KÜLTÜR SANAT - 01 Kasım 2017 Çarşamba 15:39

Kastamonu Belediyesi, 3 yılda kültürel projelere 33 milyon TL yatırım yaptı

A
A
A
Kastamonu Belediyesi, 3 yılda kültürel projelere 33 milyon TL yatırım yaptı

Kastamonu Belediyesi, son üç yıl içerisinde kültürel projelere 33 milyon TL yatırım yaptı.

Kastamonu Belediyesi, son üç yıl içerisinde kültürel projelere 33 milyon TL yatırım yaptı.


Kastamonu’da Bakırcılar Çarşısı Kentsel Tasarım ve Cephe İyileştirme Projesi’yle 2. Etap Sokak Sağlıklaştırma ve Cephe İyileştirme Projesinde ilk harç atıldı. Proje dahilinde üçü tescilli yapı, 1 tescile önerilen yapı, 1 adet dini yapı, 105 tescilsiz ticaret alanı olmak üzere toplam 110 adet tescilli ve tescilsiz binanın cephe iyileştirmesi gerçekleştirilecek. 193 adet tescilli ve tescilsiz binanın cephe iyileştirmesi yapılacak tarihi ve kültürel projelere şimdiye kadar 33 milyon TL yatırım yapıldı.


Kastamonu’nun tarihini ve kültürünü canlandırmak, gelecek nesillerle sıkı bağlar kurmak adına Kastamonu Belediyesi tarafından başlatılan tarihi ve kültürel dokuların ayağa kaldırılması çalışmaları harç koyma töreniyle taçlandı. Vali Yaşar Karadeniz, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Eskişehir Milletvekili Harun Karacan ve Kastamonu Belediye Başkanı Tahsin Babaş başta olmak üzere çok sayıda davetlinin katılımlarıyla hayata gerçekleştirilen projede 6 adet dini yapı, 3 adet çeşme, 17 adet tescilli yapı, 6 adet tescile önerilen yapı ve 51 adet tescilsiz bina olmak üzere toplam 83 adet tescilli ve tescilsiz binanın cephe iyileştirmesini gerçekleştirilecek.


7.5 milyon TL’lik projenin harcı atıldı


Bakırcılar Çarşısı ile 2. Etap Sokak Sağlıklaştırma ve Cephe İyileştirme Projelerinin yapım sözleşmesinin imzalanmasının ardından 7 milyon 500 bin TL’lik projenin harç koyma töreninde Kastamonu Belediye Başkanı Tahsin Babaş, Kastamonu’nun tarihini ve kültürünü en kısa zamanda yeniden eski ihtişamlı günlerine kavuşturarak Kastamonu’yu Dünya Kültür Miras Listesi hedefine ulaştıracaklarından emin olduklarını söyledi.


Kültürel dokunun yenilenmesi için 33 milyon TL yatırım yapıldı


Son 3 yılda tarihi ve kültürel dokunun yenilenmesi için 33 milyon TL’lik bir yatırım gerçekleştirdiklerini belirten Başkan Babaş, yapılan çalışmaları yeterli görmediklerine değindi. Sivil toplum kuruluşları ile vatandaşların projelere dahil olmalarının en büyük arzuları olduğunu belirten Başkan Babaş, “Vakıflar Bölge Müdürlüğümüz ile birlikte teknik çalışmalar yapılıyor. Bakırcılar Çarşısı Sokak Sağlıklaştırma ve Cephe İyileştirme Projesinin ilk adımını atıyoruz. Bu hayata geçecek olan proje ikinci etap projesidir. Bizde 6 etap proje bulunuyor. İlk etap projeler bitti, ikincisine de başlıyoruz, diğerlerinin de ihaleleri bitmek üzere. Bu çalışmalarımızdaki amacımız Kastamonu’nun adını dünya kültür miras listesine yazdırmaktır. Bu çalışmalarla tarihi ve kültürel değerlerimizi turizm ile buluşturmayı planlıyoruz. Yaptığımız bu tarihi çalışmalara fonksiyon yüklüyoruz. Şeyhoğlu Konağı’nı Şeyh Şaban-ı Veli Kültür Merkezi haline getiriyoruz. Projeyi yeni başlattık. Proje hayata geçtiğinde inanç turizmi açısından ilimize büyük katkılar sağlayacağını düşünüyoruz” dedi.


“Eskişehir 15 yıl önce başladı”


Bir şehirde yöneticilerden siyasilere, yerel yönetimlerden en küçük sivil toplum kuruluşuna kadar tam bir birliktelik sağlandığında şehrin gelişiminin daha hızlı olacağını dile getiren AK Parti Sivil Toplum Kuruluşları’ndan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Harun Karacan, AK Parti hükümeti olarak tüm iller için ellerinden gelenin en iyisini yapmaya çalıştıklarını kaydetti.


Kastamonu’da başlayan tarihi ve kültürel dokunun ayağa kaldırılması projeleri Eskişehir’de 15 yıl önce başladığını vurgulayan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Harun Karacan, Eskişehir’in çok farklı noktaya geldiğini ve Kastamonu’nun da geleceğine inandığına dikkat çekti.


“Turizmi sadece turist odaklı düşünmek yanlış olur”


Vali Yaşar Karadeniz ise, Kastamonu’nun çıkış noktasının turizm olduğunu yineledi. Turizm için Kastamonu’da yeterli potansiyelin olduğunun altını çizen Vali Karadeniz, “Turizmi sadece merkez olarak değil diğer 19 ilçeyi de düşünerek değerlendirelim. Her ilçenin kendine göre ayrı bir potansiyeli var. Bu değerleri ortaya çıkarmak olmazsa olmaz hedeflerimizden bir tanesidir. Turizmin önündeki en büyük handikap olan ulaşım sorunu artık geride kaldı. Havayolu ve karayolundaki iyileştirmeler büyük bir avantaj ve bu avantajları değerlendirmenin zamanı geldi diye düşünüyorum. Özellikle Ankara’nın arka bahçesi haline geldik. Ankaralıların Kastamonu’nun farkına varması için tanıtım çalışmalarını sürdürmeliyiz. Turizmi sadece turist odaklı düşünmek yanlış olur” ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Bakan Ersoy, Yunan mevkidaşı ile "Romeo ve Juliet" oyununu izledi Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ile Yunanistan Kültür Bakanı Lina Mendoni, William Shakespeare’in unutulmaz eseri "Romeo ve Juliet" oyununun Atatürk Kültür Merkezi’ndeki (AKM) gösteriminde bir araya geldi. Oyun, Türkiye’den Devlet Tiyatroları ve Yunanistan’dan Atina Konser Salonu Megaron ve Yorgos Lykiardopoulos kültürel organizasyonu Lykofos ortak projesiyle Ege’nin her iki yakasında tiyatro severlerle buluşuyor. Yunanistan ve Türkiye’den sanat kurumları ile sanatçıları bir araya getiren proje, iki ulus arasında köprü kurmayı hedefliyor. Dün İstanbul’da ilk gösterimi yapılan ve 28 Nisan’a kadar sahnelenmeye devam edecek esere ilişkin AKM’de gerçekleştirilen basın toplantısında Bakan Mehmet Ersoy, Bakan Lina Mendoni ile verimli bir görüşme gerçekleştirdiklerini ve değerlendirmelerde bulunduklarını söyledi. Basın toplantısında konuşan Bakan Ersoy, "Bugün değerli mevkidaşım, Yunanistan Kültür Bakanı Sayın Lina Mendoni ve beraberindeki heyeti misafir ettik. Verimli bir görüşme gerçekleştirdik; değerlendirmelerde bulunduk. Şimdi ise çok güzel bir sanat birlikteliği vesilesiyle buradayız. Devlet Tiyatrolarımız ile Pire Belediye Tiyatrosunun ortak bir proje çerçevesinde sahneye koyduğu Romeo ve Juliet oyununun İstanbul galasını izleyeceğiz” dedi. "Sanatın evrenselliği insanlık için daima ortak bir çatı olmuş; en güzel, en anlamlı birlikteliklere ev sahipliği yapmıştır" diyen Ersoy, sözlerine şöyle devam etti: “Bizler de buna sahip çıkmanın, katkı ve değer sunmanın gayretindeyiz. İnanıyorum ki bu proje sadece bir başlangıç olacak, önümüzdeki dönemlerde sanatın diğer alanlarına da yayılacaktır. Romeo ve Juliet, Shakespeare’in eşsiz kaleminden çıkmış ölümsüz bir klasik. Bizler ise bu eseri, sanatçılarımızın kendi kültürel ve tarihsel geçmişlerinden ilham alarak yeniden yorumladıkları bir temsille sahneye taşıyoruz. Oyundaki aileler kendi aralarında anadillerinde konuşurken bir araya geldiklerinde, bildikleri tek ortak dil olan İngilizce ile iletişim kuracaklar. Bu yaklaşım, farklı dillerin ve kültürlerin etkileşimiyle insan doğasının derinliklerine inerek evrensel duyguları keşfetmeyi amaçlamaktadır. Esere günümüz dünyasından açılan bu çağdaş bakış açısı ve yeni yorum vesilesiyle Türkiye ve Yunanistan’ın köklü kültürel mirasını da bir araya getirmiş ve iki ülke arasında derinleşen kültürel diyaloğu sembolize etmiş olacağız. Provalar 18 Şubat’ta, Yunanistan’da başlamıştı. Yönetmen Lefteris Giovanidis’in rejisiyle sahneye taşınan eser, Türkiye’de sanatseverlerle buluşmasının ardından Mayıs ayında, Atina’da perdelerini açacak ve iki ülkede toplamda 13 temsil gerçekleştirilecek. Ayrıca 17-27 Mayıs 2024 tarihleri arasında, Antalya’da düzenlenecek olan 14’üncü ‘Devlet Tiyatroları Antalya Uluslararası Tiyatro Festivali’nde yer almasını da planlıyoruz. Yine yaz aylarında ve önümüzdeki tiyatro sezonunda Türkiye’nin ve Yunanistan’ın farklı şehirlerinde sahnelenmesi, Avrupa’daki prestijli tiyatro festivallerine katılımı söz konusu olacak. Türkiye ve Yunanistan arasındaki kültürel ilişkilerin geliştirilerek daha ileri boyuta taşınması adına bundan sonra da Yunanistan’ın ilgili kurum ve kuruluşlarıyla eşgüdüm ve iş birliği içerisinde çalışmaktan memnuniyet duyacağımızı ifade etmek isterim. Sayın Bakan’a, Pire Belediye Tiyatrosunun ve Devlet Tiyatrolarımızın çok değerli sanatçılarına ve Sayın Lefteris Giovanidisi’in şahsında, sahne arkasında bu esere emek veren bütün ekibe teşekkür ediyorum. Sanatseverleri bu özgün ve özel temsili izlemeye davet ediyor, hepinize saygılar sunuyorum” dedi. Yunanistan Kültür Bakanı Lina Mendoni ise eserin sahneye konulma sürecinden bahsederek, Türk- Yunan ilişkileri bakımından oyunun İstanbul’da izleyicilerle buluşmasından dolayı mutluluk duyduklarını ifade etti. Romeo ve Juliet’in en güzel aşk hikayesi, aynı zamanda da bir drama olduğunu belirten Mendoni, "Bu oyun bir başlangıç olabilir. İki toplumun kültürel bağlarımızı daha da yüksek hale getirebiliriz. Sadece devlet düzeyinde değil, özel kuruluşlar arasında da ortak projelerin ve ikili işbirliklerinin olduğunu öğrenmekten mutluluk duyuyoruz. Yakın zamanda sizleri Atina’ya 16 Mayıs’ta sahnelenecek oyuna da bekliyorum. Eminim oyun, Atina’da da çok iyi karşılanacak" diye konuştu. Bakan Ersoy ve Mendoni, ortak basın toplantısının ardından AKM Tiyatro Salonu’nda sahne alan "Romeo ve Juliet" oyununu birlikte takip etti.
Adana Okan Buruk: “Büyük rekorlara imza atıyoruz” Galatasaray Teknik Direktörü Okan Buruk, Y. Adana Demirspor galibiyetinin ardından yaptığı açıklamada “Büyük rekorlara imza atıyoruz. Daha büyük rekorlar ve başarılar bizi bekliyor. Bunun mutluluğunu yaşıyoruz” dedi. Trendyol Süper Lig’in 34. haftasında Galatasaray deplasmanda Y. Adana Demirspor’u 3-0 mağlup etti. Maç sonu basın toplantısında konuşan Galatasaray Teknik Direktörü Okan Buruk, Adana deplasmanının zorlu olduğunu belirterek, “Adana deplasmanı birçok takım için çok zordur. Maç öncesi muhteşem bir koreografi vardı. Maç atmosferi çok güzeldi. Oyuna bakacak olursak da bizlerin ofansif anlamda çok kolay pozisyon ürettiğimiz oyunlardan biriydi. Oyun içerisinde rakibimizin de çok net pozisyonları vardı. Kaptanımız Muslera kendisi bir rekora imza attı. Galatasaray’ın kazandığı 3 puanda önemli bir rolü vardı. Rakibimize verdiğimiz pozisyonlardan dolayı mutlu değilim. Bugün buradan ayrılırken 7 puan önde ayrılıyoruz. Bir sonraki maça da hazırlanırken rakiplerimizin maçlarını da bekleyeceğiz. Kendi rekorumuzu geçtik, benim ve oyuncularım açısından çok önemli. Herkese teşekkür ediyorum. Hep beraber bu rekorları kırıyoruz. Büyük rekorlara imza atıyoruz. Daha büyük rekorlar ve başarılar bizi bekliyor. Bunun mutluluğunu yaşıyoruz” ifadelerini kullandı. Fenerbahçe ve Beşiktaş arasında oynanacak maç hakkında da sorulan soruya cevap veren Buruk, “Rakibimizin iki kanadı da çok geriye dönmedi. 56 kere ceza sahasına girip 25 şut atmışız. Rakibimiz iyi savunma yapamadı. Biz hep kendi maçımıza odaklanıyoruz. Biz kendi maçlarımızı kazandığımız için avantajlı olan biziz. Rakibimizin puan kaybetmesi halinde bu puan farkı 6 veya 7 olarak değişecek. Hiçbir şey bitmedi. Devam ediyoruz” diye konuştu.
Adana Hikmet Karaman: “Alkışlanacak bir mücadele ortaya koyduk” Y. Adana Demirspor Teknik Direktörü Hikmet Karaman, 3-0 mağlup oldukları Galatasaray maçı sonrası yaptığı açıklamada, “Futbolda bazen moral fiziksel kondisyonun önüne geçer. Gole kadar oyun anlamında, pozisyon anlamında alkışlanacak bir mücadele ortaya koyduk” dedi. Trendyol Süper Lig’in 34. haftasında Y. Adana Demirspor, evinde karşılaştığı Galatasaray’a 3-0 mağlup oldu. Maç sonu basın toplantısında konuşan Y. Adana Demirspor Teknik Direktörü Hikmet Karaman, “İlk 45 dakikada çok önemli pozisyonlar oluşturduk. Kaleci Muslera’yı tebrik etmek gerek. İkinci yarı 1-0 ve 2-0 oldu. Futbolcularım iyi mücadele etti. Gole kadar oyun anlamında, pozisyon anlamında alkışı hak eden bir performans ortaya koyduk. Maçın son bölümlerinde Galatasaray üstünlüğü ele aldı. Taraftarlarımıza da teşekkür ediyorum. Maç öncesi çok güzel bir atmosfer vardı. Galatasaray’a bundan sonra başarılar diliyorum” ifadelerini kullandı. "İlk 45 dakikada planlarımızın hepsi tuttu" Adana Demirspor’un zorluklar yaşadığını aktaran Karaman, “Bu takım 12 haftalık bir takım. Adana Demirspor takımı 12 haftadır birbirini tanımaya çalışan oyuncu gruplarıyla maça çıkıyor. Geçtiğimiz sezonların takımı ortada yok. İlk 45 dakikada planlarımızın hepsi tuttu. Yediğimiz gollerden sonra moraller bozuldu. Galatasaray gibi bir takıma karşı oynuyorsun ve ilk devre yakaladığın net pozisyonlar var. Futbolda bazen moral fiziksel kondisyonun önüne geçer. 2-0’dan sonra gördünüz ne kadar rahatladı. Yusuf Sarı ve Emre Akbaba çok önemli oyuncular ama yoklardı. Biz elimizdeki oyuncularla planlamayı en iyi şekilde yaptık. Müthiş bir maç izlendi. Futbol bir oyun, alkışlayacaksın. Bu oyunculara da sahip çıkacaksın. Zaman zaman kulüpler ekonomik ve sevk, idare anlamında zorluklar yaşayabilir. Biz de bunu şu anda kontrol ediyoruz. Semih Güler’in sakatlanması da bizi etkiledi. Alkışlanacak bir mücadele ortaya koyduk” diye konuştu.