Mehmet Akarca, Basın İlan Genel Müdürü Yakup Karaca ve 150 gazetecinin katıldığı toplantıda konuşan Başbakan Yardımcısı Veysi Kaynak, Avrupa ülkelerinin Türkiye’ye karşı tutumunu eleştirdi.


Hollanda ve Avrupa’nın Orta Çağ karanlığına geri gidiş adımları attığını kaydeden Kaynak, “Basın özgürlüğü ayaklar altında, basın özgürlüğü Türkiye de uygulanmıyor diye biz sorgulanırken Almanya’da, Hollanda’da Avrupa Birliği ülkelerinde yaşanan rezalet bütün dünyanın gözü önündedir. Bakın basın özgürlüğü aslında, haber alma özgürlüğü ve ifade özgürlüğünün bir parçasıdır. Medeniyetin beşiği olan Avrupa, insan hakları, özgürlükler ve demokrasi üzerinde yükselen Avrupa, dün insanların dini sembol sayılacak kıyafetlerle çalışmasının engellenebileceğini hükmetti. Dünya diplomatik pasaport sahibi bir hanımefendinin bir kadının kendi ülke toprağı sayılan konsolosluğuna girmesini atlarla, itlerle ve gorillerle engellenmesine şahitlik etti. Bugün gazetelerimizde var. Adeta dünyanın en vahşi, en azılı teröristi yakalanmış gibi. Teşekkür ediyoruz basın mensuplarımıza. Dünyaya ırkçılığı, faşizmi, nazizmi her türlü kötülüğü, sosyalizmi, komünizmi ne kadar kötülük varsa, ne kadar insanlığın felaketine yol açan şey varsa bunları hediye eden Avrupa şimdi de İslam düşmanlığında başı çekmektedir. Terörle mücadele yasanızı gevşetin diyen Avrupa kendisi bizzat demokrasi için, demokratik değerleri ayakaltına, demokrasi için oralarda olan Türkiye’nin sivil toplum kuruluşlarına milletvekillerine ve bakanlarına terör estirmektedir” dedi.


Avrupa’nın aynı zamanda dünyada soykırımı icat eden bir bölge olduğunu savunan Kaynak, “Bizim ecdadımız asla soykırımla anılmamıştır. Bakın Osmanlı’nın görev yaptığı, hüküm sürdüğü coğrafyada hala o insanlar 600 sene hüküm yediği yerlerde kendi dilleriyle konuşmaya devam etmişlerdir. Kendi inançlarıyla yaşamaya devam etmişlerdir. Ama şimdi dönüp bakıyorsunuz ’dini sembol sayılacak şeylerle çalışamazsınız.’ Avrupa için Orta Çağ karanlığına gidişin ilk adımları atılmıştır. Biz hiçbir şeyi milletten saklayarak yapmadık” diye konuştu.



“Bizim rejim değişikliğiyle asla bir işimiz olmaz”


CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile milletvekillerinin genel kurullardaki davranışlarını eleştiren Kaynak, anayasanın 18 maddesinin değiştiğini, Türkiye’de bir rejim değişmediğini vurgulayarak, konuşmasının sonunda şunları kaydetti:


“Ana muhalefet partisinin genel başkanı Kılıçdaroğlu, ’bunu milletten kaçırdınız, bunu millete anlatmadınız’ diyor. Türkiye Büyük Millet Meclisi Anayasa Komisyonunda bu 18 maddelik anayasa değişikliği görüşülürken bütün millete sorsak hafızanızda ne var? Muhalefetin anayasayla ilgili söylediği hukuki, siyasi bir cümle ne var? Ben söyleyeyim. Su savaşları var. Bardaklarla, şişelerle birbirlerine su fırlatmaları var. Genel kurul görüşmelerinde hafızanızda ne var? Burnu kırılan genel başkan yardımcısı, meclisin kürsüsünü bloke eden milletvekilleri ve meclisin mikrofonuna kendisini kelepçeleyen milletvekili. Mecliste duyduğum bir tane cümle vardır. Bu bir rejim değişikliğiydi deniliyor. Bizim rejim değişikliğiyle asla bir işimiz olmaz. Bu rejim cumhuriyet bizim rejimimizdir. Cumhuriyetle bizim bir derdimiz olabilir mi? Cumhuriyetin değerleri bizim değerlerimizdir. Cumhuriyetimizin, demokratik, laik, sosyal hukuk devleti olması bizim asla vazgeçemeyeceğimiz ilkelerdir. Biz de bunu gerçekleştirdik. Biz asla rejim tartışmasının bir tarafı olamayız. Bu hususta Cumhuriyet Halk Partisi ana muhalefet partisi ve diğer muhalefet ve idari temsilciler. Şimdi bekliyorum ve inanıyorum ki 16 Nisan’a kadar da bu sistemin tek adamlık sistemi getirdiği yalanını inşallah artık söylemeyecekler. Kendisini 2 dönemle sınırlayan tek adam olur mu? Kendisini sorgulatabilen, yargılatabilen, hesap verebilir hale getiren Cumhurbaşkanlığı Sisteminden tek adamlık çıkar mı? Değerli kardeşlerim getirdiğimiz bu sistem Türkiye’de krizleri önleyebilecek bir sistemdir.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Nevşehir Tarihte Nevşehirli 25 alim olduğu ortaya çıktı Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi öncülüğünde yapılan bir araştırmada Nevşehirli 25 alimin olduğu ortaya çıktı. Yapılan araştırmada Nevşehirli âlimlerin edebiyat, İslam felsefesi, felsefe, din, filoloji, hadis, ahlak, siyaset, itikat, mantık, tefsir, tıp ve hukuk alanından oldukları belirtildi. Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi İlahiyat Fakültesi, Nevşehir Valiliği, Nevşehir Belediyesi, Nevşehir İl Milli Eğitim Müdürlüğü, Nevşehir İl Müftülüğü, Nevşehir İli Hayırlı Hizmetler Kültür ve Dayanışma Vakfı ve İlim Yayma Cemiyeti iş birliğiyle ‘Nevşehirli Âlimler Sempozyumu’ düzenlendi. NEVÜ Vali Şinasi Kuş Kültür ve Kongre Merkezi’nde düzenlenen sempozyumun açılışına; Nevşehir Vali Yardımcısı Hüseyin Çam, NEVÜ Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Şahlan Öztürk ve Prof. Dr. Özlem Fındık, Nevşehir’in Kozaklı İlçe Kaymakamı Yasin Gürkan, Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanı Prof. Dr. Ferruh Özpilavcı, Nevşehir Ticaret Borsası Başkanı İbrahim Salaş, Rektör Danışmanı Prof. Dr. Adem Çatak, İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Zülfikar Durmuş, Fen Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ensar Çetin, Diş Hekimliği Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Bayram Deviren, Spor Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Selçuk Akpınar, Nevşehir İli Hayırlı Hizmetler Kültür ve Dayanışma Vakfı Başkanı Ahmet Avlanmaz, İlim Yayma Cemiyeti Nevşehir Şube Başkanı Mustafa Özdemir, protokol üyeleri, Türkiye’nin farklı üniversitelerinden akademisyenler, araştırmacılar, davetliler, NEVÜ akademik ve idari personeli ile öğrenciler katıldı. Prof. Dr. Zülfikar Durmuş tarihte değişik medeniyetlere ev sahipliği yapmış, aynı zamanda pek çok ilim adamını yetiştiren kadim bir Anadolu şehri olan Nevşehir’de üniversitenin öğretim elemanları tarafından yapılan araştırmalarda vefat etmiş ve eserleri bulunan 25 aliminin olduğunu tespit ettiklerini söyledi. Durmuş konuşmasında; “Nevşehir ili birçok medeniyete ev sahipliği yapmış Allah’ın bir lütfu olarak doğa harikası bir yerleşim yeri. Bu şehir aynı zamanda ilim ve irfanın da merkezlerinden biri. Üniversitemizin de ismini aldığı Hûnkar Hacıbektaş Veli’nin burada oluşu da bulun en önemli göstergelerinden biridir. Nevşehir 14. yüzyıldan itibaren medreselere ev sahipliği yapmış ve pek çok ilim adamının yetiştiği bir Anadolu şehri. Ürgüp’te bulunan Taşkınpaşa Medresesi’yle beraber Karamanoğulları döneminde burada medrese eğitimi başlamış. Süreç içinde inşa edilen medreselerle beraber ve özellikle Damat İbrahim Paşa’nın 18. yüzyılın başlarında şehri birçok yeni medreseyle donatmasıyla beraber Lale Devri’nden sonraki Süreçte Osmanlı Devleti’nin Orta Anadolu’daki önemli ilim merkezlerinden biri haline gelmiştir. Kronolojik olarak baktığımızda Lale Devri’nin ardından alimlerin ve kaleme alınan eserlerin sayısında ciddi bir artış olduğu gözlemledik. Bu durum ilgili alimlerin ve eserlerin ortaya çıkarılması, ayrıca akademi ve ilim dünyasına tanıtılmasını gerekli kılmıştır. Üniversitemizin İlahiyat Fakültesi öğretim elemanları tarafından da ilgili alimleri ve eserlerini ilim dünyasına tanıtmak gayesiyle araştırmalar yapıldı. Vefat etmiş ve aynı zamanda eserleri olan alimleri esas aldığımız araştırmalar neticesinde Nevşehir’de 25 alimin ismine ulaştık. Bunlar üniversitemize ismini de veren Hûnkar Hacıbektaş Veli başta olmak üzere; Hoca Gülşehir, Çelebizade Hazim Ahmed Efendi, Çelebizade İsmail Asım Efendi, Ca’fer bin Muhammed bin Ca’fer Avanos, Çelebizade Mehmed Efendi, Süleyman b. Hasan, Mehmed Hadim Nevşehri, Ömer b. Osman en-Nevşehri, Reşid Ahmed Efendi, Ürgüplü Hacı Hafız Hüseyin b. Osman, Damat İbrahim Paşa, Şeyhülislâm Ürgüplü Mustafa Hayri Efendi, Mehmed Hilmi Efendi, Mustafa Kazım Efedi, Seyyid Muhammed Çelebi, Mehmed Tahir Efendi, Süleyman Hayri Bey, Abdülkadir Saynaç, Sıyamzade Hasan Hamdi, Ürgüplü Ahmed Refik Altınay, Osman Yılmaz (Vaiz Osman), Zeki Soyak, Mustafa Şekip Tunç ve Mehmed Şerafettin Yaltkaya’dır” dedi. Nevşehir’in tarih boyunca pek çok alimin, hikmetin ve irfanın yetiştiği bir şehir olduğuna vurgu yapan NEVÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Özlem Fındık, "Anadolu irfanın büyük erenlerinden, hoşgörünün, iyiliğin ve kardeşliğin yol göstericisi Hûnkar Hacıbektaş Veli’nin ismini de alan üniversite olarak öncelikle böylesi bir etkinliği düzenlemekten ve ev sahipliği yapmaktan duyduğumuz memnuniyeti belirtmek istiyorum. Nevşehir tarih boyunca pek çok alimin, hikmetin ve irfanın yetiştiği bir şehir olmuştur. Bu topraklar, bilginin ve hikmetin bahçesidir. Bu sempozyum da bu mirası yaşatmak ve gelecek nesillere aktarmak için önemli bir fırsat oluşturmaktadır. Alimlerimizin öncülüğünde, gençlerimize ilham olmak ve onları aydınlatmak için buradayız. Bilgi bir ışıktır ve bu ışığı yakan, taşıyan ve paylaşan her biriniz, bu sempozyumun gerçek anlamını oluşturuyorsunuz" diye konuştu. Nevşehir Vali Yardımcısı Hüseyin Çam ise ; “Yunus Emre’nin deyimiyle ’İlim ilim bilmektir, ilim kendin bilmektir. Sen kendini bilmezsin, ya nice okumaktır’. Özellikle ismiyle müsemma olan Hacı Bektaş Veli Üniversitemizde böyle bir etkinliğin yapılıyor olmazı ayrıca onur ve gurur vericidir. Bu anlamda bu sempozyumumuzun hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum” diye konuştu.